Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/568 E. 2021/1176 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/307 Esas
KARAR NO : 2021/1150

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 27/04/2021
KARAR TARİHİ : 16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği 27/04/2021 tarihli dava dilekçesinde ; davacı tarafından 26/06/2020 tarihinde İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında konkordato isteğinde bulunulduğunu, mahkemece yerinde ve ciddi olarak görülen bu istek üzerine ilk olarak 01/07/2020 tarihinde davacı şirkete yönelik konkordato geçici mühlet kararı verildiğini, ardından 25/11/2020 tarihinde yine bu tarihten itibaren geçerli olmak üzere davacı şirket hakkında 1 yıl kesin mühlet kararı verildiğini, davacının yetkili hamil olduğu 9 adet çeki tahsil edilmesi amacıyla davalı bankaya tevdi ettiğini, bu hukuki işlemin tahsil cirosu hükmünde olduğunu, tahsil cirosunun, senedin asıl hamil adına tahsilini sağlama amacını güden ve bu konuda verilen yetkiyi kapsayan bir ciro olduğunu, davalı bankanın söz konusu çekleri rehin cirosuyla devralmadığını, çeklerin tahsil cirosuyla kendilerine tevdi edildiği hususunun dilekçe ekindeki çek teslim tutanağından net bir şekilde görüldüğünü ancak davalı bankanın, davacı konkordato kesin mühleti içerisinde olmasına rağmen bu süre içerisinde tahsil etmiş olduğu çek tutarlarını hakkı olmadığı halde davacının davalı bankaya olan borcundan mahsup ettiğini, bu hususun yasaya ve konkordato kararı veren mahkeme kararına aykırılık oluşturduğunu, 11/01/2021 tarihli ihtarname ile çeklerin tahsil edilen tutarlarının takas mahsup yasağı kapsamında olması nedeniyle komiser heyeti denetiminde kullanılan hesaba gönderilmesinin ihtar edildiğini, davalı bankanın bu ihtara uymadığını, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında verilen 01/07/2020 tarihli geçici mühlet kararının 12 numaralı hükmünde “Takas ve mahsubun İİK’nın 200. maddesi uyarınca alacaklılar tarafından yapılmasının TEDBİREN ÖNLENMESİNE” ve 25/11/2020 tarihli kesin mühlet kararının 5 numaralı hükmünde “Kesin mühletin sonuçlarına dair İİK’nın 294. maddesinin uygulanmasına, ayrıca tüm ihtiyati tedbirlerin devamına” ilişkin tedbir kararlarının verildiğini ve mahkemece alacaklılar tarafından takas ve mahsup yapılmasının bu süreçte açık bir şekilde yasaklandığını, nitekim İİK’nın 294. maddesinin 4. fıkrasına göre; “Takas bu Kanunun 200 ve 201 inci maddelerine tâbidir. Bu maddelerin uygulanmasında geçici mühletin ilânı tarihi esas alınır.” denilerek açık bir biçimde takas yasağının ortaya konduğunu, davalı banka tarafından yapılan bu hukuksuzluğun davacı şirketin konkordato sürecinin olumlu sonuçlanmasına da engel teşkil ettiğini, konkordatoda amacın dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların alacaklarına kavuşma olanağı yaratmak olduğunu, oysa banka tarafından yapılan bu işlem neticesinde bankanın davacı şirketin hakkı olan bu miktarları davacı şirketin kendilerine olan borçlarına takas ederek kanuna ve karara aykırı davranarak konkordato sürecine olumsuz anlamda etki doğurduğunu, söz konusu tutarların davacıya ödenmesi amacıyla İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, bu takibe davalı tarafça haksız bir şekilde itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davadan önce arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, taraflar arasında gerçekleşen davaya konu olan çek teslim işlemlerinin davalı bankanın … Şubesi’nde gerçekleştirildiğini, HMK’nın 14/1. Maddesindeki “Bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir.” düzenlemesi doğrultusunda, şube işlemlerinden kaynaklı ihtilaflarda şubenin bulunduğu yer icra dairesi ve Mahkemesinin özel yetkili konumda olduğunu, dolayısıyla mahkemeninde bu hususta yetkili olduğunu belirtmiş , davalının İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına yapılan itirazının iptaline, alacak miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize verdiği 16/06/2021 tarihli cevap dilekçesinde ; davacı şirket tarafından davalı bankaya tevdi edilen çeklerin davacı şirketin konkordato geçici mühleti içerisine girmeden önce davalıya tevdi edilmiş olup “dilediğiniz zaman borçlu hesabımıza mahsup edilmesini rica ederiz.” kaydını içerdiğini ayrıca Konkordato kararında açıkça çek tahsil bedellerinin kredilere mahsup edilmemesine ilişkin bir hükmün de bulunmadığını, prensip olarak konkordato mühleti içinde de takas hakkının kullanılmasının mümkün olduğunu, bununla birlikte takas hakkının kullanımının kanun koyucu tarafından bir takım sınırlamalara tâbi tutulduğunu, İİK m. 294, III hükmü uyarınca takas hakkının konkordato mühleti içinde kullanılmasının İİK m. 200 ve 201 nci maddelerdeki koşullar çerçevesinde mümkün olduğu belirtilerek iflâsta takasa ilişkin hükümlere yollama yapıldığını, söz konusu maddelerin uygulanmasında geçici mühletin ilân edildiği tarihin esas alınacağını, alacaklının, geçici mühletin ilânından sonra kendisine mühlet verilen borçlunun alacaklısı olursa ya da alacaklı geçici mühletin ilânı tarihinden sonra borçlu sıfatını iktisap ederse ve alacaklının alacağı hamiline yazılı bir senetten doğmakta ise takasın yapılamayacağını, takas ve mahsup yasağında kanunun geçici mühlet tarihini esas almakla birlikte bu uğurda takasın yapıldığı tarihin değil alacaklının alacağının geçici mühletten önce doğmasının aradığını, bununla birlikte davalı bankanın alacağının hamiline yazılı bir senede müstenit olmayıp davacı yanın kullanmış olduğu …, … kredi referans numaralı kredilerden yani davalı banka ile davacı arasındaki geçici mühlet tarihinden önce imzalanmış ve kullanılmış kredi sözleşmelerinden doğduğunu, bu bağlamda davalı bankanın davacı şirketten tahsil cirosu tevdi aldığı çekleri tahsil etmesi üzerine yaptığı tahsilat meblağını davacı nezdindeki alacaklarından mahsup etmesinin İİK 294 maddesinde sınırları belirlenmiş takas ve mahsup yasağı sınırları içerisinde kalmadığını, davalı banka tarafından yapılan işlemlerin kanuna ve yasaya uygun olduğunu, davalı banka tarafından konkordato mühletinde uygulanan takas ve mahsup yasağı sınırlamalarına uygun olarak yapılmış işleme karşı davacı tarafından icra takibine geçilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, davacı şirketin davalı bankaya, kredi borçlarına istinaden geçici mühlet tarihinden önce tevdi ettiği çeklerin davalı banka tarafından tahsili neticesinde tahsil edilen meblağın davacı şirketin borçlarına yönelik mahsubunun yapılmasının hukuka ve hakkaniyete uygun olduğunu, davacı şirketin davalı banka aleyhine geçtiği takibin ise haksız ve kötü niyetli olduğunu belirtmiş ,davanın reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelemesinde; alacaklının … Ltd Şti, borçlunun … Şirketi, borç miktarının 659.391,00 TL olduğu, ödeme emrinin borçluya 20/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 17/02/2021 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği belirlenmiştir.
İzmir … ATM’nin … sayılı dosyasının UYAP suretinin incelemesinde; davacıların … AŞ ve … Ltd Şti, davanın konkordato davası olduğu, Mahkemece 01/07/2020 tarihli tensip ara kararının 3 nolu bendi ile … Ltd Şti hakkında 01/07/2020 tarihinden itibaren başlamak üzere 3 ay geçici mühlet kararı verilmesine, 12 nolu bendi ile takas ve mahsubun İİK 200. Maddesi uyarınca alacaklılar tarafından yapılmasının tedbiren önlenmesine karar verildiği, geçici mühlet kararının Basın İlan Kurumunda 10/07/2020 tarihinde ,Ticaret Sicil Gazetesinde ise 09/07/2020 tarihinde yayınlandığı belirlenmiştir.
Dava ve takip konusu edilen çek asılları celb edilmiş, çek asıllarının incelemesinde,
… Bank AŞ … Şubesine ait 17/10/2020 keşide tarihli , 250.000,00 TL bedelli çekin keşidecisinin … Şirketi, lehtarının …. Ltd. Şti, son cirantasının … Ltd Şti olduğu,
… Bankası AŞ. … Şubesine ait 17/10/2020 keşide tarihli 250.000,00 TL bedelli çekin keşidecisinin … Şirketi, lehtarının …. Ltd. Şti, son cirantasının … Ltd Şti olduğu,
… AŞ … Şubesine ait 28/02/2021 keşide tarihli 100.000,00 TL bedelli çekin keşidecisinin … Şirketi, lehtarının … Ltd Şti, olduğu,
… AŞ … Ticari Şubesine ait 30/09/2020 keşide tarihli 54.391,330 TL bedelli çekin keşidecisinin … Şirketi, … AŞ İş Ortaklığı , lehtarının … Ltd Şti olduğu,
… Bank AŞ İzmir … Sitesi Şubesine ait 31/01/2021 keşide tarihli 100.000,00 TL bedelli çekin keşidecisinin … Şirketi, lehtarının … Ltd Şti, son cirantasının … Ltd Şti olduğu,
… Bodrum Şubesine ait 30/01/2021 keşide tarihli 35.000,00 TL bedelli çekin keşidecisinin … Şirketi, lehtarının … Ltd Şti, son cirantasının … Ltd Şti olduğu,
… … AŞ … Şubesine ait 30/12/2020 keşide tarihli 150.000,00 TL bedelli çekin keşidecisinin … Şirketi, lehtarının … Ltd Şti olduğu,
… Bankası … Şubesine ait 01/07/2020 keşide tarihli 120.000,00TL bedelli çekin keşidecisinin … Şirketi, lehtarının … Ltd Şti olduğu belirlenmiştir.
16/06/2020 tarihli çek tevdi bordrosunun incelemesinde; … … Şubesi ile … Bank … Şubesine ait iki adet çekin … AŞ … Şubesine teslim edildiği, 19/06/2020 tarihli çek tevdi bordrosunun incelemesinde de ; … … Şubesi, … Bank … Şubesi, … Bankası … Şubesi, … Bodrum Şubesi, … … Şubesi, … … Şubesi ve … … Şubesinin 7 adet çekin … … Şubesine teslim edildiği belirlenmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça tahsil edilmesi amacıyla davalı bankaya teslim edilen 9 adet çek bedelinin davalı banka tarafından davacının bankaya olan borcundan dolayı mahsup edilmiş olup söz konusu mahsup işleminin İzmir … ATM’nin … sayılı dosyası kapsamında verilen tedbir kararı göz önüne alınarak takas mahsup yasağı kapsamında olduğundan bahisle çek bedellerinin tahsiline yönelik olarak davalı banka hakkında icra takibi başlatılmış ve itiraz üzerine duran takibin devamına karar verilmesine yönelik olarak Mahkememizde dava açılmış ise de ; 6102 sayılı TTK’nun 818/1-d maddesinin yollaması ile uygulanması gereken 683 ila 685 madde hükümleri gereğince çeklerin temlik ve tahsil cirosu ile devrinin mümkün olduğu, temlik cirosu ile ilgili TTK 684/1 maddesi düzenlemesi göz önüne alındığında temlik cirosunda ciro ve teslim ile birlikte çekten doğan bütün hakların ciro edilen kişiye geçeceği, çeki temlik cirosu ile iktisap eden kişinin de o çekten doğan bütün hakları kendi adına kullanabileceği, davacı tarafça dava ve takip konusu edilen 9 adet çekin de davalı bankaya temlik cirosu ile devredildiği, çeklerde ve çeklerin teslimi ile ilgili çek tevdi bordrolarında cironun tahsil cirosu olduğuna ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı, çeklerin temlik cirosu ile devredilmesi sebebiyle ciro işlemi yapıldığı andan itibaren çekin mülkiyetinin devrolan davalı bankaya geçtiği, davacının söz konusu çekler üzerinde tasarruf yetkisinin kalmadığı ,aksi durumu ispatlamanın davacı tarafa düştüğü, davacı tarafça çeklerin tahsil amacıyla davalı bankaya verildiğinin iddia edildiği ancak çeklerin tahsil amaçlı olarak bankaya ibraz edildiğine ilişkin herhangi bir belgenin davacı tarafça sunulmadığı, davalı bankanın ciro yolu ile teslim aldığı çekin son yetkili hamili konumuna geldiği ayrıca davalının aynı zamanda söz konusu çeklerde temlik alan iyi niyetli üçüncü kişi konumunda da olduğu, İzmir … ATM’nin … sayılı dosyasının 01/07/2020 tarihli tensip ara kararının 12 nolu bendinde düzenlenen takas mahsup engelinin davacı tarafından davalı bankaya temlik cirosu ile verilen çekleri kapsamadığı bunun yanında çek tevdi bordrolarında da belirtildiği üzere dava ve takip konusu 9 adet çekin 16/06/2020 ve 19/06/2020 tarihlerinde davalı bankaya tevdi edildiği, geçici mühletin ilan tarihlerinin ise 09/07/2020 ve 10/07/2020 olduğu, dava konusu çeklerin takas mahsup yasağının başlayacağı geçici mühletin ilk ilan tarihinden önce davacı tarafından davalı bankaya temlik cirosu ile devredildiği, devir tarihi itibariyle davalı bankanın konkordato isteyen davacıya herhangi bir borcu olmadığından verilmiş müşteri çeklerinin takas mahsup olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafça yapılan takibin haksız olduğu ancak takibin kötü niyetli olduğunun davalı tarafça ispat edilemediği incelenen tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış, davanın ve yasal koşulları oluşmayan davalının kötü niyet tazminatı isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Yasal koşulları oluşmayan davalının kötü niyet isteğinin REDDİNE,
3-Peşin alınan harç fazla olduğundan 7.904,82 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Hükümlerine göre hesap ve takdir edilen 50.020,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan masrafın üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına ,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. … ‘nın yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/12/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …