Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/314 E. 2022/382 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/314
KARAR NO : 2022/382

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/07/2019
KARAR TARİHİ : 21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesiyle; müvekkilinin … Otomotiv unvanı ile araç servis ve yedek parça işi yapmakta olduğu, davalı tarafın … plakalı aracının bakımlarının yapılması için aracını müvekkiline ait araç servisine getirdiği, aracın gerekli tamirat ve bakımı yapıldıktan sonra davalıya fatura düzenlendiği ve faturanın davalıya tebellüğ edilerek imzalandığı, düzenlenen faturada araç bakım ücretinin hesaplanarak yazıldığı, davalıya fatura edilen tutarın toplam 1.598,90 TL olduğu, davalı ancak faturaya istinaden 400,00 TL ödeme yapmış olduğu, davalının bakiye 1.198,90 TL’yi ödemediği, bu nedenle davalı hakkında İzmir 8.İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durduğundan bahisle davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalı tarafa usulüne uygun olarak tebligat çıkartılmış olmasına rağmen davalı tarafça esasa cevap süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER:
1-Davaya konu İzmir 8. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı icra takip dosyasının bir sureti getirtilmiş olup, incelenmesinden davacı alacaklı tarafından davalı aleyhinde 08.01.2019 tarihli … nolu ve 1.598,90 TL’lik faturadan dolayı 1.198,90 TL üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde icra takip dosyasına sunmuş olduğu itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında takibe konu fatura içeriğinde geçen … plakalı aracın trafik kaydı getirtilmiş olup, aracın davalı adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
3-Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında her iki tarafın tacir olup olmadığının tespiti açısından her iki tarafın bağlı bulunduğu Vergi Dairesi ve İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkereler yazılmış olup, gelen yazı cevapları dosyaya delil olarak eklenmiştir.
4-Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalıya ait Ba/Bs’ler getirtilerek dosyaya delil olarak eklenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ / KABUL :
Dava ; İİK 67.maddesi gereğince itirazın iptali davası olup, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesiyle, davalıya ait … plakalı aracın bakımının davacı tarafça yapıldığı, bu hizmet karşılığında davalıya 08.01.2019 tarih ve 1.598,90 TL’lik faturanın düzenlendiği, ancak bu faturaya istinaden davalı tarafça 400,00 TL ödeme yapıldığı ve bakiye 1.198,90 TL’lik kısmın ödenmediğinden bahisle bu tutarın tahsili için davacı tarafça davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olmasına rağmen davalı tarafça esasa cevap süresi içerisinde davaya karşı cevap dilekçesi sunulmamış olmakla birlikte süresi içerisinde icra takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde öncelikli olarak davalının ikametgahı itibariyle yetkili icra dairelerinin Aliağa İcra Dairesi olduğu, ayrıca davalının davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığı belirtilerek takibe konu asıl alacak, işlemiş faiz oranına ve tüm fer’ilerine itiraz edildiği bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın, takip tarihi itibariyle takibe konu fatura içeriği Araç Bakım Hizmeti’nin davacı tarafça davalıya verilip verilmediği, iş bu faturadan dolayı davacının davalıdan takibe konu edilen tutar kadar alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Her ne kadar davalı tarafından icra takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde davalının ikametgahı itibariyle Aliağa İcra Dairelerinin yetkili olduğu yönünde yetki itirazında bulunulmuş ise de takip ve davaya konu fatura üzerinde davalı isim ve imzasının bulunduğu, iş bu imza ile ilgili olarak davalıya mahkememizce yapılan yargılama sırasında isticvap davetiyesi çıkartıldığı, davalının isticvap için tayin edilen duruşma gün ve saatinde mazeretsiz olarak hazır olmaması nedeniyle takip ve davaya konu fatura üzerindeki imzanın davalıya ait olduğu kabul edilmiş olup, bu şekilde taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu anlaşılmakla TBK 89.maddesi gereğince davacının adresi itibariyle İzmir İcra Daireleri yetkili bulunduğundan davalının yetki itirazının bu nedenle reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, davalı tarafa meşruhatlı davetiye çıkartılmasına rağmen inceleme gün ve saatinde davalı tarafça ticari defter ve kayıtların ibraz edilmediği, ayrıca aynı şekilde inceleme gün ve saatinde davacı tarafça da ticari defter ve kayıtların mahkememize sunulmadığı, davacı vekili tarafından yapılan yargılama sırasında 06.04.2021 tarihli duruşmada davacı tarafa ait ticari defter ve kayıtları ibraz etmeyeceklerini, dosya kapsamı belgeler üzerinde gerekli değerlendirme yapılarak karar verilmesinin talep edildiği görülmekle her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bu kapsamda inceleme yapılamamıştır.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalıya ait 2019 yılı Ba kayıtları getirtilmiş olup, incelenmesinden takip ve davaya konu faturanın davalı tarafça Ba olarak vergi dairesine bildirilen kayıtlar arasında yer almadığı görülmüştür.
Takip ve davaya konu fatura üzerinde davalı isim ve imzası bulunduğundan bu fatura ile ilgili olarak davalıya mahkememizce yapılan yargılama sırasında isticvap davetiyesi çıkartılmış olup, davalının isticvap için tayin edilen duruşma gün ve saatinde mazeretsiz olarak hazır olmaması nedeniyle fatura üzerindeki imzanın davalıya ait olduğu kabul edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında vergi dairesinden gelen kayıtların incelenmesinden takip ve davaya konu fatura tarihi itibariyle her iki tarafın tacir olduğu, bu nedenle mahkememizin iş bu davada görevli olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı vekili tarafından takip ve davaya konu faturanın davacı tarafça düzenlenerek fatura üzerine imzası alınmak suretiyle davalıya tebliğ edildiği, bu nedenle fatura muhteviyatı hizmetin davacı tarafça davalıya verildiği iddia edilerek davalı tarafça ödendiği belirtilen 400,00 TL’lik tutar düşüldükten sonra ödenmediği iddia olunan bakiye 1.198,90 TL’lik kısım için davacı tarafça davalı hakkında icra takibi başlatılmış ise de, faturanın tebliğ edilmiş olmasının Yargıtay içtihatlarına göre hizmetin verildiğine karine teşkil ettiği, sadece fatura tebliğinin hizmetin verildiğini ispatlamak açısından yeterli olmadığı, takip ve davaya konu fatura üzerinde davalı isim ve imzasının bulunmasının sadece bu faturanın davalıya tebliğ edildiğinin kanıtı olduğu, bu kapsamda davacının takip ve davaya konu fatura muhteviyatı hizmeti davalıya verdiğini ayrıca ispatlamasının gerektiği sonucuna varılmıştır. Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı vekili tarafından davacıya ait ticari defterlerin ibraz edilmeyeceği bildirildiğinden davacı defterleri incelenemediği gibi, davalı tarafça da defter ibraz edilmediğinden davalı defterleri de incelenememiştir. Bu kapsamda dava konusu faturanın davalı tarafça vergi dairesine Ba olarak bildiriminin yapılıp yapılmadığının tespiti açısından 2019 yılı itibariyle davalıya ait Ba formları ilgili vergi dairesinden getirtilmiş olup, incelenmesinden takip ve davaya konu fatura kaydına rastlanmamıştır. Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı tarafça takip ve davaya konu faturaya istinaden davalı tarafça yapıldığı bildirilen 400,00 TL’lik ödemeye ilişkin varsa yazılı belgenin sunulması istenilmiş olmasına rağmen bu yönde bir belgede davacı tarafça dosyaya ibraz edilememiştir. Bu kapsamda dava konusu fatura içeriğindeki hizmetin davacı tarafça davalıya verildiği dosyadaki yazılı delillerle kanıtlanamamış olup, davacı tarafça delilleri arasında açıkça yemin deliline de dayanılmadığından davacı tarafça ispatlanamayan davanın reddine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Yerinde görülmeyen davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta mahkememize yatırılan 44,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı asilin yokluğunda dava değeri itibariyle kesin olarak karar verildi. 21/04/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza