Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/19 E. 2022/183 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/19
KARAR NO : 2022/183

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/10/2017
KARAR TARİHİ : 01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesiyle ; BDDK’nın 15.06.2001 tarih ve 346 Sayılı kararı gereğince … A.Ş’nin tüm aktif ve pasifi ile beraber … A.Ş bünyesinde devren birleştirildiği, BDDK’nın 20.03.2002 tarih ve 653 nolu kararına göre … A.Ş’nin … A.Ş ile birleşmesine karar verildiği ve 05.04.2002 tarihinde … A.Ş’nin … A.Ş bünyesinde devren birleştiği, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin 19.12.2005 tarih … Sayılı nüshasında tescilde ilan edildiği üzere davacı bankanın … A.Ş olan unvanının … A.Ş olarak değiştirildiği, yasal halefiyatları nedeniyle … A.Ş Bornova Şubesinden kullandırılan kredilerden kaynaklanan ve dava dilekçesi içeriğinde belirtilen alacakların takip ve tahsil hakkının davacı bankaya intikal ettiği, davacı bankanın TMSF’ye devredildiğinden ve dava konusu alacak fon alacağı olduğundan iş bu davaya konu alacağın 20 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, davalı borçlunun … A.Ş Bornova İzmir Şubesinden … San ve Tic. A.Ş ile imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin müşterek borçlu ve müteselsil kefili olduğu, davalıya Beyoğlu … Noterliği’nin 06.01.2006 tarihli ihtarnamesinin keşide edildiği, bu ihtarnamede İzmir 3. Noterliği’nin 02.06.2003 tarihli ihtarnamesi ile tüm kredi hesaplarını kat edildiği, ihtarnamedeki alacak haklarının saklı kalmak kaydıyla 03.01.2006 tarihi itibariyle teminat mektuplarının tahsil edilmeyen 390,00 TL, %5 BSMV tutarı 19,50 TL, faiz tutarı 388,13 TL, %5 BSMV 19,41 TL ve masraf borcu 173,69 TL, gecikme faizi 355,20 TL, %5 BSMV 17,76 TL olmak üzere toplam 1.363,69 TL nakit borcu ile noter masraflarının ihtarnamenin tebliğinden itibaren 2 gün içerisinde ödenmesinin istendiği, ancak davalı borçlu tarafından ödeme yapılmadığından İzmir 1. İcra Dairesinin
…/… (…/… Esas) sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibinin başlatıldığı, davalı borçluya 18.02.2015 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği ve 20.02.2015 tarihinde davalının itirazı üzerine takibin durduğu, takibe konu alacağın davacı bankaya devredilen … A.Ş ile davalının müşterek ve müteselsil kefil olduğu şirket arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine göre verilen teminat mektubu, komisyon ücreti, faiz ve BSMV’den kaynaklandığı, bu nedenle borçlunun itirazının borcu uzatmaya yönelik olduğundan bahisle açılan davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline ve %20’den az olmamak kaydıyla davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle ; iş bu davanın 1 yıllık yasal süre geçirildikten sonra açıldığı, davacı tarafça İzmir 1. İcra Dairesi’nin …/… Esas (…/… Esas) sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı müvekkiline ödeme emrinin tebliğ edilemediği ve davacı tarafça daha sonra dosyanın yenilendiği, İzmir 1. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasından ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı tarafça 20.02.2015 tarihinde yasal süresi içerisinde borca itiraz edildiği ve 23.02.2015 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı alacaklı icra dosyasına 13.05.2014 tarihinde talepte bulunarak diğer borçlulardan …’un mirasçılarının tespitini talep ettiği, bu şekilde davacının davalının borca itirazının 13.04.2015 tarihinde öğrendiğinden iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre geçirildikten sonra açıldığı ve yine iş bu davada 20 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanmasının mümkün olmadığı, zamanaşımının 5 yıl olduğu, bu talebin kabul edilmemesi halinde de 10 yıllık zamanaşımının uygulanmasının gerektiği, zira zamanaşımı hususunda öncelikle teminat mektubu komisyon alacağının dolduğu tarihten itibaren 5 yıllık olduğu, aksi durumda ise 10 yıllık zamanaşımı süresi dikkate alındığında zamanaşımı süresinin dolduğu, ayrıca davacı tarafın dava dilekçesindeki esasa ilişkin taleplerinin de yerinde olmadığı, davaya konu Genel Kredi Sözleşmelerinden doğan borçların uzun yıllar önce ödendiği, bu nedenle davalının da iş bu kredi sözleşmelerinden kaynaklanan yükümlülüklerinin sona erdiği, davaya konu her iki kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçların tamamı ödendiğinden davalının mesuliyetinin de kalmadığından bahisle açılan davanın esastan da reddine, karşı tarafın %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
GÖREVSİZLİK KARARI : İzmir 5. ATM’ce yapılan yargılama sırasında …/… Esas, …/… Karar ve 04.10.2018 tarihli karar ile iş bu davada 5411 Sayılı Kanunun 141/2.maddesi gereğince İzmir 1 ve 2. Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verildiği, dosyanın mahkememize intikal etmesi üzerine mahkememiz esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunduğu görülmüştür.
Yine mahkemece yapılan yargılama sırasında davalının 15.03.2018 tarihinde vefat etmesi üzerine ölü davalının İzmir 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esas ve …/… Karar sayılı veraset ilamındaki mirasçıları davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmak suretiyle davaya devam edilmiştir.
DELİLLER :
1-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davaya konu İzmir 1.İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının bir sureti getirtilmiş olup, incelenmesinden davacı banka tarafından dava dışı … San. Ve Dış Tic. A.Ş … ve davalı … hakkında 12.09.2006 tarihinde 1.363,69 TL asıl alacak, 776,74 TL işlemiş faiz, 38,84 TL %5 BSMV ve 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 2.329,27 TL üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, daha sonra davacı banka vekili tarafından icra takip dosyasına sunulan 30.04.2014 tarihli dilekçe ile dosyanın yenilenmesinin talep edildiği ve yenilenen …/… Esas sayılı icra takip dosyası üzerinden 30.04.2014 tarihli icra müdürlüğünün “Yenileme Emri” kararına istinaden davalı borçluya yeniden ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 19.02.2015 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı borçlu vekilince icra takip dosyasına sunulan 20.02.2015 tarihli itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından talimat ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bankacı bilirkişi

… tarafından düzenlenen 15.08.2019 tarihli raporda sonuç olarak ; davacı banka ile birleşen … A.Ş İzmir Şubesi ile dava dışı kredi asıl borçlusu … San. Ve Tic. A.Ş arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kefilin borcunun asıl borçlunun borcunu geçemeyeceğinden ilk önce dava dışı asıl borçlunun borcunun tespiti yapılması gerekmekte ise de, davalı kefilin temerrüt tarihinin takiple başlaması nedeniyle ayrıca dava dışı asıl borçlu için hesaplama yapılmadığı, dolayısıyla davacı bankanın davalı kefilden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip tarihi itibariyle 78,88 TL asıl alacak, 30,01 TL işlemiş faiz, 1,50 TL %5 BSMV, 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 269,30 TL alacaklı olduğu, takip tarihinden itibaren başlamak üzere 78,88 TL’lik asıl alacağa %82,50 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanabileceği, mahkemece davacının devrevi 30,00 TL’lik komisyon talebinin kabul edilmesi halinde ise davacı bankanın davalı kefilden 788,82 TL asıl alacak, 300,08 TL işlemiş faiz, 15,00 TL %5 BSMV, 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 1.253,90 TL alacaklı olduğu, 788,82 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %82,50 oranında temerrüt faizi ve %5 gider vergisi işletilebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden taraf vekillerinin rapora itirazlarının değerlendirilmesi açısından ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 06.01.2020 tarihli ek raporda kök rapordaki görüşlerin aynen muhafaza edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
3-Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında mahkememizce oluşturulan ara kararı gereğince davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 23.12.2020 tarihli dilekçe içeriği ve ekleri incelenmek ve yine tarafların kök ve ek rapora itirazları değerlendirilmek üzere 2.kez ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 24.08.2021 tarihli 2.ek raporda ; kök rapordaki görüşlerin aynen muhafaza edildiği bildirilmiştir.
4-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında İzmir Gümrük Müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava konusu teminat mektubunun bankaya iade edilip edilmediği, iade edilmiş ise hangi tarihte iade edildiği hususunun bildirilmesi istenilmiş olup, dosyaya gelen yazı cevabı delil olarak dosyaya eklenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ – KABUL :
DELİLLER :
1-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davaya konu İzmir 1.İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının bir sureti getirtilmiş olup, incelenmesinden davacı banka tarafından dava dışı … San. Ve Dış Tic. A.Ş … ve davalı … hakkında 12.09.2006 tarihinde 1.363,69 TL asıl alacak, 776,74 TL işlemiş faiz, 38,84 TL %5 BSMV ve 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 2.329,27 TL üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, daha sonra davacı banka vekili tarafından icra takip dosyasına sunulan 30.04.2014 tarihli dilekçe ile dosyanın yenilenmesinin talep edildiği ve yenilenen …/… Esas sayılı icra takip dosyası üzerinden 30.04.2014 tarihli icra müdürlüğünün “Yenileme Emri” kararına istinaden davalı borçluya yeniden ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 19.02.2015 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı borçlu vekilince icra takip dosyasına sunulan 20.02.2015 tarihli itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından talimat ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 15.08.2019 tarihli raporda sonuç olarak ; davacı banka ile birleşen … A.Ş İzmir Şubesi ile dava dışı kredi asıl borçlusu … San. Ve Tic. A.Ş arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kefilin borcunun asıl borçlunun borcunu geçemeyeceğinden ilk önce dava dışı asıl borçlunun borcunun tespiti yapılması gerekmekte ise de, davalı kefilin temerrüt tarihinin takiple başlaması nedeniyle ayrıca dava dışı asıl borçlu için hesaplama yapılmadığı, dolayısıyla davacı bankanın davalı kefilden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip tarihi itibariyle 78,88 TL asıl alacak, 30,01 TL işlemiş faiz, 1,50 TL %5 BSMV, 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 269,30 TL alacaklı olduğu, takip tarihinden itibaren başlamak üzere 78,88 TL’lik asıl alacağa %82,50 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanabileceği, mahkemece davacının devrevi 30,00 TL’lik komisyon talebinin kabul edilmesi halinde ise davacı bankanın davalı kefilden 788,82 TL asıl alacak, 300,08 TL işlemiş faiz, 15,00 TL %5 BSMV, 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 1.253,90 TL alacaklı olduğu, 788,82 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %82,50 oranında temerrüt faizi ve %5 gider vergisi işletilebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden taraf vekillerinin rapora itirazlarının değerlendirilmesi açısından ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 06.01.2020 tarihli ek raporda kök rapordaki görüşlerin aynen muhafaza edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
3-Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında mahkememizce oluşturulan ara kararı gereğince davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 23.12.2020 tarihli dilekçe içeriği ve ekleri incelenmek ve yine tarafların kök ve ek rapora itirazları değerlendirilmek üzere 2.kez ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 24.08.2021 tarihli 2.ek raporda ; kök rapordaki görüşlerin aynen muhafaza edildiği bildirilmiştir.
4-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında İzmir Gümrük Müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava konusu teminat mektubunun bankaya iade edilip edilmediği, iade edilmiş ise hangi tarihte iade edildiği hususunun bildirilmesi istenilmiş olup, dosyaya gelen yazı cevabı delil olarak dosyaya eklenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ – KABUL :
Dava ; İİK 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır.
Her ne kadar davalı vekili tarafından işbu davanın İİK 67.maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre geçirildikten sonra açıldığı iddia edilmiş ise de, İİK 67/1.maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki yasal düzenleme gereğince itirazın iptali davalarının itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık yasal süre içerisinde açılmasının gerektiği, dosyaya celp edilen icra takip dosyası içeriğinin incelenmesinden davalı borçlu vekilince icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edildiğine dair bir belgenin dosya kapsamı belgeler arasında bulunmadığı, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edildiği yönünde bir delilin davalı tarafça da dosyaya sunulmamış olması karşısında iş bu davanın İİK 67/1.maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğunun kabulü gerekmiştir.
Mülga 4389 Sayılı Bankalar Kanunu’nun 26.12.2003 tarihli 25328 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5020 Sayılı Yasa’nın 27.maddesiyle eklenen Ek Madde 3 ile, (mülga) 4389 Sayılı Kanun’dan kaynaklanan fon alacaklarına ve bu kanuna göre hazine alacağı sayılan alacaklara ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi 20 yıl olarak belirlenmiştir. 4389 Sayılı Bankalar Kanunu ise 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 168.maddesinin (A) bendi hükmü gereğince 5411 Sayılı Kanun’un geçici maddelerindeki düzenlemeler hariç olmak üzere yürürlükten kaldırılmıştır. 5411 Sayılı Kanunu’n 141.maddesinde bu kanundan kaynaklanan fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresinin 20 yıl olduğu belirtilmiştir. Yine 5411 Sayılı Yasa’nın geçici 16.maddesiyle bu kanun ile fon alacağının tahsili bakımından yarar görülerek zamanaşımı ve diğer konularda fon lehine getirilen hükümler mukable şamildir hükmü getirilmiş olup, geçici madde 16’da yer alan “… zamanaşımı …” sözcüğü Anayasa Mahkemesi’nin 12.09.2014 tarih ve 29117 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 04.06.2014 tarih ve 2014/85 Esas ve 2014/103 Karar sayılı karar ile iptal edilmiş “zamanaşımı” sözcüğünün iptali nedeniyle uygulanma olanağı kalmayan “ve” sözcüğünün de iptaline karar verilmiştir. 04.02.2011 tarihinde 27836 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6101 Sayılı TBK’nın Yürürlüğü ve Uygulama Şekli hakkındaki kanunun 5.maddesiyle TBK’nın yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan hak düşürücü süreler ile zamanaşımı sürelerinin eski kanun hükümlerine tabi olmaya devam edeceği, ancak bu sürelerin henüz dolmamış kısmı TBK’da ön görülen süreden uzun ise, yürürlüğünden başlayarak TBK’da ön görülen sürenin geçmesiyle hak düşürücü süre ve zamanaşımı süresinin dolmuş olacağı yönünde düzenleme getirilmiştir.
Ayrıca davalı vekili her ne kadar cevap dilekçesinde iş bu davanın zamanaşımı süresi geçirildikten sonra açıldığından davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, dosya kapsamı belgelerin incelenmesi neticesinde davacı banka ile birleşen … A.Ş İzmir Şubesi ile dava dışı asıl borçlu … San. A.Ş arasında imzalanan 24.07.1996 tarihli, 04.11.1996 tarihli ve 19.02.1997 tarihli sözleşmelerin davalıların murisi olan ölü davalı … tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı, davacı banka ile birleşen … A.Ş tarafından imzalanan sözleşmeler kapsamında dava dışı asıl borçlu lehine 09.08.1996 tarihli İzmir Giriş Gümrük Müdürlüğüne hitaben 600,00 TL’lik teminat mektubunun verildiği, davacı banka ile birleşen … A.Ş İzmir Şubesi tarafından ilk olarak İzmir … Noterliği’nin 02.06.2003 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hesabın kat edildiği, daha sonra yine Beyoğlu … Noterliği’nin 06.01.2006 tarihli ihtarnamesi ile İzmir … Noterliği’nin 02.06.2003 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesindeki 03.01.2006 tarihi itibariyle teminat mektuplarının tahsil edilmeyen komisyon tutarı 390,00 TL, %5 BSMV 19,50 TL, gecikme faizi 388,13 TL ve %5 BSMV 19,41 TL, masraf 173,69 TL, gecikme faizi 355,20 TL, %5 BSMV 17,76 TL olmak üzere toplam 1.363,69 TL’nin ihtarnamenin tebliğinden itibaren 2 gün içerisinde ödenmesinin istendiği, daha sonra ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle İzmir 1.İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyası üzerinden 12.09.2006 tarihinde icra takibinin başlatıldığı ve 30.04.2014 tarihli karar ile icra takibinin …/… Esas sayılı dosyası üzerinden yenilendiği, iş bu icra takip dosyası üzerinden düzenlenen ödeme emrinin 19.02.2015 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun 20.02.2015 tarihinde icra takip dosyasına itiraz ettiği ve iş bu davanın da 02.10.2017 tarihinde açıldığı, bu şekilde en son düzenlenen 19.02.1997 tarihli sözleşme, 02.06.2003 hesap kat, 06.01.2006 hesap kat, 12.09.2006 ilk icra takibi, 30.04.2014 icra takibinin yenilenmesi işlemleri dikkate alındığında teminat mektubunun düzenlendiği tarih olan 09.08.1996 tarihinden itibaren o dönemde yürürlükte bulunan ilgili yasal mevzuat gereğince iş bu davanın 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu ve 10 yıllık zamanaşımı süresinin 09.08.2006 tarihinde dolacağı, ancak henüz 10 yıllık zamanaşımı dolmadan Mülga 4389 Sayılı Bankalar Kanunu’na 26.12.2003 tarihli, 25328 Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren 5020 Sayılı Yasa’nın 27.maddesi ile eklenen ek madde 3 ile getirilen değişiklik sonucu zamanaşımı süresinin 20 yıla uzatıldığı ve henüz 20 yıllık süre dolmadan davacı banka tarafından ilk olarak Beyoğlu .. .Noterliği’nin 02.06.2003 tarihli ihtarnamesi ile hesabın kat edildiği ve yine Beyoğlu … Noterliği’nin 06.01.2006 tarihli ihtarnamesi ile borcun ödenmesinin istendiği ve borç ödenmeyince İzmir 1. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile 12.09.2006 tarihinde icra takibinin başlatıldığı ve ardından 30.04.2014 tarihinde …/… Esas sayılı dosya üzerinden icra takibinin başlatıldığı anlaşılmakla, 04.02.2011 tarihinde 27836 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6101 Sayılı TBK’nın yürürlüğü ve uygulama şekli hakkındaki kanunun 5.maddesi ve yine zamanaşımını kesen işlemler dikkate alındığında iş bu davanın zamanaşımı süresi dolmadan açılmış olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin zamanaşımı def’inin bu nedenle yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2015/16882 Esas, 2016/6587 Karar sayılı kararı da bu yöndedir.) Yukarıda belirtilen sözleşme tarihleri, teminat mektubunun 09.08.1996 düzenlendiği tarih, 02.06.2003 hesap kat ihtarnamesi tarihi , 06.01.2006 ihtarname tarihi, 12.09.2006 icra takip tarihi, 30.04.2014 icra takibinin yenilendiği ve bu şekilde zamanaşımını kesen tarihler dikkate alındığında 10 yıllık zamanaşımı süresi uygulansa dahi zamanaşımını kesen iş bu işlemler nedeniyle zamanaşımı süresi dolmadan icra takibinin başlatılmış olduğu ve bu nedenle iş bu davanın itirazın iptali davası olması nedeniyle zamanaşımı süresi dolmadan takibe başlanıldığından davalı vekilinin zamanaşımı def’inin yerinde olmadığı düşünülmüştür.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında alınan kök ve ek raporlarda sonuç olarak, davacı banka ile birleşen … A.Ş’nin İzmir Şubesi ile dava dışı asıl borçlu … San. A.Ş arasında imzalanan 24.07.1996 tarihli ve 28.000 GBP’lik 04.11.1996 tarihli 10.000 TL, 19.02.1997 tarihli 3.400 TL’lik genel kredi sözleşmelerinin imzalandığı, iş bu sözleşmeleri ölü davalı …’nın müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, davacı banka ile birleşen … A.Ş tarafından dava dışı asıl borçlu lehine 09.08.1996 tarihli 600,00 TL’lik (Yeni) teminat mektubunun düzenlendiği, davacı banka tarafından dava dışı asıl borçlu ve davalı kefile Beyoğlu … Noterliği’nin 06.01.2006 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesini keşide ederek kredi borçlusu ve müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalanan Genel Kredi Sözleşmesindeki edimlerin yerine getirilmediğinden dolayı hesabın kat edildiği, meriyetteki teminat mektubu komisyon bedeli olan 1.363,69 TL’nin iş bu ihtarnamenin taraflara tebliğinden itibaren 2 gün içerisinde ödemesinin istendiği, iş bu ihtarnamenin 20.01.2006 tarihinde ölü davalı borçluya tebliğ edilemediği ve bila tebliğ iade edildiği, bu nedenle dahili davalıların murisi olan ölü davalının temerrüdünün 28.05.2015 takip tarihi olarak kabul edilmesinin gerektiği, ayrıca davacı bankanın ihtarnamenin keşide edildiği tarihte faiz oranları genelgesine göre cari faiz oranının %55 olup, %50 fazlasının %82,50 olarak hesaplandığı, davacı bankanında takip talebinde %82,50 oranında temerrüt faizi talebinde bulunduğundan talebinin yerinde olduğu, ayrıca genel teminat mektuplarına uygulanan komisyon oranının her 3 ay için %1 olmak üzere yıllık %4 olduğu, bankacılık uygulamasında teminat mektupları için 3’er aylık dönemlerde mektup tutarının %1’i tutarında bir komisyon ve bunun BSMV’nin işletilmesinin makul ve rayiçlere uygun olduğu, örneğin 600,00 TL’lik bir teminat mektubu için her 3 aylık dönemde 3,00 TL komisyon alınması gerekirken eğer 30,00 TL gibi yüksek bir komisyon istenecek ise komisyon ödeyecek kimsenin bunu bilmesi ve icazet vermesi gerektiği, bu nedenle 30,00 TL komisyon uygulanması için bu hususu belirten bir yazının davalıya tebliği ile gerçekleşmesi düşüncesinde olunduğundan bu arttırımın davalıya bildirildiğine ilişkin herhangi bir belgenin bulunmadığından davacı bankanın bu talebinin yerinde olmadığı, buna göre raporun 6.sayfasında belirtilen ve davacı banka tarafından tüm şubelere gönderilen teminat mektupları komisyonları hakkındaki 21.03.2006 tarihli duyuruya göre devralınan teminat mektubu komisyon oranlarının 1.05.2002 tarihinden geçerli olmak üzere yıllık %2, devrevi minimum 30,00 TL olarak belirlendiği, yıllık %2 komisyon bedeli ile yapılan hesaplamaya göre davacının talep edebileceği toplam komisyon tutarının 06.01.2006 kat tarihi itibariyle 39,00 TL anapara, 1,95 TL %5 BSMV, 36,13 TL işlemiş faiz ve 1,81 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 78,88 TL olduğu, 06.01.2006 kat tarihi itibariyle tespit edilen toplam 78,88 TL tutarına hesap kat tarihi olan 12.09.2006 takip tarihine kadar ilgili kredilere uygulanan %55 oranında akdi faiz oranı üzerinden yapılan hesaplama neticesinde davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalıdan 78,88 TL anapara, 30,01 TL işlemiş akdi faiz, 1,50 TL %5 BSMV, 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 260,39 TL alacaklı olduğu, ancak davacının devrevi 30,00 TL’Lik komisyon talebinin kabul edilmesi halinde yapılan hesaplama neticesinde ise 06.01.2006 kat tarihi itibariyle 390,00 TL anapara, 19,50 TL %5 BSMV, 361,26 TL işlemiş faiz ve 18,06 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 788,82 TL anapara hesaplandığı, 06.01.2006 kat tarihinden takip tarihi olan 12.09.2006 tarihine kadar %55 akdi faiz oranı üzerinden yapılan hesaplama neticesinde ise takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalıdan 788,82 TL asıl alacak, 300,08 TL işlemiş faiz, 15,00 TL %5 gider vergisi ve 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 1.253,90 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, her iki durumda da takip tarihinden itibaren asıl alacağa %82,50 oranında temerrüt faizi ve %5 gider vergisi uygulanması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde bilirkişi tarafından düzenlenen 15.08.2019 tarihli kök bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacı banka ile birleşen … A.Ş ile dava dışı asıl borçlu şirket … San. A.Ş arasında imzalanan 24.07.1996, 04.11.1996 ve 19.02.1997 tarihli sözleşmeleri toplam 13.400,00 TL ve 28.000,00 GBP limitle davalıların murisi olan ölü davalı …’nın müşterek borçlu, müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, iş bu sözleşme kapsamında davacı banka ile birleşen … A.Ş tarafından dava dışı asıl borçlu şirket lehine İzmir Giriş Gümrük Müdürlüğüne hitaben 600,00 TL’lik ve 09.08.1996 tarihli teminat mektubunun verildiği, mahkememizce yapılan yargılama sırasında İzmir Gümrük Müdürlüğüne yazılan yazıya verilen cevabi yazıda dava dışı asıl borçlu … San. Ve Dış Tic. A.Ş firmasına ait 09.08.1996 tarihli … mektup nolu 600,00 TL tutarındaki teminat mektubunun arşivlerde mevcut olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Yine ölü davalı …’nın müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduğu sözleşmelerin “Teminat Mektupları ve Kontrgarantiler” başlıklı 22.maddesinin “Komisyonlar” başlıklı b) bendinde bankaca verilecek teminat mektubu ve kontrgarantiler nedeniyle müşterinin sorumluluğunun sona ermesine kadar yetkili mercilerce tespit ve/veya taraflarca kararlaştırılan oranda komisyon ve bunun sözleşmede belirlenen fer’ilerinin müşteri tarafından ödeneceğinin taraflarca kararlaştırıldığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi kök raporunun 6.sayfası içeriğinde belirtilen ve davacı banka tarafından tüm şubelere gönderilen teminat mektupları komisyonları hakkındaki 21.03.2006 tarihli duyuru dikkate alınarak yıllık %2 komisyon oranı üzerinden yapılan hesaplama neticesinde 06.01.2006 hesap kat tarihi itibariyle davacı bankanın 39,00 TL anapara, 1,95 TL %5 BSMV, 36,13 TL akdi faiz ve 1,81 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 78,88 TL alacaklı olduğu, hesap kat tarihi itibariyle hesaplanan 78,88 TL’lik asıl alacağa, hesap kat ihtarnamesinin bila tebliğ iade edilmiş olması nedeniyle dahili davalıların murisi olan ölü davalının takip tarihi olan 12.09.2006 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edildiğinden hesap kat tarihinden itibaren takip tarihine kadar %55 akdi faiz oranı üzerinden yapılan hesaplama neticesinde davacı bankanın takip tarihi itibariyle 78,88 TL asıl alacak, 30,01 TL işlemiş faiz, 1,50 TL %5 BSMV ve 150,00 TL masraf olmak üzere toplam 260,39 TL alacaklı olduğu hesaplanmış olup, mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde bilirkişi raporu içeriğinde gösterilen ve davacı banka tarafından tüm şubelere gönderildiği belirtilen Teminat Mektupları Komisyonları Hakkındaki 21.03.2006 tarihli duyuru ile teminat mektubu komisyon oranlarının 01.05.2002 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yıllık %2, devrevi minimum komisyon oranının ise 30,00 TL (yeni) olarak belirlendiği hususuna ilişkin duyuru ve yine davacı vekili tarafından dosyaya sunulan 09.09.2019 tarihli dilekçe ekindeki 15.10.2001 tarihinden itibaren uygulanacak olan faiz dışında tahsil edilecek ücret ve komisyon oranlarına ilişkin duyurunun davalıların murisi olan ölü davalı borçlu …’ya tebliğ edildiğine dair dosya içerisinde bir belgenin mevcut bulunmadığı, bu sebeple davacının tek başına belirlediği ve davacı tarafça talep edilen devrevi 30,00 TL’lik komisyon bedeline ilişkin talebin yerinde olmadığı, bu nedenle bilirkişi tarafından yıllık %2 komisyon oranı üzerinden yapılan hesaplamanın dikkate alınmasının gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış olmakla bilirkişi tarafından yıllık %2 komisyon oranı üzerinden yapılan bu hesaplama mahkememizce dosya kapsamına uygun bulunmakla aynen benimsenmiş olup, sadece bilirkişi raporunda her ne kadar masraf kalemi 150,00 TL olarak alınmış ise de davacı vekili tarafından 23.12.2020 tarihli dilekçe ekinde dosyaya sunulan … nolu noterlik makbuzunun incelenmesinden toplam masraf kaleminin 142,70 TL olduğu görülmekle bu tutar esas alınmak suretiyle açılan davanın kısmen kabulüne, dahili davalıların murisi olan borçlu …’nın İzmir 1. İcra Dairesi’nin …/… Esas (…/… Eski Esas) sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile, 78,88 TL asıl alacak, 30,01 TL işlemiş faiz, 1,50 TL %5 BSMV ve 142,70 TL masraf olmak üzere toplam 253,09 TL üzerinden, takip tarihinden itibaren 78,88 TL asıl alacağa %82,50 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV işletilerek takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine, likit olduğundan kabul edilen kısım üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesine, koşulları oluşmadığından reddedilen kısım üzerinden kötüniyet tazminatı isteminin de yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur. (Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2016/9273 Esas, 2017/7778 Karar ve 06.12.2017 tarihli kararı ile Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2019/2498 Esas, 2019/4864 Karar ve 21.10.2019 tarihli kararı ile Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2013/1654 Esas, 2013/17736 Karar ve 07.10.2013 tarihli kararları da bu yöndedir.)
HÜKÜM /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE, dahili davalıların murisi olan borçlu …’nın İzmir 1. İcra Dairesi’nin …/… Esas (…/… Eski Esas) sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile, 78,88 TL asıl alacak, 30,01 TL işlemiş faiz, 1,50 TL %5 BSMV ve 142,70 TL masraf olmak üzere toplam 253,09 TL üzerinden, takip tarihinden itibaren 78,88 TL asıl alacağa %82,50 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV işletilerek takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,
Kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 50,61 TL %20 icra inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesine,
Koşulları oluşmadığından reddedilen kısım üzerinden kötüniyet tazminatı isteminin de yerinde görülmediğinden reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL nispi karar ve ilam harcının dahili davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 599,78 TL ve bilirkişi ücreti toplam 650,00 TL olmak üzere toplam 1.249,78 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 124,97 TL’sinin dahili davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesaplanan 253,09 TL nispi vekalet ücretinin dahili davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/2.maddesi gereğince hesaplanan 2.076,18 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak dahili davalılara verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava değeri itibariyle kesin olarak karar verildi. 01/03/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)