Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/425 E. 2021/885 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/425 Esas
KARAR NO : 2021/885

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/08/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesiyle ; Dava konusu alacağı müvekkiline temlik eden dava dışı diğer müvekkili …’a ait ve … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … plakalı araçların 11.01.2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, davalı sigorta şirketinin … plakalı aracın sigortacısı olduğu, ayrıca kaza sonrası dava konusu araçtaki hasar bedelinin tespiti maksadıyla İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti talep edildiği ve alınan raporda müvekkiline ait araçta 19.327,18 TL hasar tespit edildiği, davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulmuş ise de davalı sigorta şirketi tarafından sadece 8.399,0 TL’lik kısmi ödeme yapıldığından bahisle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla bakiye hasar bedeline mahsuben 100,00 TL ile değer kaybı alacağına mahsuben 10,00 TL olmak üzere toplam 110,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından yapılan masraflarında yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA DEĞERİNİN ARTTIRILMASI: Davacı vekili sunmuş olduğu 17.03.2021 tarihli dilekçesi ile bakiye hasar bedeline mahsuben 5.100 TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından yapılan masraflarında yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; Müvekkili şirketin ticari merkezi itibariyle davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemeleri olduğu, ayrıca müvekkili şirket tarafından davacıya ödeme yapılmış olduğundan müvekkili şirketin sorumluluğunun yerine getirildiği, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin gerçek zarardan sorumlu olduğundan bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında hasar dosyasının bir sureti getirtilerek mahkememiz dosyası arasına eklenilmiştir.
2-Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine müzekkere yazılarak davacıya ait aracın tramer kayıtlarının tamamının istenerek dosya arasına eklenmiştir.
3-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup makine mühendisi bilirkişi … tarafından düzenlenen 05.03.2021 tarihli raporda sonuç olarak; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün etken davranış sergilemiş olduğu, davacı tarafın ise kazanın meydana gelmesinde olumsuz bir davranışının bulunmadığı, davaya konu … plakalı aracın hasar onarım bedelinin … ekspertiz raporu iskontosuz değerlerine göre KDV dahil toplam 20.093,31 TL olduğu, iskontolu değerlerine göre ise toplam 8.399,82 TL + KDV olduğu, Değişik İş bilirkişi tespit raporuna göre ise KDV dahil 19.327,18 TL olduğu, davaya konu aracın onarım miktarının … ekspertiz raporu iskontosuz değerlerine göre 20.093,31 TL, Değişik İş raporuna göre 19.327,18 TL olması aracın yapılan piyasa araştırması neticesinde rayiç değerinin 37.500 TL olması aracın yapılan piyasa araştırması neticesinde sovtaj değerinin ise 24.000 TL olması nedeniyle aracın onarım bedelinin rayiç değerinin %50’sini aşması nedeniyle onarımının ekonomik olmayacağı, bu nedenle pert-total işlemine tabi tutulması gerektiği, pert total işlemine tabi tutulduğunda gerçek zararın rayiç değeri olan 37.500 TL’den sovtaj değeri olan 24.000 TL’nin mahsup edilmesiyle 13.500 TL olduğu, davadan önce davalı sigorta şirketi tarafından 8.399,82 TL’lik kısmi ödeme yapıldığından bu miktar düşüldüğünde (13.500 TL – 8.399,82 TL=) bakiye hasar bedelinin 5.100,18 TL olduğu, davaya konu aracın onarımı ekonomik olmayacağından ve neticede pert-total işlemi uygulanması gerektiğinden araçta değer kaybı oluşmayacağı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ – KABUL :
Dava; trafik kazası nedeniyle dava konusu araçta oluştuğu iddia olunan hasar ve değer kaybına ilişkin maddi tazminatın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı …’a temlik edilen ve kaza sırasında dava dışı … adına kayıtlı … plakalı araç ile davalı sigorta şirketince sigortalanan … plakalı araç arasında 11.01.2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından 21.03.2019-21.03.2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere kaza tarihini de kapsar şekilde araç başına maddi 36.000,00 TL sigorta teminat limitiyle sigortalandığı, davalı sigorta şirketi tarafından davadan önce hasar bedeline ilişkin olarak 18.03.2020 tarihinde 8.399,82 TL’lik ödeme yapıldığı dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davaya konu … plakalı araçta dava konusu trafik kazası nedeniyle hasar ve değer kaybı meydana gelip gelmediği, bu kapsamda davacı tarafın hasar ve değer kaybına ilişkin maddi tazminatın yerinde olup olmadığı ve davalı sigorta şirketinin davacının bu yöndeki taleplerinden sigorta poliçesi kapsamında sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde her ne kadar davalı şirket merkezi itibariyle İstanbul Anadolu ATM’lerinin yetkili olduğundan bahisle yetki itirazında bulunulmuş ise de mahkememizce yapılan yargılama sırasında 10.12.2020 tarihli celsede kaza yerinin mahkememiz yargı alanı içerisinde bulunması nedeniyle davalı vekilinin yetki itirazının HMK 16.maddesi gereğince yerinde görülmediğinden reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davaya konu … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle dava dışı … adına kayıtlı olduğu, ancak dava dilekçesi ekinde bir sureti sunulan 24.02.2020 tarihli temliknamenin incelenmesinden dava dışı malik … tarafından dava konusu trafik kazası nedeniyle davaya konu … plakalı araçta oluşacak hasardan kaynaklı tazminat haklarını davacı …’e temlik ettiği anlaşılmıştır. Dosyada bir sureti mevcut olan 24.02.2020 tarihli temlikname kapsamında dava dışı malik …’a temlikname ile ilgili olarak isticvap davetiyesi çıkartılmış olup , …’ın bildirilen duruşma gün ve saatinde mazeretsiz olarak duruşmada hazır olmamaları nedeniyle temlik sözleşmesi içeriğinin kabul edildiği varsayılarak davacı …’e temlik alan sıfatıyla aktif dava ehliyetinin bulunduğu kabul edilerek yargılamaya devam olunmuştur. Ayrıca 28.07.2020 tarihli ve 31199 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında 7251 Sayılı Yasa’nın 57.maddesi ile 5684 Sayılı Kanun’a eklenen ek madde ile bu kanun uyarınca sigortacılık yapan kurum ve kuruluşlardan ya da hesaptan talep edilecek tazminattan alacağı ancak alacaklı tarafından bizzat talep edilebileceği yönünde değişiklik getirilmiş ise de, 7251 Sayılı Yasa’nın 63.maddesi gereğince bu kanunun yayınlandığı tarihte yürürlüğe gireceğinin hüküm altına alındığı, kanunun yayınlanma tarihinin de 28.07.2020 tarihi oluşu dikkate alındığında kanunun yayınlanma tarihinden önce 24.02.2020 tarihinde düzenlendiği anlaşılan temlikname kapsamında davacının talepte bulunabileceği ve bu kapsamda aktif dava ehliyetinin bulunduğu kabul edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, alınan raporda; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigortalı araç sürücüsünün kavşakta geçiş hakkına uymayarak ve 2918 Sayılı KTK’nın 52, 57 ve 84.maddelerindeki düzenlemeleri ihlal ederek kazanın oluşumunda etken olduğu, davacı araç sürücüsünün ise kazanın oluş biçimi göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz bir davranış sergilemediği bildirilmiş olup, mahkememizce kusur incelemesi yönünden iş bu rapor aynen benimsenerek hükme esas alınmış olup, bu kapsamda dava konusu trafik kazasının oluşumunda davalı sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacı araç sürücüsünün ise herhangi bir kusurunun bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davaya konu … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle hasarsız 2.el piyasa rayiç değerinin 37.500 TL olduğu, davaya konu … plakalı araçta dava konusu trafik kazası nedeniyle meydana gelen hasar ile aracın yaşı ve modeli düşünüldüğünde hasar onarım bedelinin yüksek olduğu, aracın onarım bedeli rayiç değerin %50’sini aşması nedeniyle onarımının ekonomik olmadığı, bu nedenle pert-total işlemine tabi tutulmasının gerektiği, davaya konu aracın sovtaj değerinin ise 24.000 TL olduğu, bu kapsamda davacının talep edebileceği hasar tazminatının (37.500 TL – 24.000 TL=) 13.500 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından davadan önce 18.03.2020 tarihinde ödenene 8.399,82 TL düşüldüğünde davacının talep edebileceği bakiye hasar tutarının (13.500 TL – 8.399,82 TL=) 5.100,18 TL olduğu, davaya konu aracın onarımının ekonomik olmaması ve bu nedenle pert-total işlemine tabi tutulması nedeniyle ayrıca değer kaybı oluşmayacağı sonuç ve kanaatine varılmış olmakla aynen benimsenip hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu gereğince davanın kısmen kabulüne, 5.100,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, dava konusu aracın pert-total işlemine tabi tutulmuş olması nedeniyle araçta ayrıca değer kaybı oluşmayacağından değer kaybına ilişkin olan fazlaya ilişkin istemin ise dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
Ayrıca davacı tarafça İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından yapılan masrafların yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiş olmakla, yerinde görülen davacı talebi gereğince delil tespitine ilişkin iş bu dosyadan yapılan masrafların yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE, 5.100,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 348,38 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta ve daha sonradan tamamlanan toplam 140,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 207,98 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta ve sonradan tamamlanan toplam 202,60 TL harç ile, tebligat, posta ve müzekkere gideri toplamı 115,50 TL, bilirkişi ücreti 500,00 TL üzere toplam 615,50 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 609,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Yine davacı tarafça talep edilen İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş sayılı dosyasından yapılan 122,40 TL harç, 400,00 TL bilirkişi ücreti, 384,90 TL keşif harcı, 5,50 TL tebligat ücreti olmak üzere toplam 912,80 TL delil tespiti giderlerinin ve 755,00 TL delil tespiti vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.667,80 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 1.651,12 TL’nin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesaplanan 10,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır