Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/371 E. 2023/884 K. 03.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/371
KARAR NO : 2023/884
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 03/11/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin Konya ilinde ticari faliyetlerini sürdürdüğünü ve davacı şirket yetkilisinin ticari faliyetleri sırasında davalı ile 2011 yılında karşılıklı edim ve ifa güvenine dayalı sözlü anlaşma gereği 2012 model…marka 520DM Paket 3 adet sıfır araç almak üzere ticari alışverişe giriştiklerini, davacı tarafın bu alışveriş doğrultusunda ödemekle yükümlü olduğu miktarı avans olalarak davalının … Üç Yol Şubesinde bulunan Euro hesabına davacının … Konya şubesindeki … nolu hesabında 11/10/2011 tarihinde 225.000,00-TL 12/10/2011 tarihinde 37.500,00-TL ve 05/12/2011 tarihinde 32.000,00-TL olmak üzere toplam 294.500,00-TL yi davalıya gönderdiğini davalının buna rağmen teslim yükümlülüğünü yerine getirmediğini bu nedenle Konya … İcra Müd… sayılı dosyası ile aleyhine takip yapıldığını yetki itirazı üzerine İzmir … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına kaydedilen dosyada davalının borca itiraz ettiğini davalının icra takibinden sonra gönderdiği ihtarname ile … motor nolu aracın Konya da … Otomotiv Yetkilisi …ya sevk ettiklerini ve aracın müvekkili şirkete teslim edildiğinin bildiren bir ihtarname gönderdiklerini ve ekinde araca ait olduğu ileri sürülen faturayı tanzim ederek müvekkili şirkete tebliğ ettiklerini, müvekkili şirketçe 17/02/2012 tarihinde tebellüğ edilen ihtarnameye karşı Konya … Noterliğinin 21/02/2012 tarih … yevmiye nolu cevabı ihtarname ile aracın teslim alınmadığı husus bildirilerek faturaya itiraz edildiğinden bahisle davalı tarafa iade edildiğini, İzmir … nolu soruştuma dosyası ile davalı hakkındaki şikayette bulunduğunu bildirerek, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında sözlü anlaşma yapılarak davacı şirketin davalı tarafa 3 adet 2012 model BMW marka araç siparişi verdiğini bu siparişe karşılık davacı tarafın 225.000 Euro ödeme yapacağının belirlendiğini bunun 150.000 Euro sunun avans olarak peşin geri kalanını ise araçlar teslim edilirken ödeneceğinin belirlendiğini, bu anlaşma üzerine davalı tarafın söz konusu üç aracı Almanya da… firmasına sipariş verdiğini, ancak davacı firmanın ödemesi gereken 150.000 Euro nun o gün kü kur karşılığı olan 350.000,00-TL ye karşılık 11/10/2011 tarihinde 225.000,00-TL ve 12/10/2011 tarihinde 37.500,00-TL olmak üzere toplam 262.500,00-TLlik kısmını gönderildiğini geri kalanın gönderilmediğini, yapılan görüşmelerde davacı şirket yetkilisinin geri kalan kısmını ödeyemeyeceğini bildirdiğini, durumun yurt dışındaki firmaya bildirilerek 16.000 Euro üzerinden 35.000,00-TL tazminat ödenmek sureti ile sadece bir adet BMV 2012 520D0M paket araç getirtilmesinin gerçekleştiğini, ayrıca davacı şirketin talebi üzerine 2011 model E250 tipi sıfır km Mercedes marka otomobilin 170.000,00-TL bedelle satınalınması konusunda davacı ile davalı tarafın anlaştıklarını ve bir adet 2012 model BMW aracın davacının davacı şirketin araç alım işlerini yürüten bir ölçüde ortağı olduğu … Motorlu Araç. – …n adlı kişiye ve o kişi tarafından da davacıya teslim edildiğini. 2011 model Mercedes aracın ise 170.000,00-TL bedel ile davacı şirkete satıldığını buna göre davacının müvekkilinden 1 adet BMV ve bir adet Mercedes marka otomobil aldığını bu 2 araçtan BMV marka aracın satış bedelinin 141.000,00 TL, Mercedes marka otomobilin bedelinin ise 170.000,00 TL olduğunu davacının bu iki araç bedeli olarak ödemesi gereken toplam bedelin 311.600,00-TL olduğunu buna karşılık davacı şirketin 294.500,00-TL ödeme yaptığını bu durumda davacı şirkete 17.100,00-TL borcunun olduğunu ayrıca yurt dışında olan firmaya müvekkilince ödenmiş olan 35.000,00 TL ninde tahsilinin gerektiğini, bu hususta dava haklarının saklı olduğunu buna rağmen davacının BMV marka arabanın satın alınmasını inkar ederek faturayı reddettiğini, aracın davacının talimatı ile Konyaya gönderildiğini ve teslim alanların olayın tanıkları olduğunu, davacı şirketin … plakalı Mercedes marka 2011 model aracı satın aldığından hiç bahsetmediğini, aracın alım satımının vekaleten gerçekleştiğini, davacının davasının kötü niyetli olduğunu bildirerek davanın reddine ve davacı taraf aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
İncelenen… İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasındaki takibin davacı tarafça davalı aleyhine, 294.500,00 TL asıl alacak üzerinden ilamsız takip yolu ile başlatıldığı, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğu belirlenmiştir.
Davacı tanığı … beyanında davalının yanında 2011 Ocak – 2012 Ocak arasında 1 yıl süre ile çalıştığını, davalı şirket yetkilisini davalı ile kendisinin tanıştırdığını, davacı şirket yetkilisinin davalıdan üç adet BMW ithal araç istediğini, araç başı 76.000 Euro olduğunu ve bir miktar paranın davalıya teslim edildiğini, araçların bir ay içinde teslim edilecekken yurt dışındaki bazı aksilikler nedeni ile gelmediğini, araçların 7 , 8 ay sonra geldiğini ancak teslim edilmediğini bildirmiş, dinelene davalı tanığı … kendisinin … Otomotiv’in sahibi olduğunu, tarafların yanında pazarlık yaptıklarını, davalının davacı tarafa üç adet BMW 520DM satış paketi konusunda anlaştıklarını, araçların teslim edilmediğini bildiğini beyan ettiği belirlenmiştir.
Dosya içindeki 19/01/2012 tarihli Konya … Noterliğinin 19/01/2012 tarih … yevmiye nolu araç satış sözleşmesinin… plakalı Mercedes Benz markalı 2011 model araç ile ilgili olarak düzenlendiği, satının … alıcının…Kağıt Danışmanlık… San Ltd.Şti’ni temsilen …olduğu belirlenmiştir.
Dosyaya gelen Trafik Tescil Şube Müdürlüğü yazısında … şasi numarasıyla herhangi bir aracın tespit edilemediği bildirilmiştir.
Davacı şirketin 2011 yılı yevmiye defteri kayıtlarının incelenmesinde davalı …’a 4 defa … üzerinden nakit havale kaydının bulunduğu, havale toplamının 294.500,00-TL olduğu, dönem sonu kapanış yevmiye maddesinde bu tutarın da bulunduğunu, 2.305.000,00-TL davacı şirket ortağı …ış bulunan 320.9.001 kod hesabına borç yazılarak hesapların dönem sonu kapanışlarının yapıldığının tespit edildiğini, davalı tarafın 2012 yılı yevmiye defterinin 34 nolu sayfasına kadar kullanılmış olduğunu, sonraki sayfaların boş olduğunu, kapanış onayının 01/07/2013 tarihinde İzmir …Noterliğinin … yevmiye maddesiyle yapılmış olup borç ve alacak sütunu toplamının 21.176.630,00-TL olduğunu ve TTK kapsamında tanık yeteneğinin bulunduğunu, 19/01/2012 tarihli araç satış sözleşmesindeki … plakalı Mercedes aracın 170.000,00-TL’den satılmış olduğunun tespit edildiğini, davacı şirket tarafından 2011 yılı içinde yapılan ödemelerin davalı yanca 2012 yılı defterleri ibraz edilmediğinden kayıt durumunun tespit edilemediğini bildirmişler 08/10/2014 tarihli ek raporlarında ise davalının 2012 yılı yevmiye defteri dönem başı açılış maddesi kayıtlarında davacı şirket tarafından gönderilen toplam 294.500,00-TL olarak kayıtlarda yer aldığını, defterin 25/01/2012 tarih 07 yevmiye nolu maddesi açıklamasında 600 kod nolu yurtiçi satışlar hesabına … 19.01/.1985 fatura, 144.068,00-TL tutarlı, 24.01/1986 fatura 121.000,00-TL tutarlı, toplamı 264.068,00-TL tutarında 2 araç (biri Mercedes) bedeline 47.532,24-TL ilavesiyle toplam 311.600,24-TL tutardan, 294.500,00-TL’lik 2011 yılından aldığı sipariş avanslarını mahsup ettikten sonra davacı şirketi ayrıca 17.100,24-TL borçlandırarak muhasebe kaydı yapıldığının tespit edildiğini, davacının 31/12/2011 tarihinden önce 294.500,00-TL peşin ödeme yaptığının davalının ve davacının ticari defter kayıtları ve banka makbuzlarıyla tespit edildiğini, ayrıca 19/01/2012 tarihinde davalı vekili … tarafından Konya …Noterliğinin 19/01/2012 tarih ve … yevmiye nolu satış sözleşmesiyle 170.000,00-TL’ye satışı yapılan …plakalı Mercedes aracının bedelinin tahsil edildiğinin tespit edildiğini, davacı şirket yetkilisinin Türkiye … AŞ Konya Şube Müdürlüğü’ne gönderdiği 19/01/2012 tarihli yazı üzerine … vekiline 170.000,00-TL’nin ödendiği hususunun banka makbuzuyla tespit edildiğini ve 170.000,00-TL’nin davalı kayıtlarına alınmadığının tespit edildiğini ve davacının davalıya toplam 464.500,00-TL ödeme yaptığı ve … plakalı araçla ilgili ödenen 170.000,00-TL’nin kayda alınmayıp sipariş avans tutarı 294.500,00-TL’den mahsup ettiğinin görüldüğünü, bu tespit karşısında davalının ticari defter kayıtlarının kanıt yeteneğinin bulunmadığını bildirmişlerdir.
Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin … Esas, … Karar sayılı İlamı ile; “Mahkemece, (Kapatılan) Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 02.02.2016 tarihli bozma ilamına uyulmuş ise de, bozma ilamında belirtilen hususların bir kısmı yerine getirilmiş ancak 170.000,00 TL ödeme ile ilgili herhangi bir tartışma yapılmaksızın davacı tarafından davalıya yapıldığı belirtilen bu miktar ödeme kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiştir.Mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra davacı tarafından dosyaya ibraz edilen 19.02.2012 tarihli … İnşaat ve Otomotiv başlıklı belgede “ … plaka nolu firmamıza ait Mercedes marka E 250 tipi otomobil için bugün 170.000 TL (yalnız yüz yetmiş bin TL) …’den firmamız adına … adına nakit teslim aldım” şeklinde beyan ve altında … isimli şahsın imzasının bulunduğu, yine bu şahsın Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 27.04.2015 tarih ve… soruşturma nolu ifade tutanağında “Ben söz konusu 170.000 TL bedeli … isimli şahıstan çalıştığım firma olan … adına teslim aldım, daha sonra bu parayı birgün sonra patronum olan …’a teslim ettim.” şeklinde ifade verdiği anlaşılmaktadır. Mahkemece söz konusu belgede imzası bulunan …’nin davalı çalışanı olup olmadığı, davalı adına para tahsil etme yetkisinin bulunup bulunmadığı, davalı yanında çalışıyor ise buradaki görevlendirmesinin daha önce aynı şekilde para tahsili yapıp yapmadığı hususunda taraf delilleri tartışılıp toplanarak sonuca göre uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.” şeklinde karar verilerek mahkememiz … Esas, … Karar sayılı karının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu süre hak düşürücü süredir, Hakim tarafından resen dikkate alınması gerekir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. Davacının haksız ve kötü niyetli olmasından kasıt, bir alacağı olmadığını bildiği halde, icra takibine girişmiş olmasıdır. İcra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır. İtirazın iptali davası ancak para alacağına ilişkin ilamsız takiplerde açılabilir. İtirazın iptali davasında, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, davacı alacaklı, davalı borçlu tarafından itiraz edilen takip konusu alacağının varlığını ve miktarını genel hükümlere göre ispatla yükümlüdür. İtirazın iptali davasında; takip talebinde gösterilen borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıl olup, takip dayanağı belgelerden başka belgelere dayanılamaz. Diğer bir deyişle takip dayanağı yapılabilecek güçte olup da takipte dayanılamayan belge, itirazın iptali davasında ispat vasıtası olarak kullanılamaz. Takibe etkili olan itirazın iptali davasında ispat edilecek olanın takibe ve borçlunun itirazına konu olan alacak olduğu, bu alacağın sebebinin değiştirilme olanağının itirazın iptali davası için bulunmadığında kuşku bulunmamaktadır.İtirazın iptali davasında yapılan yargılama sonunda: takip tarihindeki duruma göre karar verilir.İtirazın iptali davasında alacak, icra takip tarihi itibarıyla belirlenir. Ancak dava tarihine kadar bir ödeme yapılmış ise, yapılan ödeme düşüldükten sonra kalan alacak yönünden itirazın iptali davası açılmalıdır. Dava tarihinden sonra yapılan ödemeler ise icra müdürlüğünce dikkate alınır.İtirazın iptali sonunda, dava konusu alacağın varlığı ve miktarı sabit olursa mahkeme davayı kabul ve itirazı iptal eder. Ayrıca mahkeme, davacının dava dilekçesinde tazminat da talep etmiş olması halinde, davalı borçluyu hüküm altına alınan alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere bir tazminata mahkum eder. Davalı borçlunun, ödeme emrinin tebliği üzerine evvelce itiraz ettiği alacağı, ilk duruşmada kabul etmiş olması, icra inkar tazminatına mahkumiyetten kurtulmasını gerektirmez.Dava sonunda hükmedilen alacağın %20’si oranındaki tazminata karar verilebilmesi için davacı alacaklının zararının varlığı ve miktarını ispat etmesi gerekmez. Kanun koyucu, davalı borçlunun itirazının iptali halinde, itiraz sebebiyle davacı alacaklının zarara uğramış olduğunu kabul ederek, davacının dava dilekçesinde sadece talep etmiş olmasını davalı borçlunun hükmedilen meblağın en az %20’ si oranında bir tazminata mahkum edilebilmesi için yeterli görmüştür. Davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun usulüne uygun bir şekilde borca itiraz etmek suretiyle takibin durmuş olması yeterli olup, borcu itiraz sebebi önemli değildir. Yine davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için 2004 sayılı yasanın 67. Maddesi gereği süresinde itirazın iptali davası açılmış olması, davacı alacaklının dava dilekçesinde talep sonucunda icra inkar tazminatını istemiş olması, davanın alacaklı lehine kabulüne karar verilmiş olması, davalı borçlunun takip tarihi itibarıyla itirazında haksız olması gerekir. İtirazın iptal edilmiş olması, itirazın haksız olduğunu göstermez. İtiraz iptal edilmiş olmasına rağmen davalı borçlu haklı ise tazminata mahkum edilmez. Hem itiraz iptal edilmiş ve hem de itirazın haksız olduğu sonucuna varılmışsa, diğer yukarıda anılı şartlarında varlığı halinde icra inkar tazminatına hükmedilir. İtirazın haksız sayılabilmesi için, takip konusu alacağın doğduğu anda varlığı ve miktarı itibarıyla taraflar arasında likit olması gerekir. Takip konusu alacağın varlığı, miktarının belirlenmesi hakim kararını gerektirmemeli, muhtacı muhakeme olmamalıdır. Takip konusu alacak yapılacak basit bir hesaplama ile belirli bir hale gelebilecek ise bu alacak da likit sayılır. Dava açıldıktan sonra takibe konu edilen borcun ödenmiş olması hali, borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine engel değildir. Davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun kötü niyetli olması gerekmez.
Bozma ilamı doğrultusunda yapılan araştırma neticesinde 19.02.2012 tarihli belgede imzası bulunan …nin davalının çalışanı olup olmadığına ilişkin olarak SGK’ ya yazılan müzekkerede davalının böyle bir çalışanının bulunmadığı, soruşturma dosyasında tanık ifadesinde aksi yönde beyanları bulunan tanığın beyanlarının avukat huzurunda verilmemiş olması, ilgili beyanların mahkeme önünde teyit edilmesi gerektiği, davacı tarafça tanık olarak bu kişi gösterilmesine rağmen müdeaddit defalar ihzar ve meşruhatlı davetiye çıkarıldığı ancak tanığın hazır edilemediği, bir diğer ihtimalde de uyuşmazlığın miktar itibarıyla tanık dinleme hususuna elverişli olmadığı, davacı tarafın 170.000,00 TL ödeme yaptığını ispat edemediği, bu bedelin davacı tarafça ödendiği iddia edilen bedelden düşülmek ve önceki Yargıtay ilamları ile de ödendiği yönünde tespit yapılan miktar yönünden davanın kısmen kabul edilmesine ve ödenen miktar likit olduğundan bahisle icra inkar tazminatına ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-İzmir … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİ İLE TAKİBİN 124.500 TL ÜZERİNDEN DEVAMINA,
3-Hüküm altına alınana alacak miktarı olan 124.500,00 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Alınması gerekli 8.504,59 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 2.900,85 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 5.603,74 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 2.900,85 TL peşin harç, 21,15 TL başvurma harcı, 763,92 TL bilirkişi rapor ücreti ve posta tebligat gideri olmak üzere toplamda 3.685,92 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre 1.548,08 TL nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davalı tarafından yapılan 152,20 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre 88,27 TL nin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davalı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 19.920,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 27.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının yatırana İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı yasanın 343. ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren on beş günlük kesin süre içerisinde mahkememize yahut mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile Temyiz yasa yolu açık olmak üzere davacı-davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır