Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/641 E. 2022/1018 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/641 Esas
KARAR NO : 2022/1018

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/11/2020
KARAR TARİHİ : 16/11/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın 15.04.2019 tarihinde … plakalı araçta yolcu olarak seyir halindeyken, araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde önce … plakalı araca akabinde orta refüjde bulunan trafik lambasına çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza sebebiyle müvekkilinin yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olan aracın sürücüsünün kusurlu olduğunu, kaza sebebiyle aldığı yaralanmalar neticesinde müvekkili uzun ve ağrılı tedaviler gördüğü ve büyük sıkıntılar çektiğini, hala daha tam olarak iyileşemediğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 100,00 TL daimi iş gücü kaybı tazminatı,100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri ve 50,00 TL geçici bakıcı gideri için olmak üzere şimdilik toplam 300,00 TL’nin temerrüt tarihi itibari ile birlikte işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının başvuru şartını yerine getirmediği, davanın usulden reddi gerektiği, davacının tazminat taleplerinin zmms genel şartlarına göre değerlendirilmesi gerektiği, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı, geçici iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri ve tedavi giderlerinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, davacının kazanın meydana gelmesinde müterafik kusuru ve hatır için taşındığı dikkate alınarak tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, 6098 Sayılı TBK’nın 71 ve 2918 Sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri kapsamında açılan motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan maddi (SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri, bakıcı gideri, geçici iş göremezlik tazminatı, sürekli iş göremezlik tazminatı) tazminat isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Davacıya ait tedavi belgeleri,
-Kaza tutanağı,
-Aydın İl Emniyet Müdürlüğünün 01/12/2020 tarihli yazısı,
-İzmir SGK’nın 26/12/2020, 07/01/2021 tarihli yazısı,
-İzmir CBS’nin 08/12/2020 tarihli soruşturma dosyası sureti,
-Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesinin 26/03/2021 tarihli raporu,
-Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 23/06/2021 tarihli ön raporu,
-Ege Üniversitesi Hastanesinin 18/10/2021 tarihli yazısı ve eki
-Adli Tıp Kurulunun 17/01/2022 tarihli kök ve 13/04/2022 tarihli ek maluliyet raporu,
-Bilirkişi …’in 21/08/2022 tarihli aktüerya raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacının 15/04/2019 tarihinde yolcusu olduğu … plakalı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde söz konusu aracın önce … plakalı araca, daha sonra orta refüjde bulunan trafik ışıklarına çapması neticesinde yaralandığı, bu yaralanma nedeniyle geçici iş göremezlik tazminatı, sürekli iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri zararlarının bulunduğu iddiası ile … plakalı aracın zmms sigortacısı olan davalı sigorta şirketinden iş bu dava ile maddi tazminat talebinde bulunduğu, davalı sigortanın davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirmediği, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu, geçici iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri taleplerinin poliçe teminatı kapsamında olmadığı, davacının kazanın meydana gelmesinde müterafik kusurlu olduğu ve hatıra binaen taşındığı bu nedenle hesaplanacak tazminattan indirim yapılması gerektiğini savunduğu, taraflar arasında davacının söz konusu kaza nedeniyle bedensel zarara uğrayıp uğramadığı, geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri ve bakıcı gideri talep edip edemeyeceği, talep edebilecek ise talep edilebilecek miktarın ne olduğu, davalı sigorta sürücüsünün kusurlu olup olmadığı ve davalının söz konusu zararlardan sorumlu olup olmadığı ile tazminattan indirim yapılmasını gerektiren hallerin (müterafik kusur ve hatır taşıması) somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarında uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu kazanın davalı sigorta yönünden sorumluluk sigortasından kaynaklandığı anlaşılmakla mutlak ticari dava niteliğindeki uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı sigorta tarafından davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirmediği savunulmuş ise de, dosyamız içerisine kazandırılan davalı sigorta hasar dosyasına göre davacının dava öncesi 28/08/2020 tarihinde davalı sigortaya müracaat ettiği ve dava şartını yerine getirdiğinin kabulü gerektiği anlaşılmakla davalının bu yöndeki savunması yerinde görülmemiştir.
Dava konusu kazada davacı, davalı sigorta sürücüsü ve dava dışı üçüncü kişilerin kusurunun bulunup bulunmadığının tespiti için dosyanın mahkememizce ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderildiği, ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 26/03/2021 tarihli raporda, … plakalı araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki otomobil ile yerleşim yeri içi, caddede seyir halindeyken seyrini aracının teknik özellikleri ile mevcut yol ve zemin durumlarının gerektirdiği şartlara göre ayarlamadığı, sevk ve idare hatasıyla direksiyon hakimiyetini kaybetmesi nedeniyle istikametine göre sağında aynı istikamette seyretmekte olan diğer sürücü idaresindeki … plakalı minibüse çarpması akabinde orta refüj üzerinde bulunan aydınlatma direği ve trafik lambasına çarpması ile neticelenen kazada kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’in sevk ve idaresi minibüs ile yerleşim yeri içi, caddede seyir halindeyken solunda ve aynı istikamette seyretmekte iken direksiyon hakimiyetini kaybeden diğer sürücü idaresindeki otomobilin çarpmasına maruz kaldığı kazada atfı kabil kusurunun bulunmadığı, sürücü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in kusursuz olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce öncelikle davacının zararının bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla maluliyetinin belirlenmesi yoluna gidildiği, bu kapsamda dosyanın İstanbul ATK’ ya gönderildiği, İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulunun 17/01/2022 tarihli raporunda Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının sürekli iş göremezlik oranının %0, geçici iş göremezlik süresinin ise 3 ay olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, tarafların bu rapora da itirazda bulundukları, söz konusu raporda davacının bakım ihtiyacı yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmadığı gözetilerek davacının bakım ihtiyacı olup olmadığı var ise süresi ve oranının belirlenmesine yönelik rapor düzenlenmesi için dosyanın mahkememizce yeniden İstanbul ATK’ya gönderildiği, İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 13/04/2022 tarihli raporunda davacının dava konusu kaza nedeniyle başka birisinin sürekli yada geçici olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce tazminat hesabı yapılmak üzere dosyanın doktor aktüer bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişinin 21/08/2022 tarihli raporunda, davacının 3 aylık geçici iş göremezliği nedeniyle uğradığı maddi zararın 6.061,77 TL olarak hesaplandığı, sürekli maluliyet ve tedavi giderinden yönünden zararı bulunmadığından bu yönde hesaplama yapılmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davacının 15/04/2019 tarihinde yolcusu olduğu … plakalı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde söz konusu aracın önce … plakalı araca, daha sonra orta refüjde bulunan trafik ışıklarına çaptığı, davacının çarpma neticesinde yaralandığı, söz konusu olaya ilişkin olarak adli soruşturma yürütüldüğü, soruşturma neticesinde şikayet bulunmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, mahkememizce alınan 26/03/2021 tarihli kusur raporunda davalı sigorta sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu, yolcu olan davacının ise kusursuz olarak tespit edildiği, davalı sigorta sürücüsünün hızını, aracının özellikleri ile yol ve hava koşullarına göre ayarlamadığı ve diğer şeritte bulunan araca çarpmak ve sonrasında orta refüje çıkmak suretiyle meydana gelen kazada asli ve tam kusurlu kabul edilmesi gerektiği, ATK kusur raporunun meydana gelen kazanın oluş biçimi, kaza tespit tutanağı ve taraf sürücülerin beyanları ile uyumlu olduğu bu nedenle yeniden kusur raporu alınmasının yargılamaya katkı sağlamayacağı, mahkememizce davalının kusur raporuna ilişkin itirazlarının yerinde görülmediği, maluliyet yönünden ise İstanbul ATK 2. İhtisas Dairesinin 17/01/2022 tarihli kök ve 13/04/2022 tarihli ek maluliyet raporuna göre davacının tüm vücut engellilik (sürekli iş göremezlik) oranının % 0, iyileşme (geçici işgöremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği, davacının dava konusu kaza nedeniyle başka birisinin sürekli yada geçici olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı, taraflarca bu rapora itiraz edilmiş ise de Yargıtay 4 ve 17(Kapatılan). Hukuk Dairelerinin 2021 yılı ve sonrasındaki yerleşik içtihatlarına göre maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihine göre 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonrada Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerektiği, buna göre kaza tarihi olan 15/04/2019 tarihi itibariyle yürürlükte olan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının maluliyetinin tespit edilmesi gerektiği, davacının İstanbul ATK’nın 23/06/2021 tarihli ön raporu doğrultusunda mahkememizce yargılama aşamasında hastaneye sevk edildiği ve KBB, ortopedi ve radyoloji birimlerinden son sağlık durumunun tespit edildiği, söz konusu raporun bu belgeler incelenmek suretiyle düzenlendiği, taraf vekillerinin maluliyete ilişkin iddia ve itirazlarının soyut beyanlara dayandığı, açıklanan nedenlerle ATK kök ve ek maluliyet raporunun denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, buna göre somut olayda davacının maluliyetinin % 0 sürekli iş göremezlik, 3 ay geçici iş göremezlik ve geçici veya sürekli bakım ihtiyacı bulunmadığı şeklinde dikkate alınmasının gerçek zarar ve hakkaniyete uygun olduğu, mahkememizce alınan 21/08/2022 tarihli aktüer raporuna göre davacının geçici iş göremezlik zararının 6.061,77 TL olarak hesaplandığı, davalı sürücünün %100 kusurlu olmasına göre davacının bu zararını talep edebileceği ancak dosya içerisinde bulunan adli soruşturmaya ilişkin ifade tutanaklarına göre davacının davalı sigorta sürücüsü …’ın arkadaşı olduğu, hatıra binaen taşındığı, bu nedenle belirlenen tazminat miktarı üzerinden davalı savunması ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre %20 hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği, her ne kadar davalı sigorta tarafından davacı ve davalı sigorta sürücüsünün alkollü olduğu ve davacının bu hususu bilerek araca bindiği müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği savunulmuş ise de dosya içerisinde bulunan kaza sonrası kolluk görevlileri tarafından yapılan alkol ölçümlerine göre davalı sigorta sürücüsünün alkolsüz olarak tespit edildiği, bu nedenle davalının müterafik kusur indirimi yapılması talebinin mahkememizce yerinde görülmediği, buna göre aktüer bilirkişi tarafından belirlenen 6.061,77 TL üzerinden %20 hatır taşıması indirimi yapıldığında davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 4.849,41 TL olduğu, 6098 sayılı TBK’nın 71, 2918 Sayılı KTK’nın 85, 86 ve 91. maddeleri ile Yargıtay 4 ve 17(Kapatılan). Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında belirtildiği üzere, kazaya sebebiyet veren ve mahkememizce alınan kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olan aracın 15/02/2019-15/02/2020 tarihleri arasındaki dönemde ve kaza tarihi itibari ile zmms sigortacısı olan davalı sigortanın poliçe teminat limiti kapsamında kalan davacının geçici iş göremezlik zararından sorumlu olduğu, her ne kadar davalı sigorta tarafından geçici iş göremezlik zararının zmms poliçe teminatı kapsamında olmadığı savunulmuş ise de yerleşik Yargıtay içtihatları ile söz konusu zararın zmms sağlık teminatı kapsamında olduğunun kabul edildiği, bu nedenle mahkememizce davalı sigortanın bu yöndeki savunmalarına da itibar edilmediği ve davalının söz konusu zararlardan sorumlu kabul edildiği, davacı vekilinin belirsiz alacak davası olarak ikame ettiği iş bu davada 28/09/2022 tarihli dilekçesiyle değer arttırım dilekçesi sunduğu, değer arttırım dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davacının dava öncesinde 28/08/2020 tarihinde davalı sigortaya müracaat ettiği, davalı sigortanın 8 iş günlük yasal sürenin sonu olan 10/09/2020 tarihinde temerrüde düştüğü, ayrıca meydana gelen zararın niteliğine göre talep edilebilecek faiz türünün yasal faiz olduğu, mahkememizce alınan kusur raporu, İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulundan alınan kök ve ek maluliyet raporları ve aktüer bilirkişi raporunun oluşa ve dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, davacının geçici iş göremezlikten kaynaklı 4.849,41 TL maddi tazminat talep edebileceği, dava konusu olayda davacının tedavi giderinin SGK tarafından karşılandığı, sürekli iş göremezliği ile bakım ihtiyacının bulunmadığı anlaşılmakla davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
TBK’nun 51 ve 52.maddelerinden kaynaklanan ve hakimin takdirine dayalı indirimler nedeniyle davanın kısmen reddedilmesi halinde indirimden dolayı reddedilen kısım için vekalet ücreti takdir edilmeyeceği dikkate alınarak davacının kısmen reddedilen geçici iş göremezlik talebi yönünden davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının geçici iş göremezlik talebinin KISMEN KABULÜ ile 4.849,41 TL tazminatın 10/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı, SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri ve bakıcı gideri taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE,
3-Alınması gerekli 331,26 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harç ve 102,00 TL ıslah harcı toplamı 156,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 174,86 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 102,00 TL ıslah harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 2.578,00 TL ATK rapor ücreti, 316,30 TL müzekkere-tebligat-posta giderinden oluşan toplam 3.705,10 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi sebebiyle tarafların haklılık oranına göre (6.061,77/6.261,00=0,96) 3.587,20 TL’sinin davalıdan tahsili davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 4.849,41 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
7-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun …/… sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
8-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.16/11/2022

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA