Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/831 E. 2022/237 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/831
KARAR NO : 2022/237

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/07/2018
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan …’a ait, … idaresinde bulunan ve … Sigorta A.Ş.ne … nolu Z.M.S. (trafik) poliçesiyle sigortalı … plakalı araç ile 12.01.2018 günü saat 10:40 sıralarında İzmir- Bornova ilçesi Kazım Dirik mahallesinde üniversite caddesi sol şeridini takiben hastane kavşağı istikametine seyrederken no: … karşısına geldiğinde, seyrine göre yolun sağından sol karşı tarafına geçmekte olan müvekkili …’e yüksek hızla sol şeritte çarparak müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kaza sonrası müvekkilin Ege üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavi gördüğünü, müvekkili hala tam olarak iyileşemediğini, aynı hastane bünyesinde tedavisine devam edilmekte olduğunu, yanlış ve yanlı hazırlanan kaza tutanağındaki kusur tespitini kabul etmediklerini, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının kazayla ilgili yürüttüğü …/… numaralı soruşturma dosyasında emekli Polis tarafından kaza tespit tutanağı esas alınarak bilirkişi raporu hazırlandığını, raporda müvekkilinin 2918 sayılı yasanın 68/B maddesini ihlalden asli kusur, davalı sürücüye 52/B maddesini ihlalden tali kusur izafe edildiğini, bunun kabulünün mümkün olmadığını, müvekkilinde oluşan geçici iş gücü kaybı, sürekli iş gücü kaybı tazminatının, tedavi ve bakıcı giderlerinin iş bu dava ile talep edilmesi zorunluluğu doğduğunu, müvekkilinin bu kaza nedeniyle üzüntü yaşadığını, müvekkilinin zararları tazmini için 14.04.2016 tarihinde kabul edilen 6704 sayılı yasanın madde 5. maddesi ve 2918 sayılı yasanın değiştirilen 97. maddesi gereğince davalı sigorta şirketine 18.06.2018 tarihinde yapılan başvuru üzerine, davalı sigorta şirketi tarafından ödeme yapılamayacağına ilişkin mail yoluyla 22.06.2018 tarihinde kendilerine bildirildiğini, müvekkil adına bu davada Adli yardım taleplerinin HMK m.334 uyarınca kabul edilmesini talep ettiklerini belirterek açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle Adli yardım ve teminatsız ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne, ,müvekkilinde kaza sebebiyle meydana gelen maddi zararlar bakımından şimdilik; 500-TL sürekli iş görmezlik tazminatı, 500-TL. geçici iş görmezlik tazminatı ve 100-TL. tedavi bakıcı gideri olmak üzere Toplam :1.100-TL. maddi tazminatın davalı sigorta ya ihbarı izleyen 8 iş günü sonu olan temerrüt (29.06.2018) tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte, davalı sürücü ve araç maliki bakımından kaza tarihi olan 12.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, 25.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 12.01.2018’ den itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sürücü ve araç malikinden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP :
… vekili 05.11.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Ege Üniversitesi İnşaat mühendisliği 4. sınıf öğrencisi olduğunu, davacının iddiasının aksine müvekkilinin kazanın oluşumunda atfı kabil bir kusuru bulunmadığını, kaza tespit tutanağı da bu durumu teyit eder mahiyette olduğunu, davacı yaya kazanın oluşumunda iddiasının aksine 2918 sayılı yasanın 68. maddesi gereğince tam kusurlu olup müvekkilin ise kusursuz olduğunu, kazanın olduğu mahallin hemen yakınında yaya geçidi mevcut iken, davacının yaya geçidini kullanmayıp otoban çıkışı olan kaza mahallinden yaya olarak geçmeye çalışması asli tam kusurlu olması sebebiyle maddi ve manevi tazminat talebi yerinde olmadığını, maddi tazminat talebi somut zarar dayanmadığı gibi, davacı yanın hesaplanabilir, sarf edilen belgeye dayalı maddi zararı ve iddiası da olmadığını, davacı yanın manevi tazminat talebinin yasal olmadığını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davacının davasının öncelikle iş bölümü itirazları nedeniyle HMK 116/C bendi hükmü uyarınca reddine, HMK 334 maddesi uyarınca Adli yardım talebinin de yasal koşulları taşımaması nedeniyle reddine, davacı yanın haksız ve mesnetsiz tüm davasının esastan dahi reddine, mahkeme masrafları ve Avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
… Sigorta A.Ş.vekili 05.11.2018 tarihli cevap dileksinde özetle; Dosyada öncelikle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asli Ticaret mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep ettiğini, dava konusu … plaklı araç müvekkil şirket nezdinde 08.12.2017/2018 tarihleri arasında ölüm ve sakatlık hallerinde kişi başına azami 360.000 TL limit ile sınırlı olmak üzere … nolu ZMSS (Trafik) poliçesiyle sigortalı olduğunu, sigortalı araç sürücünsün kusursuz olması nedeniyle davanın reddi gerektiğini, müvekkil şirket sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunun ispat edilmesi gerektiğini, davacının dava konusu kaza nedeniyle Adli Tıp raporuyla maluliyeti bulunup bulunmadığı husus Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi tarafından özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda incelenmesi gerektiğini, tazminat hesabında aktüerler listesine kayıtlı aktüerler tarafından ve TRH 2010 ulusal mortalite tablosunda yer alan verilere göre yapılması gerektiğini, davacının söz konusu olaydan dolayı SGK’ dan herhangi bir ödeme alıp almadığın tespiti gerektiğini belirerek davanın reddine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, aksi takdirde hesaplanacak olan tazminat tutarından indirim sebepleri göz önüne alınarak indirim uygulanmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Sağlık Kurulu’nun 19/04/2019 Tarihli Raporunda; Üst eksremite engelliliğinin kişinin engellik oranına dönüştürülmesi tablosuna göre hesaplandığında üst ekstremitesindeki arızası nedeniyle sakatlık oranının %5 (yüzdebeş) olarak tespit edildiği, tıbbi iyileşme süresinin üç ay olarak tespit edilmiştir.
21/07/2019 Tarihli Bilirkişi Heyeti Raporunda; 02.09.1968 doğumlu davacı yaya …’in kazanın oluşumunda %75 oranında asli kusurlu olduğu, davalı …’a ait olup, davalı … Sigorta A.Ş.ne nezdinde 08.12.2017/2018 tarihleri arasında ölüm ve sakatlık halinde kişi başına azami 360.000 TL limit ile sınırlı olmak üzere … nolu Z.M.S.S. (Trafik) poliçesiyle sigortalı … plakalı 2011 model Ford Focus marka otomobil sürücüsü davalı …’in kazanın oluşumunda %25 oranında tali kusurlu olduğu, 02.01.2018 tarihinde meydana gelen kaza sonucu yaralanarak sürekli malul hale gelen …’in, TRH 2010 mortalite tablosu ve 1,8 teknik faiz uygulanarak tespit olunan, geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat alacağının 4.352,73 TL, sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağının 21.597,27 TL olduğu, bakım giderinden kaynaklı alacağının 4.809,36 TL olduğu, toplam maddi tazminat alacağının ise 30759,36 TL’ye tekabül ettiği, davacının olaydaki kusurunun indirilmesi sonrası bakiye maddi tazminat alacağının 6.920,85 TL olacağı tespit edilmiştir.
Sorumluluk hukukunun amacı, zarar görenin uğramış olduğu gerçek zararı gidermek, kaybolan bir değerin yerine, nitelik veya nicelikçe benzer bir değer koymaktır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
TBK’nın 54. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ile tedavi giderleri de bu zarar türleri arasında yer almaktadır.
Bedensel zarara uğrayan kimse, çalışma gücünü sürekli veya geçici olarak yitirmesinden ve ileride edineceği kazançtan yoksun kalmasından doğan zarar ile bütün giderlerini isteyebilir. Çalışamamaktan kaynaklanan zarar ise geçici iş göremezlik nedeniyle olabileceği gibi; sürekli iş göremezlik biçiminde de olabilir. Geçici iş göremezlik zararı, zararı görenin yaptığı iş ve gelir durumu itibariyle iyileşme süresinde elde edemediği kazançtan ibarettir. Sürekli iş göremezlik zararı ise beden gücü kaybına uğrayan kişinin, zarar görmeden önce yapmakta olduğu iş için daha fazla bir güç (efor) harcaması nedeniyle doğan zarardır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde;
Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına Thtar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız eylem, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için;
-Zarar verici bir fiil
-Bu fiilin hukuka aykırı olması
-Fiili İcra edenin kusurlu bulunması
-Fiil ve zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir.
Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir,
Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir.
Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir.
-Zorlayıcı neden
-Zarar görenin ağır kusuru
-Üçüncü kişinin ağır kusuru
Somut olayda; davacının asli olarak %75 oranın kusurlu olarak, davalının tali olarak %25 oranında kusurlu olarak 2918 sayılı yasayı ihlal etmek suretiyle trafik kazasına sebep oldukları, kaza ile her iki tarafın fiili arasında uygun illiyet bağının bulunduğu, davacının bedensel zarara uğradığı, bu zararın tespiti için davacının Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmelik hükümleri gereğince, engellilik durumunun tespit edildiği, akabinde dosyanın zararın maddi kısmının hesabı amacıyla hesap bilirkişisine verildiği, alınan raporların hükme elverişli olduğu, davacının kusur durumu ve haksız fiil sonucunda meydana gelen zarar bir arada düşünülerek manevi tazminatın belirlendiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
A-Maddi tazminat yönünden;
1-6920,85 TL cismani zarar sebebiyle maddi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, diğer davalılar … ve … açısından ise kaza tarihi olan 12.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli toplam 933,86-TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Suç üstü ödeneğinden karşılanan 700,00-TL bilirkişi rapor ücreti, 299,58-TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 999,58 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre (13.670,85/31.920,85=0,43) 569,76 TL’nin davacıdan, 429,82 TL’nin davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
B-Manevi tazminat yönünden
1-6750,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan alınarak kaza tarihi olan 12.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’den tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
3-Davalı … kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı …’a VERİLMESİNE,
4-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda davacı vekili ve davalılar … ve … vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.15/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim…
e-imzalıdır