Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/651 E. 2021/744 K. 24.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/651 Esas
KARAR NO : 2021/744

DAVA : İtirazın İptali (İşçilik Alacaklarından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/07/2018
KARAR TARİHİ : 24/09/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (İşçilik Alacaklarından Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 22.04.2014 tarihinden 03.01.2018 tarihine kadar yatırımcı temsilcisi olarak çalıştığını, 03.01.2018 tarihinde “başka alanda çalışmak üzere” beyanı ile istifasını sunarak ihbar süresini yok sayarak işyerinden ayrıldığını ve 22.04.2014 tarihli iş akdine aykırı bir şekilde aynı alanda faaliyet gösteren bir başka aracı kurumda çalışmaya başladığını, davalıya kanundan kaynaklanan ihbar tazminatı ve sözleşmesinde yer alan rekabet yasağına aykırı olarak aynı alanda faaliyet gösteren bir kurumda çalışmaya başlamasından dolayı cezai şart ödenmesi için İstanbul … İcra Müdürlüğünde icra takibi başlatıldığını, borçlu davanın hem borca hem yetkiye itirazı sebebiyle yetki itirazının kabul edilerek İzmir … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasından tekrar icra takibi başlatıldığını, ancak davalının haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine itirazı nedeniyle takibin durduğunu, davalının istifa beyanı ile yasadan kaynaklanan ihbar süresi yükümlülüğünü yerine getirmediğini ve davalının rekabet yasağına ilişkin iş sözleşmesi içeriğine göre hareket etmemesi nedeni ile davalı borçlunun haksız ve hukuka aykırı itirazının iptali ile takibin devamına ve %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının icra takibinde talebini tazminat olarak açıtığını ancak ancak bu tazminatın rekabet yasağından kaynaklanan bir tazminat olduğunun belirtilmediğini, açılan dava ile bunun anlaşıldığını, davacının rekabet yasağı tazminatı talep etmesi için gerekli koşulların oluşmadığını, davacı tarafından müvekkiline işe girişte imzalatılan rekabet yasağı ile ilgili tazminatının iş sözleşmesinin bir maddesi olduduğunu, davalının böyle bir kısıtlayıcı madde olduğunun farkında bile olmadığını, davalının davacı şirketten ayrıldıktan sonra çalışmaya başladığı firmada davacı şirkette yaptığı işten farklı bir iş yaptığını, davacuı tarafın ihbar tazminatı talebinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalının işten ayırılırken almaya hak kazandığı yıllık izin ücreti alacağının ihbar tazminatına mahsup edildiğini, beyanla öncelikle görev itirazlarının kabulüne, kabul edilmemesi durumunda davanın esastan reddine ve %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, ihbar tazminatı alacağına ilişkin başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 6335 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Buna göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile maddenin devamı fıkralarında belirtilen davalar ticari dava olarak nitelendirilmiştir. Yine aynı Kanunu’un 5/3. maddesinde “Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler karşısında, Asliye Ticaret Mahkemelerinin özel mahkeme niteliğinde bulunduğu, bu niteliği gereği görev alanının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre belirleneceği ve genel mahkemeler ile arasındaki ilişkinin önceki kanunun aksine görev ilişkisi olduğu açıktır. Asliye Ticaret Mahkemelerinin çekişmeli yargıdaki görev alanının TTK’de ve diğer özel kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalarla sınırlı olduğu kuşkusuzdur.
Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nin 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. Nispi ticari davalar ise, tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalardır. Bir başka ifade ile bu davalar ya bir ticari işletmeyi ilgilendirmeli ya da iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğmaları halinde ticari dava olarak nitelendirilebilirler.
Gerek mutlak ve gerekse nispi ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği açıktır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacının İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalı aleyhinde rekabet yasağına aykırılık ve bildirim süresine uyulmamasından kaynaklı olarak 6.536,06 TL ihbar tazminatı, 132,15 TL işlemiş faiz, 17.294,55 TL rekabet yasağı tazminatı olmak üzere toplam 23.962,76 TL alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davalı borçluya 08/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 11/05/2018 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davacı tarafından davalının itirazının iptalinin istemi ile iş bu davanın 04/07/2018 tarihinde İzmir İş Mahkemesine hitaben ikame edildiği, davanın İzmir … İş Mahkemesinin … esasına kayıt edildiği, İzmir … İş Mahkemesinin 13/02/2019 tarih, … esas, … karar sayılı ilamı ile dava konusu uyuşmazlık yönünden Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiği, taraflarca kanun yoluna başvurulmaksızın kararın kesinleştiği, dosyanın İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/12/2020 tarih, … esas, … karar sayılı ilamı ile mahkememiz lehine görevsizlik kararı verildiği, bu kararın da taraflarca istinaf edilmediği, dosyanın kesinleşmesinin yapılarak mahkememize gönderildiği, mahkememizin … esasına kayıt edildiği, her ne kadar İzmir … İş Mahkemesince somut uyuşmazlıkta tüm talepler yönünden görevsizlik kararı verilmiş ise de, davacının rekabet yasağı tazminatı ile birlikte ihbar tazminatını takip konusu ettiği, ihbar tazminatının 4857 sayılı İş Kanunundan kaynaklanan bir alacak olduğu, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu uyarınca bu tazminata ilişkin alacak istemlerinin iş mahkemesinin görevi kapsamında kaldığı, ihbar tazminatına ilişkin talep yönünden mahkememizce ara kararla dosyanın tefriki ile yukarıdaki esasa kayıt edildiği ve bu talep yönünden mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemelerin iş mahkemeleri olduğu, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca görev hususunun dava şartı olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği anlaşılmakla ihbar tazminatına ilişkin itirazın iptali talebi yönünden mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Benzer yöndeki karar için bkz. Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 07/07/2020 tarih ve 2017/46163 esas, 2020/8959 karar sayılı ilamı)
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının dava dilekçesinin 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
Görevli mahkemenin İzmir Nöbetçi İş Mahkemesi olması nedeniyle mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca dosyanın görevli İzmir Nöbetçi İş Mahkemesine gönderilmesi halinde, yargılama harç ve giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine; aksi durumda resen dosyanın ele alınarak yargılama giderleri hususunda bir karar verilmesine,
3-6100 sayılı HMK’nın 20. maddesi uyarınca görevsizlik kararına karşı taraflarca kanun yoluna başvurulmaması durumunda kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İZMİR NÖBETÇİ İŞ MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE, tarafların belirtilen süre içerisinde mahkememize başvurmaması durumunda DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin taraflara ihtarına ( İHTARAT YAPILAMADI),
Dair, tarafların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile ya da tarafların bulundukları yer Asliye Ticaret Mahkemesi vasıtasıyla mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.24/09/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA