Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/359 E. 2021/836 K. 08.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/359 Esas
KARAR NO : 2021/836 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/07/2019
KARAR TARİHİ : 08/10/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile yapılan ilamsız takibe karşı davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibe devam olunmasına ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesin karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcra takibine ilişkin ödeme emrinde de belirtildiği üzere müvekkil şirket merkez adresi “… Mah. … Sok. No: … … …/ANKARA” olup, davanın açıldığı tarihte şirket merkezi Ankara’da bulunduğundan Ankara İcra Mahkemeleri yetkili olduğunu, Davacı taraf her ne kadar sözleşme ilişkisi bulunduğundan bahisle alacaklının ikametgahının yetkili olduğunu ileri sürmüş ise de, icra takibine konu faturalar yönünden herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Bu bakımdan İzmir İcra Müdürlüğü yetkisiz olduğunu, davacı tarafın alacağın dayanağı olduğunu iddia ettiği faturalarda yer alan nakliye hizmetleri yönünden müvekkil şirket ile yapmış olduğu herhangi bir sözleşme bulunmadığı gibi, iddia edilen nakliye hizmetleri ile ilgili akdi ilişkinin varlığını gösteren herhangi bir yazışma, mail iletisi, teyit mesajı ya da onayı bulunmadığını, Davacı şirket iş bu itirazın iptali davasına konu icra takibinde müvekkil şirket adına düzenlenmiş bir kısım faturalara dayanmış olup, fatura içeriklerinin incelenmesinde nakliye bedeli adı altında hizmet bedellerinin faturalandırıldığını, Müvekkil şirket tarafından, faturalarda yer alan nakliye hizmetlerinin gerçekleştirilmesi davacı şirketten talep edilmediği gibi, bu hizmetler davacı şirket tarafından da gerçekleştirilmediğini, dolayısıyla faturalarda yer alan hizmetler yönünden icap ve kabule dayanan bir sözleşme ilişkisi ve davacı şirket tarafından gerçekleştirilmiş bir nakliye hizmeti de bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava itirazın iptali davasıdır.
İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyanın incelenmesinde; alacaklının bu dosya davacısı, borçlusunun bu dosya davalısı olduğu, 201.072,00 TL asıl alacak için 3 adet faturaya dayalı takip yapıldığı, takip tebliğ parçasının gelen uyap suretleri içerisinde bulunmadığı, bilahare istendiği, 14/01/2019 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği ve süresinde 21/01/2019 tarihinde itirazda bulunularak iş bu davanın süresinde açıldığı anlaşıldı.
05/01/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda; ”Davacı ile davalının arasında 2018 yılında başlayan nakliye hizmetiyle ilgili ticari bir İlişkinin olduğu, Tarafların bağlı olduğu vergi dairelerinden gelen yazılara göre: davacının 2018 yılında Bs formlarında davalıya toplam 9 adet fatura ile kdv hariç 445.500.-TL tutarında mal/hizmet verdiğini ve davalının da aynı tutarda mal/hizmet aldığını bildirdiği yani tarafların B formlarının birbirini doğruladığı, Form Ba-Bs de belirtilen 445.500.-TL tutarın, davacının ticari defterlerinde mevcut olan kdv dahil 525.690.-TL tutarlı 9 adet faturaya ait (525.690.-TL/1,18=445.500.-TL) kdv hariç 445.500.- TL tutarlı bildirim olduğu, davacının ticari defterlerinde, davalıdan 31.12.2018 tarihi itibariyle 201.072.-TL alacağının olduğu tespit edilmiş olup icra takip tarihi olan 10.01.2019 tarihinde de alacağının aynen devam ettiği, davalı tarafından cari hesapta mevcut olan faturaların bir kısmı için ödeme yapıldığı ancak icra takibine konu bazı faturalar için ödeme yapılmadığı ve davalı tarafından yapılan taşıma işine, fiyata, faturalara ilişkin herhangi bir itiraz yapıldığına dair dava dosyasında mevcut olan herhangi bir yazı, ihtarname vs. de olmadığından, davacının davalıdan icra takip tarihi ( 10.01.2019 ) itibariyle 201.072.-TL alacalının yerinde olduğu kanısına varılmıştır.” şeklinde belirtilmiştir.
15/02/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda; ”Davalının ticari defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, Davadaki çekişmenin 2018 yılı düzenlenen 9 adet faturadan kaynaklı 525.690,00 TL (KDV Dâhil) fatura borcunun 324.618,00 TL’ sinin ödendiği kalan 201.072,00 TL ‘ den kaynaklanan alacağa ilişkin olduğu, 2018 yılında düzenlenen 9 Adet faturaya ilişkin 445.500,00 TL (KDV Hariç) Mal ve Hizmetin Toplam Bedeli olarak tarafların bildirdiği BA/BS kayıtlarının birbirini doğruladığı, Davalının defter incelemesi sonucu; takibe konu 9 adet 525.690,00 TL’lik faturaların defterlerine kaydı yapılmak suretiyle, 324.618,00 TL ödemesinin düşüldükten sonra davacıya 201.072,00 TL borç bakiyesinin mevcut olduğunun inceleme sonucu görüldüğü,” şeklinde belirtilmiştir.
Tüm dosya içeriği incelendiğinde; davacı tarafın davalı taraf ile aralarında bulunan hukuki ilişkiye dayalı olarak düzenlenen 9 adet faturadan kaynaklı olarak alacağını tahsil amacıyla davalı hakkında icra takibi başlattığı davalının hakkında başlatılan takibe itiraz ettiği, davacının itirazın iptali amacıyla mahkememize dava açtığı, alacağın varlığını tespit amacıyla bilirkişi raporu alındığı, davalının ticari defterlerinde yapılan inceleme ve ba bs formlarında yapılan inceleme sonunda dava konusu edilen alacağın varlığının tespit olunduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ İLE;
-İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan vaki itirazın İPTALİ İLE TAKİBİN DEVAMINA,
-Davalının takip konusu alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilip davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 22.525,04-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli toplam 13.735,23-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.428,45-TL nin mahsubu ile 11.306,78-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 2.428,45 TL peşin harç, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 93,50-TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 3.466,35-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
6-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun …. sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.08/10/2021

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır