Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/600 E. 2021/1079 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/600
KARAR NO : 2021/1079

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2020
KARAR TARİHİ : 01/12/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında ticari alım-satım ilişkisinin olduğunun, davacının muhtelif tarihlerde davalıya ürün satışı yaptığının, bu satışların toplamının 96.355,43.-TL olduğunun, bu satışlara ilişkin davacı tarafından düzenlenen faturaların cari hesap ekstresinde belirtildiğinin, davalıya bunlara istinaden 70.000.-TL tutarında ödeme yapıldığının, davacının bu ödemelerden sonra bakiye alacağının 26.355,43.-TL olduğunun, bu tutarın da davalı tarafından ödenmediğinin, bunun üzerine davalı adına vekaleten alacağının tahsili için 07.09.2020 tarihinde İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … E. no ile başlatılan icra takibinin 11.09.2020 tarihinde davalı borçlu tarafından itiraz edilerek durdurulduğunun, itiraz edilen icra takibinin borçluya kesilen faturalar ve cari hesaba dayanmakta olduğunun, tüm bunların ticari defter ve kayıtlarla sabit olduğunun, davalı yanın likit alacağa karşı yaptığı haksız itiraz nedeniyle İİK md.67/2 gereğince davalı aleyhine takip konusu tutar üzerinden %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dilekçesinde belirttiği davalı adresinin, davalı şirket müdürünün ikametgah adresi olması sebebiyle bu adrese yapılmış tebligatın usulsüz olduğunun, bu sebepten ötürü davacının Sayın Mahkemeye hitaben verdiği dava dilekçesinin davalı tarafından 07.12.2020 tarihinde öğrenildiğinin, davacı yanca İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … E . sayılı dosyası ile davalı aleyhinde haksız ve kötü niyetli icra takibi başlatıldığının, bu takibe karşı yasal süresinde ödeme emrindeki borca, faize ve tüm ferilere itiraz edildiğinin, haklı itirazları neticesinde takibin durduğunun, başlatılan icra takibi için İzmir İcra Müdürlüklerinin yetkili olmadığının, davalı şirket adresinin Karşıyaka’da olması sebebiyle Karşıyaka İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunun, yetkili olmayan İcra Müdürlüğü’nde başlatılan icra takibi sebebiyle işbu itirazın iptali davası yönünden de açılan davanın yetkisiz Mahkeme’ de olduğunun, Yargıtay kararlarında da icra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etme hakkı bulunduğunun belirtildiği, davacı yanın davalıdan hiçbir alacağının bulunmadığının, davacının bu haksız ve kötü niyetli iddialarının kabul edilebilir olmadığının, tüm bu sebeplerle de işbu itirazın iptali davasının reddedilmesi, davalı aleyhine talep edilen inkar tazminatının kabul edilmemesi ile birlikte davacı yan aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğinin, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, İzmir … İcra Müdürlüğü …/… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali davasıdır.
İzmir … İcra Müdürlüğü …/… Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir …’nün 15/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda; Davacının ticari defterleri incelendiğinde; 07.09.2020 takip tarihi itibariyle davalıdan 26.355,43.-TL alacağının olduğu, İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyasında başlatılan icra takibinde talep edilen 26.355,43.-TL davalıdan alacağının yerinde olduğu tespit edilmiştir.
İtirazın iptali davasının koşullarını; ilamsız bir icra takibine girişilmesi, bu takip nedeniyle çıkarılan ödeme emrine 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edilmiş olması, borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde mahkemeden itirazın iptalinin talep edilmesi şeklinde sıralamak mümkündür.
İtirazın iptali davası icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410 Esas, 2004/471 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
2004 Sayılı İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231).
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, bu ilişki sonucunda mal alım satımının yapıldığı, davacının davalıya bu alım satım ilişkisindeki alacağına yönelik olarak fatura düzenlediği, davalının bir kısım ödemeleri yaptığı, yapılan bu ödemelerden sonra davalının 26.355,43 TL tutarında davacıya borcunun bulunduğu, form ba-bs ve ticari defter incelemesi neticesinde de davacının alacağının tespit edildiği, davalının borcun sona erdiğine, borcu olmadığına yönelik olarak iddiasını ispat edemediği, bu bağlamda hem form ba-bs kayıtlarında hem da ticari defterlerde davalının borcunun tespit edilmesi suretiyle davalının itirazında haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmak davanın kabulüne itirazın iptaline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ İLE;
-İzmir … İcra Müdürlüğü …/… Esas sayılı dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, TAKİBİN DEVAMINA,
-Davalının takip konusu alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli toplam 1.800,34-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 318,31-TL nin mahsubu ile 1.482,03-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 318,31-TL peşin harç, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti, 47,00-TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.419,71-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde istinaf yargı yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.01/12/2021

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır