Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/129 E. 2021/603 K. 30.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/129 Esas
KARAR NO : 2021/603

DAVA : Maddi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/05/2018
KARAR TARİHİ : 30/06/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Maddi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklı ) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sürücü … idaresindeki … plakalı aracın müvekkili şirkete ait sürücü … idaresindeki … plakalı araca çarparak hasarlandırdığını, kazadan sonra müvekkili şirkete ait acarın hasarının davalı arcının trafik sigortacısı … Sigorta A.Ş tarafından karşılandığını, ancak araçta kaza nedeniyle değer kaybı ve kazanç kaybı meydana geldiğini belirterek şimdilik 500 TL değer kaybı 100 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 600 TL zararın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalılar davaya cevap vermemiş ve duruşmalara da katılmamışlardır.
DAVA:
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 71 ve 2918 sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri uyarınca motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan maddi tazminatın ( değer kaybı ve ikame araç bedeli) sürücü ve işleten tarafından tazmini isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Kaza tutanağı,
-… Sigorta A.Ş nin 11/06/2018 ve 04/04/2021 tarihli yazısı ve eki,
-İzmir İl Emniyet Müdürlüğünün 04/06/2018 tarihli yazısı ve eki araç kaydı
-Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin 06/06/2018 tarihli yazısı ve eki
-İstanbul Vergi Dairesinin 29/01/2019 tarihli yazısı ve eki,
-İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odasının 23/01/2019 tarihli yazısı
-Bilirkişi …’n 13/01/2021 tarihli bilirkişi raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
TBK’nın 49. maddesine göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Haksız fiile dayalı bir borcun doğabilmesi için, hukuka aykırı bir fiil bulunmalı, fiili işleyenin kusuru olmalı, sonuçta bir zarar doğmalı, zarar ile işlenen fiil arasında da uygun nedensellik bağı bulunması gerekir.
Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği k KAR ısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir.
Aracın onarıldıktan sonra mübadele (rayiç) değerinin olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Çünkü tamamen onarılmış olsa bile bu araba tahribatın izlerini taşımaktadır. Onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir.
Öncelikle, değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında gözönüne alınmalıdır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin kökleşmiş ilke ve uygulamalarına göre trafik kazalarına dayalı araç değer kaybı tazminatı, hasarlı aracın, hasara uğramadan önceki ikinci el piyasa değeri ile hasarlı haldeki ikinci el piyasa değerinin saptanması ve karşılaştırılması suretiyle belirlenir. Aradaki fark meydana gelen değer kaybıdır. Ancak aracın tamiri ekonomik değilse yani araç pert total ise değer kaybı talep edilemez(Bu yöndeki kararlar için bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 28/12/2017 tarih ve 2015/6486 Esas, 2017/12264 Karar; Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 11/10/2018 tarih ve 2015/16180 Esas, 2018/8981 Karar sayılı ilamları.).
Aracın makul tamir süresi ile aynı vasıftaki aracın kiralanması için gerekli olan bedel ve davacının aracını kullanamadığı döneme ilişkin olarak bakım giderleri, amortisman vs. gibi tasarruf ettiği miktarlar da düşülmek suretiyle araç mahrumiyet bedeli bedeli belirlenir. Ancak aracın tamiri ekonomik değilse yani araç pert total ise zarara uğrayan araçla aynı vasıfta ikame aracın satın alınması için geçecek makul süre üzerinden araç mahrumiyet bedelinin belirlenmesi gerekir. (Bu yöndeki kararlar için bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/7867 Esas, 2017/1668 Karar sayılı ilamı ve benzer kararları).
6100 Sayılı HMK’nın 266 ve devamı maddelerine göre çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesi ve rapor alınması gerekir.
Kaza sonucu hasara uğrayan aracın değer kaybı ile hasarının ne kadar sürede tamir edileceği, bu süre içinde ikame araç kiralama bedelinin (yakıt v.s gibi zorunlu giderlerin mahsubundan sonra) tespitinin konusunda uzman bilirkişi tarafından belirlenmesi gerekir(Bu yöndeki kararlar için bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2015/11175 Esas, 2016/1082 Karar sayılı İlamı ve benzer kararları).
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde; 23/06/2016 tarihinde davacıya ait … plakalı araç ile davalı …’nin işleteni olduğu ve davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araçların karıştığı çift taraflı maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, taraflarca kaza tespit tutanağı düzenlendiği, davacının iş bu dava ile … plakalı araçta kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybı ve araç mahrumiyetine ilişkin tazminat talebinde bulunduğu, mahkememizce davalıların tacir sıfatına sahip olmadığı değerlendirilerek 03/04/2019 tarih ve … esas, … karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verildiği, bu kararın taraflarca kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği, dosyanın İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/05/2019 tarih ve … esas, … karar sayılı ilamı ile karşı görevsizlik kararı verildiği, yine bu kararın da kanun yoluna başvurmaksızın kesinleştiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 09/01/2020 tarih, …, … karar sayılı ilamı ile davalı gerçek kişi işletene ait yolcu naklinde kullanılan ticari minibüsün diğer davalı sürücünün sevk ve idaresinde iken davacıya ait araca çarpması sonucu meydana gelen zarara ilişkin tazminat isteminde davalıya ait aracın ticari işletme olarak kabulü gerektiğinden bahisle mahkememizin görevsizlik kararının kaldırılmasına kesin olarak karar verildiği ve dosyanın mahkememize gönderildiği, mahkememizce alınan kusur ve hesap bilirkişi raporuna göre davalılara ait … plakalı aracın kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, aracın tamirinin ekonomik olduğu, kusur durumu ile … plakalı aracın modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi gibi unsurlar dikkate alınarak kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile dava konusu kaza nedeniyle oluşan hasarının miktarı ve onarım giderleri bir arada değerlendirildiğinde meydana gelen hasarın trafik kazası ile uyumlu, değer kaybının serbest piyasa rayiçlerine 2.000,00 TL, aracın makul tamir süresinin 7 iş günü olduğu, aynı vasıftaki aracın kiralanması için gerekli olan bedel ve davacının aracını kullanamadığı döneme ilişkin olarak bakım giderleri, amortisman vs. gibi tasarruf ettiği miktarlar da düşülmek suretiyle araç mahrumiyet bedelinin- ikame araç bedelinin 700,00 TL olduğunun (7×100= 700,00TL) tespit edildiği, Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarih ve 2019/40 esas, 2020/40 karar sayılı ilamı uyarınca tazminat hesaplamasında genel hükümlerin uygulanması gerektiği, bu kapsamda davacının değer kaybına ilişkin talebinin genel hükümlere ve serbest piyasa rayiçlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, bu ilke ve açıklamalar uyarınca mahkememizce alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, davalı …’nin işleten, diğer davalı …’in ise araç sürücüsü ve haksız fiil faili olarak ikame araç bedeli ile değer kaybına ilişkin zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davalı sürücü ve işletenin haksız fiil hükümleri uyarınca kaza tarihinde temerrüde düştüğü, dava konusu aracın niteliğine göre somut uyuşmazlıkta uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, 2.700,00 TL’nin 23/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 184,43 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç, 36,25 TL ıslah harcı toplamı olan 72,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 112,28 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDEDİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç, 36,25 TL ıslah harcı, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 613,60 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.221,65 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1. fıkrası uyarınca 2.700,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın davacıya İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 341 vd. Maddeleri uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/06/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA