Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/127 E. 2021/1094 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/127 Esas
KARAR NO : 2021/1094

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/02/2021
KARAR TARİHİ : 02/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesiyle ; müvekkiline ait ve sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halindeyken … plakalı araca arkadan çarpmak suretiyle kazaya karıştığı, müvekkiline ait araçta 48.286,96 TL’lik hasar meydana geldiği, davalı … şirketi tarafından 01.10.2020 tarihinde 14.258,57 TL’Lik ödeme yapıldığı, ancak müvekkilinin zararını tam olarak karşılayamadığından bahisle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL hasar tazminatının davalı … şirketinin temerrüde düştüğü 01.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH : Davacı vekili sunmuş olduğu 16.09.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile hasar tazminatı olarak talep edilen 100,00 TL’lik tazminat tutarını 27.649,43 TL arttırarak toplam 27.749,43 TL’nin davalı … şirketinin temerrüde düştüğü tarih olan 01.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz iile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; Öncelikle dava dosyasının görevli mahkemede açılmadığı, görevli mahkemelerin Tüketici Mahkemeleri olduğu ve yetkili mahkemelerinde İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğu, davanında zamanaşımına uğradığı, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafın tazminat talebinde bulunmasının hakkaniyetsiz olduğu, müvekkili şirket tarafından davacıya ödeme yapıldığı, davacıya ait aracın ağır hasarlı bir araç olduğundan bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında hasar dosyasının bir sureti getirtilerek mahkememiz dosyası arasına eklenilmiştir.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup makine mühendisi bilirkişi … tarafından düzenlenen 26.07.2021 tarihli raporda sonuç olarak; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davacı tarafa ait araç sürücüsünün kurallara aykırı ve tedbirsiz hareketi nedeniyle etken davranış sergilediği, dava dışı sürücünün kazada hatalı tutum ve davranışının bulunmadığı, davacıya ait araçta oluşan hasarın iş bu kaza ile uyumlu olduğu, davacıya ait araçta meydana gelen hasarın KDV hariç 35.600,00 TL olduğu, davacıya 14.258,57 TL’lik kısmi ödeme yapıldığı, davacının bakiye hasar tazminatı alacağı tutarının 21.341,43 TL olduğu, davacıya ait araçta oluşan hasarın KDV dahil 42.008,00 TL olduğu, yine davacıya 14.258,57 TL’lik kısmi ödeme yapıldığı, davacı tarafın talep edebileceği bakiye tazminatın tutarının 27.749,43 TL olarak hesaplandığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 07.10.2021 tarihli ek raporda; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davacı tarafa ait araç sürücüsünün kurallara aykırı ve tedbirsiz hareketi nedeniyle etken davranış sergilediği, dava dışı sürücünün kazada hatalı tutum ve davranışının bulunmadığı, davacıya ait araçta oluşan hasarın iş bu kaza ile uyumlu olduğu, davacıya ait araçta meydana gelen hasarın KDV hariç 26.700,00 TL olduğu, davacıya 14.258,57 TL’lik kısmi ödeme yapıldığı, davacının bakiye hasar tazminatı alacağı tutarının 12.441,43 TL olduğu, davacıya ait araçta oluşan hasarın KDV dahil 31.506,00 TL olduğu, yine davacıya 14.258,57 TL’lik kısmi ödeme yapıldığı, davacı tarafın talep edebileceği bakiye tazminatın tutarının 17.247,43 TL olarak hesaplandığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ – KABUL :
Dava; trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta meydana gelen hasar tazminatının davalı … şirketinden tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Kaza tarihinde davacı adına kayıtlı olup, dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile dava dışı … plakalı araçların karışmış olduğu 28.07.2020 tarihli trafik kazası neticesinde davacıya ait araçta hasar meydana geldiği, davacıya ait … plakalı aracın davalı … şirketi tarafından 07.05.2020-07.05.2021 tarihleri arasında geçerli olmak üzere “… Oto Sigorta Poliçesi” ile kaza tarihini de kapsar şekilde sigortalandığı, davalı … şirketi tarafından davadan önce dava konusu trafik kazasından kaynaklı hasar bedeline ilişkin olarak 01.10.2020 tarihinde 14.258,57 TL ödeme yapıldığı dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacı tarafa ait araçta dava konusu trafik kazası nedeniyle hasar meydana gelip gelmediği, bu kapsamda davacının araçtaki bakiye hasar bedeline ilişkin talebinin yerinde olup olmadığı, davalının talep edilen tazminattan sigorta poliçesi kapsamında sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Her ne kadar davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesiyle iş bu davada mahkememizin görevli olmadığı yönünde görev itirazında bulunulmuş ise de dava TTK’da düzenlenen Sigorta Mevzuatı’ndan kaynaklanmakta olup, mutlak ticari dava niteliğinde bulunduğundan ve mahkememiz iş bu davaya bakmakta görevli olduğundan davalı vekilinin göreve ilişkin itirazının yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
Yine davalı vekili her ne kadar cevap dilekçesinde davalı şirket merkezi itibariyle yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğu yönünde yetki itirazında bulunmuş ise de, mahkememizce yapılan yargılama sırasında 27.05.2021 tarihli duruşmada dava konusu trafik kazasının meydana geldiği yer mahkememiz yargı alanı içerisinde bulunduğundan davalının yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Yine davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ve ıslah edilen tutara ilişkin olarak sunulan dilekçelerde ayrı ayrı zamanaşımı def’inde bulunulmuş ise de, mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalı vekilinin zamanaşımı def’inin TTK 1420.maddesi gereğince dava ve ıslah edilen tutar açısından 2 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından mahkememizce yapılan yargılama sırasında bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, makina mühendisi bilirkişiden alınan kök ve ek raporda sonuç olarak; dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta %18 KDV dahil 42.008,00 TL’lik hasar meydana geldiği, davacı tarafa ait araçla ilgili olarak dosyada bir sureti bulunan … Oto Sigorta Poliçesi’nin 4.2.maddesinde sigorta şirketi ile anlaşması olmayan marka yetkili servislere gidilmesi durumunda hasar bedeli üzerinden %25 tenzili muafiyet uygulanacağının kararlaştırıldığı, davacı şirket tarafından dava konusu sigortalı aracın dava dışı servis olan… Ltd. Şti.’de hasar onarımının yaptırıldığı, bu şirketin davalı … şirketi ile anlaşmalı servis olmaması nedeniyle poliçenin 4.2.maddesi gereğince hesaplanan tutardan %25 tenzili muafiyet yapılmasının gerektiği, buna göre KDV’li olarak hesaplanan 42.008,00 TL’den %25 tenzilat yapıldığında bakiye hasar tazminatının (42.008,00 TL – 10.502,00 TL %25 tenzilata tekabül eden rakam =) 31.506,00 TL olarak hesaplandığı, bu tutardan da davadan önce davalı … şirketi tarafından ödenen 14.258,57 TL’nin mahsubu ile davacı tarafın talep edebileceği KDV’li bakiye hasar tazminatının (31.506,00 TL – 14.258,57 TL=) 17.247,43 TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Yine kök ve ek bilirkişi raporunda KDV’siz olarak hesaplama yapıldığı takdirde dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta 35.600,00 TL’lik hasar meydana geldiği, davacı tarafa ait araçla ilgili olarak dosyada bir sureti bulunan … Oto Sigorta Poliçesi’nin 4.2.maddesinde sigorta şirketi ile anlaşması olmayan marka yetkili servislere gidilmesi durumunda hasar bedeli üzerinden %25 tenzili muafiyet uygulanacağının kararlaştırıldığı, davacı şirket tarafından dava konusu sigortalı aracın dava dışı servis olan … Ltd. Şti.’de hasar onarımının yaptırıldığı, bu şirketin davalı … şirketi ile anlaşmalı servis olmaması nedeniyle poliçenin 4.2.maddesi gereğince hesaplanan tutardan %25 tenzili muafiyet yapılmasının gerektiği, buna göre KDV’siz olarak hesaplanan 35.600,00 TL’den %25 tenzilat yapıldığında bakiye hasar tazminatının (35.600,00 TL – 8.900,00 TL %25 tenzilata tekabül eden rakam =) 26.700,00 TL olarak hesaplandığı, bu tutardan da davadan önce davalı … şirketi tarafından ödenen 14.258,57 TL’nin mahsubu ile davacı tarafın talep edebileceği KDV’siz bakiye hasar tazminatının (26.700,00 TL – 14.258,57 TL=) 12.441,43 TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesi neticesinde ek raporda bilirkişi tarafından KDV’li olarak yapılan hesaplama neticesinde davalı … şirketi tarafından davadan önce ödenen tutarın mahsubu neticesinde davacının davalıdan bakiye 17.247,43 TL hasar tazminatı talep edebileceği, KDV hariç tutularak ve davalı tarafça davadan önce yapılan ödeme mahsup edilmek suretiyle yapılan hesaplama neticesinde ise davacının talep edebileceği bakiye hasar tazminatı 12.441,43 TL olarak hesaplanmış olup, davalı … şirketinin hesaplanan hasar tutarının KDV’sinden de sorumlu olduğu düşünülmekle bilirkişi kök raporundaki KDV’li olarak hesaplanan bakiye hasar tutarı olan 17.247,43 TL’lik hesaplama yöntemi mahkememizce esas alınmış olup, bilirkişi tarafından düzenlenen kök ve ek raporda sonuç olarak KDV’li olarak hesaplanan bu tutarla ilgili yapılan hesaplamalar dosya kapsamına ve olayın oluş şekline uygun bulunup hüküm kurmaya elverişli bulunduğundan ve davalı … şirketi davaya konu kasko sigorta poliçesi kapsamında hesaplanan bu tutardan sorumlu olduğundan bu tutar esas alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne, 17.247,43 TL maddi tazminatın kısmi ödeme tarihi olan 01.10.2020 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE, 17.247,43 TL maddi tazminatın 01.10.2020 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 1.178,17 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta ve daha sonradan tamamlanan toplam 531,48 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 646,69 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta ve sonradan tamamlanan toplam 599,28 TL harç ile, tebligat, posta ve müzekkere gideri toplamı 51,30 TL ve bilirkişi ücreti 500,00 TL olmak üzere toplam 551,30 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 369,37 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davanın kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın reddedilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/12/2021

Katip …

Hakim …