Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/392 E. 2021/869 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/392 Esas
KARAR NO : 2021/869

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 13/08/2020
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle; Davalı … tarafından sigortalı … plakalı araç ile müvekkilinin maliki olduğu … plakalı araçlar arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, bu kaza sonucunda müvekkilinin aracının hasar gördüğü, kazanın meydana gelmesinde davalı … tarafından sigortalı olan aracın kusurlu olduğu, söz konusu kaza nedeniyle müvekkiline ait araçta ekspertiz incelemesi yaptırılmış olup, hasarın 32.043,53 TL olarak tespit edildiği, davalı … şirketine hasarın ihbar edildiği, ancak davalı şirketçe herhangi bir ödeme yapılmadığından bahisle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 50,00 TL hasar bedeli ve 50,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 100,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ekspertiz raporu için ödenen ücretinde yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA DEĞERİNİN ARTTIRILMASI: Davacı vekili sunmuş olduğu 25/02/2021 tarihli dilekçe ile 25.000,00 TL hasar bedelinin davalı … şirketinden 27.03.2020 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, ekspertiz incelemesi olarak ödenen bedelin yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline, AAÜT 16/2-c gereği arabuluculuk görüşmelerine katılmaları sebebiyle vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; davacının taleplerini belirsiz alacak olarak yönetilebilmesinin hukuken mümkün olmadığı, ayrıca yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu ATM’leri olduğu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun olmadığı, bu nedenle müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığı, değer kaybı ve hasar taleplerini genel şartlara göre hesaplama yapılması gerektiğinden bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Davalı … şirketlerinden dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak hasar dosyalarının birer sureti getirtilerek dosyamız arasına eklenmiştir.
2-Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından mahkememizce yapılan yargılama sırasında bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, otomotivci bilirkişi … tarafından düzenlenen 04.01.2021 tarihli raporda ; Dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigortalı araç olan … plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu, davacı tarafa ait … plakalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu, dava konusu araçta KDV dahil toplam 32.043,53 TL hasar meydana geldiği, bahse konu aracın kazadan önceki 2.el piyasa rayiç değerinin 52.000 TL ve sovtaj değerinin 27.000 TL olduğu, buna göre gerçek zararın 25.000 TL olduğu, değer kaybının aracın pert kabul olması nedeniyle piyasa değeri göz önüne alındığında değer kaybı oluşmayacağı, ekspertiz ücretinin KDV dahil 566,40 TL olarak tespit edileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
3-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 28.06.2021 tarihli ek raporda bilirkişi kök rapordaki görüşlerini muhafaza etmiştir.
DELİLLER- DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL:
Dava; trafik kazası nedeniyle davaya konu araçta oluştuğu iddia olunan hasar bedeli ve değer kaybına ilişkin maddi tazminatın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davacıya ait … plakalı araç ile davalı … tarafından sigortalanan … plakalı araçlar arasında 28.02.2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına meydana geldiği, davaya konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın davalı … tarafından 10.10.2019-10.10.2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS sigorta poliçesi ile kaza tarihini de kapsar şekilde sigortalandığı dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf, davaya konu araçta dava konusu trafik kazası nedeniyle hasar ve değer kaybı meydana gelip gelmediği, bu kapsamda davacının hasar bedeli ve değer kaybına ilişkin maddi tazminat isteminin yerinde olup olmadığı, davalının talep edilen tazminattan sigorta poliçesi kapsamında sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalı vekili tarafından her ne kadar davalı … şirketinin merkezi itibariyle İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yetkili olduğundan bahisle yetki itirazında bulunulmuş ise de, mahkememizce yapılan yargılama sırasında davaya konu trafik kazası mahkememiz yargı alanı içerisinde bulunduğundan HMK 16.maddesi gereğince davalı vekilinin yetki itirazının reddine karar verilerek açık yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, alınan raporda; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde sigortalı araç olan … plakalı aracın sürücüsünün 2918 Sayılı KTK’nın 84.maddesinde belirtilen “Arkadan çarpma” ve yine 56/1-c.maddesinde belirtilen “Sürücüler önlerinde giden araçları yönetmelikte belirtilen güvenli ve yeterli bir mesafeden izlemek zorundadırlar.” kurallarını ihlal etmesi nedeniyle kusurlu olduğu, davacı tarafa ait … plakalı araç sürücüsünün ise dava konusu trafik kazasının oluşumunda herhangi bir kusurunun bulunmadığı, yine dosyadaki tüm belge ve bilgilerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta ön ve yan kısımlarında ve ayrıca mekanik aksamlarından araç gövdesinde ve sökülebilir/takılabilir parçalarda büyük şiddette hasar meydana geldiği, sonuç olarak davacıya ait araçta KDV dahil 32.043,53 TL’lik hasar meydana geldiği, davacıya ait aracın kazadan önceki 2.el piyasa rayiç değerinin 52.000 TL olduğu, bu nedenle kaza sonrasında oluşan hasar miktarının araç rayicinin %50’sini aştığından tamirinin ekonomik olmadığı, aracın ağır hasarlı olduğu ve mevcut haliyle pert-total edilmesinin teknik ve ekonomik açıdan uygun olacağı aracın sovtaj değerinin ise 27.000,00 TL olduğu, buna göre dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta meydana gelen gerçek hasar bedelinin (52.000 TL – 27.000 TL=) 25.000 TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı, ayrıca ekspertiz ücreti ile ilgili olarak dosyada herhangi bir fatura veya belgenin bulunmadığı, ancak eksper ücretinin KDV dahil 566,40 TL olabileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde dava konusu trafik kazasının oluşumunda sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacı araç sürücüsünün herhangi bir kusurunun bulunmadığı, kaza nedeniyle davacı tarafa ait araçta oluşan hasar ve kaza tarihindeki davacıya ait aracın hasarsız 2.el rayiç değeri dikkate alındığında onarımının ekonomik olmadığı, bu nedenle pert-total olarak kabul edilmesinin gerektiği ve sovtaj değeri düşüldüğünde dava konusu trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta 25.000 TL hasar meydana geldiği bilirkişi tarafından tespit edilmiş olup, aynen benimsenip hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu gereğince davanın kabulüne, 25.000,00 TL maddi tazminatın 27.03.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verme gereği doğmuştur.
2918 Sayılı KTK’nun 99/1 maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta olup, bu süre içerisinde tazminatın ödenmemesi halinde sigorta şirketi yönünden temerrüt gerçekleşmektedir. Dava konusu somut olayda davacı tarafça davalı … şirketine, 17.03.2020 tarihinde müracat edilmiş olup 8 iş gününün ilavesiyle davalı … şirketinin 27.03.2020 tarihi itibari ile temerrüde düştüğü anlaşılmış olup bu nedenle davalı … açısından temerrüt tarihi olarak bu tarih kabul edilmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 50,00 TL hasar bedeli ve 50,00 TL araçtaki değer kaybı olmak üzere toplamda 100,00 TL üzerinden dava açılmış ise de yapılan yargılama neticesinde alınan bilirkişi raporunda dava konusu trafik kazası nedeniyle almış olduğu hasardan kaynaklı olarak davacı tarafa ait aracın pert-total olarak kabul edilmesi nedeniyle hasar bedelinin bilirkişi tarafından hesaplandığı, bu nedenle davacı aracında ayrıca bir değer kaybı oluşmasının mümkün bulunmadığı bilirkişi tarafından belirtilmiş olmakla bu kapsamda aynen benimsenen bilirkişi raporu gereğince davacı tarafın dava dilekçesindeki 50,00 TL’lik araçtaki değer kaybına ilişkin talebinin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
Her ne kadar davacı tarafça dava dilekçesinde ekspertiz incelemesi için ödenen bedelin yargılama gideri olarak davalı taraftan tahsiline karar verilmesi talep edilmiş ise de, ekspertiz tarafından yapılan incelemeye ilişkin olarak düzenlenen faturanın bir suretinin ve yine bu bedelin ödendiğine dair makbuzun dosyaya sunulmadığı, 19.10.2021 tarihli celsede de davacı vekili tarafından iş bu faturanın temin edilemediğinin bildirildiği görülmekle bu yöndeki talebin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davanın KABULÜNE, 25.000,00 TL maddi tazminatın 27.03.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Araçtaki değer kaybına ilişkin talebin yerinde görülmediğinden reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 1.707,75 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta ve sonradan tamamlanan toplam 480,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.227,25 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta ve sonradan tamamlanan toplam 542,70 TL harç, tebligat ve posta gideri 88,00 TL, bilirkişi ücreti 650,00 TL olmak üzere toplam 1.280,70 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 1.267,89 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 50,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı vekilinin 25.02.2021 tarihli dava değerinin arttırılmasına ilişkin dilekçesindeki talebi kapsamında karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 16/2.c maddesi gereğince 1.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır