Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/455 E. 2022/1009 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/455 Esas
KARAR NO : 2022/1009

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 30/06/2021
KARAR TARİHİ : 15/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13.12.2022

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle; müvekkili ile borçlu şirket arasında 23.05.2016 tarihinde İzmir 30.Noterliği huzurunda Düzenleme Şeklinde Satış Vaadini Havi Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi akdedildiği, sözleşme gereği İzmir ili, Menderes ilçesi, … Ada, 1 parsel ve … ada 1 parsel için arsa bedeli olarak 2.131.626,88 TL belirlendiği, müvekkili şirket tarafından borçlu şirkete %18 KDV uygulanarak toplamda 2.515.319,77 TL fatura kesildiği, buna rağmen borçlu şirket tarafından sözleşmeye istinaden 18.11.2019 tarihinde müvekkili şirkete teslim edilen bağımsız bölümlerin bedellerine ilişkin düzenlenen iki faturada her bir bağımsız bölüm için %1 KDV uygulanarak bağımsız bölümlerin toplam bedelinin 2.152.943,15 TL olarak belirlendiği, müvekkilinin borçlu şirkete kesmiş olduğu fatura ile borçlu şirketin müvekkiline kesmiş olduğu faturalar arasında 362.376,56 TL KDV farkı bulunduğu, bu nedenle müvekkilinin alacağının bulunduğu, KDV farkından oluşan miktarın müvekkiline ödenmediği, borçlu şirkete Menderes 2.Noterliği’nin … yevmiye numarası ile ihtarname gönderildiği, ancak bu ihtarnameye rağmen borcun ödenmediğinden bahisle 362.376,56 TL’nin davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; Davacı ile yapılan herhangi bir sözleşmenin bulunmadığı, dava dilekçesinde belirtilen İzmir 30.Noterliği’nin … yevmiye nolu sözleşmenin tarafları arasında davacının mevcut olmadığı, yüklenici olarak müvekkilinin imzaladığı sözleşmeye arsa sahipleri olarak …, …, …, … ve … Ltd. Şti’nin bulunduğu, sözleşme ve sözleşmeye konu arsa için devir yasağı konulduğu, ayrıca sözleşme bedelinin 10.000,00 TL olduğundan bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında Menderes Tapu Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak ilgili tapu kayıtları getirtilerek dosyamız arasına eklenmiştir.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 14.02.2022 tarihli raporda; 6102 Sayılı TTK’nın 64/3.maddesi uyarınca davacının 2019 yılı yevmiye defterinin noter açılış tasdikinin süresinde yaptırıldığı, kapanış tasdikinin ise süresinde yaptırılmadığı, 2020 yılı yevmiye defterinin e-defter onayının süresinde yaptırıldığı, inceleme kapsamı ile sınırlı olmak üzere defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve birbirini doğruladığı, davalının incelemeye ibraz edilen 2019 yılına ait yevmiye ve kebir defterleri e-defter olup, söz konusu ticari defterlerin 6102 Sayılı TTK’nın 64/3.maddesi uyarınca yapılması gereken açılış ve kapanış onaylarının süresinde yaptırıldığı, inceleme kapsamı ile sınırlı olmak üzere defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve birbirini doğruladığı, dava konusu faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve her iki taraf defterlerinde davacının davalıdan 362.376,56 TL’lik alacağının kayıtlı olduğu, bu tutarın dava konusu asıl alacak tutarı ile aynı olduğu, davacının tarafı olmadığı sözleşmeye ilişkin değerlendirme ve takdirin mahkemeye ait olduğu, dava dilekçesi ekinde sunulan Menderes 2.Noterliği’nin 02.12.2020 tarih … yevmyie nolu ihtarnamesinin tebliğ şerhi dosyada mevcut olmadığı görülmüş olup, faiz hesaplanmasına karar verilmesi halinde tebliğ şerhi ve faiz oranının belirlenmesi halinde faizin hesaplanacağı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL/
Dava; kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında davalı tarafça kesilen fatura ile davacı tarafça düzenlenen mal faturası arasındaki KDV’den kaynaklanan farkın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili, kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince İzmir ili Menderes ilçesi … Ada 1 Parsel ve … Ada ve 1 parsel için arsa bedeli olarak 2.131.626,88 TL’nin belirlendiği, bu kapsamda %18 KDV eklenerek davacı tarafça davalıya 2.515.319,77 TL ‘lik faturanın düzenlendiği, buna rağmen davalı borçlu şirket tarafından kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden müvekkili şirkete teslim edilen bağımsız bölümlerin bedellerine ilişkin olarak davalı tarafça düzenlenen her iki faturada %1 oranında KDV uygulanmak suretiyle bağımsız bölümlerin toplam bedelinin 2.152.943,15 TL olarak belirtildiği, bu kapsamda her iki tarafça düzenlenen faturalar arasındaki 362.376,56 TL KDV farkı nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olduğundan bahisle iş bu alacağın temerrüt tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; talep edilen 362.376,56 TL’lik tutarın devletin aldığı vergiden kaynaklandığı, vergilendirme oranına bağlı fark olduğu, esasen her iki tarafça düzenlenen faturalardaki vergi dışındaki birim fiyatlarının birebir aynı olduğu, bu bakımdan davalının devletin aldığı vergiden dolayı bir sorumluluğunun bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyanın incelenmesinden davalı şirket tarafından davacıya 18.11.2019 tarihli 1.639.141,73 TL ve %1 KDV’si 116.391,42 TL olmak üzere toplam 1.655.333,15 TL’lik faturanın “… … Ada … Blok 1, 10, 11, 12 ve

… … Ada … Blok 3 ve 5 Nolu Daire” açıklamasıyla düzenlendiği, yine davalı şirket tarafından davacıya 18.11.2019 tarih 492.485,15 TL ve 14.924,85 TL %1 KDV olmak üzere toplam 497.410,00 TL’lik faturanın “… … Ada A Blok 7, 12, 14 ve … … Ada C Blok 2 Nolu Daire” açıklamasıyla düzenlendiği görülmüştür. Yine davacı şirket tarafından da davalıya 31.12.2019 tarih ve 2.131.626,88 TL + 383.692,83 TL %18 KDV olmak üzere toplam 2.515.319,71 TL’lik faturanın “… Ada 1 Parsel / … Ada 1 Parsel Kat Karşılığı Arsa Bedeli” açıklamasıyla düzenlendiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki ihtilaf, kat karşılığı inşaat sözleşmesindeki taşınmazlarla ilgili olarak davacı tarafça düzenlenen 31.12.2019 tarihli KDV hariç 2.131.626,88 TL ve %18 KDV dahil toplam 2.515.319,71 TL bedelli fatura ile davalı tarafça düzenlenen 18.11.2019 tarihli KDV hariç 1.639.141,73 TL ve %1 KDV dahil toplam 1.655.333,15 TL ve KDV hariç 492.485,15 TL ve %1 KDV dahil 497.410,00 TL’lik faturalar arasındaki KDV farkından kaynaklı olarak davacının davalıdan 362.376,56 TL alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi açısından mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 14.02.2022 tarihli raporda; davacı şirketin incelenen 2019 yılı ticari defter ve kayıtlarına göre taraflar arasında 2019 yılında başlayan ve aynı yılda sona eren ticari ilişki bulunduğu, 2019 yılında davacının davalıya 20.12.2019 tarih 18.880,00 TL ve 31.12.2019 tarih 2.513.319,71 TL olmak üzere toplam 2.534.199,71 TL’lik 2 adet fatura düzenlediği ve iş bu faturayı davalının cari hesabına alacak olarak kaydettiği, bu faturalar karşılığında 24 adet toplamda 2.160.229,15 TL’lik faturaların davacının cari hesabına alacak kaydedildiği, bu işlemler sonucunda 31.12.2019 tarihi itibariyle davacının davalıdan 373.970,56 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu ve bu alacağın 2021 yılına devrettiği, bu alacak tutarının 362.376,56 TL’lik kısmının dava konusu faturalardan kaynaklandığı, kalan 11.594,00 TL’lik kısmının ise diğer faturalardan kalan bakiye alacak olduğunun görüldüğü, taraflar arasında KDV bedelinin ödenmesi yönünden uyuşmazlık bulunan dava konusu davacının davalıya düzenlediği faturanın 31.12.2019 tarih “… Ada, 1 Parsel / … Ada, 1 Parsel Kat Karşılığı Arsa Bedeli” açıklamalı 2.131.626,88 TL + 383.693,83 TL %18 KDV olmak üzere toplam 2.515.319,71 TL bedelli fatura olduğu, davalı tarafça da davacıya 18.11.2019 tarih ve “… … Ada, … Blok 7, 12 ve 14 Nolu Daire ile … Blok 2 Nolu Daire” açıklamalı 492.485,15 TL + 14.924,85 TL %1 oranında KDV olmak üzere 497.410,00 TL bedelli ve yine 18.11.2019 tarih “… … Ada, B Blok 1, 10, 11, 12 Nolu Daire ile … Blok 3 ve 5 Nolu Daire” açıklamalı 1.639.141,73 TL + 116.391,42 TL %1 KDV olmak üzere toplam 1.655.533,15 TL’Lik faturalar olmak üzere toplamda (KDV hariç 2.131.626,88 TL + 21.316,27 TL %1 oranında KDV) 2.152.943,15 TL’lik faturaların düzenlendiği, her iki tarafça düzenlenen faturaların KDV hariç tutarlarının 2.131.626,88 TL olarak aynı olduğu, her iki tarafça düzenlenen faturalar arasındaki 362.376,56 TL’lik farkın KDV oranından kaynaklandığı, dava dilekçesi ekinde davalı şirket kaşesi ve isimsiz imza tatbiki yer alan 27.05.2021 tarihli mutabakat formu başlıklı yazıda 27.05.2021 tarihi itibariyle 362.376,56 TL’lik alacak bakiyesinde mutabık bulunduğunun yazılı olduğu, netice olarak davacının defterlerinde davacının davalıdan faturanın KDV’sinden kaynaklı 362.376,56 TL’lik alacak kaydının bulunduğu, davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan inceleme neticesinde ise 2019 yılında uyuşmazlık konusu 3 adet faturanın davalının defterlerinde kayıtlı olduğu, bu faturalardan kaynaklanan davacının davalıdan 362.376,56 TL’Lik alacağının 2020 ve 2021 yılına devrettiği, dolayısıyla dava tarihi itibariyle davalının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan 362.376,56 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Yine dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan 27.05.2021 tarihli Mutabakat metninin incelenmesinden, 27.05.2021 tarihi itibariyle davalı şirketteki davacının cari hesabının 362.376,56 TL alacak bakiyesi gösterdiği konusunda mutabık olunduğuna dair davalı şirket kaşe ve imzasının bulunduğu, mahkememizce yapılan yargılama sırasında 21.10.2021 tarihli duruşmada davalı vekiline mutabakat içeriği ve davalıya atfen atılan imza ile ilgili olarak beyanda bulunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş olmasına rağmen iş bu süre içerisinde davalı tarafça mutabakat içeriği ve mutabakatta davalıya atfen atılan imzanın davalıya ait olmadığı yönünde bir beyanda bulunulmadığı, bu yönüyle iş bu mutabakat belgesi içeriğinin davalının kabulünde olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna göre her iki tarafın incelenen ticari defter kayıtlarına göre, davalı şirket tarafından düzenlenen 18.11.2019 tarih ve 497.410,00 TL bedelli ve yine 18.11.2019 tarih 1.655.533,15 TL bedelli her iki faturanın davacı ve davalı şirkete ait ticari defterlerde aynen kayıtlı olduğu, yine davacı tarafça düzenlenen 20.12.2019 tarih 18.880,00 TL’lik fatura ve KDV oranından dolayı taraflar arasında ihtilaflı olan dava konusu 31.12.2019 tarih ve %18 KDV dahil 2.515.319,71 TL ‘lik faturanın her iki tarafa ait ticari defterlerde aynen kayıtlı olduğu, yapılan bu işlemler neticesinde davacı ve davalı ticari defterlerine göre dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 362.376,56 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiştir. Bu kapsamda dava konusu olup, davacı tarafça %18 KDV uygulanmak suretiyle düzenlenen dava konusu ihtilaflı faturaların basiretli bir tacir gibi davranmak zorunda olan davalı şirket defterine aynen kaydedilmesi neticesinde dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 362.376,56 TL alacaklı olduğu davalı tarafın incelenen ticari defter ve kayıtlardan anlaşıldığı gibi dosyada bir sureti mevcut bulunan ve davalı tarafça inkar edilmeyen 27.05.2021 tarihli Mutabakat ile de sabit olmakla davanın kabulüne, 362.376,56 TL’nin 11.12.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine karar verme gereği doğmuştur. (Yargıtay 15.Hukuk Dairesi’nin 2018/3883 Esas, 2019/2576 Karar ve 28.05.2019 tarihli kararı da bu yöndedir.)
Dosyanın incelenmesinden davacı tarafça davalıya keşide edilen Menderes 2.Noterliği’nin 02.12.2020 tarihli ihtarnamesinin davalıya 03.12.2020 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmakla ihtarnamede verilen 7 günlük sürenin ilavesiyle davalının 11.12.2020 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmakla temerrüt tarihi olarak bu tarih kabul edilmiştir.
HÜKÜM /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE, 362.376,56 TL’nin 11.12.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 24.753,94 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 6.188,49 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 18.565,45 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta yatırılan toplam 6.256,29 TL harç, tebligat ve posta gideri 58,35 TL ve bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 7.014,64 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 53.732,72 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır