Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/812 E. 2021/1232 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/812 Esas
KARAR NO : 2021/1232

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/04/2016

B-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN İZMİR … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ NİN … ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN:

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/04/2016

C-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN İZMİR … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ NİN … ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN:

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 09/10/2019
KARAR TARİHİ : 30/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali), Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği 22/04/2026 tarihli dava dilekçesinde; davacı ile davalı arasında muhtelif tarihlerde yapılan şifahi görüşmeler neticesinde davalının inşa etmekte olduğu ” … Mah. … Sok., No:… … … …-İZMİR” adresinde bulunan ” … Oteli ” işletmesine ilişkin olarak Anonim Şirket kurulması yolunda karşılıklı ortak mutabakata varılarak kurulacak olan anonim şirketin % 20 hissesinin davacı, % 80 hissesinin ise davalı tarafa ait olacağı, davacının % 20 hissesine karşılık olarak da 500,000.00-TL nakdi ve bir kısmı da ayni olmak üzere sermaye koyacağı, davalının ise % 80 hissesine karşılık olarak ” … Oteli “ne ait bina ile arsasını mevcut hali ile ayni sermaye olarak koyacağını ayrıca, mevcut otelin inşaatının tamamlanması ve bir takım geriye dönük otelle ilgili borçların ödenmesi içinde davacının görüşmelerini bizzat kendisinin yürüttüğü, muhtelif bankalardan kredi kullanarak kullanılan krediye de hisseleri oranında şahsen kefil olunacağını, davacı ile davalı arasında varılan mutabakat çerçevesinde; davacının, şahsi sermaye taahhütlerine karşılık olarak % 20 hissesi oranında toplam 464.000,00-TL gönderildiğini, davacının davalı tarafça aralarında vardıkları anlaşmaya istinaden üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen davalının kötü niyetli olarak anonim şirketin kuruluşu sırasında başta kredi kefaleti konusunda olmak üzere muhtelif konularda ihtilaflar çıkararak üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemesi sebebiyle şirketin kuruluşunun gerçekleştirilemediğini, bunun üzerine davacının yapılan ödemelerin geri iade edilmesi hususunda davalı tarafla gerek telefonla gerekse e-mail ile defalarca iletişim kurmaya çalıştığını fakat davalıdan hiçbir cevap alınamadığını, davacının davalıya 16/12/2014 tarihinde Bakırköy … Noterliği’ nin … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, davalının ihtarnameye cevap vermediğini, bunun üzerine davacının 12/03/2015 tarihinde İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibi başlattığını, davalının tamamen kötü niyetli olarak zaman kazanmak kastıyla bu takibe itiraz ettiğini belirtmiş, davalının İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile 464.000,00-TL’ lik “ Sermaye Taahhüdü ” nden doğan alacağın işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, % 20’ den az olmamak üzere icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği 18/05/2016 tarihli cevap dilekçesinde; davanın ticari dava niteliğinde olduğunu, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, davalı ile davacı arasında otel konusunda A.Ş. kurma yönünde bir anlaşma yapıldığının davacı tarafça iddia edildiğini, otelin değerinin asgari 15.000.000,00-TL dolayında olduğunu, bu değerde bir otele % 20 oranında ortak olabilmek için en azından 3.000.000,00-TL dolayında sermaye tahsisi gerektiğini, davacı tarafça davalı tarafa gönderildiği iddia edilen tutarın 465.000,00-TL olarak belirtildiğini ki bu tutarın dahi % 20 oranındaki hisse ile ilgisinin olmadığını, davacı tarafça uyuşmazlık konusu girişimin başlangıcında çeşitli sözler verildiğini, bu sözlerin uygulamaya geçirilmediğini, davalının zor duruma düşmesine sebebiyet verildiğini, bundan dolayı davalının menfi, müspet pek çok zararının oluştuğunu, girişimin başladığı 2014 yılından bugüne kadar konu hakkında davacı tarafça iyileştirme veya durumu düzeltme anlamında katkı sağlanmadığını, davalının otel inşaatını kendi çabaları ile bitirerek otelini faaliyete soktuğunu belirtmiş , öncelikle görevsizlik kararı verilmesini, esasa girilmesi halinde davanın reddine, % 20 icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı … vekili İzmir …Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği 22/04/2016 tarihli dava dilekçesinde ; davacı ile davalı arasında muhtelif tarihlerde yapılan şifahi görüşmeler neticesinde davalın
ın inşa etmekte olduğu ” … Mah. … Sok. No: … … … …/İzmir ” adresinde bulunan ” … Oteli ” işletmesine ilişkin olarak Anonim Şirket kurulması yolunda karşılıklı ortak mutabakata varılarak kurulacak olan anonim şirketin % 20 hissesinin davacı, % 80 hissesinin ise davalı tarafa ait olacağı, davacının % 20 hissesine karşılık olarak da 500,000.00-TL nakdi ve bir kısmı da ayni olmak üzere sermaye koyacağını, davalının ise % 80 hissesine karşılık olarak ” … Oteli ” ne ait bina ile arsasını mevcut hali ile ayni sermaye olarak koyacağını ayrıca mevcut otelin inşaatının tamamlanması ve bir takım geriye dönük otelle ilgili borçların ödenmesi içinde davacının görüşmelerini bizzat kendisinin yürüttüğü, muhtelif bankalardan kredi kullanarak kullanılan krediye de hisseleri oranında şahsen kefil olunacağını, davacı ile davalı arasında varılan mutabakat çerçevesinde; davacının şahsi sermaye taahhütlerine karşılık olarak % 20 hissesi oranında toplam 504.019,00-TL gönderildiğini, davacının davalı tarafça aralarında vardıkları anlaşmaya istinaden üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen davalının kötü niyetli olarak anonim şirketin kuruluşu sırasında başta kredi kefaleti konusunda olmak üzere muhtelif konularda ihtilaflar çıkararak üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini bu sebeple şirketin kuruluşunun gerçekleştirilemediğini, bunun üzerine; davacının, yapılan ödemelerin geri iade edilmesi hususunda davalı tarafla gerek telefonla gerekse e-mail ile defalarca iletişim kurmaya çalıştığını fakat davalıdan hiçbir cevap alınamadığını, davalıya 16/12/2014 tarihinde Bakırköy … Noterliği’ nin … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, davalının ihtarnameye cevap vermediğini, bunun üzerine; davacının, 12/03/2015 tarihinde İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının tamamen kötü niyetli olarak zaman kazanmak kastıyla bu takibe itiraz ettiğini belirtmiş , davalının İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile 40.019,00-TL’ lik “ Sermaye Taahhüdü ” nden doğan alacağın işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, % 20’ den az olmamak üzere icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği 25/05/2016 tarihli cevap dilekçesinde; davanın ticari dava niteliğinde olduğunu, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, mahkemede görülmekte olan dava ile aynı taraflar, aynı konu, aynı uyuşmazlık üzerinden yürümekte olan bir derdest davanın daha olduğunu o davanın İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin … E. sayılı dosyasında görüldüğünü, her iki dava dosyasının birleştirilmesi gerektiğini, davalı ile davacı arasında otel konusunda A.Ş. kurma yönünde bir anlaşma yapıldığının davacı tarafça iddia edildiğini, otelin değerinin asgari 15.000.000,00-TL dolayında olduğunu, bu değerde bir otele % 20 oranında ortak olabilmek için en azından 3.000.000,00-TL dolayında sermaye tahsisi gerektiğini, davacı tarafça davalı tarafa gönderildiği iddia edilen tutarın İzmir … Asliye Mahkemesi’ nin … E. sayılı dosyasında 465.000,00-TL olarak belirtildiğini ki bu tutarın dahi % 20 oranındaki hisse ile ilgisinin bulunmadığını, mahkeme nezdindeki uyuşmazlık için ise aynı içerik ve konudan ileri sürülerek 40.019,00-TL daha istendiğini, davacı tarafça uyuşmazlık konusu girişimin başlangıcında çeşitli sözler verildiğini, bu sözlerin uygulamaya geçirilmediğini, davalının zor duruma düşmesine sebebiyet verildiğini, bundan dolayı davalının menfi, müspet pek çok zararının oluştuğunu, girişimin başladığı 2014 yılından bugüne kadar konu hakkında davacı tarafça iyileştirme veya durumu düzeltme anlamında katkı sağlanmadığını, davalının otel inşaatını kendi çabaları ile bitirerek otelini faaliyete soktuğunu belirtmiş, öncelikle görevsizlik kararı verilmesine, esasa girilmesi halinde davanın reddine , % 20 icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 07/06/2016 tarih … E. … K. Sayılı ilamı ile dosyanın İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin … E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, yargılamaya İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin … E. sayılı dosyası üzerinden devam olunmuş, İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 22/11/2016 tarih … E. … K. Sayılı ilamı ile dava konusu alacağın taraflar arasında kurulacak anonim şirket sermayesine ilişkin olup TTK 4. Ve 5. Maddesi gereğince davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş, karar kesinleştirilerek dosya Mahkememize tevzi edilmiş, yargılamaya Mahkememizce devam olunmuştur.
Mahkememizce 07/12/2017 tarihinde ,davacı …’ nun, dolayısıyla davanın taraflarından birinin tacir sıfatına haiz olmadığından bahisle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, Mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, karar kesinleştiğinde Mahkememiz ile İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığın halli için dosyanın İzmir BAM …H.D.Bşk’ na gönderilmesine dair verilen karar İzmir Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığı ‘ nın 07/05/2018 tarih … Esas , … Karar sayılı kararıyla; ” Dosyanın incelenmesinde; İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin … Esas sayılı dosyasında, davanın yürütüldüğü ve mahkemece dava konusu alacağın taraflar arasında kurulacak anonim şirket sermayesine ilişkin olup TTK 4. ve 5. maddesi gereğince davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verildiği, görevsizlik kararının kesinleşmesi ve süresinde gönderme dilekçesinin sunulması üzerine, dava dosyasının İzmir 1.Asliye Ticaret Heyet Mahkemesine tevzi edildiği, Asliye Ticaret Mahkemesinin, davacının tacir olmadığı, davacı tarafça taraflar arasında düzenlendiği iddia edilen sözleşme yükümlülüklerinin davalı tarafından yerine getirilmediğinden bahisle, sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesinin talep edildiği davacı tarafça sözleşmenin aynen ifasına yönelik bir talebinin söz konusu olmadığı , iadesi talep edilen bedelin davacı iddiasına göre davalının mamelekinde sebepsiz bir artma niteliğinde bulunduğu ve bu durumda davanın yasal dayanağının, İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi kararında belirtilen gerekçenin aksine TTK’da düzenlenen anonim şirket sermayesine ilişkin hükümler olmayıp 6098 sayılı TBK’ nın 77. ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri olduğu, dolayısıyla mutlak ticari davanın söz konusu olmadığı, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra ” Her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. ” hükmü ile de nispi ticari davaya ilişkin düzenleme yapıldığı, buna göre tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlık konusu işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olması gerektiği gerekçesiyle mahkemenin görevine ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle, davanın usulden reddine karar verildiği görülmektedir.
Somut olayda, şifahi olarak anonim şirketin kurulması yönünde taraflarca ön bir sözleşme yapıldığı ve anlaşmaya göre kurulacak anonim şirket için davacının sözleşmeyle kararlaştırılan hissesine düşen nakdi sermayeyi davalıya gönderdiği halde, davalının kötü niyetli olarak anonim şirketin kuruluşu sırasında başta kredi kefaleti konusunda olmak üzere muhtelif konularda ihtilaflar çıkararak üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmemesi sebebiyle şirketin kuruluşunun gerçekleştirilemediği ileri sürülerek, ödenen paranın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi istenmektedir.Sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak açılan davalarda, mahkemenin görevi sözleşmenin konusuna göre belirlenecek olup, her ne kadar anonim şirket kurulmamış ve davada TTK.nın sermaye taahhüdü hükümlerine göre talepte bulunulmamış ise de, iddia edilen sözleşme TTK.da düzenlenen anonim şirketin kurulmasına yönelik ön sözleşme olması nedeniyle, dava ticari dava olmakla, davaya bakmakla asliye ticaret mahkemesi görevlidir.O halde,ilk derece mahkemesi davaya bakmakla görevli olmasına rağmen, görev dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemekle, davalı vekilinin istinaf itirazları yerindedir.Bu durumda,6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-3 maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir. ” gerekçesiyle Mahkememizin 07.12.2017 tarih … esas … karar sayılı kararının kaldırılmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş dosya esasa alınarak yargılamaya Mahkememizce devam olunmuştur.
İzmir … İcra Müd’nün … sayılı dosyasının incelemesinde; alacaklının …, borçlunun …, borç miktarının 25.019,00 TL asıl alacak, 419,50 TL işlemiş faiz, 15.000,00 TL asıl alacak, 251,51 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 40.690,01 TL olduğu , ödeme emrinin borçluya 19/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 24/03/2015 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği belirlenmiştir.
İzmir … İcra Müd’nün … sayılı dosyasının incelemesinde; alacaklının …, borçlunun …, borç miktarının 200.000,00 TL asıl alacak, 3.649,32 TL işlemiş faiz, 100.000,00 TL asıl alacak, 1.824,66 TL işlemiş faiz , 164.000,00 TL asıl alacak, 2.992,44 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 472.466,42 TL olduğu, ödeme emrinin borçluya 19/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 24/03/2015 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği belirlenmiştir.
Taraf dilekçelerinde bahsi geçen sermaye taahhüdü ile açıklaması ile ilgili gönderilen ödeme dekontları celb edilerek dosya içerisine alınmıştır.
İcra takip tarihleri itibariyle talep edilen işlemiş faiz yönünden dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan 17/01/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda; İzmir … İcra Müd’nün … sayılı takip dosyasında takip borçlusu davalının temerrüde düşürüldüğü tarih olan 25/12/2014 tarihinden takip tarihi olan 09/03/2015 tarihine kadar 25.019,00 TL asıl alacak için 456,51 TL 15.000,00 TL asıl alacak için 273,69 TL işlemiş faiz talep edilmesi gerektiği, yapılan hesaplamaya göre talep edilen faiz miktarlarında fazla talebin söz konusu olmadığı, İzmir … İcra Müd’nün … sayılı takip dosyasında takip borçlusu davalının temerrüde düşürüldüğü tarih olan 25/12/2014 tarihinden takip tarihi olan 09/03/2015 tarihine kadar 200.000,00 TL asıl alacak için 3.649,32 TL işlemiş faiz, 100.000,00 TL asıl alacak için 1.824,66 TL işlemiş faiz, 164.000,00 TL asıl alacak için 2.992,44 TL işlemiş faiz talep edilmesi gerektiği, yapılan hesaplamaya göre talep edilen faiz miktarlarında fazla talebin söz konusu olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Dosyamız davalısı … vekili İzmir … ATM nin … Esas sayılı dosyasına verdiği 09/10/2019 tarihli dava dilekçesinde; davacının İzmir ili … ilçesi … Mahallesi … ada … parselde kayıtlı taşınmazın maliki iken bu gayrimenkul üzerine bir otel yapmayı planladığını, proje onayı ve inşaat yapım izinlerini aldıktan sonra öz kaynakları ve bankalardan aldıkları kredilerle inşaat işine başladığını, fiilen 3.350.000,00 TL harcamış iken sermaye sıkıntısına düştüğünü ve kredi faizi ödememe düşüncesiyle otel projesine ve inşaata ortak olarak yatırımcı arayışına girdiğini, projeyi tamamlamak için 1.500.000,00 TL finansman desteği gerektiğini, davacının bu finansman açığını karşılamak adına bir ortak bulmayı ve bu ortağı kurulacak şirkete % 15 hissedar yapmayı ve otel inşaatını kurulacak şirket üzerinden devam etmeyi amaçladığını, bu esnada davacının davalıyla tanıştığını, davalının 1.500.000,00 TL finansman sağlayabileceğini ve projeye ortak olabileceğini ancak kurulacak şirketten % 20 ortaklık payı istediğini, davacının bunu kabul ettiğini ancak davalının sözleşme gereği göndermesi gereken 1.500.000,00 TL’yi tedarik etmediğini önce …’a başvurarak kredi talebinde bulunduğunu, talebinin olumsuz sonuçlandığını, davacının ise yatırımın planlanan tarihte bitirilmesi ve yaz sezonu kaybı yaşamamak adına eşine ait İstanbul’daki gayrimenkulu ipotek vermek suretiyle …’tan 500.000,00 TL bedelli ek kredi almak zorunda kaldığını, 2014 yılı Eylül ayında davalının 1.500.000,00 TL’yi tedarik edeceğini anlaşmalarının halen geçerli olduğunu ancak parayı 500.000,00 TL’lik dilimler halinde 3 seferde ödeyeceğini belirttiğini, davacının buna inanarak …’tan aldığı ve kısa sürede ödenmesi gereken 500.000,00 TL krediyi bankaya geri ödemediğini, daha sonra borcu yeniden yapılandırmak zorunda kaldığını, davalının taahhüt ettiği ödemenin parçalar halinde yapılmış 500.000,00 TL’de kaldığını, davalının bildirdiğine göre 2014 yılı Ekim ayında …’a 1.500.000,00 TL bedelli kredi başvurusunda bulunduğunu ancak teminat gösteremediği için bu başvurusunun da olumsuz sonuçlandığını, …ın 2014 yılı Kasım ayında kredinin verilebilmesinin otelin teminat olarak gösterilmesi ve ipotek verilmesi karşılığında olabileceği, asıl borçlunun davacı kefilin ise davalı olabileceğini bildirince davacının bunu da kabul ettiğini, ancak davalının yine taahhüdünü yerine getirmediğini, anlaşmayı bozduğunu ve kredi sözleşmesini kefil olarak imzalamaktan vazgeçtiğini, davacının davalıya bu kez “ O halde kredi çekmeyelim. Ancak sen en başta koymayı taahhüt ettiğin 1.500.000,00 TL sermaye getir” teklifinde bulunduğunu, davalının bunu da yapmadığını, bunun üzerine davacının … ile görüştüğünü, kredi tahsis talep ettiğini, bu kredi talebinin onaylandığını, davalının eylemleri dolayısıyla yatırımın tüm dengesi ve davacının planlarının bozulduğunu, 2015 sezon ortasında otel inşaatını otel dışında da hizmet verecek ticari birimleri faaliyete geçirmeden tamamladığını, hal böyleyken davalının İzmir 1 ATM’nin 2018/812 Esas sayılı dosyasında dava açtığını, davacıya parçalar halinde ancak anlaşmaya aykırı şekilde gönderdiği 500.000,00 TL’nin kendisine ödenmesini talep ettiğini, bunun üzerine davacının zararlarının karşılanması için karşı yana dava ikame etmesi ve zarara karşılık takas mahsup talep etmesi durumunun söz konusu olduğunu, bu hususta arabulucuk makamına da başvurulduğunu ancak tarafların uzlaşamadığını, davalının sebep olduğu zarar kalemlerinin 1.500.000,00 TL olarak taahhüt edilen sermayenin peşin ve defaten ödenmemesi sonucunda davacının … ve …’tan çektiği kredilerden kaynaklı faizler, kredi dosya giderleri, BSMV, sair fon ödemeler, kredi erken kapatma cezası, kapatma giderleri, … Bankası’ndan kullanılan ve geri ödemesi yapılamayıp yapılandırılan kredi kartına borcuna ilişkin faiz ve giderler, piyasaya ödenmeyen borçlardan ötürü açılan davalarda ödenen avukatlık ücretleri, gecikme faizleri, mahkeme masrafları, yaşanılan zaman kaybı nedeniyle tesisin geç açılmasından kaynaklı zararlar, SPA ve dışarıya yemek satışı bölümlerinin faaliyete geçirilememesinden kaynaklı zararlar, davacının oteli ekonominin kötü olduğu ve otelin değerinin taban fiyata indiği bir süreçte mecburen satmak zorunda kalmasından fark zararı şeklinde olduğunu, dava ile İzmir 1. ATM’nin 2018/812 Esas sayılı dosyasının birleştirilmesi gerektiğini belirtmiş , öncelikle davanın İzmir 1 ATM’nin 2018/812 sayılı dosyası üzerinde birleştirilmesine, davalının otel satış anlaşmasına uygun hareket etmemesi neticesinde davacının uğradığı zararların tespitiyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
… vekili İzmir … ATM nin … Esas sayılı dosyasına verdiği 06/01/2020 tarihli cevap dilekçesinde; davacı ile davalı arasında yapılan şifahi görüşmeler sonucunda davacının inşa etmekte olduğu … Mahallesi … sokak No:… …, … İzmir adresinde bulunan … Oteli ile işletmesine ilişkin olarak anonim şirket kurulması yolunda karşılıklı ortak mutabatakata varılarak kurulacak olan anonim şirketin % 20 hissesinin davalıya, % 80 hissesinin de davacıya ait olacağını, davalının % 20 hissesine karşılık olarak 500.000,00 TL nakdi ve bir kısmı da ayni olmak üzere sermaye koyacağını ,davacının ise %80 hissesine karşılık olarak … oteline ait bina ile arsasını mevcut hali ile ayni sermaye olarak koyacağını ayrıca mevcut otelin inşaatının tamamlanması ve birtakım geriye dönük otelle ilgili borçların ödenmesi için de davalının görüşmelerini bizzat kendisinin yürüttüğü muhtelif bankalardan kredi kullanarak kullanılan krediye de hisseleri oranında şahsen kefil olunacağını, anlaşma doğrultusunda davalının şahsi sermaye taahhütlerine karşılık olarak % 20 hissesi oranında davacının … … şubesindeki hesabına sermaye taahhüdü açıklaması ile 27/08/2014 tarihinde 200.000,00 TL, 22/09/2014 tarihinde 100.000,00 TL , 30/09/2014 tarihinde 164.000,00 TL, 20/10/2014 tarihinde ise herhangi bir açıklama olmadan ancak ödemelerin devamı şeklinde 25.019,00 TL ve 15.000,00 TL olmak üzere aynı gün içerisinde iki ayrı banka havalesiyle nakdi olarak toplam 504.019,00 TL gönderdiğini, davacının anonim şirketin kuruluşu sırasında başta kredi kefaleti konusunda olmak üzere muhtelif konularda ihtilaflar çıkararak üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini ve taraflar arasında şirketin kuruluşunun gerçekleştirilemediğini, davacının dilekçesinde beyanlarının aksine davalının varılan anlaşmaya istinaden üzerine düşen tüm yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirerek taraflarca karşılıklı olarak üzerinde mutabataka varılan miktarın davalı tarafından davacının şahsi hesabına istediği tarihlerde gönderildiğini, davalının davacının zor duruma düşürülmesine sebebiyet verici herhangi bir davranış içerisinde bulunmadığını, aksine şirketin kurulması yönünde işlemleri hızlandırma faaliyeti ve gayreti içerisinde olduğunu, otel yerleşkesi içerisinde kullanılmak üzere ayni olarak mobilya yardımında dahi bulunduğunu, davalının davacı yana yaptığı ödemelerin geri iade edilmesi hususunda davacı ile iletişim kurmaya çalıştığını ancak davacıdan hiçbir cevap alınmadığını , bu kez davalının davacıya Bakırköy … Noterliğinin 16/12/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek banka havalesi ile yapılan tüm ödemelerin kendisine geri ödenmesini talep ettiğini, davacının bu ihtarnameye de cevap vermediğini, bunun üzerine davalının alacağının tahsili için alacağın bir kısmı olan 40.019,00 TL ile ilgili olarak İzmir … İM’nin … sayılı dosyası ile 464.000,00 TL ile ilgili olarak da İzmir … İM’nin … sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalı tarafça takiplere itiraz edildiğini, itirazın iptali için gerekli davaların açıldığını, davacının davalıdan talep edebileceği herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını, dosyanın İzmir 1 ATM’nin 2018/812 sayılı dosyası ile birleştirilmesi talebinin yerinde olmadığını belirtmiş, dosyanın İzmir 1 ATM’nin 2018/812 sayılı dosyası ile birleştirilmesi talebinin reddine, davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesince dosya ile Mahkememiz dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan bahisle dosyanın dosyamızla birleştirilmesine karar verilerek dosya Mahkememize gönderilmiş, yargılamaya Mahkememizce devam olunmuştur.
Davacı tarafça 15/09/2020 tarihinde davanın tamamen ıslahına ilişkin dilekçe sunulmuş , dilekçede davanın tam ıslahı ile müddeabih kısmı hariç olmak üzere davanın nitelik olarak alacak davası olarak değiştirilmesine ve davalının inşa etmekte olduğu ” … Mahallesi, … Sokak No … … … … / İzmir ” adresinde bulunan ” … Oteli ” ile işletilmesine ilişkin olarak anonim şirket kurulması yolunda taraflar arasında şifahi anlaşmaya davalının uymaması ve yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle şirket ortaklığının gerçekleşmemesinden dolayı davacı tarafından davalıya banka havalesi ile değişik zamanlarda gönderilen toplam 504.019,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 25/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Birleşen dosya yönünden … Tapu Sicil Müdürlüğüne yazı yazılmış, … … Mah. … Ada … parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı celb edilmiş, taşınmazın … Ltd Şti adına kayıtlı olduğu, taşınmazın önceki malikinin … olduğu belirlenmiştir.
… Tapu Müdürlüğüne tapu kaydında bahsi geçen … Şirketine satışına ilişkin akit tablosu celbi için yazı yazılmış, alınan yazı cevabında taşınmazın … adına kayıtlı iken 08/06/2018 tarihinde 9.071.090,00 TL bedelle … Şirketine satışının yapıldığı belirlenmiştir.
Ticaret Sicil Müdürlüğünden … Şirketin’in sicil dosyası celb edilmiş, şirketin … Mah … Sok No … … İzmir adresinde kayıtlı olduğu, şirketin 02/02/2018 tarihinde tescil edildiği, şirketin kurucu ortaklarının … Ltd Şti, … Ltd Şti olup şirketin halen faal olduğu belirlenmiştir.
… AŞ Genel Müdürlüğüne davacı ve davalının bankaya yapmış olduğu kredi başvurularına ilişkin belgelerin ve başvuru neticelerinin bildirilmesine yönelik olarak yazı yazılmış, alınan yazı cevabında …’nun kullanmış olduğu kredi bilgilerinin gönderildiği, teminat bulunmadığı, …’ın kullanmış olduğu kredi bilgilerinin gönderildiği ve kredilerin teminatına şahsın bireysel hesabı olan … nolu hesapta nakit bloke alındığı belirtilmiştir.
… AŞ Genel Müdürlüğüne davacı ve davalının 2014 ve 2015 yılları arasında bankaya yapmış olduğu kredi başvurularına ilişkin belgelerin ve başvuru neticelerinin bildirilmesine yönelik yazı yazılmış, alınan yazı cevabında … ‘ın 01/01/2014 – 31/12/2015 dönemi ilişkin yapılan araştırmalarda adı geçen kişiye ait nakdi kredi tablosu, nakdi kredi ödeme tablosu ve kredi belgelerinin yazı ekinde sunulduğu, …’nun herhangi bir nakdi kredisine ve başvurusuna rastlanılmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 18/02/2021 tarihli celsesinde; birleşen dosya davacı vekiline kurulacak şirketin %20 hissesi karşılığında 1.500.000,00 TL ödeneceği iddiası ile ilgili yazılı delili bulunup bulunmadığı, yoksa bu hususta yemin deliline müracaat edip etmeyeceği konusunda beyanda bulunmak üzere süre verilmiş, birleşen dosya davacısı … vekili Mahkememize verdiği 04/03/2021 tarihli dilekçesinde; istenilen hususta kendilerinde veya karşı tarafça herhangi bir yazılı belge bulunmadığını, tarafların bu hususta şifahi olarak anlaştıklarını, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere bu durumun bilirkişi incelemesi, tanık beyanları, keşif ve yemin delilli ile ispatlanacağını, delillerin toplanmasını müteakip gerektiği takdirde ve Mahkemece süre verilmesi halinde yemin metni hazırlanarak Mahkemeye sunulacağını beyan etmiştir.
Birleşen dosya davacı vekiline Mahkememizin 10/06/2021 tarihli celsesinde 04/03/2021 tarihli beyan dilekçesi doğrultusunda yemin metnini hazırlayıp sunmak üzere 2 haftalık süre verilmiş, birleşen dosya davacı vekili tarafından yemin metni sunulmuştur.
Mahkememizin 09/09/2021 tarihli celsesinde birleşen dosya davacısı … vekili taraflar arasındaki sözlü sözleşme gereğince kurulması kararlaştırılan şirketin %20 hissesi karşılığında 1.500.000,00 TL bedel ödenip ödenmeyeği konusunda …’na yemin teklifi ettiklerini beyan etmiş, bu beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Ana dosya davacısı ve birleşen dosya davalısı … Mahkememizin 18/11/2021 tarihli celsesinde; … ile arasında olan sözlü sözleşmede kurulması kararlaştırılan şirketin %20 hissesi karşılığında kendisinin 500.000,00 TL bedel ödeyeceğini, … ile şirketin %20 hissesi karşılığında kendisi tarafından 1.500.000,00 TL bedel ödeneceğine ilişkin anlaşma yapılmadığını, ödeyeceği bedelin 500.000,00 TL olduğunu ve bunu da ödediğine ilişkin usulüne uygun olarak yemin eda etmiştir.
Toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda davacı tarafça taraflar arasında davalının inşa etmekte olduğu … Mah … Sok No … … … İzmir adresinde bulunan … Otelinin işletilmesine ilişkin olarak anonim şirket kurulması yolunda sözlü sözleşme düzenlendiği, sözlü sözleşme doğrultusunda davalı tarafa 504.019,00 TL ödeme yapıldığı ancak ödeme yapılmasına rağmen davalının sözleşmenin kendisine yüklediği edimleri yerine getirmediğinden bahisle alacağın tahsiline yönelik olarak İzmir … İcra Müd’nün … ve … sayılı dosyalarında icra takibi başlatıldığı, davalı tarafça her iki takibe itiraz edildiği, itiraz üzerine her iki takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı tarafça İzmir … İcra Müd’nün … sayılı dosyası ile ilgili olarak İzmir …HM’nin … Esas sayılı dosyasında İzmir … İcra Müd’nün … sayılı dosyası ile ilgili olarak ta İzmir … AHM’nin … Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığı, İzmir … AHM dosyasının İzmir …HM’nin … sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, yargılamanın İzmir …HM dosyası üzerinden sürdürüldüğü, mahkemece davanın kurulacak anonim şirket sermayesine ilişkin olup TTK 4 Maddesi gereğince ticari dava olduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiği ve dosyanın Mahkememize tevzi edildiği, Mahkememizce davanın taraflarından …’nun tacir sıfatına haiz olmadığı, davanın mutlak veya nispi ticari dava niteliğinde bulunmadığından bahisle görevsizlik kararı verildiği, Mahkememizce verilen kararın BAM … HD Başkanlığı tarafından kaldırıldığı ve görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğu belirtilerek dosyanın yeniden Mahkememize tevzi edildiği, Mahkememizce dava ve birleşen dava yönünden yargılamanın sürdürüldüğü, yargılamanın devamı esnasında dosyamız davalısı … tarafından dosyamız davacısı … hakkında taraflar arasında şifahi olarak akdedilen ve …’nun 1.500.000,00 TL nakit sermayeyi koymayı taahhüt edip taraflarca kurulacak şekilde % 20 oranında ortak olması ile … ‘ın maliki olduğu İzmir İli … İlçesi … Mahallesi … ada … parsel sayılı taşınmaz üzerine kurulacak şirket tarafından otel yapma anlaşmasının … tarafından anlaşma şartlarının yerine getirilmemesi, otelin … tarafından tamamlanması ve bu suretle …’nun taahhüt ettiği sermayeyi ödememesi sonucunda davacı …’ın uğradığı zararın tespiti ile bu zararın …’ndan tazminine yönelik olarak dava açıldığı, açılan davanın aradaki hukuki ve fiili irtibat sebebiyle Mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, yargılamanın dava ve birleşen iki dava yönünden Mahkememizce sürdürüldüğü, dosyamız ile birleştirilen İzmir … ATM dosyasında dosya davacısı … ‘ın taraflar arasında sözlü sözleşme doğrultusunda kurulması kararlaştırılan şirketin %20 hissesi karşılığında …’nun 1.500.000,00 TL bedel ödemesine yönelik iddiası ile ilgili Mahkemeye herhangi bir yazılı delil sunmadığı, davacı tarafça bu hususta tanık, bilirkişi incelemesi ve keşif deliline dayanıldığı, yapılması gereken ödeme miktarı göz önüne alındığında iddianın tanıkla ispatın mümkün olmadığı ve … vekilinin bu konudaki tanık dinletilmesine yönelik isteğinin reddine karar verildiği, davacı tarafça iddianın ispatına yönelik olarak yemin delilline de dayanıldığı, … tarafından Mahkememizin 18/11/2021 tarihli celsesinde taraflar arasındaki sözlü sözleşme doğrultusunda kurulması kararlaştırılan şirketin % 20 hissesi karşılığında ödenecek bedelin 500.000,00 TL olduğuna yönelik olarak usulüne uygun yemin eda edildiği, yeminin kesin delil niteliğinde bulunduğu, taraflar arasındaki sözlü sözleşme doğrultusunda kurulması kararlaştırılan şirketin %20 hisse bedelinin 500.000,00 TL olduğu ve bu bedelin … tarafından peyderpey 504.019,00 TL olarak … ‘a ödendiği, sözlü sözleşme doğrultusunda kurulması kararlaştırılan anonim şirketin kurulmadığı ve sözleşmenin gereklerinin yerine getirilmediği , … tarafından ödenen bedelin sebebsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda … ‘dan talep edilebileceği, … ‘ın … tarafından gönderilen Bakırköy … Noterliğinin 16/12/2014 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesinin tebliğ tarihi olan 17/12/2014 tarihine ihtarnamede verilen 7 günlük ödeme süresinin eklenmesi ile bulunan 25/12/2014 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, bu tarihten itibaren … tarafından temerrüt faizi talep edilebileceği, … vekilinin açtığı itirazın iptali davasını Mahkememize verdiği 15/09/2020 tarihli tam ıslah dilekçesi ile alacak davasına dönüştürdüğü, dava ve ilk birleşen dava yönünden … tarafından açılan alacak davasının kabulünün gerektiği, … tarafından açılan dava da ise … ‘ın … ‘ nun sebep olduğu zarar kalemlerinin 1.500.000,00 TL olarak taahhüt edilen sermayenin peşin ve defaten ödenmemesi sonucunda oluştuğunun iddia edildiği ancak taraflar arasındaki sözlü sözleşme doğrultusunda kurulması kararlaştırılan şirketin %20 hissesi karşılığında … tarafından 1.500.000,00 TL bedel ödeneceğine yönelik iddianın … tarafından usulüne uygun deliller ile ispat edilemediği, şirketin %20 hissesinin 500.000,00 TL tutarında olduğunun … tarafından eda edilen yemin kesin delili ile ispatlandığı, davalı … ‘ nun sözleşme doğrultusunda taahhüt ettiği sermayeyi ödemesi hususu göz önüne alındığında , birleşen dosya yönünden davacının taraflar arasında kurulan sözlü sözleşmenin … tarafından sözleşme gerekleri yerine getirilmediğinden kurulamadığı ve bu sebeble zarar gördüğü iddiasının ispat edilemediği ve birleşen davanın reddinin gerektiği incelenen tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış, Mahkememizin 2018/812 Esas sayılı dosyası ile Mahkememiz dosyası ile birleşen İzmir … AHM’nin … Esas sayılı dosyasında açılan davaların kabulüne, Mahkememiz dosyası ile birleşen İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasında açılan davanın ise reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A-MAHKEMEMİZİN 2018/812 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN:
1-Davanın KABÜLÜ ile, 464.000,00 TL nin 25/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
2-Alınması gereken 31.695,84-TL harçtan peşin alınan 7.923,96-TL harcın mahsubu ile bakiye 23.771,88,-TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 40.250,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 31 davetiye bedeli 360,00-TL, bilirkişi inceleme ücreti 400,00 TL olmak üzere toplam 760,00 yargılama gideri ile davacı tarafça yapılan 7.957,46-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN İZMİR … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ NİN … ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN:
1-Davanın KABÜLÜ ile, 40.019,00 TL nin 25/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
2-Alınması gereken 2.733,70 TL harçtan peşin alınan 683,43-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.050,27 -TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 6.002,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 2 davetiye bedeli 20,00-TL, yargılama gideri ile davacı tarafça yapılan 716,93-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN İZMİR … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ NİN … ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN:
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan harç fazla olduğundan 794,58-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine ,
3-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden 7.300,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına ,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına ,
Dair tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. … ‘ın yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/12/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …