Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/423 E. 2023/608 K. 19.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/423 Esas
KARAR NO : 2023/608
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/08/2019
KARAR TARİHİ : 19/07/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01/05/2019 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklet ile … plakalı araçların çift taraflı, yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, kaza neticesinde davacıda bedensel zarar oluştuğunu belirterek 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava öncesi usulüne uygun başvuruda bulunmadığı, sorumluluklarının poliçe teminat limiti, gerçek zarar, sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğu, mahkemece maluliyet, kusur ve tazminat hesabı yönünden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, dava tarihi itibariyle temerrüdün gerçekleştiğini belirterek davanını reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, 6098 Sayılı TBK’nın 71 ve 2918 Sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri kapsamında açılan motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan maddi (sürekli iş göremezlik tazminatı) tazminat isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Davacıya ait nüfus ve tedavi evrakları,
-Kaza tespit tutanağı,
-İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinin16/09/2019, 25/06/2021 tarihli yazısı ve eki,
-İzmir SGK’nın 11/09/2019, 03/06/2021 tarihli yazısı ve eki ,
-İstanbul Emniyet Müdürlüğünün 29/08/2019 tarihli yazısı
-… Sigorta A.Ş tarafından sunulan 29/08/2019 tarihli poliçe ve hasar dosyası,
-Kusur bilirkişi …’in 02/12/2019 tarihli raporu,
-Ege ATK’nın 24/02/2020 tarihli maluliyet raporu,
-Aktüer bilirkişi Av. …’ın 07/12/2020 tarihli kök raporu ve 10/03/2021
Tarihli ek raporu ve 11/05/2023 tarihli 2.ek raporu,
-İzmir CBS nin … soruşturma sayılı dosya sureti,
-İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulunun 28/12/2022 tarihli raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
01/05/2019 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklet ile … plakalı araçların çift taraflı, yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, davacının bu kaza neticesinde yaralandığı, bu yaralanma nedeniyle kalıcı iş göremezlik zararlarının bulunduğu ve … plakalı aracın kazaya sebebiyet verdiği iddiası ile aracın zmms sigortacısı olan davalı … şirketinden iş bu dava ile maddi tazminat talebinde bulunduğu, davalının ise dava öncesi davacının usulüne uygun başvurusunun olmadığı, sorumluluklarının poliçe teminat limiti, gerçek zarar, sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğu, mahkemece maluliyet, kusur ve tazminat hesabı yönünden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, dava tarihi itibariyle temerrüdün gerçekleştiğini savunduğu, taraflar arasında davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirip getirmediği, söz konusu kaza nedeniyle bedensel zarara uğrayıp uğramadığı, kalıcı iş göremezlik tazminatı talep edip edemeyeceği, talep edebilecek ise talep edilebilecek miktarın ne olduğu, davalı sürücüsünün kusurlu olup olmadığı ve davalının söz konusu zarardan sorumlu olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında doğrudan sözleşme ilişkisi bulunmamasına ve sorumluluk sigortaları TTK’da düzenlendiğine göre mutlak ticari dava niteliğindeki somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu tespit edilmiştir.
Davalı … tarafından davacının dava öncesinde başvuru şartını yerine getirmediği savunulmuş ise de davacı tarafından dava dosyasına sunulan belgelere göre davacının dava öncesi başvuru yaptığı, davalı … tarafından davacıya eksik belge bildiriminde bulunulduğu, mahkemeye erişim hakkının gereği olarak başvuru şeklinin belli bir usulüne bağlanmadığı somut uyuşmazlık bakımından davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirdiği mahkememizce kabul edilmiş ve davalının bu yöndeki usule ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
Kazaya ilişkin İzmir CBS’nın … soruşturma sayılı dosyası ile soruşturma yürütüldüğü, müşteki …’in şikayetinin bulunmaması nedeniyle şüpheli … hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Dava konusu kazada davacı, davalı … sürücüsü ve dava dışı üçüncü kişilerin kusurunun bulunup bulunmadığının tespiti için dosyanın mahkememizce kusur bilirkişisine tevdi edildiği, kusur bilirkişisi tarafından düzenlenen 02/12/2019 tarihli raporda, davacı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikleti ile Yeşildere Caddesini takriben sağ şeritte Karabağlar istikametine seyir halinde ucan yol girişine geldiğinde motosikletinin ön kısımlarını önünde aynı istikamette seyir edip ucan yol girişinde duraklama yapan davalı şirket poliçeli araç sürücüsü …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracının arka kısmına çarpması sonucu davacı sürücünün yaralanmasından dolayı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davacı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikleti ile meskun mahal gündüz vakti üç şerit tek yön konumlu trafiğin hızlı ve seri işlediği görüşün açık yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, motosikletinin teknik özellikleri ile birlikte hızını yolun icap ve şartlarına göre uyarlamayıp istikametini etkin kontrollü altında bulundurmadığı, her an güvenle durabilecek mesafe bırakmadan istikameti önünde duraklayan aracı zamanında fark edemeyip ön tedbirsiz tehlikeli biçimde yaklaşarak arka kısımlarına mevcut sürati ile çarpması sonucunda meydana gelen yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası olayında, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/b maddesini ihlal ettiğinden %75 asli derecede kusurlu olduğu, davalı … sürücüsü …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile üç şeritli tek yön konumlu trafiğin hızlı ve seri işlediği durma ve duraklamanın kesinlikle yasak olduğu yolun sağ şeridinde durup trafiği aksatarak arkadan gelen araç/araçların yol bölümünü kapatıp tehlikeye düşürerek kural ihlali yaptığı, bu tavrı nedeni ile yaratmış olduğu tehlikeli ortamda trafik işleyişine engel teşkil edip kazanın meydana gelmesine sebebiyet vermesi olayında 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 60. maddesini ihlal ettiğinden %25 tali derecede kusurlu olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce davacının zararının bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla maluliyetinin belirlenmesi yoluna gidildiği, bu kapsamda ilk olarak Ege ATK’dan maluliyet raporu düzenlenmesinin istenildiği, Ege ATK’nın 24/02/2020 tarihli maluliyet raporunda, davacının Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre kişinin sakatlık oranının %1, iyileşme süresinin ise 4 ay olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi edildiği, aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 07/12/2021 tarihli kök raporda, PMF 1931 Yaşam Tablosu Progresif Rant Yöntemi ve TRH 2010 Yaşam Tablosu 1.8 Teknik Faiz seçeneklerine göre yapılan hesaplamada davacının zararının PMF tablosuna göre 2.865,44 TL, TRH Yaşam Tablosuna göre 2.183,59 TL olarak tespit edildiği, davalı tarafından söz konusu rapora itiraz edilmesi ve karar tarihine en yakın verilerle hesaplama yapılması gerekliliği ile 2021 yılı ücretlerde yaşanan değişiklik sebebi ile mahkememizce dosyanın kök rapor hazırlayan bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişiden ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 10/03/2021 tarihli ek raporda, PMF 1931 Yaşam Tablosu Progresif Rant Yöntemi ve TRH 2010 Yaşam Tablosu 1.8 Teknik Faiz seçeneklerine göre yapılan hesaplamada davacının zararının PMF tablosuna göre 3.460,04 TL, TRH Yaşam Tablosuna göre 2.676,67 TL olarak tespit edildiği yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce davacının Ege ATK’nın 24/02/2020 tarihli raporuna itirazının yerinde görülmesi üzerine dosyanın İstanbul ATK’ ya gönderildiği, İstanbul ATK … İhtisas Kurulunun 11/08/2021 ve 29/07/2022 tarihli ön raporları doğrultusunda davacının olay tarihli grafileri ile tedavi belgelerin dosyaya kazandırıldığı, ayrıca davacı asilin mevcut şikayetleri gözetilerek son sağlık durumunun tespiti için davacıya eğitim ve araştırma hastanesi veya üniversitesi hastanesine sevk edilmek üzere mahkememize başvurmak üzere kesin süre verildiği ve davacıya ve vekiline ihtarat yapıldığı, davacı asilin mahkememize başvuruda bulunduğu, mahkememizce davacı asilin hastaneye sevk edildiği, davacı asilin mahkememizden müzekkere örneklerini almakla birlikte hastaneye başvuruda bulunmadığı, bu nedenle İstanbul ATK ön raporlarında istenilen davacının son sağlık durumu ile mevcut şikayetlerine ilişkin tıbbi belgelerin temin edilemediği, mahkememizce dosyanın İstanbul ATK’ya yeniden gönderildiği ve ATK’dan davacı asilin usulüne uygun tebligat yapıldığı halde hastaneye başvuruda bulunmadığı ve ATK ön raporunda belirtilen hususların yerine getirilemediği dikkate alınarak, mevcut dosya kapsamına göre davacının sürekli iş göremezlik durumunun tespitinin olanaklı olup olmadığı, olanaklı ise kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre sürekli iş göremezlik durumunun belirlenerek düzenlenecek olan raporun mahkememize gönderilmesinin talep edildiği, İstanbul ATK … İhtisas Kurulunun 28/12/2022 tarihli raporunda Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümleri ile mevcut dosya kapsamına göre davacının sakatlık oranının %1, iyileşme süresinin 4 ay olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce İstanbul ATK maluliyet raporu sonrasında tazminat hesabı yapılmak üzere dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişinin 11/05/2023 tarihli ek raporunda, TRH 2010 Yaşam Tablosu Progresif Rant Yöntemi, davacının % 1 sürekli maluliyet süresi ve davalı sürücüsünün %25 kusurlu olmasına göre davacının sürekli iş göremezlik alacağının 12.060,36 TL olarak hesaplandığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Davacının, sürücüsü olduğu … plakalı motorsiklet ile davalı … sürücüsünün sevk ve idaresindeki … plakalı araçların 01/05/2019 tarihinde çift taraflı, yaralamalı, maddi hasarlı kazaya karıştığı, davacının kazada yaralandığı, söz konusu olaya ilişkin olarak adli soruşturma yürütüldüğü, soruşturma neticesinde şikayet bulunmadığı gerekçesi ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, mahkememizce alınan kusur raporuna göre davalı … sürücüsünün durma ve duraklamanın yasak olduğu yolda sağ şeritte durup trafiği aksatarak arkadan gelen araçların yol bölümünü kapatıp tehlikeye düşürdüğü, kazanın meydana gelmesinde tali %25 kusurlu olduğu, davacının ise hızını yol ve trafik durumuna göre ayarlamadığı, istikametini kontrol altında bulundurmadığı, takip mesafesini durabilecek şekilde ayarlamadığı, kazanın meydana gelmesinde asli %75 kusurlu olduğu, bu rapora davalı … tarafından itiraz edilmiş ise de kazanın meydana geliş biçimi, kaza tutanağı ve diğer dosya kapsamına göre bilirkişi tarafından yapılan kusur değerlendirilmesinin somut olaya uygun olduğu, davalı sigortanın kusura ilişkin itirazlarının yerinde olmadığı, yeniden kusur raporu alınmasının yargılamaya katkı sağlamayacağı değerlendirilerek mahkememizce davalının talebinin reddedildiği anlaşılmıştır.
Maluliyet yönünden ise Ege ATK’nın 24/02/2020 ve İstanbul ATK’nın 28/12/2022 tarihli maluliyet raporlarına göre davacının maluliyetinin %1 sürekli iş göremezlik ve 4 ay geçici iş göremezlik şeklinde olduğu, davalı … tarafından bu raporlara maluliyet oranının hatalı belirlendiği, davacı tarafından ise maluliyet oranının eksik hesaplandığı, yargılama sırasında Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden davacının aldığı maluliyet raporuna göre maluliyetin daha yüksek olduğu gerekçesi ile itiraz edilmiş ise de,Yargıtay … ve … (Kapatılan). Hukuk Dairelerinin 2021 yılı ve sonrasındaki yerleşik içtihatlarına göre maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihine göre 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonrada Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerektiği, buna göre kaza tarihi olan 01/05/2019 tarihi itibariyle yürürlükte olan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının maluliyetinin tespit edilmesi gerektiği, maluliyet raporunun düzenlenmesinde rapor tarihinde mevcut evrak doğrultusunda kişide mevcut olan arıza ve hastalığa göre yapıldığı, kaza sebebiyle gördüğü tedavilere ilişkin tüm kayıtların dosyaya kazandırıldığı, davalının ATK maluliyet raporuna ilişkin beyan ve itirazlarının soyut beyanlara dayandığı, davacı itirazları yönünden yapılan değerlendirmede ise İstanbul ATK’nın ön raporu doğrultusunda davacının hastaneye sevk edildiği, ancak davacının usulüne uygun ihtarata rağmen mahkememiz ara kararı gereğini yerine getirmediği, mahkememize müracaat etmekle birlikte hastaneye müracaat etmediği bu nedenle son sağlık durumunun tespit edilemediği, davacıya verilen sürenin kesin olduğu, sonuçlarının ihtar edildiği, kesin olan sürenin yeterli, emredilen işlerin, gerekli ve yapılabilir nitelik taşıdığı, ayrıca süreye uyulmamasının sonuçlarının açıkca anlatıldığı-ihtar edildiği, kesin süre içerisinde ara karar gereğinin davacı tarafından yerine getirilmemiş olmasının davalı yararına usuli kazanılmış hak doğurduğu, kesin süre içerisinde yerine getirilmeyen bir işlemin bu süre geçtikten sonra yerine getirilmesine yasal olanak bulunmadığı, mahkememizin dava hakkının yasal bir takım şartlara tabi tutulduğu somut uyuşmazlıkta olduğu gibi yasalar tarafından düzenlenen usul kurallarının ortadan kaldırılması sonucunu doğurabilecek kadar aşırı gevşeklikten kaçınması ve yasa doğrultusunda işlem yapması gerektiği değerlendirilmekle davacının maluliyetinin mevcut dosya kapsamına göre değerlendirilmesi gerektiği ve yapılan işlemlerde usule aykırılık bulunmadığı, davacının yargılama aşamasında kendiliğinden dava dışı Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden almış olduğu 07/01/2020 tarihli maluliyet raporuna 6100 sayılı HMK nun 139 ve 140 maddeleri uyarınca bu rapor dava ve delil listesinde yer almadığından delil olarak dayanılamayacağı, Ege ATK ve İstanbul ATK raporları arasında çelişki bulunmadığı, açıklanan nedenlerle Ege ATK ve İstanbul ATK maluliyet raporlarının denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, buna göre somut olayda davacının maluliyetinin % 1 sürekli iş göremezlik, 4 ay geçici iş göremezlik şeklinde dikkate alınmasının gerçek zarar ve hakkaniyete uygun olduğu mahkememizce değerlendirilmiştir.
Mahkememizce alınan 11/05/2023 tarihli aktüerya ek raporuna göre, davacının sürekli iş göremezlikten kaynaklanan zararının 12.060,36 TL olduğu, davalı sigortanın kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın 25/05/2018-25/05/2019 tarihleri arasında ve kaza tarihi itibariyle zmms sigortacısı olarak davacının söz konusu zararından sorumlu olduğu, davacının davalı sigortaya 20/05/2019 tarihinde müracaat ettiği, davalı sigortanın 8 iş günlük yasal sürenin sonu olan 30/05/2019 tarihinde temerrüde düştüğü, ayrıca meydana gelen zararın niteliğine göre talep edilebilecek faiz türünün yasal faiz olduğu, mahkememizce alınan kusur raporu, Ege ve İstanbul ATK maluliyet raporları ve 11/05/2023 tarihli aktüer ek bilirkişi raporlarının oluşa ve dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
…/…
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ ile 12.060,36 TL’nin 30/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli 823,84 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harç ve 40,85 TL ıslah harcı toplamı 85,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 738,59 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvuru harcı, 44,40 TL peşin harç, 40,85 TL ıslah harcı, 1.650,00TL bilirkişi ücreti, 2.250,00 TL ATK rapor ücreti, 362,10 TL müzekkere-tebligat-posta giderinden oluşan toplam 4.391,75 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
6-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, karar HMK 341 vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/07/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı