Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/463 E. 2022/408 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/463
KARAR NO : 2022/408

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 02/07/2021
KARAR TARİHİ : 28/04/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle; davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı … plakalı araç ile müvekkiline ait … plakalı araçların maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, müvekkiline ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle davalı sigorta şirketine 27.01.2021 tarihinde başvuruda bulunulduğu, ancak davalı sigorta şirketi tarafından müvekkiline ait araçta oluşan hasarın giderilmediği, bu nedenle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL alacağın sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan tespit masraflarının yargılama gideri olarak davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili sunmuş olduğu 05.02.2022 tarihli dilekçe ile toplamda 41.000,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketine yapılan başvuru tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsiline ve İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.İş sayılı dosyasından yapılan yargılama giderinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; öncelikli olarak davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğu, davacı tarafça başvuru şartının yerine getirilmediği, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin sorumluluğunun gerçek zarar ile sınırlı olduğu, müvekkili şirketin KDV’den sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, ayrıca sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu kabul edilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Davalı sigorta şirketlerinden dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak hasar dosyalarının birer sureti getirtilerek dosyamız arasına eklenmiştir.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, teknik bilirkişi … tarafından düzenlenen 31.01.2022 tarihli raporda ; Dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumuna neden ve etken olduğu, davacı tarafa ait … plakalı araç sürücüsünün kazayı önlemek adına alabileceği önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörünün de görülmediği, davaya konu araçta KDV dahil toplam 83.991,22 TL hasar meydana geldiği, ancak trafik sigorta poliçe limitinin 41.000,00 TL olduğu bildirilmiştir.
DELİLLER- DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL:
Dava; trafik kazası nedeniyle davaya konu araçta oluştuğu iddia olunan hasar bedeline ilişkin maddi tazminatın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davacıya ait … plakalı araç ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … plakalı araçlar arasında 20.10.2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına meydana geldiği, davaya konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından 20.08.2020-20.08.2021 tarihleri arasında geçerli olmak üzere araç başına maddi 41.000,00 TL limit ile ZMMS sigorta poliçesi ile kaza tarihini de kapsar şekilde sigortalandığı dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf, davaya konu araçta dava konusu trafik kazası nedeniyle hasar meydana gelip gelmediği, bu kapsamda davacının hasar bedeline ilişkin maddi tazminat isteminin yerinde olup olmadığı, davalının talep edilen tazminattan sigorta poliçesi kapsamında sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalı vekili her ne kadar cevap dilekçesinde davalı şirketin ikametgahı itibariyle İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğu yönünde yetki itirazında bulunmuş ise de, mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalı sigorta şirketinin Ege Bölge Müdürlüğü bulunduğundan yerinde görülmediğinden reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, alınan raporda; … plakalı araç sürücüsünün kaza anında kavşağa yaklaştığı esnada hızını azaltmayıp, şerit tecavüzü-ihlali yapması neticesinde kazanın oluşumuna neden ve etken olduğu, davacı tarafa ait olan … plakalı araç sürücüsünün ise kazanın oluş biçimi göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörününde görülmediği bildirildiğinden dosya kapsamı ve kazanın oluş şekline uygun bulunan bilirkişi raporundaki kusur durumuna ilişkin bu görüş aynen benimsenmek suretiyle dava konusu trafik kazasının oluşumunda davalı sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Yine alınan bilirkişi raporunda dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta KDV dahil 83.991,22 TL’lik hasar meydana geldiği hesaplanmış olup, iş bu rapordaki hasar tutarına ilişkin hesaplama dosya kapsamına uygun bulunmakla mahkememizce aynen benimsenmiş olmakla davalı sigorta şirketinin sorumluluğu davaya konu ZMMS poliçesi kapsamında kaza tarihi itibariyle 41.000,00 TL olan sigorta poliçe limitiyle sınırlı olduğundan bu tutarla sınırlı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, 41.000,00 TL maddi tazminatın 09.02.2021 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.İş sayılı dosyasından yapılan masraflara ilişkin talebin gerekçeli kararın yargılama gideri bölümünde nazara alınmasına karar verme gereği doğmuştur.
2918 Sayılı KTK’nun 99/1 maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta olup, bu süre içerisinde tazminatın ödenmemesi halinde sigorta şirketi yönünden temerrüt gerçekleşmektedir. Dava konusu somut olayda davacı tarafça davalı sigorta şirketine, 27.01.2021 tarihinde müracat edilmiş olup 8 iş gününün ilavesiyle davalı sigorta şirketinin 09.02.2021 tarihi itibari ile temerrüde düştüğü anlaşılmış olup bu nedenle davalı sigorta şirketi açısından temerrüt tarihi olarak bu tarih kabul edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davanın KABULÜNE, 41.000,00 TL maddi tazminatın 09.02.2021 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 2.800,71 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta ve sonradan tamamlanan toplam 749,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.051,41 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta ve sonradan tamamlanan toplam 817,10 TL harç, tebligat ve posta gideri 58,10 TL, bilirkişi ücreti 500,00 TL olmak üzere toplam 1.375,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Yine davacı tarafça talep edilen İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.iş sayılı dosyasından yapılan 122,40 TL harç, 400,00 TL bilirkişi ücreti, 384,90 TL keşif harcı, 19,00 TL tebligat ücreti olmak üzere toplam 926,30 TL delil tespiti giderlerinin ve 755,00 TL delil tespiti vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.681,30 TL’nin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.130,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır