Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/837 E. 2021/900 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/837 Esas
KARAR NO : 2021/900 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/07/2018
KARAR TARİHİ : 26/10/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.01.2018 tarihinde , Kula il yolu … kavşağında, … mahallesi istikametinden gelerek … mahallesi istikametine seyir halinde bulunan … plakalı araç sürücüsü …, aracı ile kavşaktan dönüş yapmak isterken, Kula ilçesi istikametinden Alaşehir istikametine seyir halinde olan ve sürücülüğünü …’ın yaptığı … plakalı otomobil ile kavşak içerisinde çarpışması sonucu çift taraflı maddi hasarlı yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacı … yaralanarak sakat kaldığı, kazaya karışan her iki araç sürücüsü de kusurlu olduğu, kazayı yapan … plakalı aracın maliki … olup ; kaza tarihini kapsayan zorunlu mali mesuliyet sigortası … numaralı poliçe ile davalılardan … Sigorta tarafından yapıldığı, kazaya karışan … plakalı aracı sigortalayan … Sigorta davacıya karşı tazminat ödemekle yükümlü olduğu, kaza tarihinde sakatlanma açısından poliçe teminatı 360.000 TL olup, tedavi giderlerinin 360.000 TL olduğu, Kazayı yapan … plakalı aracın maliki … olup, kaza tarihini kapsayan zorunlu mali mesuliyet sigortası … numaralı poliçe ile davalılardan … Sigorta tarafından yapılmıştır. Kazaya karışan … plakalı aracı sigortalayan … Sigorta müvekkile karşı tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, davacının iyileşme sürecinde bulunduğu ve çalışamadığı dönemlerde başkasının bakımına muhtaç kaldığını beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı … A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul manasında olmamak üzere sakatlık tazminatı talebinde bulunan davacının kazadan kaynaklanan maluliyet oranının genel şartlara uygun olarak tespiti bakımından dosyanın adli tıp 3. ihtisas kurumu’na sevk edilmesi gerektiği, zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ancak ve ancak gerçek ve doğrudan olan zarar kalemleri için teminat verdiğini, davayı kabul manasında olmamak üzere davacının talebine konu tedavi giderleri, geçici işgöremezlik tazminatı ve tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri ve diğer tüm giderler tedavi teminatı kapsamında olduğundan, ilgili mevzuat kapsamında sgk tarafından karşılanması gerekli işbu giderlerden davalı müvekkilin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, tedavi süresince gereken bakıcı giderinin tedavi gideri kapsamında olduğu yargıtay içtihatları ile de kabul edildiğini, geçici iş göremezli tazminatı talepleri de tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışı olduğunu, davayı kabul manasında olmamak üzere, müvekkil şirket davacının teminat kapsamında yer alan taleplerinden yalnızca sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumludur. kusur oranının tespiti bakımından dosyanın adli tıp trafik ihtisas dairesine gönderilmesi gerektiğini, davayı kabul manasında olmamak üzere tazminat hesaplamarında gelirin asgari ücret olarak alınması gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … SİGORTA A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davanın kabülü anlamına gelmemek kaydıyla müvekkil şirketin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacı taraf, sigortalımızın kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, davacının maddi tazminat talebine konu kalemler net olmamakla bakıcı ve kalıcı-geçici iş göremezlik gibi taleplerin 6111 sayılı yasa uyarınca reddi gerekir.yasa gereği davacının talep hakkı bulunmadığını, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gereklidir.zira sgk tarafından ödenen meblağ müvekkil şirkete rücu edildiğini, sigorta poliçesinde yazılı teminat tutarı, maluliyet halinde doğrudan doğruya hak sahiplerine ödenmeyeceğini, davacı tarafın, sürekli maluliyet halinde zararını ispat etmesi gerektiğini, müvekkil şirket faizden dava tarihinden itibaren sorumlu olduğunu, davacı tarafından yapılmış geçerli bir başvuru söz konusu olmayıp, mahkememiz huzurunda ikame edilen dava anılan dava şartına haiz olmadığından ötürü,ilgili davanın başkaca hiç bir incelemeye gerek duyulmaksızın reddini,aksi kanaat olması halinde davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkil şirketin faizden dava tarihinden itibaren yüklenilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasıdır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 20/09/2019 tarihli ve …-…-…/… sayılı raporunda; … kızı, … doğumlu, …’ın 21/01/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileştiğinden;Kişinin tüm vücut engel oranının %0(yüzdesıfır) olduğu,İyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 20/01/2020 tarihli ve …-…-…/… sayılı raporunda; Maluliyet hesaplamaları kişinin dava konusu kazada meydana gelen yaralanmalarından kaynaklanan arazların vücutta meydana getirdiği fonksiyon kaybına göre hesaplandığı, … kızı, … doğumlu, …’ın 21/01/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı sağ klavikula kemiğinde kırık geliştiği ve 29/07/2019 tarihinde Kurulumuzca yapılan muayenesinde; omuz eklem hareket açıklığı tam olduğu, omuz hareketlerinde fonksiyonel bir kısıtlılık tespit edilmediği anlaşılmakla; kişinin 21/01/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileştiğinden; Kişinin tüm vücut engel oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 02/04/2021 tarihli ve …-…-…/…/… sayılı raporunda; Sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile meskun mahal dışında seyri sırasında geldiği olay mahalli kavşakta, diğer araca nazaran her ne kadar geçiş hakkına haiz ise de, kavşağa daha tedbirli ve kontrollü şekilde hız azaltarak yaklaşmayıp, solundan gelerek geçiş hakkını kendisine bırakmayan kamyonetle çarpışması sonucu meydana gelen olayda, alt düzeyde tali kusurlu, Sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile meskun mahal dışında DUR levhasının bulunduğu olay mahalli kavşağa geldiğinde durması, geçiş için güvenli bir ortam oluştuğundan emin olduğunda kavşağa giriş yapması gerekirken, bu kurala riayet etmeyip, sağından gelen araçların hız ve mesafesini dikkate almadan, dikkatsiz ve hatalı biçimde kavşağa girmesiyle, sağından gelen ve ilk geçiş hakkını vermediği otomobille çarpışması sonucu meydana gelen olayda, asli kusurlu sonuç olarak, Sürücü …’ın % 15 (Yüzde onbeş) oranında kusurlu olduğu, Sürücü …’ın % 85 (Yüzde seksenbeş) oranında kusurlu olduğu, belirtilmiştir.
24/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Dosya içerisinde yer alan belgeler incelendiğinde kazaya karışan … plakalı aracın Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS Poliçesinin … numaralı poliçe ile kaza tarihini kapsar şekilde … A.Ş. tarafından düzenlenmiş olup, Hazine Müsteşarlığınca 21.01.2018 tarihi itibari ile teminat limitleri 360.000,00 TL olarak belirlendiği, Davacının tıbbi iyileşme süresi 3 ay olup, 21.01.2018 – 21.04.2018 tarihleri arası olduğunu, 21.01.2018 tarihinde yaralanan …’ın geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat alacağının 4.352,73 TL olduğu, Sürekli maluliyetten kaynaklı maddi zararının bulunmadığı belirtilmiştir.
Sorumluluk hukukunun amacı, zarar görenin uğramış olduğu gerçek zararı gidermek, kaybolan bir değerin yerine, nitelik veya nicelikçe benzer bir değer koymaktır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
TBK’nın 54. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ile tedavi giderleri de bu zarar türleri arasında yer almaktadır.
Bedensel zarara uğrayan kimse, çalışma gücünü sürekli veya geçici olarak yitirmesinden ve ileride edineceği kazançtan yoksun kalmasından doğan zarar ile bütün giderlerini isteyebilir. Çalışamamaktan kaynaklanan zarar ise geçici iş göremezlik nedeniyle olabileceği gibi; sürekli iş göremezlik biçiminde de olabilir. Geçici iş göremezlik zararı, zararı görenin yaptığı iş ve gelir durumu itibariyle iyileşme süresinde elde edemediği kazançtan ibarettir. Sürekli iş göremezlik zararı ise beden gücü kaybına uğrayan kişinin, zarar görmeden önce yapmakta olduğu iş için daha fazla bir güç (efor) harcaması nedeniyle doğan zarardır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde;
Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına Thtar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız eylem, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için;
-Zarar verici bir fiil
-Bu fiilin hukuka aykırı olması
-Fiili İcra edenin kusurlu bulunması
-Fiil ve zarar arasında uygun illiyei bağının bulunması gerekir.
Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir,
Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir.
Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir.
– Zorlayıcı neden
-Zarar görenin ağır kusuru
-Üçüncü kişinin ağır kusuru
Somut olayda araç sürücüleriniz 2918 sayılı yasaya aykırı hareket etmek neticesinde davacının zarar görmesine sebep oldukları, davalıların sigortalılarının meydana gelen haksız fiile kusurlu ve hukuka aykırı fiilleriyle sebep oldukları, fiilleri ile zarar arasında uygun illiyet bağının bulunduğu, sigorta hukuku çerçevesinde davalı sigorta şirketlerinin oluşan zararı tazmin ile sorumlu oldukları anlaşılmakla alınan bilirkişi raporlarında davalının sürekli iş göremezliğinin bulunmadığı tespit edilmekle davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Geçici iş görememezlik tazminatı olarak 4.352,73-TL nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
-Sürekli iş görememezlik tazminatı ve bakıcı ücretleri isteminin REDDİNE,
2-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli toplam 59,30-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90-TL nin mahsubu ile 24,40-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90 TL peşin harç, 15,00-TL ıslah harcı, 500,00 TL bilirkişi rapor ücreti, 1.972,00-TL Adli Tıp Kurumu Rapor ücreti, 401,83-TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 2.960,63-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair miktar bakımından kesin olmak üzere verilen karar davalı … sigorta vekili ve davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.26/10/2021

Katip …
(E-İmzalıdır)

Hakim …
(E-İmzalıdır)