Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/739 E. 2021/911 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/739
KARAR NO : 2021/911

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 23/12/2020
KARAR TARİHİ : 26/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle; Müvekkili şirket ile davalı borçlu şirket arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında taşeron sözleşmesi imzalandığı, müvekkili şirket yapılan sözleşme gereği yükümlülüğünü yerine getirdiği, davalı şirketin borcunu tam ve eksiksiz olarak ifa etmediği, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davalı borçlu hakkında İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, davalı borçlunun haksız itirazı nedeniyle takibin durduğundan bahisle davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere davalının icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; Taraflar arasında imzalanan 05.10.2019 tarihli taşeron sözlemesi olduğu, davacı tarafın bu sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği, davacı tarafın sözleşmeden kaynaklanan işi yapmadığı takdirde 1.000 TL ceza ödemekle mükellef olduğu, her ne kadar davacı tarafça delil olarak çeşitli faturalar gösterilmiş ise de faturaların taraflar arasında kararlaştırılan işin yapıldığını gösteren belgelerden olmadığından bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davaya konu İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının getirtilmiş olup, dosyanın incelenmesinden davacı tarafça davalı hakkında 21.02.2020 tarihinde 36.652,46 TL asıl alacak, 1.882,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 38.535,29 TL üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı borçlu tarafça süresi içerisinde icra takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, talimat ile alınan ve mali müşavir … tarafından düzenlenen 23.06.2021 tarihli raporda sonuç olarak; davalının dava dosyasına konu 2019 ve 2020 yıllarına ait defterlerini ibraz ettiği, defterlerin açılış ve kapanışlarının zamanında ve usulüne uygun olarak yapıldığı, dava dosyasına konu icra takibine dayanak olan faturaların tamamının davalının incelenen 2019 ve 2020 yasal defterlerinde alış olarak kayıtlı olduğu, ancak dava dosyasına konu icra takibine dayanak olan faturalardan olan 30.09.2019 tarihli 300.000,00 TL tutarlı faturanın davalının 2019 yılı yasal defterlerinde 30.09.2019 tarihinde kayıtlı olması gerekirken bu anılan faturanın davalının 2020 yılı yasal defterlerinde icra takibinin tarihi olan 21.07.2020 tarihinden sonraki tarih olan 31.12.2020 tarihinde kayıtlı olduğu, davalının davacıya yapmış olduğu ticari münasebet kayıtlarının tamamına göre davalının davacıdan dava dosyasına konu icra takibine dayanak olan faturalarla toplamda 1.254.129,17 TL tutarında alış yaptığı, bu alışların karşılığında davacıya toplamda 1.217.476 TL çeklerle ödeme yaptığı, böylece davacının davalıdan 36.653,17 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL/
Dava, İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış bulunan itirazın iptali davası olup, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan Taşeron Sözleşmesi uyarınca davacının kendi üzerine düşen yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiği, bu kapsamda davacı tarafça davalı adına düzenlenen faturalardan dolayı davacının davalıdan takip ve davaya konu bakiye 36.652,46 TL alacağının bulunduğundan bahisle iş bu alacağın tahsili için davacı tarafça davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davacının yükümlülüklerini tam ve gereği gibi yerine getirmediği, davacı tarafça takip ve davaya konu fatura muhteviyatı işin sözleşme gereğince yapılıp teslim edildiğinin davacı tarafça ispatlanmasının gerektiği, sadece fatura düzenlenmesinin işin yapıldığının ispatı açısından yeterli olmadığından bahisle açılan davanın reddine, %20’den az olmamak üzere davacının tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, taraflar arasında imzalandığı ihtilafsız olan 05.10.2019 tarihli Taşeron Sözleşmesi kapsamında davacının edimlerini yerine getirip getirmediği, bu kapsamda takip ve davaya konu faturalardan dolayı davacının davalıdan takibe konu edilen tutar kadar alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Her ne kadar icra takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde davalı şirket merkezinin Gaziantep’te bulunması nedeniyle Gaziantep İcra Dairelerinin yetkili olduğundan bahisle yetki itirazında bulunulmuş ise de, mahkememizce yapılan yargılama sırasında taraflar arasındaki sözleşmenin 9.7.maddesinde sözleşmeden kaynaklı ihtilaflarda İzmir Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılınmış olması nedeniyle davalının icra dairesinin yetkisine yönelik yetki itirazının yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi açısından öncelikli olarak davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, düzenlenen raporda ; davalı şirketin incelenen 2019 ve 2020 yılı ticari defter ve kayıtlarına göre davacı tarafça davalı adına düzenlenen tüm faturaların davalı şirkete ait ticari defterlerde aynen kayıtlı olduğu, davacı tarafça düzenlenen faturalar toplamının 1.254.129,17 TL ve davalı tarafça yapılan ödemelerin toplamının ise 1.217.476,00 TL olduğu, faturalar toplamından davalı ödemeleri mahsup edildiğinde davalı şirket defterlerine göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle (1.254.129,17 TL – 1.217.476,00 TL=) 36.653,17 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olması nedeniyle davalı vekilinin cevap dilekçesinde ismini bildirmiş olduğu tanığının dinlenmesine karar verilmiş olup, tanık için Gaziantep Nöbetçi ATM’ye yazılan talimatın bila ikmal iade edildiği ve daha sonra mahkememizce yapılan yargılama sırasında 26.10.2021 tarihli duruşmada davalı vekili tarafından iş bu tanığın dinlenmesinden vazgeçildiği bildirildiğinden davalı tanığının dinlenmesine yönelik ara kararından dönülerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, davalı kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde mali müşavir bilirkişiden alınan rapor ve tüm dosya kapsamı belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde taraflar arasında imzalandığı ihtilafsız olan 05.10.2019 tarihli Taşeron Sözleşmesi kapsamında davacı tarafça yapılan iş gereğince yine davacı tarafça düzenlenen tüm faturaların davalı şirket defterlerinde aynen kayıtlı olduğu ve takip tarihi itibariyle bizzat davalı şirkete ait ticari defterlere göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 36.653,17 TL alacaklı olduğu mali müşavir bilirkişi tarafından tespit edilmiştir. Her ne kadar davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde taraflar arasındaki Taşeron Sözleşmesi gereğince davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği iddia edilmiş ise de, davacı tarafça iş bu sözleşme kapsamında düzenlenen faturaların davalı şirkete ait ticari defterlerde aynen kayıtlı olması nedeniyle taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davacı tarafın edimlerini gereği gibi yerine getirmediği iddiasının davalı tarafça ispatlanması gerekmektedir. Davalı tarafça süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulduğuna dair dosyada herhangi bir yazılı belge bulunmamakta olup, ayrıca davalı tarafça vazgeçilmesi nedeniyle davalı tanığı da dinlenemediğinden davalı tarafın davacı tarafça işin sözleşme gereği gibi yerine getirilmediği yönündeki savunmasını kanıtlayamadığı sonucuna varılmıştır. Bu kapsamda bizzat davalı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu bilirkişi tarafından tespit edilen ve davalı tarafça ödenmediği anlaşılan 36.653,17 TL’lik davacı asıl alacağı ile ilgili olarak davacı talebi ile bağlı kalınmak kaydıyla davanın kısmen kabulüne, davalı borçlunun İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile 36.652,46 TL asıl alacak üzerinden, takip tarihinden itibaren davacı talebini aşmamak üzere değişen oranlarda avans faizi işletilerek takip talepnamesindeki diğer koşullarla takibin devamına, takipten önce davacı tarafça davalının temerrüde düşürüldüğüne dair bir belge dosyaya ibraz edilmediğinden davacı tarafın işlemiş faize yönelik fazlaya ilişkin isteminin ise yerinde görülmediğinden reddine, likit olduğundan kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 7.330,49 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE, davalı borçlunun İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile 36.652,46 TL asıl alacak üzerinden, takip tarihinden itibaren davacı talebini aşmamak üzere değişen oranlarda avans faizi işletilerek takip talepnamesindeki diğer koşullarla takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,
Kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 7.330,49 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 2.503,72 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 465,41 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.038,31 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta yatırılan toplam 527,61 TL harç ile, tebligat ve posta gideri 180,50 TL, bilirkişi ücreti 500,00 TL olmak üzere toplam 680,50 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 646,47 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.497,87 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.882,83 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya olarak verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/10/2021

Katip …

Hakim …