Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/242 E. 2021/695 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/242 Esas
KARAR NO : 2021/695

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 08/06/2020
KARAR TARİHİ : 09/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesiyle ; Müvekkili tarafından 12.06.2018 tarihli kaza sonucu doğan alacakların tahsili amacıyla İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile …, … ve … Sigorta A.Ş’ye ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı … Sigorta A.Ş’nin borca itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı … plakalı araç ile müvekkili idareye ait … plakalı araçlar arasında trafik kazası gerçekleştiği, iş bu kazada sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu, müvekkili idareye ait araçta 1.504,55 TL’lik maddi hasar meydana geldiği, müvekkili idare 1.504,55 TL hasar bedeli ve 310,00 TL bağlı kalma bedeli olmak üzere 1.814,55 TL zarara uğradığı, 310,00 TL’lik bağlı kalma bedelinin 13.11.2018 tarihinde dava dışı … tarafından müvekkiline ödendiği, davalı sigorta şirketi tarafından da 30.11.2018 tarihinde 1.275,04 TL’Lik kısmi ödeme yapıldığı, 229,51 TL bakiye hasar bedelinin ödenmediğinden bahisle davalı borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı sigorta şirketi vekili tarafından sunulan cevap dilekçesiyle; Müvekkili şirket tarafından yapılan ödeme ile sorumluluğunun sona erdiği, bakiye KDV tutarından müvekkili şirketin sorumlu olmadığı, ayrıca icra takibi ile talep edilen bağlı kalma bedelinin teminat haricinde kaldığı, müvekkili şirketin genel şartlardaki sorumluluğunu yerine getirdiği, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla kusur oranlarının tespit edilmesinin gerektiği, davacı tarafça tespit edilen tazminatın da fahiş olduğundan bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-Mahkememizce davaya konu İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası getirtilmiş olup, dosyanın incelenmesinden davacı alacaklı tarafından 12.04.2019 tarihinde davalı … Sigorta A.Ş ve diğer borçlular …, … aleyhinde 229,51 TL asıl alacak, 9,29 TL akdi faiz, 6,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 245,30 TL üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı borçlu vekilince süresi içerisinde icra takip dosyasına sunulan 24.04.2019 tarihli itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, makina mühendisi bilirkişi … tarafından düzenlenen 24.05.2021 tarihli raporda; Dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigortalı araç sürücüsü olan dava dışı …’nın birinci derecede hatalı etken davranış sergilemiş olduğu, davacı idareye ait araç sürücüsünün kazayı önlemek adına alacağı bir tedbirin bulunmadığı, davacı tarafa ait belediye otobüsünde meydana gelen hasarın kaza ile uyumlu olduğu, dava konusu trafik kazası nedeniyle … plakalı araçta KDV dahil toplam 1.504,55 TL’lik hasar meydana geldiği, davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa 30.11.2018 tarihinde 1.275,04 TL ödeme yapıldığı, bu ödemenin mahsubu neticesinde davalının ödemesi gereken bakiye hasar tutarının 229,61 TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL :
Dava; İİK 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davası olup, davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, 12.03.2018 tarihinde davalı sigortalı araç ile davacı tarafa ait otobüs arasında meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davacı tarafa ait araçta KDV dahil toplam 1.504,55 TL’lik hasar meydana geldiği, kazanın oluşumunda davalı sigortalı araç sürücüsünün tamamen kusurlu olduğu, takipten önce davalı sigorta şirketi tarafından 30.11.2018 tarihinde 1.275,04 TL’nin ödenmiş olması nedeniyle davacının davalıdan bakiye 229,51 TL’lik maddi tazminat alacağının tahsili için davacı tarafça davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile, icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafa ait … plakalı otobüs ile … plakalı araç arasında 12.03.2018 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, iş bu trafik kazası nedeniyle davacı tarafa ait … plakalı araçta hasar meydana geldiği, kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 12.03.2018-12.03.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS sigorta poliçesi ile sigorta kapsamına alınmış olduğu ve davalı sigorta şirketi tarafından dava konusu trafik kazası nedeniyle 30.11.2018 tarihinde takipten önce 1.275,04 TL’lik ödeme yapılmış olduğu dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacı tarafça talep edilen bakiye hasar tazminatına ilişkin istemin yerinde olup olmadığı, davalı sigorta şirketinin sigortalı araçla ilgili olarak düzenlemiş olduğu sigorta poliçesi kapsamında takip tarihi itibariyle takibe konu edilen tutar kadar bakiye hasar tazminatından sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı vekili dosyaya sunmuş olduğu 29.09.2020 tarihli dilekçe ile dava konusu icra takip tutarının dava dışı diğer borçlu … tarafından ödendiğini belirterek ekinde 22.09.2020 tarihli İzmir … İcra Dairesi tarafından düzenlenen reddiyat makbuzunun bir suretini sunmuş olup, mahkememizce yapılan yargılama sırasında da 12.11.2020 tarihli celsede de 22.09.2020 tarihi itibariyle davaya konu icra takip dosyasına konu tutarın dava dışı borçlu … tarafından davacıya ödendiği, bu kapsamda davanın konusuz kaldığı, ancak davacı tarafın takip ve dava tarihi itibariyle iş bu davayı açmakta haklı olduğundan bahisle karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunduğunu bildirmiştir.
Takip ve davaya konu tutarın takipte borçlu olarak gösterilen dava dışı … tarafından tamamen ödenmiş olması nedeniyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verme gereği doğmuştur.
Davacı tarafça iş bu dava dosyasına konu takip ve dava tarihi itibariyle davacı tarafın iş bu davayı açmakta haklı olduğu iddia edilerek karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmesi ve takip ve davaya konu tutarında dava dışı diğer borçlu … tarafından ödenmiş olması nedeniyle takip ve dava tarihi itibariyle davacının iş bu davayı açmakta haklı olup olmadığının tespiti açısından mahkememizce yapılan yargılama sırasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, alınan raporda; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigortalı araç sürücüsü olan dava dışı …’nın birinci derecede hatalı etken davranış sergilemiş olduğu, davacı idareye ait araç sürücüsünün kazayı önlemek adına alacağı bir tedbirin bulunmadığı, davacı tarafa ait belediye otobüsünde meydana gelen hasarın kaza ile uyumlu olduğu, dava konusu trafik kazası nedeniyle … plakalı araçta KDV dahil toplam 1.504,55 TL’lik hasar meydana geldiği, davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa 30.11.2018 tarihinde 1.275,04 TL ödeme yapıldığı, bu ödemenin mahsubu neticesinde davalının ödemesi gereken bakiye hasar tutarının 229,61 TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiş olmakla, aynen benimsenip hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu gereğince davacı tarafın takip tarihi itibariyle davalıdan 229,61 TL asıl alacağının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Yine icra takip dosyasındaki takip talepnamesinin incelenmesinden davacı tarafça 229,51 TL’lik asıl alacak yanında 9,29 TL %9 değişen oranlarda kanuni faiz, 6,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 245,30 TL üzerinden icra takibinin başlatıldığı, bu kapsamda davacı tarafça davalıya gönderilen ve dosyada bir örneği bulunan 01.11.2018 tarihli ihtarnamenin davalı sigorta şirketine 06.11.2018 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede verilen 7 günlük sürenin ilavesiyle davalı sigorta şirketinin 14.11.2018 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, temerrüt tarihinden takip tarihi olan 12.04.2019 tarihine kadar talep edilen %9 yasal faiz üzerinden takip tarihi itibariyle davacı tarafın talep edebileceği bakiye tazminat tutarı olan 229,61 TL ‘lik asıl alacak üzerinden yapılan hesaplama neticesinde (148 gün x 9 x 229,51 TL / 36.000 =) 8,49 TL davacı tarafın işlemiş faiz talep edebileceği mahkememizce re’sen hesaplanmış olup, bu kapsamda davacı tarafın icra takip talepnamesindeki işlemiş faiz isteminin 8,49 TL’lik kısmının yerinde olduğu, fazlaya ilişkin istemin ise yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Ayrıca davacı tarafça takip talepnamesinde her ne kadar 6,50 TL’lik “posta gideri masraf” şeklinde talepte bulunulmuş ise de icra takip talepnamesi ekinde 6,50 TL’lik posta giderine ilişkin herhangi bir belgenin eklenmediği ve ayrıca posta giderinin neye ilişkin olduğu konusununda açıklanmadığı anlaşılmakla davacı tarafın bu yöndeki talebi yerinde görülmemiştir.
Sonuç olarak takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 229,51 TL asıl alacak, 8,49 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 238,00 TL alacaklı bulunduğu, bu kapsamda davacının takip ve dava tarihi itibariyle bu tutar kadar davalıdan alacaklı olduğu ve bu tutar kadar davanın açılmasında haklı olduğu sonucuna varılarak davacının takip ve dava tarihi itibariyle haklı olduğu toplam takip tutarına oranlanmak suretiyle taraflarla ilgili yargılama gideri ve vekalet ücretine aşağıdaki şekilde hükmedilmiştir.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
Konusu kalmayan dava nedeniyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafın icra inkar tazminatı isteminin yerinde görülmediğinden reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan toplam 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta yatırılan toplam 108,80 TL peşin harç, 180,00 TL tebligat ve posta gideri, 350,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 638,80 TL yargılama giderinin davacının takip tarihi itibariyle haklı bulunduğu kısma tekabül eden 619,63 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesaplanan 238,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesaplanan 7,30 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda dava değeri itibariyle kesin olarak karar verildi. 09/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır