Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/221 E. 2021/979 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/221 Esas
KARAR NO : 2021/979

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ : 11/05/2020
KARAR TARİHİ : 11/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği 11/05/2020 tarihli dava dilekçesinde; davacının oğlu olan …’ın 2006 yılında davalı kooperatife peşin ödemeli olarak ortak olduğunu, daha sonra …’ın hissesini 2009 yılında noter huzurunda devrettiğini, bu durumunda kooperatif tarafından zımni olarak kabul edildiğini, noter huzurunda yapılan sözleşmenin kooperatife elden teslim edildiğini, sonrasında genel kurula da sunulduğunu ancak buna rağmen kooperatif tarafından davacının üye kaydının yapılmadığını, davacının işbu taşınmaz üzerinde tadilatlar yaparak uzun yıllardır bu taşınmazda oturduğunu, taşınmazla ilgili tüm fatura ve aboneliklerin davacı adına olduğunu, ancak davalı kooperatif tarafından aidat borcuna ilişkin olarak ihtarnamelerin kooperatif hissesini yıllar önce devretmiş olan …’a gönderilmiş olmasının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, zaten peşin ödemeli ortak olan …’ın üye olduğu tarihte kooperatif tarafından inşaat tamamlanarak evlerde teslim edildiğine göre artık aidat borcundan bahsedilmesinin mümkün olmadığını, taşınmazın aidat borcuna ilişkin olarak gönderilen ihtarnamenin usul ve yasaya aykırı olmasının yanında aidatların neye ilişkin olduğu , hangi yıla, hangi aya ve hangi kalemlere ilişkin olduğu , ne kadar faiz işlediği gibi unsurların somut olarak yer almaksızın ödeme talep edilmesinin hukuka açıkça aykırı olduğunu, kooperatife karşı yükümlülüklerini yerine getiren ve kooperatifin oğlu adına tahsis etmiş olduğu taşınmaza ilişkin hissesini noter huzurunda devir alan davacıya kura çekimi sonucu isabet eden C – 2 Blok 2 no’lu dairenin tapusunun verilmeyerek kooperatifin kötüniyetli işlemleriyle davacının 2006 yılından beri oturduğu evinde işgalci konumuna düşürülerek açıkça mağdur edildiğini, kooperatif tarafından üyeliğini devretmiş olan …’a söz konusu ihtarnameler gönderilerek sonrasında da kaynağı dahi belli olmayan bu borçlar gerekçe gösterilerek yönetim kurulunca ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmiş olup, bu kararın yok hükmünde olduğunun tespiti için dava açıldığını, yine davalı kooperatif tarafından davacı ve oğlu hakkında ecrimisil ve müdahalenin meni talebiyle İzmir……. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasıyla dava açıldığını ve davacının işgalci konumuna getirildiğini, davacıyla aynı durumda olan ortaklara daire tapularının verildiği halde davacıya verilmemiş olmasının Kooperatifler Kanunun 23 maddesine aykırılık teşkil ettiğini belirtmiş ,öncelikli olarak ihtiyati tedbir talebinin kabulüyle davaya konu…. İli,….İlçesi, …… Mahallesi, …… Ada, ..Parsel, ….Blok ……No’lu Bağımsız Bölüm üzerindeki davalıların hissesinin 3 kişilere devrinin önlenmesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, işbu dava ayni bir hakka dayalı olduğundan ve davacının da söz konusu taşınmazdan tahliye edilme tehdidiyle karşı karşıya olduğundan tahliyenin bu aşamada tedbiren durdurulmasına, davanın kabulüyle davacının davalı kooperatife üye olduğunun tespitine ,……İli, …… İlçesi, …Mahallesi, …… Ada, …..Parsel, … Blok ……No’lu Bağımsız Bölüm numaralı taşınmazdaki davalı arsa sahipleri adına kayıtlı bulunan hisselerin iptaliyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ………ve … vekili Mahkememize verdiği 24/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde; davacı taraf ile aralarında hiçbir hukuki bağ bulunmadığını, davalıların İzmir Balçova 198/38 ve – 73 parsel numaralarında kayıtlı başka kişiler ile hissedar oldukları taşınmazları ile ilgili dava dışı … adlı yüklenici ile İzmir … Noterliğinin 26/08/1997 tarih ve …yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıklarını, sözleşme sonrasında imar değişikliği sebebiyle parsellerin … ada….parsel ve ……. ada 1 parsel olarak tescil edildiğini, yüklenicinin haklarını davalı ………. Yapı Kooperatifine devrettiğini ve kooperatif tarafından inşaata başlandığını, bir kısım inşaatların bitirildiğini, bir kısım inşaatlar bitirilmeden kooperatif tarafından sözleşmeye aykırı olarak paylaşım oranlarının değiştirilmesi yönünde ihtilaf çıkarıldığını ve yüklenici kooperatif tarafından devralınan sözleşme gereğince edimlerin yerine getirilmediğini, kooperatif tarafından açılan paylaşımın belirlenmesi ve arsa sahipleri tarafından açılan karşı davaların halen İzmir ….AHM ‘nin ………. sayılı dosyası ile devam ettiğini, dava konusu edilen bağımsız bölümün de bu sözleşme sonucu kurulan kat irtifakı sonucu davalılar adına irtifak hakkı tesis edilen bağımsız bölüm olduğunu, davacının kooperatif üyeliğinin tespitini talep ettiğini, bu talebin kendileri dışında bir talep olduğunu, davalıların kooperatifin tüm edimlerini ve inşaattaki eksiklikler ile gecikmeler karşılığı uğranılan zararları ödediği takdirde, dava konusu bağımsız bölümün kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan kooperatife devredileceğini, davacı ile davalılar arasında bir hukuki bağ bulunmadığından davanın husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, İzmir 3. AHM’nin 2012/75 esas sayılı dosyasındaki yargılama ve ihtilafın devam ettiğini, bunun yanında arsa sahiplerinin çeşitli mahkemelerde açtıkları tazminat davalarının da devam ettiğini, bu aşamada kooperatif tarafından edimler tam olarak yerine getirilmediğinden tapu devrinin mümkün olmadığını belirtmiş , davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine, esasa girilmesi halinde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı kooperatif vekili Mahkememize verdiği 24/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde; davacının oğlu …’ın kooperatifin inşa ettiği …. Blok Kat… Nolu bağımsız bölüme devir yolu ile üye olduğunu, İzmir …… Noterliğinin 14/08/2000 tarih ……… yevmiye sayılı düzenleme şeklinde kura çekiliş tutanağına göre dava konusu bağımsız bölüm üyeliğinin …’e çıktığını, …’in üyeliği 14/03/2001 tarihli yönetim kurulu kararı ile … ile takas ettiğini, …’ın 14/03/2001 tarihli yönetim kurulu kararı ile üyeliği …’a devrettiğini, …’ın 17/09/2001 tarihinde yönetim kurulu kararı ile üyeliği …e devrettiğini, …in üyeliğinin …’a devrine ilişkin kooperatif kayıtlarında belge olmadığı gibi yönetim kurulu kararı da bulunmadığını ancak 25/06/2006 tarihinde yapılan olağan genel kurulunun hazirununda … dava konusu bağımsız bölüm ortağı göründüğünden ve daireyi de kullandığından kooperatifte üye olarak kabul edildiğini, bu genel kuruldan itibaren üyelikten çıkarılıncaya kadar …’ın bu dairenin ortağı olarak hazirunda yerini aldığını, …’in peşin ödemeli ortak olmadığını, kooperatifte bu tür özel statüde ortaklık bulunmadığını, bu yönde alınmış herhangi bir genel kurul kararı bulunmadığını, diğer tüm ortakların ödediği genel kurulda belirlenen aidatların davacının oğlu içinde geçerli olduğunu, kooperatifin bir kısım inşaatları tamamladığını, kura çekimi yaparak daireleri ortaklara tahsis ettiğini ancak kooperatifin arsa maliklerine daire teslimi yapamadığını, arsa malikleri ile arasında hangi dairenin kime ait olacağına ilişkin sözleşme ve protokolde bulunmadığını, ortakların inşa edilen dairelerde oturduğunu , arsa maliklerine daire verilmediğini, bir kısım ortakların arsa sahiplerine verilmesi gereken dairelerde oturduğunun ortaya çıktığını ve arsa malikleri ile İzmir 3. AHM’de yaklaşık 15 yıldır davaların başladığını, arsa maliklerine verilecek dairelerin imalatların 2013 yılı ve sonrasında genel kurullarda karar altına alınan aidatlar ve toplanan paralarla yapıldığını, dairelerin yapı kullanma izin belgesinin yeni alındığını, arsa sahiplerine verilmesi gereken ancak ortaklar tarafından kullanılan daireler içinde her ortağın dairesinin şerefiyesine göre arsa sahiplerine para verilmesinin genel kurulda kararlaştırıldığını, kararlaştırılan yükümlülükleri yerine getiren ortakların dairelerinin arsa sahipleri tarafından ortağa tapu devirleri yapılarak ferdileşmelerin gerçekleştirildiğini, devam eden inşaatlar için ve arsa sahiplerine ödenecek paralar için genel kurullarda aidat kararları alındığını ve ortaklıktan çıkarılan davalının oğlu gibi birkaç üye dışında üyelerin tamamının belirlenen aidatları ödediğini, davacının 2009 yılında dava konusu bağımsız bölüme ilişkin üyeliği oğlundan devraldığını ve bu devri kooperatife bildirdiğini iddia ettiğini, kooperatife bu üyelik devrinin kesinlikle bildirilmediğini, tarafların üyelik devrini kendi aralarında gizlediklerini, kooperatif işlemlerini sonuçsuz bırakmaya yönelik olarak da kötü niyetli bu davanın açıldığını, kooperatife bildirilmediği sürece üyelik devir sözleşmesinin kooperatife karşı hüküm ifade etmediğini, ortaklıktan çıkarılma işleminin kesinleşmesine kadar konutun üyesinin … olduğunu, … ‘ın kooperatife karşı borçlarını ödemediğinden 27/02/2016 tarih 12 sayılı yönetim kurulu kararı ile yönetimden çıkarıldığını, ihraç kararının İzmir….. Noteriliğinin 29/07/2016 tarih ……….sayılı kararı ile bildirildiğini, bu karara karşı itiraz ve dava yoluna gidilmediğinden kararın kesinleştiğini, kooperatifin üye …’ın dairede anne ve babasının oturduğunu öğrendiğini ve …’a İzmir …. Noterliğinin 12/12/2016 tarih ……. sayılı ihtarnamesini göndererek …’ın kooperatif yönetimi ile ilgisi kalmadığından kullanmakta olan konutun tahliye edilmesini istediğini, kooperatifin 08/07/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı genel kurul toplantısına …’ın bizzat katıldığını, 2016 yılında yapılan 2015 yılı olağan genel kurul toplantısına davacının oğluna vekaleten katıldığını, üyelik devrini bildirmediğini, üyeliği devrettiği iddia edilen …’ın kooperatifin …….hesabına 05/08/2017 tarihinde 9.955,00 TL para yatırdığını, davacının ilk kez İzmir ….. AHM ‘de açılan davada üyelik devir sözleşmesini mahkemeye sunarak üyelik iddiasında bulunduğunu, kooperatif yönetiminin de bu dava dolayısıyla devir sözleşmesinden haberdar olduğunu, yargılama sonucu mahkemece ” kooperatif kayıtlarında çıkarılma kararının kesinleşmesine kadar …’ın üye olarak gözüktüğünü, davaya konu taşınmazın üye adına tahsisli olduğunu, kooperatif kayıtlarına yansımayan davalıların kendi aralarında yaptıkları sözleşmenin kooperatifi bağlamayacağı ” kabul edilerek her iki davalının da taşınmazdan tahliyesine karar verildiğini, dosyanın İstinafta olduğunu, kooperatif yönünden davacının üyeliğinin zımni kabulünün söz konusu olmadığını, kooperatifin konutu üyesine tahsis etmesinden sonra üyenin bu yeri tasarruf etmesi başkalarına bedelli ya da bedelsiz kullandırmasının kooperatifi ilgilendirmediğini, üyenin kendi aile fertleri ile birlikte oturmasının bu şahısların üye olarak kabul anlamına gelmediğini, davacının abonelik sözleşmelerini ne sıfatla yaptığının bilinmediğini, aboneliklerin üzerine olmasının üyelik hakkı kazandırıcı bir işlem olmadığını, sabit peşin ödemeli ortaklığın çok özel statülü bir ortaklık olduğunu, kooperatifin bu statüde ortağı olmadığını, böyle bir ortaklığın ancak genel kurul kararı ile mümkün olduğunu, böyle bir genel kurul kararının bulunmadığını, …’a üyelikten ihraç prosedüründe gönderilmesi gereken tüm ihtarların gönderildiğini, verilen yasal sürede borç ödenmeyince üyelikten ihraç kararı alınıp tebliğ edildiğini, tebliğden itibaren 3 aylık yasal süre içerisinde genel kurula itiraz ya da dava yoluna gidilmediğinden ihraç kararının kesinleştiğini, dava için hak düşürücü sürelerin geçtiğini, davacının üyelik tespit talebinin yerinde olmadığını, üyelik devir sözleşmesinin kooperatife bildirilmediğini, devrin kooperatif açısından hüküm ifade etmediğini, üyeliği devralındığı belirtilen şahsın üyelikten ihraç edildiği ve kararın kesinleştiğini, tapu iptal ve tescil talebinin yerinde olmadığını, tapuların aidat borçlarını tamamını eksiksiz olarak ödeyen üyelere verildiğini, tapu kaydı üzerine tedbir talebinin yerinde olmadığını, davacının halen işgalci olarak oturduğu daire ile ilgili mülkiyete yönelik hiçbir hukuki dayanağı olmadığını, davacının tedbir isteminin yerinde olmadığını belirtmiş , üyeliğin tespiti yönünden davanın reddine, davacının kooperatif üyeliği mümkün olmadığından tapu iptal ve tescil talebinin reddine, yasal koşulları oluşmayan tedbir isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir … ATM’nin …….. Esas sayılı dosyasının UYAP suretinin incelemesinde; davacının …, davalının … … Konut Yapı Kooperatifi, davanın 22/07/2016 tarihli …sayılı kooperatif yönetim kurulu kararının yokluğunun tespiti davası olduğu, dosyanın halen derdest olduğu belirlenmiştir.
İzmir … AHM’nin …Esas …. Karar sayılı dosyasının UYAP suretinin incelemesinde; davacının … … Konut Yapı Kooperatifi, davalıların … ve …, davanın el atmanın önlenmesi ve ecri misil davası olduğu, mahkemece 08/10/2019 tarihinde davanın kısmen kabulü ile davaya konu tapuda İzmir İli Balçova İlçesi .. Mah ……..ada …….. parselde bulunan … Blok Zemin Kat.. nolu bağımsız bölüme ve adres olarak … Sokak No …….Blok Daire ….Balçova İzmir adresindeki taşınmaza davalılar tarafından yapılan haksız müdahalenin meni ile davalıların anılan konuttan tahliyelerine , taleple bağlı kalınarak dava tarihine kadar hesaplanan 7.300,00 TL ecri misil bedelinin 6.000,00 TL sinin her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen , 1.300,00 TL sinin ise sadece … ‘tan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verildiği , dosyanın İstinaf incelemesinde olduğu ve kararın henüz kesinleşmediği belirlenmiştir.
Davacının davalı kooperatif ortağı olup olmadığının belirlenmesine yönelik olarak dosya ve kooperatif kayıt ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan 13/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davanın, 09/10/2009 tarihinde Uluborlu Noterliğinde düzenlenen 000765 yevmiye nolu devir sözleşmesine dayanarak dava dışı … adına tesis edilmiş olan ortaklığın devir yolu ile davacı … ‘a geçtiğinin tespit edilmesi ile ilgili olup bağlı olarak … ‘a tahsis ve tesis edilmiş olan taşınmazın mevcut tapusunun iptal edilip davacı … adına tescil edilmesinin talep edildiği, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu (mad:14) ve Ana Sözleşme (mad:17) hükümlerine göre ortaklık devirlerinde, ortaklığı devir eden ile devir alanın anlaşıp, bu konudaki iradelerini açıkça ortaya koymaları ve bu hususu Yönetim Kuruluna yazılı olarak bildirmeleri gerektiği , Yönetim Kurulunun, ortaklık şartlarını taşıması kaydıyla, devir olan kişiyi ortaklığa kabul etmekten kaçınamayacağı , ortaklık devrinin, Yönetim Kurulunun kabulü ile tamamlandığı , dosyada, davacı … ile dava dışı … arasında imzalanmış olan 09.10.2009 tarihli Kooperatif Hisse Devir Sözleşmesi’nin davalı kooperatife teslim edildiğinin iddia ve ispat edilmediği , yapılan incelemede de, bu nitelikte herhangi bir bulguya rastlanmadığı , davalı kooperatife ait defter ve kayıtlar üzerindeki tespitlere göre, ortaklık devri ile ilgili herhangi bir karara rastlanmadığı , yevmiye kayıtlarında, … ile … arasında hesap aktarımı yapılmadığı ,devir tarihinden sonraki genel kurul toplantılarına … Tekkanıt’ın davet edildiği; hazırun listelerinde de, ortak olarak …’a değil, …’a yer verilmeye devam edildiği , …’ın, bu genel kurul toplantılarından bazılarına katıldığı veya kendisini temsil etmek üzere vekil tayin ettiğinin görüldüğü, 2016 yılında ortaklık yükümlülükleri kapsamında dava dışı … tarafından 9.955,00 TL ödeme yapıldığı ,bu tespitlerin, ortaklık devrinin, kooperatif tarafından eylemli olarak kabullenilmesinin söz konusu olmadığını gösterdiği, … tarafından 22/07/2016 tarih ve 2016/12 sayılı ortaklıktan çıkarma kararının yok hükmünde olduğunun tespiti talebi ile dava açıldığı, İzmir 2 ATM ‘de görülmekte olan 2020/242 Esas sayılı davada davanın reddine karar verilecek olursa … adına tesis edilmiş olan ortaklık sona ermiş olacağından … adına tesis edilmiş olan ortaklığın devir yolu ile … ‘a geçmesinin söz konusu olmayacağı, davanın kabulü ile 22/07/2016 tarih ve 2012/16 sayılı yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğuna karar verilecek olursa … adına tesis edilmiş olan ortaklık varlığını sürdürmüş olacağından davacı … ‘ın devir sözleşmesine dayanarak ortaklığa hak kazandığından söz edilebileceği, gerçek kişi davalıların arsa sahipleri olduğunun anlaşıldığı, arsa sahipleri ile kooperatif arasında imalatların eksik ve ayıplı olmasının yanı sıra konutların zamanında teslim edilememesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar bulunduğu ve bu konudaki sorunların yargıya intikal ettiği, kat irtifak tesisi ile konutların tamamı arsa sahipleri adına tescil edildiğinden ortaklara tahsis edilen konutların mülkiyetinin kooperatifin talep ve talimatı doğrultusunda doğrudan arsa sahipleri tarafından ortaklara devredildiğinin anlaşıldığı, arsa sahiplerinin eksik ve ayıplı imalatlar ile konutların geç teslim edilmesinden kaynaklanan alacaklarına karşılık konutlardan bir kısmını teminat olarak tutmak istediğinin görüldüğü, Yargıtay ‘ın yerleşik uygulamasına göre kooperatif ortaklarının tapu iptali ve tescil taleplerinin kabul edilebilmesi için ferdi mülkiyete geçilmiş olması, ortaklıktan doğan parasal yükümlülüklerin noksansız olarak yerine getirilmiş olmasının gerektiği, ortaklıktan doğan parasal yükümlülüklerin hesaplanabilmesi için öncelikle davacı … ‘ın ortak olup olmadığı konusunda uyuşmazlığın giderilmesi gerektiği, genel kurulca kararlaştırılmış parasal yükümlülüklerin bulunmasına karşılık davalı tarafından kooperatife herhangi bir ödeme yapılmadığı görüş ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda davacı tarafça davacının oğlu olan …’ın 2006 yılında davalı kooperatife peşin ödemeli olarak ortak olduğu, daha sonra …’ın hissesini 2009 yılında noter huzurunda devrettiği , bu durumun kooperatif tarafından zımni olarakta kabul edildiğinden bahisle davacı … ‘ ın davalı … … Konut Yapı Kooperatifinin üyeliğinin tespiti ile taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesine yönelik olarak davalılar hakkında Mahkememize dava açıldığı, davacının davalı kooperatif üyeliğinin tespiti talebi yönünden , 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu (mad:14) ve Ana Sözleşme (mad:17) hükümlerine göre ortaklık devirlerinde, ortaklığı devir eden ile devir alanın anlaşıp, bu konudaki iradelerini açıkça ortaya koymaları ve bu hususu Yönetim Kuruluna yazılı olarak bildirmeleri gerektiği , Yönetim Kurulunun, ortaklık şartlarını taşıması kaydıyla, devir olan kişiyi ortaklığa kabul etmekten kaçınamayacağı , ortaklık devrinin, Yönetim Kurulunun kabulü ile tamamlandığı , dosyada davacı … ile dava dışı … arasında imzalanmış olan 09.10.2009 tarihli Kooperatif Hisse Devir Sözleşmesi’nin davalı kooperatife teslim edildiğinin iddia ve ispat edilemediği , kooperatif kayıtları içerisinde bu nitelikte herhangi bir bulguya rastlanmadığı , davalı kooperatife ait defter ve kayıtlar üzerindeki tespitlere göre, ortaklık devri ile ilgili herhangi bir karara rastlanmadığı , yevmiye kayıtlarında, … ile … arasında hesap aktarımı yapılmadığı ,devir tarihinden sonraki genel kurul toplantılarına … Tekkanıt’ın davet edildiği , hazirun listelerinde de, ortak olarak …’a değil, …’a yer verilmeye devam edildiği , …’ın, bu genel kurul toplantılarından bazılarına katıldığı veya kendisini temsil etmek üzere vekil tayin ettiğinin görüldüğü, 2016 yılında ortaklık yükümlülükleri kapsamında dava dışı … tarafından 9.955,00 TL ödeme yapıldığı ,bu tespitlerin, ortaklık devrinin, kooperatif tarafından eylemli olarak kabullenilmesinin söz konusu olmadığını gösterdiği bu hususlar göz önüne alındığında davacının davalı ……Konut Yapı Kooperatifi üyesi olmadığı ve davacının söz konusu talebinin reddinin gerektiği, davacının tapu iptal ve tescil talebi yönünden de , davacının tapu iptal ve tescil talebinin dayanağının davacının davalı kooperatif üyesi olması ve ortaklık hakkına dayalı olarak taşınmazın adına tescili gerektiği iddiasına dayalı olduğu ,davacı … ‘ ın davalı kooperatif üyesi olmaması nedeniyle tapu iptal ve tescil talebinin de dayanağının bulunmadığı , tapu iptal ve tescil talebinin de bu gerekçe ile reddinin gerektiği incelenen tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan harç fazla olduğundan 111,48 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalılar kendilerine vekil ile temsil ettirdiklerinden 4.080,00 TL tek vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
Dair; tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar davacı vekili Av. ….. ile davalı kooperatif vekili Av. ……. ‘ın yüzüne karşı diğerlerinin yokluğunda açıkça okunup anlatıldı. 11/11/2021

Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza