Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/168 E. 2021/599 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/168 Esas
KARAR NO : 2021/599

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 09/03/2020
KARAR TARİHİ : 29/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle; Müvekkili bankanın İzmir … Şubesi ile davalı borçlu şirket arasında 17.05.2017 tarihli kredi sözleşmesine istinaden davalıya krediler kullandırıldığı, vadesinde ödenmeyen alacağın tahsili için ve 35.990,00 TL gayrinakit alacaktan doğan çek yapraklarının yasal sorumluluk bedellerinin vadesiz bir hesapta depo edilmesi gereken tutarın nakde dönüşmesi halinde çek yaprak bedellerinin tahsili için tahsilde tekerrür olmamak üzere İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, diğer davalı borçlu …’ın iş bu kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, davalı borçluların takibe haksız olarak itiraz ettiklerinden bahisle itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesiyle; Davacı tarafın müvekkillerine karşı haksız ve dayanaksız olarak ilamsız icra takibi başlattığı, kefalet sözleşmesinde şartların kefilin kendi el yazısı ile yazılması ve eşinin yazılı onayının alınmasının gerektiği, kefalet sözleşmesinde kefil somut ve net bir biçimde borca kefil olduğunu kabul eden ifadeyi el yazısı ile yazmak zorunda olduğu, dava konusu sözleşmenin hukuka uygun bir şekilde kurulmadığı, ayrıca davacı tarafın faiz talebinin de haksız olduğu, takip konusu faturalara itiraz edilmediği ve ticari defterlere işlenmiş olması tek başına yeterli olmadığından bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER 1-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davaya konu İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası getirtilmiş olup, dosyanın incelenmesinden davacı banka tarafından davalı borçlular aleyhinde 01.10.2019 tarihinde 117.092,01 TL asıl alacak, 13.859,50 TL işlemiş temerrüt faizi, 692,98 TL %5 BSMV, 123,90 TL ihtiyati haciz masrafı, 606,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 132.374,39 TL nakit alacak ve ayrıca 35.990 TL gayrinakit alacağın deposunu teminen ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı borçluların süresi içerisinde icra takip dosyasına sunmuş oldukları itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 31.12.2020 tarihli raporda sonuç olarak; davacı banka tarafından davalı şirkete 17.05.2017 tarihli sözleşme öncesi bilgilendirme formu ve 17.05.2017 düzenleme tarihli 1.500.000,00 TL limitli Genel Ticari Kredi Sözleşmesi imzalatıldığı, sözleşme öncesi bilgilendirme formu ve sözleşmeyi davalı …’ın 1.500.000,00 TL kefalet limiti ile müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, sözleşmeye istinaden davalı asıl borçlu şirkete ticari krediler kullandırıldığı, hesabı üzerine çek karnesi verildiği, kredi ödemelerindeki aksamalar nedeniyle davacı banka tarafından kredi hesaplarının kat edildiği, davalılara ihtarname keşide edildiği, asıl borçlu şirketin 31.12.2018 tarihinde temerrüde düştüğü, davalı …’ın ihtar tebliğinin dosyaya sunulmadığından temerrüdünün 02.10.2019 takip tarihi itibariyle belirlendiği 02.10.2019 takip tarihi itibariyle 116.488,69 TL asıl alacak, 13.476,67 TL işlemiş akdi faiz, 673,83 TL faizin %5 gider vergisi, 606,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 123,90 TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 131.369,09 TL nakdi alacak toplamı, 35.990,00 TL gayrinakit çek depo tutarından davalıların sorumlu olduğu, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 116.488,69 TL asıl alacağına sözleşme hükümleri gereğince yıllık %20,15 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisini uygulama yetkisi olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
3-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 28.05.2021 tarihli ek raporda; Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 28.maddesinde taraflar iş bu sözleşmede belirtilen adresi yasal tebligat adresi olarak belirlendiği ve bu adrese yapılacak tebliğlerin kendisine yapılmış sayılacağı, yapılacak tebliğlere itiraz hakkının olmadığı, sözleşmede yer alan adrese yapılacak her türlü tebligatın noter veya postaya tevdi olunduğu tarihte kendisine yapılmış sayılacağı kabul ve taahhüt edildiği, ihtarnamelerin davalıların sözleşme adreslerine yapıldığı ve temerrüt tarihlerinin 31.12.2018 olduğu, kök raporda belirtildiği üzere kredilerin kullandırıldığı 13.07.2018 ve 17.07.2018 tarihlerinde geçerli akdi faiz oranının %22,50 olduğu, kredi hesaplarının kat edildiği 26.12.2018 tarihinde ise bankanın uyguladığı temerrüt faiz oranının kat ihtarında belirtildiği üzere yıllık %28,06 olduğu, 02.10.2019 takip tarihinde bankanın akdi faiz oranının %15,50 olduğu, temerrüt faiz oranı takip tarihinde geçerli akdi faiz oranı dikkate alınarak sözleşmenin 4.c madde hükmüne göre %15,50 akdi faizin %100 ilavesiyle temerrüt faiz oranı yıllık %31 olarak belirlendiği, ancak davacı banka %15,50 akdi faizin %30 ilavesiyle temerrüt faiz oranını daha düşük yıllık %20,15 olarak talep ettiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL/
Dava, İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış bulunan itirazın iptali davası olup, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında takip talepnamesinde talep edilen gayrinakit alacağa ilişkin maktu harç eksikliği davacı vekili tarafından giderilerek ilgili makbuz dosyaya ibraz edilmiştir.
Davacı banka ile davalı asıl borçlu şirket arasında 17.05.2017 tarihli 1.500.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi ve 17.05.2017 tarihli Sözleşme Öncesi Bilgilendirme Formu’nun imzalandığı, davalı …’ın 1.500.000,00 TL kefalet limiti ile işbu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında davalı asıl borçlu şirkete kredi kullandırıldığı ve çek karnesi verildiği, davacı banka tarafından İzmir … Noterliği’nin 26.12.2018 tarihli ihtarnamesi ile hesabın kat edildiği, davalı asıl borçlu şirket ile davalı kefile ihtarnamenin 28.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede verilen 1 günlük süre ile davalıların 31.12.2018 tarihi itibariyle temerrüdünün gerçekleştiği bilirkişi kök ve ek raporu ve dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Yine mahkememizce yapılan yargılama İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan yazıya verilen cevabın incelenmesinden davalı kefil …’ın asıl borçlu şirketin hissedarı olduğu ve bilirkişi raporunda da belirtildiği şekilde davalı …’ın Genel Kredi Sözleşmesi’ni 6098 Sayılı TBK’nın kefalet hükümleri doğrultusunda kefil olunan miktar, kefalet türü, kefalet tarihi el yazısıyla yazılmak suretiyle imzaladığı, bu kapsamda davalının imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi hükümleri gereğince davacı banka alacağından diğer davalı asıl borçlu şirketle birlikte kefalet limiti kapsamında kalmak kaydıyla müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından bankacı bilirkişiden rapor alınmış olup, düzenlenen kök ve ek raporda sonuç olarak; taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi’nin 4.c.maddesine göre temerrüt durumunda borca, akdi faiz oranın %100 oranında ilave yapılmak suretiyle tespit edilen temerrüt faiz oranının uygulanacağı hükmünü kabul ve edildiğini, kredilerin kullandırıldığı 13.07.2018 ve 17.07.2018 tarihinde geçerli akdi faiz oranının %22.50 olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 4.c.maddesine göre %15.50 akdi faizin %100 ilavesiyle temerrüt faiz oranının yıllık %31 olarak belirlendiği, ancak davacı banka tarafından %15.50 akdi faizin %30 ilavesiyle temerrüt faiz oranını daha düşük olarak yıllık %20.15 oranı üzerinden takip sonrası için işlemiş faiz talep edildiği bildirilmiştir.
Yine alınan bilirkişi kök ve ek raporunun birlikte değerlendirilmesi neticesinde ihtarname sonrası davacı bankanın kredileri normal hesaplarında devam ettirdiği, yapılan kısmi tahsilat sonrası riskin devam etmesi üzerine kredi hesaplarının 29.03.2019 tarihinde takip hesaplarına aktarıldığı, her iki borçlu açısından takip hesaplarına kredinin aktarıldığı 29.03.2019 tarihi dikkate alınmak suretiyle takip tarihi olan 02.10.2019 tarihine kadar yıllık %22.50 akdi faiz oranı üzerinden yapılan hesaplama neticesinde takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalılardan 116.488,69 TL asıl alacak, 13.476,67 TL işlemiş akdi faiz, 673,83 TL %5 BSMV, 606,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 123,90 TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 131.369,09 TL nakdi alacağının bulunduğu ve takip tarihinden itibaren 116.488,69 TL asıl alacağa %20,15 oranında temerrüt faizi ve %5 gider vergisi işletilebileceği sonucuna varıldığı bildirilmiş olup, bilirkişi raporu aynen benimsenip hüküm kurmaya elverişli bulunduğundan aynen hükme esas alınmıştır.
Yine alınan bilirkişi raporunda taraflar arasındaki sözleşmenin 20.maddesi gereğince davalı borçlular tarafından depo riski kabul ve taahhüt edildiğinden ve takip tarihi itibariyle asıl borçluya kullandırılan hesap üzerine keşideli çeklerden 10 adet çek yaprağının karşılıksız çıktığı ve 13 adet çek yaprağının bankaya iade edilmemesi sebebiyle 5941 Sayılı Yasa kapsamında bankanın ödemekle yükümlü olduğu 1.600 TL’den toplam 36.800 TL depo riski tespit edilmiş ise de davacı bankanın talebinin 35.990 TL olması nedeniyle bu talepte bağlı kalınmak suretiyle davacı bankanın 35.990 TL gayrinakit alacağının deposunu teminen talepte bulunabileceği sonucuna varıldığı bildirilmiş olmakla, taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi’nin kefalete ilişkin 9.maddesinde kefilin banka ile müşteri arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi’nin maddelerinin tamamını kendisi içinde aynen uygulanmasını kabul ve taahhüt ettiği ve Genel Kredi Sözleşmesi’nin “Gayrinakti Çek Taahhüt Kredisi” başlıklı 20.maddesinde ise depo riskinin kabul ve taahhüt edildiği anlaşılmakla, her iki davalının takip talepnamesindeki gayrinakit alacaktan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı talebi ile bağlı kalınmak suretiyle 35.990 TL gayrinakit alacak yönünden davacı bankaya karşı sorumlu oldukları kabul edilmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça takip talepnamesinde ihtiyati haciz gideri olarak 123,90 TL, ihtiyati haciz vekalet ücreti olarak da 606,00 TL talepte bulunulmuş ise de, mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı vekiline bu yöndeki talebi ile ilgili olarak dayanak belgeleri sunmak üzere süre verilmiş olup, dosyaya sunulan 24.06.2021 tarihli dilekçede ihtiyati haciz vekalet ücretinin 485,00 TL, ihtiyati haciz masrafının ise 100,20 TL olduğu bildirilmiş olmakla takip talepnamesinde 606,00 TL olarak talep edilen ihtiyati haciz vekalet ücreti 485,00 TL, 123,90 TL olarak talep edilen ihtiyati haciz gideri 100,20 TL olarak kabul edilmiştir.
Yukarıda anlatılan gerekçelerle ihtiyati haciz vekalet ücreti ve ihtiyati haciz masrafına ilişkin kısım yukarıdaki paragrafta belirtildiği şekilde düzeltilmek kaydıyla aynen benimsenip hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu gereğince davanın kısmen kabulüne, davalı borçluların İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptaliyle; nakit alacak yönünden davanın kısmen kabulüne: 116.488,69 TL asıl alacak, 13.476,67 TL işlemiş akdi faiz, 673,83 TL %5 BSMV, 485,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 100,20 TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 131.224,39 TL üzerinden, takip tarihinden itibaren 116.488,69 TL asıl alacağa %20,15 oranında temerrüt faizi ve %5 gider vergisi işletilerek takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine, likit olduğundan kabul edilen kısım yönünden hesaplanan 26.244,87 TL %20 icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, gayrinakit alacak yönünden davanın kabulüne : 35.990,00 TL gayrinakit alacağın davacı bankanın faiz getirmeyen bir hesabında deposunu teminen takip talepnamesindeki gayrinakit alacağa ilişkin diğer koşullarla takibin devamına, gayrinakit alacak yönünden likit olmadığından icra inkar tazminatı isteminin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE, davalı borçluların İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazlarının kısmen iptaliyle;
a) Nakit Alacak Yönünden Davanın KISMEN KABULÜNE: 116.488,69 TL asıl alacak, 13.476,67 TL işlemiş akdi faiz, 673,83 TL %5 BSMV, 485,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 100,20 TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 131.224,39 TL üzerinden, takip tarihinden itibaren 116.488,69 TL asıl alacağa %20,15 oranında temerrüt faizi ve %5 gider vergisi işletilerek takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,
Kabul edilen kısım yönünden hesaplanan 26.244,87 TL %20 icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
b) Gayrinakit Alacak Yönünden Davanın KABULÜNE : 35.990,00 TL gayrinakit alacağın davacı bankanın faiz getirmeyen bir hesabında deposunu teminen takip talepnamesindeki gayrinakit alacağa ilişkin diğer koşullarla takibin devamına,
Gayrinakit alacak yönünden icra inkar tazminatı isteminin yerinde görülmediğinden reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince gayrinakit alacak üzerinden hesaplanan 59,30 TL, nakit alacak üzerinden hesaplanan 8.963,93 TL nispi karar ve ilam harcı olmak üzere toplam 9.023,23 TL harçtan başlangıçta yatırılan 1.658,06 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 7.365,17 TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta yatırılan toplam 1.720,26 TL harç ile, tebligat ve posta gideri 133,50 TL, toplam bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 833,50 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 825,16 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gayrinakit alacak üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL maktu ve nakit alacak üzerinden hesaplanan 16.416,32 TL nispi vekalet ücreti olmak üzere toplam 20.496,32 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesaplanan 1.150,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır