Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/960 E. 2022/38 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/385 Esas
KARAR NO : 2021/1189

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/06/2021
KARAR TARİHİ : 22/12/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile davalı borçlu … arasında akdedilen Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesine istinaden kullandırılan ticari kredilerden ve Business Card Üyelik Sözleşmesine istinaden verilen ticari kredi kartından dolayı borcu bulunmadığını, borcun ödenmemesi üzerine davalıya ihtarname keşide edildiğini, ihtara rağmen ödeme yapılmadığından davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibine başlandığını, borca itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu, talep edilen faiz oranlarının çelişkili ve faizlerin anaparaya ilave edilerek yeniden anapara oluşturulduğunu, pandemi nedeniyle ifade gecikmeler yaşandığını, muvafakati olmadan … Hayat Sigortası için hukuka aykırı olarak tahsil edilen tutarın borçtan düşülmesini, 29.03.2019 tarihli 2 adet 225-TL tutarları toplam 450-TL istihbarat ücretinin asıl alacak içinde bulunmasının hukuka aykırı olduğunu, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, taksitli ticari kredi sözleşmesi ve ticari kredi kartından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Davacı ile davalı arasında düzenlenen bankacılık işlemleri sözleşmesi ve ekleri,
-İhtarname ve ekleri,
-İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası sureti,
-İzmir …. Noterliğinin 05/07/2021 tarihli yazısı ve eki,
-Bilirkişi …’in 03/11/2021 tarihli raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İtirazın iptali davasının koşullarını; ilamsız bir icra takibine girişilmesi, bu takip nedeniyle çıkarılan ödeme emrine 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edilmiş olması, borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde mahkemeden itirazın iptalinin talep edilmesi şeklinde sıralamak mümkündür.
İtirazın iptali davası icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410 Esas, 2004/471 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
2004 Sayılı İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231).
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacının, taksitli ticari kredi sözleşmesi ve ticari kredi kartından kaynaklanan alacağa istinaden davalı aleyhinde İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında genel haciz yoluyla ilamsız takip başlattığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğe çıkartıldığı ve 10/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 12/02/2021 tarihinde yasal süresi içerisinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, davacının yasal süresi içerisinde işbu davayı ikame ettiği, davalı tarafından mahkememizin görevine itiraz edilmiş ve dava konusu uyuşmazlıkta Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu savunulmuş ise de dava konusu uyuşmazlığın ticari kredi kartı ve genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, yerleşik Yargıtay uygulamasına göre genel kredi ve ticari kredi kartı sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların mutlak ticari dava olduğu ve ticaret mahkemelerinin görevi kapsamında kaldığı, bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu, mahkememizce davaya konu ticari kredi sözleşmesi ve ticari kredi kartı sözleşmesi ve ekleri ile dosya kapsamı dikkate alınarak alacağın varlığı ve miktarına ilişkin olarak bankacı bilirkişiden rapor tanziminin talep edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 03/11/2021 tarihli rapora göre, taraflar arasında 05/01/2018 tarihli 75.000 TL limitli genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi ve 17/09/2019 düzenleme tarihli 20.000 TL limitli business card üyelik sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşmeye istinaden davalıya 06/07/2019 tarihinde 36 ay vade ile 20.000 TL taksitli ticari kredi kullandırıldığı, kredinin 9 taksidinin davalı tarafından ödendiği, takip eden taksitlerin ödenmediği, kredi hesabının 16.505.23-TL anapara tutarı üzerinden 07.01.2021 tarihinde kat edildiği, ayrıca davalıya ticari kredili mevduat hesabından 5.020,45 TL kredi kullandırıldığı, bu kredinin ödenmediğinden bahisle 07/01/2021 tarihinde kat edildiği, yine kredi kartının davalıya tahsis edildiği ve kullanıma açıldığı, kredi kartının Aralık 2020 ekstresinin davalı tarafından ödenmediği ve kredi kartı alacağının da 07/01/2021 tarihinde 22.484,05 TL üzerinden kat edildiği, davalıya toplam 49.027,02 TL borcu 3 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin davalıya 27/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 31/01/2021 tarihinde temerrüde düştüğü, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre kat tarihine kadar ana para üzerinden hesaplanan akdi faiz ve eklerinin ana para olarak değerlendirildiği, temerrüt faizine tekrar faiz işletilmediği, kat tarihine kadar ana para tutarına akdi faiz işletilerek kredi hesabının kat edildiği ve kat edilen tutarın asıl alacağı oluşturduğu, yapılan işlemin sözleşme hükümlerine ve mevzuata uygun olduğu, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre davacı bankanın temerrüt halinde taksitli ticari krediler için akdi faizin iki katı oranında temerrüt faizi talep edebileceği, ticari kredi kartı ve ticari kredi mevduat hesabı yönünden ise akdi ve temerrüt faiz oranlarının 5964 sayılı Yasanın 26.maddesi uyarınca Merkez Bankası tebliğleri ile belirlendiği, davacı banka tarafından takip talebinde istenilen faiz oranlarının ilgili dönemde geçerli faiz oranları olduğu, buna göre davalının toplam 48.644,20 TL asıl alacak, 1.138,88 TL işlemiş faiz, 56,95 TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 49.840,03 TL borcu bulunduğu ve asıl alacağın 21.009,65 TL’lik taksitli ticari kredi kısmı için yıllık % 52,56 oranında, asıl alacağın 27.634,55 TL’lik Ticari kredi kartı ve Ticari KMH kısmı için ise yıllık %26.28 oranında faiz uygulanabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, taraflar arasında genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi ve ticari kart sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşme uyarınca banka kayıtlarının esas alınacağı, davacı banka kayıtlarına göre davalının anılan sözleşmeye istinaden muhtelif tarihlerde ve tutarlarda kredi ve kredi kartı kullandığı, kredilerin ve kredi kartının vadelerinde ödenmediği, davacı bankaca hesabın kat edildiği, böylece davalının tüm borcunun talep edilebilir hale geldiği, davalının 31/01/2021 tarihinde temerrüde düştüğü, her ne kadar davalı tarafından davacı bankanın takiple talep ettiği temerrüt faiz oranı sözleşme ve TBK’ya aykırı olduğu ileri sürülmüş ise de taraflar arasındaki ilişkinin ticari kredi ve kredi kartından kaynaklandığı bu sebeple somut uyuşmazlıkta 6102 sayılı TTK’nun 8. Maddesi uyarınca ticari işlere ilişkin faiz hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu kapsamda yapılan incelemede taraflar arasındaki sözleşme ve alacağın niteliğine göre uygulanacak temerrüt faizinin sözleşme ve 5464 sayılı Yasa hükümleri uyarınca belirlenmesi gerektiği, davacı tarafından talep edilen akdi ve temerrüt faiz oranlarının taraflar arasındaki sözleşme ve mevzuat hükümlerine uygun belirlendiği, açıklanan nedenlerle mahkememizce alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, davalının itirazında kısmen haksız olduğu, ayrıca davaya konu alacağın likit olduğu, davacının icra inkar tazminatı talep şartlarının oluştuğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin; 48.644,20 TL asıl alacak, 1.138,88 TL işlemiş faiz ve 56,95 TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 49.840,03 TL alacak ile asıl alacağın 21.009,65 TL’lik taksitli ticari kredi kartı kısmı için yıllık % 52,56 oranında, asıl alacağın 27.634,55 TL’lik Ticari kredi kartı ve Ticari KMH kısmı için ise yıllık % 26.28 oranında takip tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-49.840,03 TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 9.968,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli 3.404,57 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 608,68 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.795,89 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 608,68 TL peşin harç, 500,00 TL bilirkişi ücreti ve 102,50 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.270,48 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi sebebiyle tarafların haklılık oranına göre (49.840,03/50.397,44=0,98) 1.256,42 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1. fıkrası uyarınca 7.279,20 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davalı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1. fıkrası uyarınca 557,41 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
7-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
8-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/12/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim ….
E-İMZA