Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/305 Esas
KARAR NO : 2021/697

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/06/2017
KARAR TARİHİ : 10/09/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin davalı …’e ait İzmir ili … İlçesi … ada … nolu parsel üzerine 21.05.2014 tarih ve … nolu yapı ruhsatı uyarınca 134 daireli 9282 metrekare yüzölçümlü yapının inşasını üstlendiğini, davalı …’in davacı şirketin % 90 hissesine sahip ve davacı şirketin temsil ve … yetkili müdürü …’in ağabeyi olduğundan davacı ile davalı arasında yazılı eser sözleşmesi yapılmadığını, İzmir ili … İlçesi … ada … nolu parsel üzerine inşası tamamlanan yapının yapı maliyeti yapı ruhsatına göre 6.497.400,00.-TL’si olduğunu, davacı şirketin yapının tamamlanması için yaklaşık 7.000.000,00.TL’sinin harcama yaptığını, davacı şirketin yapının inşa maliyetini karşılayabilmek için muhtelif bankalardan kredi kullanmak zorunda kaldığını, davalının ise bugüne kadar … ada … parselde kayıtlı yapı için davacı şirkete hiçbir ödeme yapmadığını, davalının İzmir … Noterliği 21.04.2016 tarih ve … yevmiye nolu ihbarname ile davacı şirketi … ada … Parselde bulunan inşaatın müteahhitlik görevinden azledildiğini, 21.04.2016 tarihinde “Müteahhit Değişikliği Seviye Tespit Tutanağı” ile tespit edilen Yapı Denetim Hakediş seviye oranı 4708 sayılı yasa uyarınca %95 olduğunu, yapı Denetim Hakediş Seviye Oranının %95 olarak belirlenmiş olması yapının 21.04.2016 tarihinde fiilen tamamlandığı ve yapının yapı kullanma izin belgesi almaya hazır olduğunu kanıtladığını, Seviye tespit tutanağına göre yapının mekanik ve elektrik tesisatı ile kalan yapı bölümü tamamlandığını, davacı şirketin yine mülkiyetinin davalı …’e ait İzmir ili … İlçesi … Köyü, … Mevkii … Ada … Parselde kayıtlı taşınmaz üzerine 136,5 metrekare alanlı bir adet konut inşa ettiğini bu konuta ilişkin olarak davalıya 30.03.2015 tarihinde ve KDV dahil 134.232,89 bedelli bir adet fatura kesildiğini, davalının fatura bedelinin 60.000,00’lık kısmını ödediğini, fatura bakiyesi 74.232,89.-TL ise ödenmediğini, İzmir ili … İlçesi … Köyü, … Mevkii … Ada … Parselde kayıtlı yapı nedeni ile davalı davacıya 74.232,89.-TL borçlu olduğunu, davalı ile davacı şirket arasında İzmir ili … İlçesi … ada … Nolu parselde inşa edilen yapıya ilişkin olarak ne miktar ödeme yapılması gerektiği hususunda anlaşma temin edilmeye çalışılmışsa da bir rakam ve ödeme şekli üzerinde uzlaşmanın mümkün olamadığını belirterek, davacının davalıdan olan alacağının teminat altına alınmasını teminen borçlu adına kayıtlı İzmir ili … İlçesi … ada … Nolu parsel ile varsa … Tapu sicil müdürlüğünde kayıtlı diğer taşınmazları ile İzmir ili … İlçesi … Köyü, … Mevkii … Ada … Parsel de kayıtlı taşınmaz hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini, ihtiyati haciz talebi uygun görülmemesi halinde, taşınmazların üçüncü kişilere devrinin önlenmesini teminen 6100 sayılı yasanın 389 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesini, alacağın miktarı tam ve kesin olarak belirlendiği anda arttırılmak üzere şimdilik 1.000.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; somut uyuşmazlıkta belirsiz alacak davası açılmasının imkanı olmadığını, davanın görevsiz mahkemede açıldığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacısının …, davalısının … olduğu, dava konusunun eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili isteğine ilişkin olduğu, dava tarihinin 30/05/2016 olduğu ve davanın derdest olup tahkikat aşamasında bulunduğu anlaşılmıştır.
6100 Sayılı HMK’nın 166/2 maddesinde; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar…
…Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır…” denilmektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Mahkememizin iş bu dava dosyasına konu uyuşmazlığın davacı tarafından eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak olarak nitelendirilip dava konusu edildiği, davalının ise taraflar arasında eser sözleşmesi bulunmadığı, kendisinin davacı şirketin ortağı olduğu ve dava konusu taşınmazların tasfiye payı kapsamında kendisine verildiği ve davacıya borçlu olmadığını savunduğu, taraflar arasında dava konusu taşınmazların davacı tarafından inşa edilip davalıya teslim edildiği hususunda ihtilaf bulunmadığı, ihtilafın davalının şirket ortaklığının bulunup bulunmadığı, söz konusu taşınmazların bu ortaklığa istinaden davalıya verilip verilmediği, davacı tarafından dava konusu edilen taşınmazların inşa bedelinin davalıdan talep edilip edilemeyeceği hususlarında olduğu, taraflar arasında farklı bir parselde inşa edilen taşınmazlara ilişkin olarak İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında aynı mahiyette uyuşmazlık bulunduğu, bu dosyada İzmir Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 17/07/2020 tarih ve … esas, … karar sayılı ilamı ile taraflar arasındaki ihtilafın davacı şirketin fiili ortakları olan davacı şirketin yetkili temsilcisi … ile davalı … arasındaki şirket ortaklığından kaynaklandığı ve protokoller kapsamında davacı limited şirketin tasfiyesinin gerçekleştirilmesi ile uyuşmazlığın çözümlenebileceği, ihtilafın davacı şirket ortaklığının tasfiyesinden kaynaklanan alacak olduğu ve davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının kaldırıldığı ve dosyanın yargılama yapılmak üzere İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği, bu haliyle İstinaf ilamı kapsamına göre anılan dosya ile iş bu davaya konu uyuşmazlıkların birlikte çözümlenmesi ve karara bağlanmasının gerekli olduğu, davalardan biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunduğu, tarafları aynı olan her iki dava arasında 6100 sayılı HMK’nın 166. maddesi anlamında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu, davaların birleştirilmesinin usul ekonomisi ve olası hüküm uyuşmazlığının bertaraf edilmesi açısından da gerekli olduğu ve İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasının dava tarihinin 30/05/2016 olduğu, bu nedenle iş bu davanın ilk davanın açıldığı İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesi gerektiği anlaşılmakla davaların birleştirilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin iş bu dava dosyası ile İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası arasında 6100 sayılı HMK’nın 166. maddesi anlamında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu anlaşılmakla iş bu davanın, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Esas defterinin bu şekilde KAPATILMASINA,
3-Yargılamanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı davası üzerinden YÜRÜTÜLMESİNE,
4-Harç ve masrafların birleştirilen dosyada dikkate ALINMASINA,
5-Birleştirme kararının İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasına BİLDİRİLMESİNE,
Dair verilen karara karşı 6100 sayılı HMK’nın 168/1. maddesi uyarınca esas hükümle birlikte İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/09/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA