Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/715 E. 2022/549 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/715
KARAR NO : 2022/549

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/12/2020
KARAR TARİHİ : 22/06/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …sigorta tarafından trafik sigortası ile sigortalı, maliki …Gıda İthalat İhracat İmalat Pazarlama ve İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın İzmir ili Torbalı ilçesi, … Bulvarı No:… önünde, … Buvarı’ndan … seyir halindeyken diğer sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın park ettiği sırada, arka kısmından çarpması sonucunda yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza sonucu …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili…’nun yaralandığını, kazaya davalı …’ın tam kusuru ile sebebiyet verdiğini, kaza neticesinde müvekkilinin yoğun bakıma alındığını, uzunca bir süre yoğun bakımda kaldığını, zararların tazmini için KTK 97 kapsamında kusuru ile kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalı … A.Ş.’ye cismani zarar yönünden başvuruda bulunulduğunu, başvuruya istinaden davalı sigorta şirketi tarafından hasar dosyası açıldığını ancak ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla 300,00 TL maddi zararın … A.Ş. için temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta yönünden teminat limitleri dahilinde olmak kaydıyla davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: meydana gelen kazada davacının kalıcı maluliyetinin olmadığının tespit edildiği, davalı sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi ile yapmakla yükümlü olduğu, öncelikle sigortalı sürücünün kusurunun ispat edilmesi, kusur tespiti için ATK Trafik İhtisas Dairesinde rapor alınması, davacının sürekli sakatlık durumununun ATK 3. İhtisas Dairesinden alınacak rapor ile ispatlaması ve maluliyeti tespiti halinde tazminat hesabını aktüer sıfatına sahip bilirkişiler tarafından yapılması, müterafik kusur oranlarının incelenmesi ve tazminat tutarından indirim yapılması ve davacının kaza nedeni ile elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, geçici iş göremezlik zararları, bakıcı ve tedavi giderlerinin davalı şirketin sorumluluğunda olmayıp bu yöndeki taleplerin reddi gerektiğini, davalı şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğünün dava tarihinde muaccel hale geldiğini, faize hükmedilmesi halinde dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, 6098 Sayılı TBK’nın 71 ve 2918 Sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri kapsamında açılan motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan maddi (sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri, SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri) tazminat isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
– … CBS’nin …/… soruşturma sayılı dosyası,
-Davacıya ait tedavi belgeleri,
-İzmir Emniyet Müdürlüğünün … tarihli yazısı,
-… Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… esas sayılı dosya sureti,
-İzmir SGK’nın 16/01/202, 12/03/2021,10/06/2021, 16/06/2021, 13/07/2021 tarihli
yazısı,
-Torbalı SGK’nın 19/01/2021 tarihli yazısı,
-… Sigorta A.Ş’nin 05/04/2021 tarihli yazısı ve eki,
-Kusur bilirkişi …’in 20/04/2021 tarihli raporu,
-ATK 2. İhtisas Kurulunun … tarihli maluliyet raporu,
-Aktüerya bilirkişi …’ın 20/04/2022 tarihli raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Sorumluluk hukukunun amacı, zarar görenin uğramış olduğu gerçek zararı gidermek, kaybolan bir değerin yerine, nitelik veya nicelikçe benzer bir değer koymaktır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir. Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir. Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hakimin takdirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
TBK’nın 54. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ile tedavi giderleri de bu zarar türleri arasında yer almaktadır.
Bedensel zarara uğrayan kimse, çalışma gücünü sürekli veya geçici olarak yitirmesinden ve ileride edineceği kazançtan yoksun kalmasından doğan zarar ile bütün giderlerini isteyebilir. Çalışamamaktan kaynaklanan zarar ise geçici iş göremezlik nedeniyle olabileceği gibi; sürekli iş göremezlik biçiminde de olabilir. Geçici iş göremezlik zararı, zararı görenin yaptığı iş ve gelir durumu itibariyle iyileşme süresinde elde edemediği kazançtan ibarettir. Sürekli iş göremezlik zararı ise beden gücü kaybına uğrayan kişinin, zarar görmeden önce yapmakta olduğu iş için daha fazla bir güç (efor) harcaması nedeniyle doğan zarardır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde; … tarihinde davacının yolcusu olduğu … plakalı araç ile … ve … plakalı araçların çok taraflı, yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, davacının yaralandığından bahisle kaza nedeniyle sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri zararı olduğu iddiası ile … plakalı aracın zmms sigortacısı olan davalıdan iş bu dava ile maddi tazminat talep ettiği, davalının, sorumluluğunun dava dışı sigortalı sürücünün kusuru ile poliçe teminat limiti ve davacının gerçek zararı ile sınırlı olduğu, meydana gelen kazada davacının müterafik kusurlu olduğu ve geçici iş göremezlik, bakıcı ve tedavi gideri taleplerinin zmms teminatı kapsamında olmadığını savunduğu, taraflar arasında davacının kaza nedeniyle zarara uğrayıp uğramadığı, dava dışı sigortalının kusur oranı, davalının sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise sorumlu olduğu miktarın ne kadar olduğu ile müterafik kusur nedeniyle tazminattan indirim koşullarının bulunup bulunmadığı hususlarında anlaşmazlık bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı sigorta sürücüsü ile dava dışı üçüncü kişilerin kusur durumlarının belirlenmesi için mahkememizce dosyanın kusur bilirkişiye tevdi edildiği, kusur bilirkişinden alınan 20/04/2021 tarihli raporda, davalı sigorta sürücüsünün hızını, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığı olayda %100 oranında kusurlu olduğu, dava dışı sürücü … ve davacının kazanın oluşumunda herhangi bir hataları ve kusurları olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce davacının bedensel zararının bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla maluliyetinin belirlenmesi yoluna gidildiği, bu kapsamda dosyanın İstanbul ATK’ya gönderildiği, İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulundan … tarih ve … karar sayılı raporun alındığı, söz konusu raporda Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre davacının tüm vücut engellilik oranının (sürekli iş göremezlik) % 73, geçici iş göremezlik (iyileşme) süresinin kaza tarihinden itibaren 12 aya kadar uzayabileceği, başka birisinin bakımına sürekli muhtaç durumda olmadığı ancak iyileşme süresi içerisinde 3 ay boyunca boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının talep ettiği tazminat kalemleri dikkate alınarak zararlarının hesaplanması için dosyanın doktor aktüer bilirkişiye tevdi edildiği, mahkememizce alınan 20/04/2022 tarihli rapora göre, davacının geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi zararının 18.474,45 TL, sürekli maluliyetten kaynaklı zararının 2022 yılı verilerine göre 1.936,391,90 TL, bakıcı giderinden kaynaklanan zararının 8.829,00 TL, SGK tarafından karşılanmayan 2.715,00 TL tedavi gideri olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacının dava dilekçesinde 300 TL maddi tazminat talebinde bulunduğu, mahkememizce 6100 sayılı HMK’nun 31 ve 194.maddeleri uyarınca davacı vekilinden 17/03/2021 tarihli celsede maddi tazminat talebini açıklamasının istenildiği, davacı vekilinin aynı celsede talebini 100,00 TL sürekli iş göremezlik, 100,00 TL geçici iş göremezlik, 50,00 TL bakıcı gideri ve 50,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri olarak açıkladığı, davacının yolcusu olduğu … plakalı aracın 27/02/2020 tarihinde çok taraflı, yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, söz konusu olaya ilişkin olarak adli soruşturma yürütüldüğü, mahkememizce alınan kusur raporunun meydana gelen kazanın oluş biçimi ve kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, davalı sigorta sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğu, yeniden kusur raporu alınmasının yargılamaya katkı sağlamayacağı, bu nedenle davalının kusur raporuna ilişkin itirazlarının mahkememizce yerinde görülmediği, maluliyet yönünden ise İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulundan alınan … tarih ve … karar sayılı rapora göre davacının tüm vücut engellilik oranının (sürekli iş göremezlik) % 73, geçici iş göremezlik (iyileşme) süresinin kaza tarihinden itibaren 12 aya kadar uzayabileceği, başka birisinin bakımına sürekli muhtaç durumda olmadığı ancak iyileşme süresi içerisinde 3 ay boyunca boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği, Yargıtay 4 ve 17(Kapatılan). Hukuk Dairelerinin 2021 yılı ve sonrasındaki yerleşik içtihatlarına göre maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihine göre 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonrada Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerektiği, buna göre kaza tarihi olan … tarihi itibariyle yürürlükte olan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının maluliyetinin tespit edilmesi gerektiği, ayrıca İstanbul ATK’nın … tarihli ön raporu doğrultusunda mahkememizce yargılama aşamasında davacı asilin hastaneye sevk edildiği ve son sağlık durumunun tespit edildiği, ayrıca ATK tarafından davacının bizzat belirlenen gün ve saatte … tarihinde muayene edildiği ve şikayetlerinin dinlenildiği ve maluliyete ilişkin raporun düzenlenmesinde bu durumun da dikkate alındığı, maluliyet raporunun davalının itirazına uğramadığı, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, bu nedenle mahkememizce yeniden maluliyet yönünden başka bir incelemeye girişilmediği, mahkememizce alınan 20/04/2022 tarihli aktüer raporuna göre davacının geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi zararının 18.474,45 TL, sürekli maluliyetten kaynaklı zararının 2022 yılı verilerine göre 1.936,391,90 TL, bakıcı giderinden kaynaklanan zararının 8.829,00 TL, SGK tarafından karşılanmayan 2.715,00 TL tedavi gideri olduğu, davacı vekilinin aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda dava değerini 10/05/2022 tarihli değer arttırım dilekçesi ile arttırdığı, 410.000,00 TL sürekli iş göremezlik zararı, 18.474,45 TL geçici iş göremezlik zararı, 8.829,00 TL bakıcı giderinden kaynaklanan zarar ve 2.715,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri talep ettiği, davalı sigorta sürücüsünün tam ve asli kusurlu olmasına göre davacının bu miktarlar üzerinden zmms poliçesi kapsamında olan ve kaza tarihi itibariyle sakatlık ve sağlık giderleri teminat limitleri kapsamında kalan zararını talep edebileceği, her ne kadar davalı tarafından davacının müterafik kusurlu olduğu savunmasında bulunulmuş ise de, dosyamız içerisinde bulunan ceza soruşturma dosyasındaki 28/02/2020 tarihli görüntü izleme tutanağı ve davacının yolcusu olduğu aracın sürücüsü olan …’in beyanlarına göre davacının yolcusu olduğu aracın park halinde bulunduğu, davacının park halindeki araçtan inmek istediği ve aracın kapısının açık olduğu sırada dava konusu kazanın meydana geldiği, bu nedenle davacının zararı azaltma yada tamamen engelleme yönünde herhangi bir etkisinin bulunmadığı, mahkememizce davalının bu yöndeki savunmalarının yerinde görülmediği, 6098 sayılı TBK’nın 71, 2918 Sayılı KTK’nın 85, 86 ve 91. maddeleri ile Yargıtay 4 ve 17(Kapatılan). Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında belirtildiği üzere, kazaya sebebiyet veren ve mahkememizce alınan kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olan aracın 08/11/2019-08/11/2020 tarihleri arasındaki dönemde kaza tarihi itibari ile söz konusu aracın zmms sigortacısı olan davalı sigortanın poliçe teminat limiti kapsamında kalan davacının geçici iş göremezlik zararı, sürekli iş göremezlik zararı, geçici bakım gideri ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderinden sorumlu olduğu, her ne kadar davalı sigorta tarafından SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri, geçici bakıcı giderleri ile geçici iş göremezlik zararının zmms poliçe teminatı kapsamında olmadığı savunulmuş ise de yerleşik Yargıtay içtihatları ile söz konusu zararların zmms sağlık teminatı kapsamında olduğunun kabul edildiği, bu nedenle mahkememizce davalının bu yöndeki savunmalarına da itibar edilmediği ve davalının söz konusu zararlardan da sorumlu kabul edildiği, davacı vekilinin belirsiz alacak davası olarak ikame ettiği iş bu davada 10/05/2022 tarihli dilekçesiyle değer arttırım dilekçesi sunduğu, değer arttırım dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davacının dava öncesinde davalı sigortaya 24/08/2020 tarihinde müracaat ettiği, davalı sigortanın 8 iş günlük yasal sürenin sonu olan 03/09/2020 tarihinde temerrüde düştüğü, ayrıca meydana gelen zararın niteliğine göre talep edilebilecek faiz türünün yasal faiz olduğu, mahkememizce alınan kusur raporu, maluliyet raporu ve aktüer bilirkişi raporunun oluşa ve dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla taleple bağlı kalınarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
…/…
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
DAVANIN KABULÜ İLE, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere;
1)-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile, 410.000,00 TL’nin 03/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili (davalı sigorta kaza tarihi olan 2020 yılı zmms poliçe kişi başı sakatlık teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak üzere) ile davacıya ÖDENMESİNE,
2)-Davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile, 18.474,45 TL’nin 03/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili (davalı sigorta kaza tarihi olan 2020 yılı zmms poliçe kişi başı sağlık giderleri teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak üzere) ile davacıya ÖDENMESİNE,
3)-Davacının SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri talebinin kabulü ile, 2.715,00 TL’nin 03/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili (davalı sigorta kaza tarihi olan 2020 yılı zmms poliçe kişi başı sağlık giderleri teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak üzere) ile davacıya ÖDENMESİNE,
4)-Davacının bakıcı gideri talebinin kabulü ile, 8.829,00 TL’nin 03/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili (davalı sigorta kaza tarihi olan 2020 yılı zmms poliçe kişi başı sağlık giderleri teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak üzere) ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-Alınması gerekli 30.057,66 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harç ve 1.501,86 TL ıslah harcı toplamı 1.556,26 TL harcın mahsubu ile bakiye 28.501,40 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 1.501,86 TL ıslah harcı, 1.250,00 TL bilirkişi ücreti, 1.070,00 TL ATK rapor ücreti, 238,65 TL müzekkere-tebligat-posta giderinden oluşan toplam 4.169,31 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili davacıya ÖDENMESİNE,
7-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-3. maddesi uyarınca takdir edilen 39.050,92 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
8-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun …/… sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
9-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır