Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/44 E. 2021/528 K. 04.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/44 Esas
KARAR NO : 2021/528

DAVA : Tazminat (tacirler arası hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan )
DAVA TARİHİ : 20/01/2020
KARAR TARİHİ : 04/06/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (tacirler arası hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan ) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkili idareden hizmet alımı yoluyla araç kiralama ihalesi alan şirket olduğunu, davalı firmada şoför olarak çalışan dava dışı işçi …’ın davalı aleyhine Manisa … İş Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile açtığı davada kıdem ve ihbar tazminatı, ulusal bayram, hafta sonu tatili ve yol, yemek ücreti alacağının tahsilini talep ettiğini, karar sonucu ilamın Manisa … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, müvekkilin söz konusu takip dosyasına 29/08/2019 tarihinde 16.880,34 TL ödeme de bulunduğunu, ayrıca 907,99 damga vergisi, 824,53 TL vergi dairesi tarafından harç ikmali yapıldığını belirterek müvekkili idare tarafından ödenen 16.880,34 TL, 907,99 damga vergisi ve 824,53 TL harcın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, taraflar arasındaki ihale sözleşmeleri ve teknik şartname incelendiğinde, bu sözleşmelerin hiçbirinde çalıştırılacak işçinin aylık maaş haricinde ileride ödenecek işçilik ücretlerinin ödenmesinde kimin sorumlu olacağına dair netlik bulunmadığını, davacının ödeme yaptığı işçinin alacak kalemlerinden müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, davacı üst işverenin davalı şirket ile ihale yapılması suretiyle akdedilmiş bulunan hizmet alım sözleşmeleri uyarınca davalı şirkette çalıştırılan dava dışı işçiye ödediği işçilik alacaklarının rücuen tahsili istemine ilişkindir.
DELİLLER:
-İzmir … İş Mahkemesi’nin … esas sayılı dosya sureti,
-İzmir Büyükşehir Belediyesi Araç sevk ve bakım şube müdürlüğünün 21/02/2020 tarihli yazısı ve eki sözleşmeler ve şartnamaler
-Ödeme dekontları
-Manisa … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası,
-Bilirkişi …’nun 16/10/2020 tarihli kök raporu ile 05/03/2021 tarihli ek raporu.
Manisa … İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçlusunun … ve …, takip dayanağının İzmir Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 27/06/2019 tarih … esas … karar sayılı ilamı olduğu, takip borçlusu … tarafından toplam 16.880,34 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Manisa … İş Mahkemesinin 16/11/2017 tarih ve … Esas, … Karar sayılı ilamının istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiği, yapılan inceleme sonucunda 27/06/2019 tarih … esas, … sayılı kararı ilamı ile davalı vekillerinin istinaf talebinin reddine davacı vekilinin istinaf taleplerinin kabulüne dair karar verilerek dosyanın kesinleştiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dışı üçüncü kişi durumunda olan ve davalı firmada çalışan işçinin açmış olduğu karara bağlanıp kesinleşen Manisa … İş Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyasında, üst işveren davacı idarenin alt işveren olan diğer davalı ile hasım gösterilip kararın bu şekilde kesinleştiği ve bu ilamın Manisa … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe konulduğu, takip sonucunda takibe konu alacakların davacı idare tarafından ödendiği belirlenmiş olup anılan bu hususlarda taraflar arasında bir ihtilaf yaşanmamıştır. Aynı şekilde dava dışı üçüncü kişi konumundaki işçinin, davalı şirkette 11/12/2012-31/10/2014 tarihleri arasında çalıştığı hususlarında da bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı ile sunulan hizmet alım sözleşmesi değerlendirildiğinde, davacı idare ile davalı arasındaki sözleşmelerin yapılan ihaleler sonucu düzenlenen hizmet alım sözleşmesi niteliğinde bulunduğu ve dava dışı üçüncü kişi olan işçinin bu sözleşmeler uyarınca alt işveren durumunda bulunan davalı tarafından çalıştırıldığı anlaşılmaktadır.
Çekişme, dava dışı üçüncü kişi durumundaki işçiye mahkeme ilamı doğrultusunda ödeme yapan davacı idarenin yapmış olduğu bu ödeme miktarı üzerinden bu bedellerin davalıdan talep edip edemeyeceği, başka bir anlatımla ödenen bu bedellerde sorumluluğun hangi tarafta olduğu hususunda toplanmaktadır. Taraflar arasında yapılan sözleşme ve şartnamelerde yüklenici olan alt işveren tarafından çalıştırılacak olan işçilerin işten ayrılmaları halinde bunlara ödenecek olan kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretleri gibi işçilik alacaklarının üst işveren mi yoksa alt işveren mi tarafından ödeneceği konusunda açık bir düzenleme bulunmadığı görülmektedir. Konuyu düzenleyen 4857 sayılı İş Kanununun 2/7. maddesinde bu konulardaki sorumluluk hususunda idarenin alt işveren ile birlikte sorumlu olduğu hükmü düzenlenmiştir. Ancak bu düzenleme dava dışı işçilerin ücret ve diğer hakları yönünden bu haklarının korunmasına yönelik bir düzenleme olup alt işveren ile üst işveren arasındaki rücuen taleplere yönelik bir düzenleme olmadığı açıktır. Taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinde davalı taraf hizmet veren sıfatında olup sözleşme gereğince davacıya şoförlü araç kiralama hizmetini ifa etmekle yükümlüdür. Aynı zamanda dava dışı işçi gibi diğer işçilerin hizmet veren sıfatındaki davalı şirket tarafından çalıştırılarak bu hizmetin verildiği açıktır. Dava konusu işçilik alacakları yönünden sözleşmede ayrıntılı bir düzenleme bulunmamaktadır. Aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, davalı şirket tarafından çalıştırılan dava dışı üçüncü kişi konumundaki işçinin tüm işçilik ücretinden doğan alacaklardan davalının sorumlu olduğunun kabulü gerekmektedir. Zira yapılan ihale ve sözleşme uyarınca davacı tarafça davalı şirkete ödenmesi gereken ihale bedeli belirlenmiş olup, davalı tarafından çalıştırılan işçiler yönünden ayrıca hizmet alan ve hizmet sözleşmesi bedelini ödeyen davacı idarenin aksine bir sözleşme olmadığına göre sorumlu tutulması mümkün bulunmamaktadır. Bu bakımdan davacı tarafça ödenmek durumunda kalınan ve ihtilaf konusu bulunmayan rücu bedelleri (takibe konu işçilik alacakları ve ferileri, mahkeme ilamı uyarınca ödenen karar ve ilam harcı ile brüt olarak hüküm altına alınan işçilik alacakları için vergi dairesine ödenen gelir vergisi ve damga vergisi) üzerinden herhangi bir indirim yapılmadan dava dilekçesi gözeterek davalı şirketin sorumlu olduğu dönemler üzerinden hesaplama yapan dosya kapsamına uygun, gerekçeli ve denetime elverişli kök ve ek bilirkişi raporunda belirlenen bedeller üzerinden davanın kabulü gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, 18.612,86 TL’nin, 16.880,34 TL’sinin 29/08/2019, 824,53 TL’sinin 27/12/2019 ve bakiye 907,99 TL’sinin ise dava tarihi olan 20/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 1.271,44 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 317,87 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 953,57 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDEDİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 317,87 TL peşin harç, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 93,40 TL müzekkere-tebligat ücreti giderinden oluşan toplam 965,97 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. fıkrası uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
6-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A- maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.04/06/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA