Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/936 E. 2022/1080 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/936 Esas
KARAR NO : 2022/1080

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 10/08/2018
KARAR TARİHİ : 29/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27.12.2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesiyle; müvekkili şirketin araç otogaz kitleri sağlayıcısı olup, davalı borçlu tarafın müvekkili şirketten muhtelif tarihlerde hizmet ve malzeme satın aldığı, davalı tarafın 29.08.2015 tarihinde imzaladığı temlik sözleşmesi ile dava dışı şirket … Ltd. Şti firmasının kendisinden olan 26.893,47 TL alacağının müvekkili şirkete devredildiğinin öğrenildiği, bu tarihten sonra da davalı tarafın müvekkilinden malzeme satın almaya başladığı, davalı tarafın ticari ilişkiden dolayı müvekkili şirkete toplam 52.306,75 TL bakiye borcunu aradan geçen zamana rağmen ödemediği, bu nedenle müvekkili tarafından İzmir 15.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığı, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğundan bahisle davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; davacı tarafın iddia ve beyanlarının gerçeği yansıtmadığı, davacı ve dava dışı … Ltd. Şti adlı şirketlerin toptan araç otogaz kiti satışı yaptığı, perakende bir çalışmalarının bulunmadığı, müvekkili şirketin ne davacı tarafa ne de dava dışı şirkete ödenmemiş bir borcunun bulunmadığı, bugüne kadar alınan malzeme bedellerinin ödendiği, hatta müvekkili şirketin dava dışı şirketten alacaklı olduğundan bahisle açılan davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davaya konu İzmir 15.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının getirtilmiş olup, dosyanın incelenmesinden davacı tarafından davalı hakkında 28/06/2018 tarihinde 52.306,75 TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde icra takip dosyasına sunmuş olduğu itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davaya konu temliknamede davalı şirkete atfen atılan imzanın davalı şirket yetkilisine ait olup olmadığının tespiti açısından İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, 17.06.2021 tarihli raporda; dava konusu temlik sözleşmesinde borçlu bölümünde davalı kaşe izi üzerine atılı basit tersimli imza ile Kadri Vurucu’nun mukayese imzalarında tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın Kadri Vurucu’nun eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
3-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, mali müşavir … tarafından düzenlenen 19.06.2019 tarihli raporda sonuç olarak; incelemeye ibraz edilen ticari defterlerin 6102 Sayılı TTK’nın 64/3.maddesi uyarınca yapılması gereken noter açılış ve kapanış tasdikinin süresinde yaptırıldığı, inceleme kapsamı ile sınırlı olmak üzere defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve birbirini doğruladığı, takip tarihi itibariyle icra takibine konu 52.306,75 TL asıl alacak tutarının her iki taraf defterlerinde kayıtlı olduğu bildirilmiştir.
4-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen ek raporda; temlik konusu 26.893,47 TL’lik tutarın davacı ve dava dışı temlik eden firmanın defterlerinde kayıtlı olduğu, dava dışı temlik eden firmanın defterlerinde 29.08.2015 temlik tarihinde davalı …’dan 26.893,47 TL’lik alacağının kayıtlı olduğu, davalı defterlerinde temlik sözleşmesi tarihinde dava dışı … firmasına 68.788,61 TL’lik cari hesap borcunun kayıtlı olduğu, bu borç tutarının bankadan ödeme kaydetmek suretiyle söz konusu borcun kapatıldığı, bu işleme dayanak ödeme belgesi sunulmadığı, defter kayıtlarına göre ihtilafsız alacak bakiyesinin 10.792,28 TL olduğu, davalı tarafın 2017 yılında dava dışı firmanın POS cihazıyla ödeme iddiasında bulunmuş olup, bu ödemelere ilişkin inceleme esnasında gösterilen dava dışı firmaya ait 61.104,64 TL’lik kredi kartları slipleri sadece dava dışı temlik eden firmanın tahsilat yaptığını gösteren belgeler olup bu belgelerin tek başına davalının ödemesi olduğunu ispata yarar belge niteliğinde olmadığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ / KABUL:
Dava, İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış bulunan itirazın iptali davası olup, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesiyle, davalı borçlu şirketin davacıdan ve dava dışı … Ltd. Şti.’den mal ve hizmet satın aldığı, dava dışı … Ltd. Şti tarafından 29.08.2015 tarihli temlik sözleşmesi ile temlik eden şirketin davalıdan olan 26.893,47 TL’lik alacağını davacı şirkete devrettiği, bu kapsamda davalı borçlu şirketin davacıdan almış olduğu mal ve hizmet ve yine dava dışı şirketten alınan temlikname kapsamında takip tarihi itibariyle davacıya ödenmemiş bakiye 52.306,75 TL’lik alacağının bulunduğu, iş bu alacağın ödenmemiş olması nedeniyle tahsili için davacı tarafça davalı hakkında icra takibi başlatıldığından bahisle davalının icra takibine vaki haksız itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle, davalı şirketin ne davacıya ne de dava dışı temlik eden … Ltd. Şti.’ye karşı ödenmemiş herhangi bir borcunun bulunmadığı, davalının bugüne kadar alınan tüm malzemelerin bedellerini ödediği gibi davacı tarafın dayandığı temlikname ile ilgili olarak davalıya herhangi bir bildirimde bulunulmadığı gibi davalının da temliknameden haberinin de bulunmadığından bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, takip tarihi itibariyle davacı tarafça davalıya satılıp teslim edildiği bildirilen mal ve hizmet karşılığı davacı tarafça davalı adına düzenlenen faturalardan ve yine dava dışı … Ltd. Şti.’nin davalıdan olan 26.893,47 TL’lik alacağını 29.08.2015 tarihli temlikname ile davacıya temlik ettiği iddiasıyla bu temliknameye konu bedelde dahil olmak üzere davacının davalıdan takibe konu edilen tutar kadar alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı tarafça takibe konu alacağın bir kısmının dayanağı olarak gösterilen 29.08.2015 tarihli ve 26.893,47 TL bedelli temliknamenin incelenmesinden dava dışı … Otomotiv San. Tic. Ltd. Şti tarafından davalı şirketteki 26.893,47 TL’lik alacağın davacı … Pazarlama San. Tic. A.Ş’ye temlik edildiği, iş bu temliknamenin altında borçlu olarak davalı şirket, temlik eden alacaklı olarak dava dışı … Otomotiv Yedek Parça San. Tic. Ltd. Şti ve yine temlik alan yeni alacaklı olarak da davacı şirketin gösterildiği ve her 3 şirket kaşesi üzerinde de imzanın bulunduğu görülmüştür. Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalı tarafça iş bu temlikname ile ilgili olarak davalıya herhangi bir bildirimde bulunulmadığı ve temlikname üzerinde bulunan davalı şirkete atfen atılan imzanın davalı şirket yetkilisine ait olmadığı bildirildiğinden mahkememizce yapılan yargılama sırasında davaya konu temliknamede davalı şirkete atfen atılan imzanın davalı şirket yetkilisine ait olup olmadığının tespiti açısından İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 17.06.2021 tarihli raporda; dava konusu temlik sözleşmesinde borçlu bölümünde davalı şirket kaşe izi üzerine atılı basit tersimli imza ile davalı şirket yetkilisi Kadri Vurucu’nun mukayese imzalarında tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın Kadri Vurucu’nun eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi açısından her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar ile dava dışı temlik eden şirkete ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen kök raporda; her üç şirketin incelemeye ibraz edilen ticari defter ve kayıtlarının 6102 Sayılı TTK’nın 63/3.maddesi uyarınca yapılması gereken noter açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı, yapılan inceleme ile sınırlı olmak üzere ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve birbirini doğruladığı, taraflar arasında 2015 yılı öncesinde başlayan ve 2018 yılında sona eren cari hesap şeklinde takip edilen ticari ilişkinin olduğu, 28.06.2018 takip tarihi itibariyle davacı defterlerine göre davalıdan 52.306,75 TL cari hesap alacağının kayıtlı olduğu, davalı şirket defterlerinde ise davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 84.652,28 TL cari hesap alacağının kayıtlı olduğu, taraf defterleri arasındaki farkın dayanağının davalının kendi ödemelerini kendi defterlerine eksik kaydetmesinden kaynaklandığı, bu nedenle davalı şirket defterlerinde davacının cari hesap alacağının daha yüksek tutarda göründüğü, dolayısıyla takip tarihi itibariyle icra takibine konu 52.306,75 TL asıl alacak tutarının davacı ve davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, dava dışı … Ltd. Şti.’nin defter kayıtları ile temlik sözleşmesinin ve temlik tutarının takip konusu alacak tutarına etkisinin bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 09.02.2022 tarihli ek raporda; 29.08.2015 tarihli temlik sözleşmesine konu 26.893,47 TL’lik tutara ilişkin olarak yapılan incelemede temlik eden dava dışı … firmasının incelenen ticari defterlerinde davalı şirketin 120.21 nolu cari hesabına kayıtlı 26.893,47 TL’lik alacağın 30.08.2015 tarihli kayıtlı davacı şirketin 120.389 nolu cari hesabına devredildiği, temlik alan davacı şirketin temlik sözleşmesine konu 26.893,47 TL’Lik tutarı 29.08.2015 tarihinde defterlerine kaydettiği, davalı şirketin ticari defterlerinde 29.08.2015 temlik sözleşmesi tarihinde dava dışı temlik eden şirkete 68.788,61 TL tutarında cari hesap borcunun kayıtlı olduğu, bu borç tutarının 31.12.2015 tarihli kayıtla bankadan ödeme kaydetmek suretiyle söz konusu borcun kapatıldığı, yapılan inceleme sırasında bu ödeme kaydına ilişkin herhangi bir belgenin ibraz edilmediği bildirilmiştir.
Yine alınan ek raporda; davacı ve davalı şirket defterlerinin karşılaştırılması neticesinde davacı ve davalının incelenen 2015, 2016 ve 2017 yılları ticari defter ve kayıtlarına göre taraf defterlerinde 248.511,78 TL’Lik davalıyı borçlandıran kayıtların aynı olduğu, davacı şirket defterlerinde kayıtlı tahsilat tutarının 237.719,00 TL olduğu, aynı borç kaydından tahsilat tutarı çıkarıldığında taraf defter kayıtlarına göre ihtilafsız alacak bakiyesinin 10.792,78 TL olarak hesaplandığı, buna göre 29.08.2015 tarihli 26.893,47 TL’lik temlik kaydının davacı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu ancak davalıda kayıtlı olmadığı, davacı şirket defterlerinde kayıtlı olan “Cari tediye günlük kasa” açıklamalı 26.12.2016 tarih 2.800,00 TL, “Cari tediye günlük kasa” açıklamalı 28.12.2016 tarih 5.000,00 TL, “Çek çıkış-cari” açıklamalı 27.04.2017 tarih 5.760,00 TL olmak üzere toplam 13.560,00 TL’lik ödeme kaydının davacı şirket defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalıda kayıtlı olmadığı, yine 20.09.2017 tarih 353,00 TL, 22.09.2017 tarih 389,00 TL, 28.11.2017 tarih 798,00 TL olmak üzere toplam 1.540,00 TL bedelli faturaların davacı şirket defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı, bu şekilde davacı defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalıda kayıtlı olmayan ve davalıya borç kaydedilen toplam tutarın (26.893,47 TL + 13.560,00 TL + 1.540,00 TL=) 41.993,47 TL olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında, 09.03.2020 tarihli ek bilirkişi raporunun 5.sayfasındaki tabloda “davacı şirket defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalı defterlerinde olmayan borç kayıtları” başlıklı bölümde gösterilen “Cari Tediye Günlük Kasa” açıklamalı 26.12.2016 tarihli 2.800,00 TL ve 28.12.2016 tarihli 5.000,00 TL’lik kasadan ödemelere ilişkin tüm belge ve bilgileri sunmak ve yine aynı tabloda gösterilen 27.04.2017 tarihli 5.760,00 TL’lik çekle ödemeye ilişkin ilgili çekin arkalı önlü bir sureti veya çek bilgilerini sunmak üzere davacı tarafa 1 aylık kesin süre verilmiş olmasına rağmen davacı tarafça dayanak belgelerin ibraz edilmemiştir.
Yine mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı vekiline ek raporun 5.sayfasında gösterilen davacı şirket defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalı şirket defterlerinde kayıtlı olmadığı bilirkişi tarafından tespit edilen 20.09.2017 tarih 353,00 TL, 22.09.2017 tarih 389,00 TL ve 28.11.2017 tarihli 798,00 TL olmak üzere toplam 1.540,00 TL’lik fatura ve varsa eki sevk irsaliyelerinin sunmak üzere verilen 2 haftalık süre sonunda davacı tarafça 21.12.2021 tarihli dilekçe ekinde sunulan her bir faturaya bağlı sevk irsaliyelerinin incelenmesinden “Teslim Eden” bölümünün boş olduğu ve bu faturaların davalı tarafça kabul edilmediği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı şirket defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalı şirket defterlerinde kayıtlı olmadığı bilirkişi tarafından tespit edilen ve davacı tarafa verilen kesin süreye rağmen dayanak belgeleri ibraz edilmeyen “Cari tediye günlük kasa” açıklamalı 26.12.2016 tarih 2.800,00 TL, “Cari tediye günlük kasa” açıklamalı 28.12.2016 tarih 5.000,00 TL, “Çek çıkış-cari” açıklamalı 27.04.2017 tarih 5.760,00 TL olmak üzere toplam 13.560,00 TL’lik ödeme kaydı ve yine 20.09.2017 tarih 353,00 TL, 22.09.2017 tarih 389,00 TL, 28.11.2017 tarih 798,00 TL olmak üzere toplam 1.540,00 TL bedelli faturalar ile ilgili olarak davacı tarafça yemin deliline dayanılmış olup, davacı tarafça sunulan yemin metni doğrultusunda mahkememizce yapılan yargılama sırasında 08.11.2022 tarihli duruşmada davalı şirket yetkilisi tarafından yeminin eda edilmiş olması nedeniyle davacının davacı şirket defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalıda kayıtlı olmadığı anlaşılan toplam 13.560,00 TL’lik ödeme kaydı ve toplam 1.540,00 TL’lik faturalara ilişkin ticari defterlerindeki lehine kayıtları ispatlayamadığı sonucuna varılmıştır.
Her ne kadar davalı vekili tarafından temlikname üzerinde davalı şirkete atfen atılan imzanın davalı şirket yetkilisine ait olmadığı, yine temlikname konusunda davalıya herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, bu nedenle temliknamenin geçersiz olduğu iddia edilmiş ise de, dava dışı firmanın davalıdan olan alacağını davacıya temlik etmesinin davalının muvafakatına bağlı olmadığı, temlikname üzerinde davalının geçerli imzasının bulunmasının ancak temlikname içeriği tutar konusunda davalıyı bağlayabileceği düşünülmüştür. Davalı tarafça temliknamedeki imzanın inkar edilmesi nedeniyle mahkememizce yapılan yargılama sırasında İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi’nden alınan rapora göre, 29.08.2015 tarihli temliknamedeki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olmadığı tespit edilmiştir. Bu noktada mahkememizce yapılan yargılama sırasında dava dışı temlik eden şirkete ait ticari defter ve kayıtların incelenmesi neticesinde temlik tarihi itibariyle temlike konu tutar kadar dava dışı temlik eden firmanın davalı şirketten olan alacağını dava dışı temlik eden şirket defterlerinde aynen kayıtlı olduğu ve alacağın 30.08.2015 tarihli bir kayıtla davacı şirketin cari hesabına devredildiği, davacı şirketinde temlike konu 26.893,47 TL’lik tutarı 29.08.2015 tarihinde defterlerine kaydettiği ve yine alınan ek bilirkişi raporuna göre temlik tarihi itibariyle davalı şirket defterlerine göre dava dışı temlik eden şirketin davalıdan 68.788,61 TL cari hesaptan alacaklı olduğunun tespit edildiğinin bildirilmiş olması karşısında bu şekilde temlike konu 26.893,47 TL’lik tutarın usulüne uygun olarak dava dışı temlik eden firma tarafından davacıya temlik edildiğinin kabulü gerekmiştir. Her ne kadar alınan ek bilirkişi raporunda incelenen davacı şirket defterlerine göre temlik tarihi itibariyle dava dışı temlik eden firmanın carihesap alacağı olan 68.788,61 TL’lik tutarın davalı şirket tarafından 31.12.2015 tarihinde bankadan ödeme kaydıyla kapatıldığının tespit edildiği bildirilmiş ise de, mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalı tarafa bu yöndeki dayanak belgelerini sunması için verilen süre sonunda sunulan 21.12.2021 tarihli dilekçe ve eki POS cihazlarının incelenmesi neticesinde tamamının hesabın kapatıldığı 31.12.2015 tarihinden sonraki döneme ilişkin olduğu görülmekle davalı tarafın bu yöndeki savunmasını kanıtlayamadığı düşünülmüştür.
Sonuç olarak mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi kök ve ek raporu ile tüm dosya kapsamı belgelerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlara göre ek raporun 4 ve 5.sayfasında belirtildiği üzere taraf defterlerindeki birbirini doğrulayan 248.511,78 TL’lik borç kaydından davalı tarafça yapılan toplam 237.719,00 TL’lik ödeme kaydı düşüldüğünde davacının davalıdan 10.792,78 TL’lik alacağının bulunduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi marifetiyle taraf defterlerine göre tespit edilen 10.792,78 TL’lik alacağa davacı defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalı defterlerinde kayıtlı olmayan ancak davacı tarafça dayanak olarak sunulan ve mahkememizce geçerli olarak kabul edilen 29.08.2015 tarihli temlikname tutarı olan 26.893,47 TL’nin bu alacağa ilavesinin gerektiği, bu şekilde davacının davalıdan takip tarihi itibariyle (cari hesaptan bakiye 10.792,78 TL + temlikname tutarı 26.893,47 TL =) 37.686,25 TL alacaklı olduğu, bakiye kısma ilişkin davanın ise davacı tarafça ispatlanamadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Yukarıda anlatılan tüm gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, davalı borçlunun İzmir 15.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile 37.686,25 TL asıl alacak üzerinden, takip tarihinden itibaren davacı talebini aşmamak üzere değişen oranlarda avans faizi işletilerek takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine, likit olduğundan kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 7.537,25 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE, davalı borçlunun İzmir 15.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile 37.686,25 TL asıl alacak üzerinden, takip tarihinden itibaren davacı talebini aşmamak üzere değişen oranlarda avans faizi işletilerek takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine,
Kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 7.537,25 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 2.574,34 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 631,74 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.942,60 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta yatırılan toplam 672,84 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri 341,90 TL ve bilirkişi ücreti 800,00 TL olmak üzere toplam 1.141,90 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına tekabül eden 822,16 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır