Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/792 E. 2021/590 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/792 Esas
KARAR NO : 2021/590

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
KARAR TARİHİ : 25/06/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine davalı aleyhinde takip başlatıldığını, davalının itirazlarının yerinde olmadığını, alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğunu belirterek davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sevk irsaliyesinin dava dışı şirket tarafından tanzim edildiğini, irsaliyenin kapalı irsaliye mahiyetinde olduğunu, bu durumunda bedelin tahsil edildiği anlamına geldiğini, aksinin davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, yine fatura bedelinin davacı şirkete peşin olarak elden ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVA:
Dava, ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan faturaya dayalı alacağının tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Tarafların ticari defter ve kayıtları,
-Tavşanlı Vergi Dairesinin 26/12/2019 tarihli yazısı ve eki,
-Bilirkişi …’ın 19/09/2019 tarihli bilirkişi raporu,
-Bilirkişi …’nin 11/05/2021 tarihli raporu,
-İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İtirazın iptali davasının koşullarını; ilamsız bir icra takibine girişilmesi, bu takip nedeniyle çıkarılan ödeme emrine 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edilmiş olması, borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde mahkemeden itirazın iptalinin talep edilmesi şeklinde sıralamak mümkündür.
İtirazın iptali davası icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410 Esas, 2004/471 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
2004 Sayılı İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231).
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;davacının, davalı aleyhinde İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında faturaya dayalı alacağa ilişkin 9.916,80 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davalı borçluya 07/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 11/06/2018 tarihinde yasal süresi içerisinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu, davalı borçlunun takibe itirazı üzerine davacının iş bu itirazın iptali davasını bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde ikame ettiği, davalı borçlunun itirazının asıl alacak yönünden iptalinin talep edildiği, dava konusu uyuşmazlık ticari satım sözleşmesinden kaynaklandığından tarafları tacir olan ve her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendiren nispi ticari dava niteliğindeki somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu, mahkememizce dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak tarafların ticari defter ve kayıtlarının smmm bilirkişi tarafından incelenmesine karar verildiği, öncelikle davacının defter ve kayıtlarının incelendiği, 19/09/2019 tarihli bilirkişi …’ın raporuna göre, takibe dayanak faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, takip tarihi itibariyle davalının davacıya takip konusu fatura nedeniyle 9.916,80 TL borçlu göründüğü yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, davalı defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemede ise bilirkişi …’nin 11/05/2021 tarihli raporu ile 07/06/2021 tarihli beyanına göre dava konusu faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu ve BA formu ile ilgili vergi dairesine bildirildiği, fatura bedelinin nakit olarak ödendiğine ilişkin kayıt olduğu ancak ödemeye ilişkin herhangi bir belgeye rastlanmadığı ve davalının defterlerine göre davalının davacıya borçlu olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, takibe dayanak faturanın her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, yine davalı tarafından ilgili vergi dairesine BA formu ile bildirildiği, taraflar arasında fatura konusu mal ve hizmetin teslim edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın fatura bedelinin ödenip ödenmediği hususunda olduğu, davalının davacıya ödemeyi nakit olarak elden yaptığını savunduğu, bu halde ispat külfetinin yer değiştirdiği ve tacir olan davalının ödeme yaptığı hususunu yazılı delil ile ispat etmesi gerektiği, davalının bu savunmasına ilişkin herhangi bir ispat vasıtası sunmadığı, her ne kadar davalı sevk irsaliyesinin kapalı irsaliye olduğundan bahisle bedelin ödendiğinin kabulü gerektiğini savunmuş ise de sevk irsaliyesinin faturalı sevk irsaliyesi olmadığı, sadece taşıma maksadı ile düzenlendiği, sevk irsaliyesinin kapalı fatura olarak değerlendirilemeyeceği, davalının bu yöndeki itirazının yerinde olmadığı, bu nedenle dosya kapsamına göre davacının iddiasını ve alacağının varlığını ispat ettiği, davalının takibe itirazının yerinde olmadığı ve itirazında haksız olduğu, mahkememizce alınan bilirkişi raporlarının usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, ayrıca uyuşmazlığa konu alacak miktarı likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin yasal şartlarının oluştuğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA,
2-9.916,80 TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.983,36 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli 677,41 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 119,78 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 557,63 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 119,78 TL peşin harç, 850,00 TL bilirkişi ücreti ve 384,90 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.390,58 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. fıkraları uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
7-Kararın kesinleşmesinden sonra İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.25/06/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA