Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/225 E. 2021/761 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/225 Esas
KARAR NO : 2021/761 Karar

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 19/05/2020
KARAR TARİHİ : 29/09/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mülkiyeti davacıya ait ve … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … Bulvarında trafiğin yavaşlaması nedeniyle yavaşlamışken arkasından gelen … sevk ve idaresindeki … plakalı araçta yavaşlamasına rağmen onun da arkasından gelen … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın duramayarak … plakalı araca arkadan çarptığını, bu çarpma nedeniyle … plakalı araçta davacıya ait … plakalı araca arkadan çarpma suretiyle zincirleme maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacının aracında meydana gelen hasarın … plakalı aracın arkadan çarpması suretiyle meydana geldiğini, meydana gelen kazada davacının kusuru bulunmadığını, … plakalı araç sürücüsü kusurlu olduğunu, davalı sigorta şirketi kazada kusurlu olan … plakalı aracın ZMMS poliçesini tanzim eden şirket olup davacı Şirkete ait olan araçta meydana gelen hasardan poliçe limiti ile sorumlu olduğunu beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; 22.07.2019 tarihinde İzmir ili … İlçesi … Bulvarı’nda davalı şirketin … plakalı aracının da karıştığı , zincirleme bir trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde taraflarca trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmiş olup, davalı şirketin aracının ZMMS poliçesini düzenleyen … Sigorta A.Ş’ye , davacı tarafça aracındaki değer kaybı için müracaat edildiğini, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde davacının aracında meydana gelen 2.210,49 .-TL değer kaybı , sigorta şirketince , davacıya ödendiğini, Davacının aracında meydana gelen tüm değer kaybı , müvekkil şirketin ZMMS sigortasını düzenleyen … Sigorta A.Ş. Tarafından karşılanmasına rağmen sebepsiz zenginleşmeye neden olabilecek şekilde yeniden araçtaki değer kaybına ilişkin dava açması haksız ve kötü niyetli olduğunu, kaza neticesinde davacı tarafından sunulan fotoğraflar dahi , araçta ciddi herhangi bir hasar olmadığını net bir biçimde ortaya koyduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde … numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 19.12.2018-2019 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, -Müvekkil şirketin Karayolları Trafik Kanunun Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, Poliçeye müstenit sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olmakla beraber; masraf, vekâlet ücreti sorumluluğununda da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, dava haksız fiile dayalı olup davacı tarafın sigortalımız araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlayamaması halinde müvekkil şirketin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, KTK. m.86 gereğince araç işleteninin ve sürücünün kusursuz olduğu hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğü olmayacağını, Müvekkil sigorta şirketi sigortalısının kusuru oranında ve ancak gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğunu, sigorta bir zenginleşme aracı olmayıp sigorta şirketinin, sigortalı aracın sebep olduğu riziko sebebiyle üçüncü kişilere ait mal veya bedeni zarardan ötürü poliçede gösterilen limit meblağın tamamını değil üçüncü kişilerin maruz kaldığı gerçek zarar miktarını araştırıp saptayarak ödenmesinin esas olduğunun dolaylı ve yansıma zararlar poliçe teminatı dışında olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurulu Trafik İhtisas Dairesinin 05/03/2021 Tarihli ve … sayılı raporunda; Sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobili ile seyri esnasında olay yerinde araç trafiği nedeniyle yavaşladığı esnada geriden seyreden aracın aracına arkadan çarpması ile meydana gelen kazada atfı kabil kusuru bulunmadığını, Sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobili ile geldiği olay yerinde araç trafiği nedeniyle yavaşladığı esnada geriden seyreden aracın duramayarak aracına arkadan çarpması ile meydana gelen kazada atfı kabil kusuru bulunmadığını, Sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın durmayarak … plaka sayılı otomobili ile seyri esnasında yola gereken dikkatini vermeyip önünde seyreden araç ile takip mesafesini korumadığı,önünde seyreden aracın yavaşlaması ile duramayarak bu araca arkadan çarptığı kazada asli kusurlu olduğunu, değer kaybı yönünden; İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunulmak üzere tanzim edilen 21.10.2020 tarihli bilirkişi raporunda sürücü …’un %100 oranında kusurlu olduğu,… plaka sayılı otomobilde 2.700,00.-TL değer kaybı meydana geldiği,araç mahrumiyet bedelinin 400,00.-TL olduğu belirtildiğini, Mevcut verilere göre … plaka sayılı otomobildeki hasarın işçilik dahil 1.470,00.-TL olduğu 25.07.2019 tarihli ekspertiz raporunda belirtilmiş olup aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki ikinci el rayiç değerinin 105.000,00.-TL civarı olduğu,aracın yaşı,özellikleri,hasar miktarı,hasarlı kısımların özelliği değerlendirildiğinde dava konusu araçta 2.700,00.-TL değer kaybı meydana geleceği kanaatine varan heyetimizce, bu duruma göre hasar ve zarar aşağıda belirtildiğini, Aracın kaza tarihindeki 2. el piyasa değerinin 105.000,00-TL olduğunu, kaza sonrası 2. el piyasa değerinin 102.300,00-TL olduğunu, değer kaybı yönünden; 2.700,00.- TL değer kaybı meydana geldiği,sigorta şirketinin 2.210,49.-TL davacı tarafa ödeme yaptığının anlaşıldığı,değer kaybı için 2.700-2.210,49=489,50.-TL daha ödeme yapılması gerektiği, Araç Mahrumiyet Bedeli Yönünden; dava konusu … plaka sayılı otomobildeki hasar miktarı,hasarlı kısımların özelliği değerlendirildiğinde aracın makul tamir süresinin 4 iş günü olduğu,aynı özellikte bir aracın günlük kira bedelinin 100,00.-TL olduğu, bu süre zarfında oluşan araç mahrumiyet bedelinin 100×4 iş günü=400,00.-TL olduğu, sonuç olarak Sürücü …’nun atfı kabil kusurunun bulunmadığını, Sürücü …’in atfı kabil kusurunun bulunmadığı, Sürücü …’un %100(yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Dava konusu … plaka sayılı otomobilde meydana gelen değer kaybının plaka sayılı otomobilin değer kaybının 2.700,00-TL olduğu,sigorta şirketinin 2.210,49.-TL davacı tarafa ödeme yaptığının anlaşıldığı, değer kaybı için 2.700-2.210,49=489,50.-TL daha ödeme yapılması gerektiği, araç mahrumiyet bedelinin 400,00.-TL olduğu,” şeklinde belirtilmiştir.
21/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı … Sigorta A.Ş.’ne … sayılı trafik poliçesiyle 19.12.2018-2019 tarihleri arasında ZMMS trafik sigortalı davalı …. A.Ş.’nin maliki olduğu diğer davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile meydana gelen kazanın oluşumunda asli derecede %100 oranında kusurlu olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsü … meydana gelen kazada kusursuz olduğu, … plaka sayılı davacı araç sürücüsü … meydana gelen kazada kusursuz olduğu, … plaka sayılı aracın meydana gelen kaza sonucunda sigorta şirketinin eksik ödenen değer kaybı bedeli için 489,50-TL daha ek değer kaybı bedeli ödemesi yapması gerektiği, … plaka sayılı araçta meydana gelen kaza sonucunda aracın onarımı esnasında serviste kalması sebebiyle 400.00-TL ikame araç bedeli talebi oluşabileceği,” şeklinde belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava trafik sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat davasıdır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur” aynı yasanın 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
6100 Sayılı HMK’nın 266 ve devamı maddelerine göre çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesi ve rapor alınması gerekir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde;
Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına Thtar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız eylem, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için;
-Zarar verici bir fiil
-Bu fiilin hukuka aykırı olması
-Fiili İcra edenin kusurlu bulunması
-Fiil ve zarar arasında uygun illiyei bağının bulunması gerekir.
Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir,
Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir
davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır- Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması İle sonucun ortaya ÇIkmaSl kolaylaşmış İşe İlk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir-
Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yaşaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağl sorumluluğun temel öğesidir- Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcui olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her şomul Olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir;
-Zorlayıcı neden
-Zarar görenin ağır kusuru
-Üçüncü kişinin ağır kusuru
Somut olayda mülkiyetinin davacıya ait olduğu … sevk idaresindeki aracın seyir halinde iken haksız fiilin olduğu yere geldiği esnada trafik nedeniyle yavaşladığı, haksız fiile karışan dava dışı sürücünün de davacının yavaşlaması sebebiyle yavaşladığı, ancak davalı sevk ve idaresinde bulunan aracın yavaşlamadığı, bunun neticesinde dava dışı sürücünün kullandığı araca çarptığı, dava dışı sürücünün aracının çarpmanın etkisiyle …’nun sevk ve idaresindeki araca arkadan çarptığı, davalının bu durumda araç ile seyir esnasında iken gerekli dikkat ve özen yükümlülüğüne uygun davranmadığı ve bundan ötürü yola gereken dikkati veremediği, önünde seyreden araçlarla takip mesafesini koruyamadığı ve anılan bu nedenle 2918 sayılı yasaya aykırı hareket etmek suretiyle kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiği, bu kaza sonucunda mülkiyeti davacıya ait olan araçta maddi zarar meydana geldiği anlaşılmıştır.
Bu açıklamalar ışığında davalının 2918 sayılı yasanın seyir halinde iken önündeki araçlarla takip mesafesini korumaya dayalı hükmünü ihlal ettiği, bu fiilin kusurlu ve hukuka aykırı olduğu, bunun neticesinde başka araçlara çarpma durumunun gerçekleştiği ve bir zararın meydana geldiği, meydana gelen bu zarar ile davalının kusurlu ve hukuka aykırı fiili arasında uygun illiyet bağının bulunduğu(somut olayda illiyet bağının kesen herhangi bir durumun olmadığı), davalının oluşan bu zarardan kusura dayalı haksız fiil sorumluluğu neticesinde sorumlu olduğu, diğer davalılar sigorta şirketinin ise davalının sevk ve idaresindeki aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası sigortacısı olduğundan bahisle ilgili sigorta poliçesi kapsamında sorumlu olduğu, diğer davalı şirketin ise kusursuz sorumluluk ilkesine dayalı olarak oluşan zarardan sorumlu oldukları, davalı …ın kusurlu ve hukuka aykırı davranışının varlığının diğer davalılarında sorumluluğunu gündeme getirdiği anlaşılmakla araç değer kaybı ve araç mahrumiyet bedeline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ İLE ;
-489,50-TL değer kaybı ve 400-TL araç mahrumiyet bedeli olmak üzere toplamda 889,50-TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine hükmedilen maddi tazminata dava tarihi itibariyle yasal faiz yürütülmesine,
2-Yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
3-Alınması gerekli toplam 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL nin mahsubu ile 4,90-TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 581,50 TL yargılama gideri ve peşin alınan 54,40 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 889,50-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine
6-1320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının talep halinde yatırana iadesine,
Dair, miktar bakımından kesin olarak verilen karar davalıların yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.29/09/2021

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır