Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/365 E. 2021/373 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/365 Esas
KARAR NO : 2021/373

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/09/2018
KARAR TARİHİ : 02/04/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının serbest mali müşavir olarak çalıştığını, davalının da serbest mali müşavir olduğunu, tarafların ortaklık yaparak aynı ofiste çalışmaya başladıklarını, aralarında ortaklığa ilişkin protokol bulunduğunu, bu protokol gereği davacının; davalıya ait ofise işyerini taşıyacağını, davalının da mükelleflerine ait defterlere de bakacağını, bu nedenle bedeli belirtilmemiş açık teminat senedi verdiğini, protokol şartlarına uymayan davalının hareketleri neticesinde ortaklığın bozumlduğunu, ortaklığın bozulması sonucunda davalının kendisinde bulunan teminat senedi üzerinde bulunan davacının imzasını karaladığını ancak senedi vermediğini, davalının mükellefleri nezdinde yaptığı girişimler sonucu davacının elinden defterlerin alınması gibi girişimlerde bulunduğunu, ardından imzası karalanan senetin üzeri 50.000 TL olarak doldurularak İzmir …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile işleme konulduğunu, takibin kesinleştiğini, davacının İzmir … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile imzanın karalandığı ve geçerli bir senet olmadığına dair açtığı davanın halen devam ettiğini, davacının, davalı ile olan ilişkisinin bahse konu protokol ve bu protokol çerçevesinde verilen senet olduğunu, aralarında başkaca bir hukuki ilişki olmadığını, davalının gerçek olmayan senede dayanarak icra takibi yaptığını, yapılan icra takibi nedeni ile davacının malvarlığına, 3.kişilerdeki hak ve alacaklarına banka hesaplarına hacizler konulduğunu, İzmir … İcra Müdürlüğünün … E Sayılı İcra Dosyasına Konu 15.07.2017 vade tarihli 50.000 TL bedelli senedin teminat senedi olduğunun tespitine ve teminat senedi ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılamayacağından takibin iptaline, İzmir … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına dayanak teşkil eden senetten dolayı ve davacının bir borcunun bulunmaması nedeni ile davacının borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyet tazminatı ödemesine hükledilmesine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının imzasını inkar etmediğini, davacının haksız ve kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, takibe konu bono nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir.
DELİLLER:
-İzmir .. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası sureti
-İzmir .. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası,
-Protokol.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı takip ve dava konusu senedin teminat senedi olduğunu, davalı ise bononun davacı tarafından davalıya olan borcu nedeni ile verildiğini iddia etmiştir. Bu durumda ispat külfeti davacıda olup dava konusu senedin teminat senedi olduğunu yazılı delille ispatlamalıdır. 6102 sayılı TTK’nun 776. maddesi uyarınca bonolar kayıtsız ve şartsız belli bir bedeli ödeme vaadini içermekte olup, bunun aksine bononun teminat bonosu olduğunun yazılı bir şekilde ispatı gerekir. İş bu davada HMK’nun 200 ve 201. maddeleri uyarınca davalının açık muvafakatı olmadıkça tanık dinlenilemez.
Davacı ve davalının mali müşavir olarak serbest meslek icra ettikleri, davacının davalı ile aynı işyerinde faaliyet yürüttükleri, takibe konu bononun teminat amacıyla bu ilişki kapsamında düzenlendiğinin davacı tarafından ileri sürüldüğü, davalının ise davacıdan alacaklı olduğunu ve senedin teminat senedi olmadığını savunduğu, davacının iddiasına ilişkin olarak tarihsiz 5 maddeden oluşan ve tarafların imzasını içeren protokol başlıklı belge sunduğu, bu belgeye göre davacının davalıya ait büroda 01/10/2014 tarihinden itibaren mükellefiyet tesis ettireceği, davalıya aylık 1.500,00 TL sabit ödeme ile bağkur primi ve sayım masrafları ödeyeceği, davalının mükelleflerine ait defter ve kayıtları 01/07/2015 tarihinden itibaren davacıya devredeceği, davacının bunun karşılığında davalıya 50.000,00 TL bedelli teminat senedi vereceği, 01/01/2016 tarihinden itibaren tarafların gelir gider ortağı olacağı, bu ortaklık ilişkisinin 31/12/2020 tarihine kadar devam edeceği, ortaklığın sona ermesi tarihinde veya davacının ortaklıktan ayrılmak istemesi ve diğer hallerde teminat senedinin davacıya iade edileceğinin taraflarca kararlaştırıldığı, bu belgeye ilişkin olarak mahkememizce davalı asile isticvap davetiyesi gönderildiği, davalının 02/04/2021 tarihinde duruşmaya katıldığı, duruşmada “bana göstermiş olduğunuz ve içeriğini okuduğunuz protokol başlıklı tarihsiz sözleşme altındaki … adına atılı imza bana aittir. Protokol içeriği doğrudur. Davacı ile yapmış olduğumuz anlaşmaya göre davacı bana 2 ayrı senet verecekti bu senetlerin bedeli ayrı ayrı olacak şekilde 50.000 TL olarak kararlaştırılmıştı. Bu senetlerden biri ortaklık ilişkimizin başladığı tarih itibariyle kendisine devrettiğim hak ve alacaklara karşılık olarak düzenlenecekti ayrıca mükellefler yönünden ileride doğabilecek sorumluluklar için de davacı 50.000 TL’ lik ikinci bir senet verecekti. Davacı ilk senedi verdi ancak protokolde belirtilen ikinci senedi vermedi, takibe konu ettiğim senet ilk senettir. Yani davacıya devrettiğim hak ve alacaklar için hak kazandığım alacağıma ilişkindir” şeklinde beyanda bulunduğu, buna göre takibe konu senedin miktarı ile protokolde teminat olarak verileceği belirtilen senedin miktarı aynı olduğundan davacının senede karşı senetle ispat yükümlülüğünü yerine getirdiğinin kabulü gerektiği, bu halde ispat külfetinin yer değiştirdiği, protokol içeriği davalı tarafından kabul edildiğinden ve bu protokolde sadece tek bir senedin davalıya teminat olarak verileceğinden bahsedildiğinden anılan ilişkide davacıya devredilen hak ve alacaklar için ikinci bir senet verildiğini ve takibe dayanak senedin bu senet olduğunu ve davacıdan alacaklı olduğunu savunan davalının bunu ispat etmesi gerektiği, davalının bu savunmasına ilişkin olarak herhangi bir yazılı delil sunmadığı gibi alacağının varlığını ortaya koyan herhangi bir ispat vasıtası sunamadığı anlaşılmakla, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Davacı davalının kötüniyetli olduğunu savunmuş ve kötü niyet tazminat talebinde bulunmuş ise de davalının kötüniyetli olduğunun davacı tarafından ispatlanmadığı anlaşılmakla kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davacının İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası nedeniyle davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Yasal koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 3.415,50 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 854,05 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.561,45 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 854,05 TL peşin harç, 216,30 müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.106,25 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. fıkrası uyarınca 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
7-İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının merciine İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı, davalı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.02/04/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA