Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/443 E. 2021/732 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/443 Esas
KARAR NO : 2021/732

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2020
KARAR TARİHİ : 22/09/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında ticari faaliyetten kaynaklanan iş ilişkisinin mevcut olduğu, bu faaliyet kapsamında borçlu şirket tarafından müvekkili şirketten tahribatsız test hizmeti alındığını, müvekkili şirket tarafından bu hizmete ilişkin irsaliyeli faturalar tanzim edildiğini, davalı şirketin bu faturalara bugüne kadar itiraz etmediğini, borçlu şirketin tüm uyarılara rağmen borcunu ödememesi üzerine icra takibine girişildiğini, davalı borçlunun takibe itiraz ettiğini, icra takibinden sonra 31/07/2019 tarihinde davalı borçlunun müvekkili şirket hesabına 10.000,00 TL ödediğini, bu ödemenin icra dairesine bildirildiğini belirterek takibe yapılan itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında ticari faaliyetten kaynaklanan iş ilişkisi bulunduğunu, davacı tarafça belirtilen tahribatsız test hizmetini müvekkili şirketin almadığını, bu hizmete ilişkin irsaliyeli fatura da tanzim edilmediğini, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Faturalar,
-Çiğli Vergi Dairesinin 28/01/2021 tarihli yazısı ve eki,
-İzmir … İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyası sureti,
-Bilirkişi …’un 03/08/2021 tarihli raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İtirazın iptali davasının koşullarını; ilamsız bir icra takibine girişilmesi, bu takip nedeniyle çıkarılan ödeme emrine 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edilmiş olması, borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde mahkemeden itirazın iptalinin talep edilmesi şeklinde sıralamak mümkündür.
İtirazın iptali davası icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410 Esas, 2004/471 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
2004 Sayılı İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231).
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacının, davalı aleyhinde İzmir …. İcra Dairesinin … sayılı dosyasında 34.672,49 TL alacak, 3.588,99 TL işlemiş faiz, 10.366,11 TL takip öncesi asıl alacaktan tahsilat, 2.783,89 TL işlemiş faizden tahsilat olmak üzere toplam 25.111,48 TL alacak üzerinden 03/07/2019 tarihinde takip başlattığı, alacaklı vekilinin takipten sonra 31/07/2019 tarihinde 10.000,00 TL haricen tahsilat yapıldığını icra dairesine beyan ettiği, ödeme emrinin borçluya 02/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun yasal süresi içerisinde 03/09/2020 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, işbu itirazın iptali davasının bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde ikame edildiği, davalı borçlunun itirazının iptalinin talep edildiği, davacının davalıya tahribatsız test hizmeti sunduğunu ve bedelini almadığını iddia ettiği, davalının ise davacı ile geçmiş ticari ilişkileri bulunmakla birlikte takip konusu hizmeti almadığını ve bu hizmet nedeniyle davacıya borçlu olmadığını savunduğu, taraflar arasında tahribatsız test hizmetinin davalıya sunulup sunulmadığı, bu hizmet nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacaklı olduğu miktarın ne olduğu hususlarında ihtilaf bulunduğu, mahkememizce dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak tarafların ticari defter ve kayıtlarının smmm bilirkişi tarafından incelenmesine karar verildiği, davacının ticari defter ve kayıtlarını yasal süresi içerisinde sunduğu, bulunduğu yeri mahkememize bildirdiği, davacının defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, davacının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, kendisi lehine delil vasfına sahip olduğu, takip dayanağı olarak gösterilen 6 adet faturanın davacı defterlerinde aynı tutarla kayıtlı olduğu, davalı tarafından takip tarihine kadar davacıya toplam 13.150,00 TL ödeme yapıldığı, takip tarihinden sonra 31/07/2019 tarihinde ise 10.000,00 TL ödemenin daha yapılmış olduğu, takip tarihi itibariyle davacının 6 adet fatura bedeli toplamı olan 34.672,49 TL den davalı tarafından takip öncesi yapılan 13.150,00 TL ödeme mahsup edildikten sonra 21.522,49 TL alacaklı olduğu, takip öncesinde davalının temerrüde düşürüldüğüne dair dosyada herhangi bir belge bulunmadığı, takip sonrası yapılan ödemenin icra müdürlüğünce infazda dikkate alınması gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için defter ve kayıtları ibraz etmek veya bulunduğu yeri mahkememize bildirmek üzere davalı vekiline mahkememizce meşruhatlı davetiye ile 2 haftalık kesin süre verildiği, davalı vekilinin usulüne uygun tebliğe rağmen yasal süresi içerisinde ticari defter ve kayıtları ibraz etmediği ve bulunduğu yeri bildirmediği, bunun yasal sonucu olarak davalının ticari defter ibraz etmekten kaçınmış sayılması gerektiği, 6100 sayılı HMK’nın 222/3. maddesi uyarınca usulüne uygun yapılan ihtarata rağmen defter ve kayıtlarını sunmayan davalının takip ve davaya dayanak fatura içeriğine konu mal veya hizmetin kendisine teslim edilmediğini veya mal veya hizmet bedelinin ödendiğini ispat etmesi gerektiği, davalının bu yönde herhangi bir ispat vasıtası sunmadığı, bu nedenle dosya kapsamına göre davacının takip tarihi itibariyle davacıdan alacaklı olduğu iddiasını ve alacağının varlığını kısmen ispat ettiği, buna göre davalının takibe itirazının asıl alacak yönünden kısmen yerinde olmadığı ve itirazında haksız olduğu, mahkememizce alınan bilirkişi raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, ayrıca uyuşmazlığa konu alacak miktarı likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin yasal şartlarının oluştuğu, her ne kadar davacı tarafından söz konusu faturalara ilişkin olarak takip öncesi işlemiş faiz talep edilmiş ise de davalının takip öncesinde temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir delil sunulmadığı bu nedenle davalının takip ile temerrüde düştüğünün kabulü gerektiği, davalı tarafından takip sonrası haricen yapılan ve davacı alacaklı tarafından icra müdürlüğüne bildirilen 10.000,00 TL’lik ödemenin de icra müdürlüğünce infazda dikkate alınması gerektiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 21.522,49 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Takip sonrası davalı borçlu tarafından yapılan ve davacı alacaklı tarafından icra dosyasına bildirilen 10.000,00 TL’lik tahsilatın infaz aşamasında dikkate ALINMASINA,
3- 21.522,49 TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 4.304,49 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Alınması gerekli 1.470,20 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 428,85 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.041,35 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 428,85 TL peşin harç, mahkememizce yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti, 106,50 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.089,75 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi sebebiyle tarafların haklılık oranına göre (21.522,49/25.111,48=0,85) 934,00 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. fıkrası uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
7-Davalı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. fıkrası uyarınca 3.588,99 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
8-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
9-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.22/09/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA