Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/721 E. 2022/1081 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/721 Esas
KARAR NO : 2022/1081

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 29/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27.12.2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesiyle; Davalı … adına kayıtlı bulunan … plakalı araç ve müvekkilinin kullandığı … plakalı araç arasında 11.10.2020 tarihinde trafik kazası meydana geldiği, müvekkilinin hiçbir kusuru olmamasına karşın kaza neticesinde bacağından yaralandığını, kaza gününden bu yana henüz normal hayatına dönemeyen müvekkilinin psikolojik olarak da kötü dönemler geçirdiğini, ayağının boydan boya alçıya alındığını, kendi ihtiyaçlarını karşılayamayarak bakıma muhtaç duruma düştüğünü, bu nedenle müvekkiline ödenmek üzere 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep ettiğini, ayrıca geçici iş göremezlik olarak 100,00 TL sürekli iş göremezlik olarak 100,00 TL, bakıcı gideri olarak 100,00 TL, tedavi giderleri olarak 100,00 TL olmak üzere toplam 500,00 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA DEĞERİNİN ARTTIRILMASI : Davacı vekili sunmuş olduğu 16.05.2022 tarihli dilekçe ile sürekli iş göremezlik taleplerinin 93.453,39 TL, geçici iş göremezlik taleplerinin 7.899,17 TL, bakıcı giderine ilişkin taleplerinin 5.915,43 TL, tedavi giderine ilişkin taleplerinin 675,00 TL olarak arttırdıklarını, iş bu tazminat tutarlarının haksız fiil tarihi olan 11.10.2020 tarihinden itibaren faiz işletilerek davalılardan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP :1-Davalı sigorta vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla Anayasa Mahkemesinin iptal kararının iş bu uyuşmazlık bakımından geçerli olduğu kabul edilse dahi eski tarihli Yargıtay kararlarında uygulanan usul ve esasların uygulama alanı bulacağı anlamına gelmediği, davacı tarafın KTK’da belirlenen başvuru şartını eksiksiz olarak yerine getirmeksizin iş bu davayı ikame ettiği, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiği, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigortalı araç sürücüsünün herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla öncelikle kusur oranlarının tespiti ve davacının maluliyet oranının tespitinin gerektiğinden bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalı …’a usulüne uygun olarak tebligat çıkartılmış olmasına rağmen bu davalı tarafından esasa cevap süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER:
1-Davalı sigorta şirketlerinden dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak hasar dosyalarının birer sureti getirtilerek dosyamız arasına eklenmiştir.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı ve davalı şahısların bağlı bulundukları Emniyet Müdürlüklerine ekonomik ve sosyal durumlarının araştırılması için müzekkere yazılmış olup, gelen yazı cevapları dosyaya delil olarak eklenmiştir.
3-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacının maluliyet oranının tespiti açısından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nden maluliyet raporu alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 15.06.2021 tarihli raporda; şahısta 11.10.2020 tarihli trafik kazasına bağlı yaralanma nedeniyle oluşan sol ayak bileği eklem hareket kısıtlılıklarına bağlı alt ekstremite engellilik oranları Balthazard Formülü ile kombine edildiğinde kişinin engellilik oranının %5 olduğu tıbbi iyileşme süresinin 67 gün olduğu bildirilmiştir.
4-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında kusur oranlarının tespiti açısından İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 13/08/2021 tarihli raporda; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı araç sürücüsü …’ın %90 oranında kusurlu olduğu, davacı araç sürücüsünün ise %10 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
5-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacının tazminat isteminin yerinde olup olmadığının tespiti açısından aktüer bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen 19.12.2021 tarihli raporda; Davacının sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağının 100.432,40 TL olduğu kusur indirimi sonrası bu tutarın 90.389,16 TL olduğu, bakım giderinden kaynaklı maddi tazminat alacağının 6.572,70 TL olduğu kusur indirimi sonrası 5.915,43 TL olduğu, SGK sorumluluğunda olmayan tedavi giderinin 750,00 TL olduğu kusur indirimi sonrası bu tutarın 675,00 TL olduğu, davacının toplam maddi tazminat alacağının 104.878,76 TL olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 14.04.2022 tarihli ek raporda; Davacının sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağının 103.837,10 TL olduğu kusur indirimi sonrası bu tutarın 93.453,39 TL olduğu, bakım giderinden kaynaklı maddi tazminat alacağının 6.572,70 TL olduğu kusur indirimi sonrası 5.915,43 TL olduğu, SGK sorumluluğunda olmayan tedavi giderinin 750,00 TL olduğu kusur indirimi sonrası bu tutarın 675,00 TL olduğu, davacının toplam maddi tazminat alacağının 107.942,99 TL olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden 2.kez ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 23.10.2022 tarihli ek raporda; Davacının sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağının 162.436,03 TL olduğu kusur indirimi sonrası bu tutarın 146.192,42 TL olduğu, bakım giderinden kaynaklı maddi tazminat alacağının 6.572,70 TL olduğu kusur indirimi sonrası 5.915,43 TL olduğu, SGK sorumluluğunda olmayan tedavi giderinin 750,00 TL olduğu kusur indirimi sonrası bu tutarın 675,00 TL olduğu, davacının toplam maddi tazminat alacağının 161.433,35 TL olduğu bildirilmiştir.
DELİLLER- DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL:
Dava; trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle maddi tazminatın tüm davalılardan, manevi tazminatın ise davalı …’dan tahsili istemine ilişkindir.
Dava konusu olay tarihi olan 11.10.2020 tarihinde davalılardan …’ın kaza sırasında maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı aracın, davacının sevk ve idaresinde olan … plakalı araçla çarpışması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından kaza tarihini de kapsar şekilde 19/08/2020-19/08/2021 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalanmış olduğu dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacı tarafından talep edilen maddi ve manevi tazminat istemlerinin yerinde olup olmadığı, her bir davalının kendisinden talep edilen tazminattan sorumlu olup olmadıkları noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı Uyap’tan sunmuş olduğu 27.10.2022 tarihli dilekçe ile davalı sigorta şirketi ile yapılan sulh anlaşması neticesinde maddi tazminat talepleri ile ilgili olarak ilgili davadan feragat ettiklerini bildirmiş olup, 29.11.2022 tarihli celsede de davacı vekili davalı sigorta şirketi ile sulh olunması nedeniyle her iki davalı yönünden açılan davadan feragat edildiğini bildirmiş olmakla maddi tazminat istemi açısından her iki davalı yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verme gereği doğmuştur.
Ayrıca davalı sigorta vekili dosyaya sunmuş olduğu 02.11.2022 tarihli yazılı beyan dilekçesiyle feragat nedeniyle karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirdiğinden feragat nedeniyle reddine karar verilerek maddi tazminat istemi ile ilgili olarak davalı sigorta lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Yine diğer davalı … tarafından da herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu davalı ile ilgili olarak feragat nedeniyle reddine karar verilen maddi tazminat istemi ile ilgili olarak lehine yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Yine davacı vekili tarafından dava dilekçesinde dava konusu trafik kazası nedeniyle 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11.10.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının maluliyet oranının tespiti açısından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen maluliyet raporunda; kaza tarihinde yürürlükte olan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik” hükümleri gereğince yapılan değerlendirme neticesinde dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıda %5 oranında kalıcı maluliyet oluştuğu, tıbbi iyileşme süresinin ise kaza tarihinden itibaren 67 gün olarak belirlendiği anlaşılmakla dosya kapsamına uygun bulunan iş bu rapor mahkememizce aynen benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Ayrıca yine dava konusu trafik kazası nedeniyle kusur oranlarının belirlenmesi açısından İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan 13.08.2021 tarihli raporda; dava konusu trafik kazası nedeniyle davalı araç sürücüsü …’ın %90, davacı sürücü …’nin ise %10 oranında kusurlu olduğu belirlenmiş olup, mahkememizce iş bu rapor olayın oluş şekli ve dosya kapsamına uygun bulunmakla aynen benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında manevi tazminat istemine esas olmak üzere davacı ve davalı gerçek şahsın ekonomik-sosyal durumları araştırılmış olup, gelen yazı cevapları dosyaya eklenmiştir.
Davacının manevi tazminat istemi açısından mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davalı …’ın dava konusu trafik kazasının oluşumunda %90 oranında asli kusurlu olduğu ve iş bu trafik kazası nedeniyle davacıda %5 oranında kalıcı maluliyet oluştuğu dikkate alındığında dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının bedensel bütünlüğünde meydana gelen zedelenme dikkate alınarak TBK 56.maddesi gereğince davacının davalıdan manevi tazminat talep edebileceği sonucuna varılmış olmakla tarafların ekonomik sosyal durumları, kaza tarihi, tarafların kusur oranları ve davacının maluliyet durumu dikkate alınarak tüm dosya kapsamı belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde manevi tazminat istemi açısından davanın kısmen kabulüyle; 13.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11.10.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiliyle davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat istemi açısından feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Manevi tazminat istemi açısından davanın KISMEN KABULÜYLE; 13.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11.10.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiliyle davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,

Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 888,03 TL nispi karar ve ilam harcından mahkememiz veznesine yatırılan toplam 467,10 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 420,93 TL nispi karar ve ilam harcının davalı …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan toplam 467,10 TL harcın davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan tebligat , posta ve müzekkere gideri toplamı 611,35 TL, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.611,35 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 837,90 TL’sinin davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kabul edilen manevi tazminat istemi üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı asil …’ın yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/11/2022

Katip …

Hakim …