Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/461 E. 2021/1087 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/461 Esas
KARAR NO : 2021/1087

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 02/07/2021
KARAR TARİHİ : 02/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği 02/07/2021 tarihli dava dilekçesinde ; S.G.K. İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nde … sicil sayılı dosyada işlem gören, … sokak, No: …, …/İzmir muamele merkez adresi olan … Şirketinin , İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünde … … sicil sayıda tescilli limited şirket olduğunu ancak, sözü geçen şirket nezdinde 5510 sayılı Yasa’nın 4/ı-a kapsamında zorunlu sigortalı olan çalışan davacı …’ün istihdam sürelerine dair günlerin eksik gösterilmesi üzerine İzmir … İş Mahkemesi’nin … esasına kayden … Şirketi aleyhine 5510 sayılı Yasa’nın 86.ncı maddesi gereğince hizmet süresinin tespiti amacı ile dava açıldığını, davalı işveren …. Ltd. Şti.’nin, fesih ve tasfiye edilmesi nedeniyle adı geçen münfesih şirketin ihyası için İzmir … İş Mahkemesi’nce dava açılmasının istenildiğini, sigortalı çalışmalarının bir bölümünün eylemli çalıştığı işveren …. Ltd. Şti. yerine etkin olmayan gerçek dışı şirketler tarafından S.G.K.’na bildirilmesi sonucu kesilen yaşlılık aylığının tekrar bağlanması amacı ile İzmir … İş Mahkemesindeki davada taraf teşkili için adı geçen limited şirket hakkında bu ihya davası açılması yolunun İzmir … İş Mahkemesince gösterilmiş ise de yasal şekilde iflasına karar verilen şirketin tasfiyesi usulüne göre yapılmış olmakla, adı geçen şirketin tasfiyesinde görev alan iflas idaresi memurlarından birinin kayyum olarak tayini ile yukarıda numarası belirtilen İzmir … İş Mahkemesi’nin davasında şirketi temsil-haklarını korumak üzere yetki verilmesine karar verilmesi için dava açma zorunluluğu doğduğunu belirtmiş , İzmir Ticaret Sicili Müdürlüğünde … … sicil sayıda kayıtlı iken tasfiye sonucu sicilden kaydı silinen …. Ltd. Şti. ünvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyası veya iflas idaresi memurlarından birinin davacının açmış olduğu davada şirketi kayyum olarak temsil etmesi yolunda karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü Mahkememize verdiği 17/07/2021 tarihli cevap dilekçesinde; davacının Müdürlüğün … – … sicil numarasında kayıtlı … AŞ.’nin ihyasını talep ettiğini, sicil kayıtlarının tetkikinde, şirketin 08/11/2001 tarihinde tescil edildiği , en son tescil edilen genel kurulun 29/06/2006 tarihinde tescil edildiği, bu tarihten sonra herhangi bir genel kurul tescili yapılmadığı, 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesi uyarınca çıkarılan Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim Ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine Ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ gereği 28/03/2013 tarihinde münfesih sayılarak tescilli adresine ihtarda bulunulduğu, bu hususun 25/04/2013 tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı, yasal süresi içerisinde ihtara yanıt verilmemesi nedeniyle 04/09/2013 tarihinde sicil kaydının resen silindiği, bu hususun 11/09/2013 tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığının tespit edildiğini, TTK’nun geçici 7/15 fıkrası gereğince yasal süresi içerisinde açılmayan davanın süre yönünden reddinin gerektiğini, müdürlük tarafından gerçekleştirilen resen terkin işlemlerinin tebliğde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde uygulandığını, kayıt silme işleminin kanun hükmünün uygulanmasından ibaret olduğunu, müdürlüğün davada zorunlu yasal hasım olduğunu, müdürlük aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmemesi gerektiğini belirtilerek, öncelikle yasal süresi içerisinde açılmayan davanın süre yönünden reddine, müdürlüğün davanın türü itibariyle yasal hasım konumunda olduğundan ve davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden müdürlük aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …, … ve … Mahkememize verdikleri 22/09/2021 tarihli cevap dilekçelerinde; görevi sona ermiş iflas idaresi üyelerine taraf sıfatının yöneltilemeyeceğini, iflas idaresi üyelerinin şirketi temsil görevinin bulunmadığını, davacı bakımından kesin hüküm mevcut olduğunu, iflas halinde kanun koyucunun iflas kararının ve iflasın kapatılmasının ilgililere ilanen tebliğini ön gördüğünü, İİK 166 da düzenleme bulan bu hüküm ile iflas kararının 3 gazetede ilan edileceğini, bir kısım kurum ve kuruluşmalara bildirileceğinin düzenlendiğini, iflasın kapatılmasının da aynı usulle ilan edileceği ve bildirileceğinin düzenlendiğini, bu hususun İİK’nun 254/3 ve 4. Fıkralarında ayrıca düzenlendiğini, İİK’nun 219. Maddesinde iflasın açılması ile birlikte tasfiye usulünün de ilan edileceği ve ilgililerin taleplerini iflas dairesine bildirmeleri gerekliliğinin düzenlendiğini, davacının ilanen tebliğ olunmuş iflasın açılması ve kapatılması kararları karşısında iflasın açılmasından itibaren gereken yollara başvurmayıp iflasın kapatılarak tüzel kişiliğin ticaret sicilinden silinmesinden sonra böyle bir ihya talebi yapmasının mümkün olmadığını, kararların davacı için kesin hüküm teşkil ettiğini, öte yandan ihya kararı verilmesi halinde … Ltd Şti’nin iflas haline geri mi dönüleceği yoksa iflastan ari bir şirket olarak mı faaliyetine devam edeceği hususunun da bu davada değerlendirilmesinin zorunlu olduğunu, iflas halinin devamına karar verilsin verilmesin, şirketin ticari faaliyeti olmasa dahi vergi mükellefiyeti tesis etmesini, boşta olsa beyanname vermesi ve peşin vergilerini de yatırması gerekeceğini, bunun için noter tasdikinin gerekeceğini, davacının asıl davasını takip için maddi gereksinime ihtiyaç duyacağını, davacının müflis şirket hakkındaki bunca iflas muamelesinden sonra bu davayı açmakla ihyaya karar verilmesi halinde şirketin ihya sonrası için asgari masraflarını da depo etmesi gerektiği belirtilerek, davanın husumet yönünden reddine, davanın esastan reddine, davanın kabulü halinde iflas haline geri dönülüp dönülmeyeceği hakkında da hüküm tesisine karar verilmesini talep etmiştir.
Tasfiye Halinde … Şirketinin sicil kayıtlarının incelenmesinde, şirketin 01/12/2014 tarihinde iflasen terk olduğu belirlenmiştir.
İzmir 1 ATM nin … Esas, … Karar sayılı dosyasının UYAP suretinin incelenmesinde ; davacının … Şirketi ,davanın iflasın ertelenmesi davası olduğu, 21/05/2010 tarihinde davanın reddine, davacı İzmir Ticaret Sicil memurluğunun … … sicil numarasında kayıtlı … Lmt Şti nin iflasına, iflasın 21.05.2010 saat 12.05 itibarı ile açılmış sayılmasına karar verildiği, kararın 07/10/2010 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
İzmir 1 ATM nin … Esas, … Karar sayılı dosyasının UYAP suretinin incelenmesinde ; davacının İzmir İflas Müdürlüğü ,davanın İflasın kapatılması davası olduğu, 11/09/2014 tarihinde davanın kabulü ile İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün … … sicil numarasında kayıtlı Müflis … Şirketi hakkındaki iflasın İİK’nun 255. Maddesi saklı kalmak kaydı İİK 254. Maddesi uyarınca kapatılmasına karar verildiği, kararın 09/10/2014 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
İzmir … İş Mahkemesinin … sayılı dosyasının UYAP suretinin incelenmesinde ; davacının …, davalıların … Şirketi ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, davanın Hizmet Tespiti davası olduğu, davanın 01/06/2020 tarihinde açıldığı, mahkemece davacı vekiline davalı şirketin iflasen terk edildiğinden bahisle ihya davası açmak üzere tebligat yapıldığı dosyanın halen derdest olduğu belirlenmiştir.
Toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı tarafça dava dışı … Şirketi ‘nin tasfiye sonucu kaydı silindiği ancak dava dışı şirkete karşı devam eden dava bulunduğundan bahisle şirketin ihyasına karar verilmesine yönelik olarak dava açıldığı, dava dışı … Şirketinin İzmir 1 ATM ‘nin 21/05/2010 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı ile iflasına karar verildiği , iflas tasfiyesinin İzmir 1. ATM’nin 11/09/2014 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı ile kapatıldığı,01/12/2014 tarihinde şirketin sicilden terkin edildiği, müflis şirket ile ilgili devam eden dava bulunması dolayısıyla davacının dava dışı şirketin ihyasını talep edebilmesi için haklı sebeplerinin mevcut olduğu ve davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından yapılan işlemlerde usul ve yasaya aykırılığın söz konusu olmadığı ve davalı ticaret sicil memurluğunun davanın niteliği gereği yasal hasım konumunda olduğu, bu sebeple ticaret sicil memurluğu aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri yükletilemeyeceği, davalı iflas tasfiye memurlarının yaptığı işlemlerde de usul ve yasaya aykırılığın söz konusu olmadığı , davacı tarafça İzmir … İş Mahkemesinde açılan davanın şirketin sicil kaydının resen silinmesinden sonra açıldığı bu sebeple iflas tasfiye memurları aleyhine de vekalet ücreti ve yargılama gideri yükletilemeyeceği, incelenen tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’ nün …-… sicil numarasında kayıtlı iken 01/12/2014 tarihinde iflasen terkin edilen Tasfiye Halinde … Şirketi ‘ nin İzmir … İş Mahkemesi’ nin … E. sayılı dosyası ile sınırlı olmak kaydı ile İHYASINA,
2-Tasfiye Memuru olarak … ‘ün atanmasına,
Tasfiye memuru için ücret takdirine yer olmadığına,
Keyfiyetin ticaret sicile tescil ve ilanına,
3-Peşin alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına ,
4- Davacı tarafça yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına ,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar davacı vekili Av. … ile Davalı …’ün yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/12/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …