Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/143 E. 2022/158 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/143
KARAR NO : 2022/158

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2021
KARAR TARİHİ : 23/02/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23/07/2004 tarihinden itibaren … sınırları içerisinde su ve kanalizasyon hizmetlerinin … tarafından yürütüldüğünü, davalı şirketin konut dışı su abonesi olduğunu, … Mahallesi … Caddesi No:… Torbalı İzmir adresinde faaliyet yürüttüğünü, 2006 yılından itibaren aboneliğin kurumlarına devredildiğini, bu aboneliğe ilişkin 2007 yılı Ocak, 2013 yılı Mart ayları arasındaki dönemde faturaların düzenli olarak ödendiği, ancak bu tarihten sonra ödeme yapılmamaya başlandığını, aboneliğin 13/09/2013 tarihinde adres güncellemesi yaptığını, hali hazırda 2013 yılı Nisan-Eylül dönemlerine ilişkin faturaların ödenmediğini buna ilişkin davalı aleyhinde takip yapıldığını, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, davalı şirketin söz konusu adreste faaliyet yürütmediğini, taraflar arasında abonelik ilişkisi bulunmadığını, yapılan araştırmada söz konusu adreste faaliyet yürüten şirketin başka bir şirket olduğunun anlaşıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
DELİLLER:
-İzmir Vergi Dairesinin 21/09/2021 ve 23/09/2021 tarihli yazısı ve eki,
-İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün 04/06/202 tarihli yazısı ve eki,
-İzmir 7. İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası,
-…’nun 02/09/2021 tarihli yazısı ve eki,
-Torbalı Belediyesinin 01/10/2021 tarihli yazısı ve eki,
-Torbalı Ticaret Sicil Müdürlüğünün 23/12/2021 tarihli yazısı ve eki.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Bir sübjektif hak kendisinden davalı olarak istenebilecek olan kişi, o hakka uymakla yükümlü (borçlu) olan kişidir (davalı sıfatı, pasif husumet ehliyeti). Örneğin, bir alacak davasında davalı olma sıfatı o alacağın borçlusuna aittir. Alacak davası, o alacağın borçlusundan başka bir (üçüncü) kişiye karşı açılırsa, davalının davalı (borçlu) sıfatına sahip olmadığından (sıfat yokluğundan, husumetten) dolayı reddedilir.
Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, bir sübjektif hakkın sahibinin ve o hakka uymakla yükümlü olan kişinin kimler olduğu (yani bir davada, davacı ve davalı sıfatının kimlere ait olduğu) tamamen maddî hukuka göre belirlenir. Bu nedenle, bir kişinin belli bir davada gerçekten davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı hususu, usul hukuku sorunu olmayıp, dava konusu (sübjektif) hakkın özüne ilişkin bir maddi hukuk sorunudur.
Sıfatın usul hukuku bakımından önemi (usul hukukunu ilgilendiren yönü) şudur: Bir davanın tarafları (veya taraflardan biri) o davada gerçekten (davacı veya davalı olarak) taraf sıfatına sahip değilse, mahkeme, dava konusu hakkın esası (mevcut olup olmadığı) hakkında inceleme yapıp karar veremez. Mahkeme, davanın sıfat (husumet) yokluğundan reddine karar verir. Bu karar, davanın mesmu olmadığına (dinlenemeyeceğine) ilişkin bir karar olmayıp, gene davanın esasına ilişkin bir karardır (taraf olarak gösterilenlerden birinin taraf sıfatının bulunmadığını tespit eden bir karardır).
Taraf sıfatı, diğer bütün maddi hukuk sorunlarında olduğu gibi, dava şartı değildir. Taraf sıfatının (davacı bakımından, aktif husumet ehliyetinin; davalı bakımından, pasif husumet ehliyetinin) yokluğu, davada taraf olarak gözüken kişiler arasında dava konusu hakkın doğumuna engel olduğu için (defi değil) bir itirazdır. Diğer bütün itiraz hallerinde olduğu gibi, sıfat yokluğu da, ancak dava dosyasından anlaşılabildiği ölçüde hâkim tarafından kendiliğinden (re’sen) gözetilir (Kuru/Arslan Yılmaz, s. 234- 237).
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde; davacının, davalı aleyhinde İzmir 7. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında 25/04/2019 tarihinde takip başlattığı, ödeme emri davalı borçluya tebliğe çıkartılmadan davalı borçlunun 25/04/2019 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu, davalı borçlunun takibe itirazı üzerine davacının iş bu itirazın iptali davasını bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde ikame ettiği, davalı borçlunun itirazının iptalinin talep edildiği, davacının davalı ile aralarında abonelik sözleşmesi bulunduğu ve davalının fatura borcu bulunduğunu iddia ettiği davalının ise davacı ile aralarında abonelik sözleşmesi bulunmadığı borçlu olmadığını savunduğu, taraflar arasında abonelik sözleşmesinin bulunup bulunmadığı ile davalının davacıya borçlu olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunduğu, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün cevabı yazısına göre davalı şirketin … San ve Tic. Ltd. Şti ünvanı ile 1996 yılında İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğüne kayıtlı olarak … Bulvarı No:… K:… D:… Gündoğdu Alsancak İzmir adresinde kurulduğu, şirketin 1998 yılında adres değişikliği yaparak … Belediyesi … Mahallesi … Caddesi No:… nolu adrese nakledildiği, 2003 yılında şirket merkezinin … Mahallesi … Caddesi No:… … Torbalı İzmir adresine bir kez daha nakledildiği, 2007 yılında bu adresten … Mahallesi … Caddesi … Apt. No:… K:… D:… Konak İzmir adresine taşındığı, şirketin … Gıda Cafe Bar Giyim Turizm Sanayi Ticaret Ltd Şti ile 11/12/2012 tarihinde birleştiği, şirket merkezinin … Caddesi No: … K:… D:… Göztepe İzmir olarak belirlendiği, sonrasında ise bu adresten … Mahallesi … Caddesi No:… D:1 Buca İzmir adresine taşındığı, bu adresten de … sokak No:… Alaçatı İzmir adresine şirket merkezinin nakledildiği, hali hazırda davalı şirketin güncel adresinin bu adres olduğu, şirketin 2015 yılında ünvan değişikliği yaptığı, ünvanını … İnşaat Turizm Sanayi Ticaret İthalat İhracat Ltd Şti olarak değiştirdiği, Torbalı Ticaret Sicil Müdürlüğünün cevabı yazısına göre dava dışı … Yem, Yem Katkı Maddeleri San ve Tic. Ltd Şti’nin … Mahallesi … Caddesi No:… adresinde 2003 yılından beri faaliyet yürüttüğü, bu şirketin 2006 yılı Aralık ayında şirket merkezini … Mahallesi … Caddesi No:… … Beldesi Torbalı adresine naklettiği, yine … Yem, Yem Katkı Maddeleri San ve Tic. Ltd Şti’nin … Mahallesi … Caddesi No:… … Torbalı adresinde şube açtığını 2005 yılı Ekim ayında ilan ettiği ve bu şubesinin yine 2006 yılında kapatıldığı, yine … Yem, Yem Katkı Maddeleri San ve Tic. Ltd Şti’nin 18/09/2015 tarihinde TTK’nun geçici 7.maddesi uyarınca ticaret sicilinden resen silindiği, Torbalı Belediyesinin cevabı yazısına göre dava dışı …’ın … Caddesi No:… adresine ilişkin 09/10/2012 tarihinde işyeri açma ve çalışma ruhsatı başvurusunda bulunduğu, yine bu kişinin aynı adreste …- … Mobilya Tan. Tas Proj. Uygulamaları ve Eğitim Hizmetleri İzmir şubesi isimli işyerini açtığı, Torbalı Ticaret Müdürlüğü nezdinde 02/07/2012 tarihinden itibaren bu adreste kayıtlı olduğu, davacı tarafından davalının abonesi olduğu ve 2013 yılı Eylül ayına kadar su hizmetinden yararlandığı, 2013 yılı Nisan Eylül ayları arasındaki döneme ilişkin faturaları ödemediği, bu abonelikte 13/09/2013 tarihinden itibaren adres ve isim değişim güncellemesi yapıldığı ileri sürülmüş ise de, davacı tarafından herhangi bir abonelik sözleşmesi sunulmadığı gibi, ticaret sicil ve belediye kayıtlarına göre davalı şirketin söz konusu adreste faaliyet yürütmediği, dava dışı … Yem, Yem Katkı Maddeleri San. ve Tic. Ltd Şti’nin merkez ve şubesinin söz konusu adreslerde bir dönem faaliyet yürüttüğü, uyuşmazlığa konu dönemde de belediye tarafından yapılan yoklama ile ticaret sicil kayıtlarına göre …- … Mobilya Tan. Tas Proj. Uygulamaları ve Eğitim Hizmetleri İzmir şubesinin bu adreste bulunduğu, bu kişi tarafından daha sonraki dönemde abonelik sözleşmesi imzalanmış ise de bu kişinin abonelik sözleşme tarihinden önce bu adreste bulunduğu, bu nedenle davalının abonelik ilişkisinin tarafı olmadığı, dava konusu sözleşmede taraf olmayan davalı yönünden pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı, sıfat yokluğunun hâkim tarafından kendiliğinden (re’sen) dikkate alınması gerektiği anlaşılmakla davanın pasif husumet yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Davalı davacının kötüniyetli olduğunu ileri sürmüş ve kötüniyet tazminat talebinde bulunmuş ise de, davalı tarafından davacının kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği ve taraflar arasındaki ihtilafın niteliğine göre uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla kötüniyet tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın REDDİNE,
2- Davalının kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 155,88 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 75,18 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Mahkememizce bu yargılama nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 7/2 ve 13/1. maddeleri uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
7-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun …/… sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
8- Kararın kesinleşmesinden sonra İzmir 7.İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyanın mercine İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.23/02/2022

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA