Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/189 E. 2021/386 K. 07.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/189 Esas
KARAR NO : 2021/386

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/03/2020
KARAR TARİHİ : 07/04/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 6 adet IP telefon satışına ilişkin düzenlenen faturaya konu malların teslim edilmediği gerekçesiyle davacının davalıya yapmış olduğu ödemenin iadesi istemi ile davalı aleyhinde takip başlattığı, davalının takibe itirazı üzerine takibin durduğu, davacının işyerinde kullanmak üzere davalı şirketle 6 adet telefon alımı için anlaşma yaptığı, davalının faturaya konu malları telefonu teslim etmediği ve kurulumunu da yapmadığı, davalının itirazının haksız olduğu, davalının maksadının alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğun belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin telekom iletişim ve bilişim alanında mal ve hizmet sunduğunu, bu kapsamda davacı ile sözleşme yaptığını, davacıya … hatlı numara tesis edildiğini, anons kaydı oluşturulduğunu, sınırsız görüme kaydı sağlandığı, faks, mail ve sms paneli kurulduğunu, buna göre sunduğu hizmetlerin bedelini peşin aldığını, davacıya karşı sözleşme ile üstlenmiş olduğu tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin süreklilik arz ettiğini, bu nedenle davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amaçlı yapılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptali davasıdır.
DELİLLER:
-Taraflar arasındaki sözleşme, protokol ve faturalar,
-İzmir … İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyası,
-Taraflara ait ticari defter ve kayıtlar
-Bilirkişi … ve …’nun 04/01/2021 tarihli raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İtirazın iptali davasının koşullarını; ilamsız bir icra takibine girişilmesi, bu takip nedeniyle çıkarılan ödeme emrine 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edilmiş olması, borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde mahkemeden itirazın iptalinin talep edilmesi şeklinde sıralamak mümkündür.
İtirazın iptali davası icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410 Esas, 2004/471 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
2004 Sayılı İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231).
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacının, davalı aleyhinde İzmir … İcra Dairesinin … sayılı dosyasında ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağa istinaden 2.760,00 TL asıl alacak üzerinden takip başlattığı, ödeme emrinin borçluya 13/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun yasal süresi içerisinde 20/01/2020 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, işbu itirazın iptali davasının bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde ikame edildiği, borçlunun itirazının iptalinin talep edildiği, davacının davalı ile aralarında sanal santral hizmetine ilişkin sözleşme olduğu, bu sözleşme kapsamında davalının kendisinden 6 adet cihaz bedeli olarak 2.760,00 TL tahsil ettiği, ancak cihazları teslim etmediğini iddia ettiği, davalının ise yapılan tahsilatın karma nitelikte telekomünikasyon sözleşmesi kapsamında sunulan kurulum ücreti, anons kaydı, hat tahsisi, dijital platform kurulması ve sms paneli hizmet bedeline ilişkin olduğunu savunduğu, takip dayanağı olarak gösterilen fatura incelendiğinde 6 adet telefonun satışına ilişkin olduğu, faturada davalının bildirdiği hizmetlerin satışına ilişkin herhangi bir kaydın yer almadığı, belirtilen fatura tutarında ödeme yapıldığı hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, ihtilafın yapılan ödemeye konu malın teslim edilip edilmediği ve iadesinin gerekip gerekmediği hususunda olduğu, her ne kadar davalı ödemenin kurulum ücreti, anons kaydı, hat tahsisi, dijital platform kurulması ve sms paneli gibi hizmetlere ilişkin olduğunu savunmuş ise de, taraflar arasındaki sözleşmede cihaz teminine ilişkin ayrı kayıt bulunduğu, bu kayda göre davalı tarafından sağlanacak cihazlar için ayrıca ücret talep edileceğinin taraflarca kararlaştırıldığı, bu sebeple fatura içeriği ile sözleşme bir arada değerlendirildiğinde davacının davalıya yapmış olduğu 2.760,00 TL’lik ödemenin cihaz bedeli ödemesi olduğunun kabulü gerektiği, davalı tarafından söz konusu 6 adet cihazın davacıya teslim edildiği ispatlanmadığından davacının yapmış olduğu ödemenin iadesini talep edebileceği, ayrıca uyuşmazlığa konu alacak miktarı likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin yasal şartlarının oluştuğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA,
2-2.760,00 TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 552,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli 188,53 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 134,13 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç, 900,00 TL bilirkişi ücreti ve 38,50 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.047,30 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. fıkrası uyarınca 2.760,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
7- İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının merciine İADESİNE,
8-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 341 vd. Maddeleri uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/04/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA