Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/640 E. 2021/766 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/640 Esas
KARAR NO : 2021/766

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 29/04/2021
KARAR TARİHİ : 29/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesiyle; Müvekkili şirketin … Sitesi … Apt. No:… Dikili adresinde, Bergama Ticaret Odasına ve TOBB’a kayıtlı resmi şubesi bulunmaktaydı. Davalı …, 2015 yılından 2019 yılı mart ayına kadar tam 4 yıl Ödemiş … Ltd. Şti’nin Dikili şubesinde çalışmıştır. 26.02.2019 tarihinde İzmir … Ltd. Şti’yi devir almıştır. İzmir … Ltd. Şti.’yi Bergama Ticaret Odasına, müvekkil şirketin şubesinin bulunduğu … Sitesi … Apt. No:… Dikili adresine farklı bir adres gibi kaydettirdiğini, bu hususun Bergama Ticaret Odası kayıtları ile Dikili Belediyesi Adres Numaraj Kodu tespiti ile ortaya çıkacağını, 04.04.2013 tarihli Sigorta Acenteleri Yönetmeliği’nin 5. Maddesinde herhangi bir sigorta acentesinin resmi bir şubesinde başka bir sigorta acentesi faaliyet gösteremez denilmekte olduğunu, davalı … müvekkili şirketin şube adresine acentelik kaydı yaptırdığı için herhangi bir kapatma ve meslekten men cezası ile karşılaşmamak amacıyla müvekkil Ödemiş … Ltd. Şti şubesini 02.05.2019 tarihinde kapatmak zorunda kaldığın, …, iyiniyet ve ticari ahlak kurallarına aykırı hareket etmiş, ayrıca ticari sır kabul edilmesi gereken müvekkil şirketin 2015 tarihinden itibaren edindiği Dikili şubesi müşteri kayıtlarını ve Ödemiş … Ltd. Şti şube bilgilerini haksız ve izinsiz olarak kullanmaktadır.26.02.2019 tarihinden bu yana Ödemiş … Ltd. Şti müşteri portföyünü kendi lehine kullanarak müvekkili şirketi zarara uğratdığını, davacı şirketin Dikili şubesi müşteri portföyü ile …’ün sahibi olduğu İzmir … müşteri portföy üretim listesinin karşılaştırıldığında müvekkil şirketin müşteri portföyünün kullanılıp kullanılmadığı görülecek ve bilirkişi incelemesiyle müvekkili şirketin zararı tespit edilebileceğini, bu nedenlere, müvekkil şirketin uğramış olduğu zararın tespiti ile 10.000,00 TL tutarındaki maddi tazminatın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili şirketin Dikili şubesini kapatmak zorunda kaldığı 02.05.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … Ltd. Şti vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; Öncelikle davacı ile davalı arasındaki ilişki iş paylaşımı olduğu, diğer davalı …’ün var olan portföyünden fayda etmek amacıyla yapılan bir çalışma şeklini içerdiği, çalışma şekli acente ile yapılan iş paylaşımı olduğu, davacının diğer davalı ile yaptığını beyan ettiği çalışma şekli öncelikle TTK’nın Sigortacılık Yasası’nın ve Yönetmelikler ile Hazine Müsteşarlığının belirlediği usul ve esaslara aykırı olduğu, bu konuda suç duyurusu yapma hakkı saklı tutulduğu, hiç bir şekilde yasaya aykırı bir durum bulunmamakta olduğu, ayrıca haksız rekabet davası açılması için gerekli şart, ilişki ve dayanağı olmayan davacının bu davayı açması bir türlü anlaşılamadığından bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; Davacının Dikili Şubesini kapatma ve İzmir …’yi satma kararının birbiriyle aynı anda verildiği ve İzmir …’yi Dikili Şube Müdürü olan …’e sattığı sabit olduğu, …’ün aynı alanda faaliyet gösteren bir şirketi alıp, davacının yanında SGK’lı elaman olarak çalışacağını belirtmesinin çelişkili olduğu, davacının, İzmir …’nin Dikili’ye alınmasını müvekkille birlikte sağlaması ve ardından bu adreste haksız rekabet yapıldığı iddiası da çelişkili olduğu, müvekkili kendi portföyüyle ücret+prim davacıya hizmet vermekteyken, davacının Dikili şubeyi kapatması ve İzmir …’yi satması üzerine davacıyla iş ilişkisinin bittiğinden bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesi’nce yapılan yargılama sırasında 10/09/2021 tarihli karar ile dosyanın HSK’nın 07/07/2007 tarih ve 608 sayılı kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine şeklinde karar verildiği ve dosyanın mahkememize gönderilmesi üzerine mahkememiz esasına kaydedildiği anlaşılmıştır
Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davanın maddi tazminat istemine ilişkin olduğu ve her iki tarafın tacir olması nedeniyle davanın da TTK 4.maddesi gereğince ticari dava niteliğinde bulunduğu görülmüştür.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 08/07/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 07.07.2021 tarihli 608 nolu kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ilinin mülki sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi hariç) olarak belirlendiği ve bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/11-10 Esas, 2019/401 Karar sayılı 04.04.2019 tarihli kararında da belirtildiği ve mahkememizce de aynen benimsendiği üzere “usul hukukumuzda mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir. Mahkemenin görevli olması aynı zamanda dava şartıdır. Bu nedenle taraflarca yargılamanın her aşamasında görev itirazında bulunabileceği gibi taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemeninde yargılamanın her aşamasında görevli olup olmadığını re’sen gözetmesi ve görevsiz olduğu kanısına varılması durumunda kendiliğinden görevsizlik kararı vermesi gerekir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Kanuni Hakim Güvencesi” başlığını taşıyan 37.maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” hükmüne yer verilmiştir. Bilimsel çevrelerde ve uygulamada Kanuni Hakim Güvencesi, uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. Anayasa’daki bu düzenleme hukuk ve ceza davaları yönünden herhangi bir ayrım gözetmemiş ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek olan mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak veya yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren yasal bir düzenleme yapılmadığı takdirde davanın, mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması ön görülmüştür. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir. O halde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı takdirde her uyuşmazlık, meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımda her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır. Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte bazen yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir.”
Davaya konu Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin gönderme kararının dayanağı olan Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun kararındaki kararında eldeki derdest davaların, 07/07/2021 tarih ve 608 nolu yargı yetkisi belirlemesine konu mahkemelere devredileceğine ilişkin bir karar yer almadığı gibi söz konusu kararında 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği görülmüştür.
Her ne kadar Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesince dosyanın Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’ nun 07/07/2021 tarihli 608 karar sayılı kararı gereğince Mahkememize gönderilmesine karar verilmiş ise de; gönderme kararının dayanağı Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’ nun 07/07/2021 tarihli 608 karar sayılı kararında kararın uygulanmasına karar verilen 01/09/2021 tarihinden önce açılan ve derdest durumdaki dosyaların yargı yetkisi belirlemesine konu mahkemelere devredileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı gibi kararın 08/07/2021 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmasına rağmen 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, bu hususlar göz önüne alındığında Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 2017/11-10 Esas , 2019/401 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere 01/09/2021 tarihinden önce açılan davalara davanın açıldığı mahkeme tarafından bakılmasının gerektiği ve dosyanın İzmir Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilemeyeceği, dava dosyasının Mahkememize gönderme kararı ile geldiği, gönderme kararını veren mahkemenin kararı ticaret mahkemesi sıfatıyla verdiği dolayısıyla gönderme kararını veren mahkemenin 01/09/2021 tarihine kadar açılmış davalar yönünden aynı mahkemenin daireleri olarak değerlendirilerek Mahkememizce de görevsizlik kararı değil niteliği itibariyle kesin olan gönderme kararı verilmesi ve iki mahkeme kararı arasında oluşan uyuşmazlığın giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6.Hukuk Dairesine gönderilmesinin gerektiği incelenen tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış , dosyanın Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, iki mahkeme kararı arasında oluşan uyuşmazlığın giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6.Hukuk Dairesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1- Hakimler Ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu ‘ nun 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararı gereğince 01/09/2021 tarihinden önce açılan davalara davanın açıldığı mahkeme tarafından bakılması gerektiği anlaşıldığından dosyanın Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
2-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına ,
3-Harç ve yargılama giderlerinin 6100 Sayılı Kanunun 331. maddesinin 2. fıkrasının 1. cümlesi uyarınca, görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Mahkememiz kararı ile Dikili … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı kararı doğrultusunda iki mahkeme kararı arasında oluşan uyuşmazlığın giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,
Dair niteliği itibariyle kesin olarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 29/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır