Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/559 E. 2022/809 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/559
KARAR NO : 2022/809

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 08/05/2018
KARAR TARİHİ : 11/10/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirket arasında inşaat ve şantiye alanında kullanmak üzere, ve iş makinelerinin yanlarına takmak maksatlı platform yaptırma kararı alınarak davalı şirketle karşılıklı yapılan anlaşma gereği müvekkili şirket tarafından bu şartlarda platform yapmasının karşılığı olarak KDV.dahil 20.000-TL.’ ye anlaştıklarını belirttiği, yapılan ödemelerin … Çevre Enerji İnşaat Malzemeleri Ltd. Şti hesabından ödendiği, diğer ödemenin ise, … Çevre İnşaat Malzemeleri Ltd. Şti tarafından 12/10/2018 Tarihinde … nolu çeke istinaden ödendiğini, … Enerji İnş.malz. Ltd.şti.ile … Çev. İnş. Malz. Ltd.Şti nin ortağı ve yetkili temsilcisi …olduğu, davalı ile yapılan işin karşılığını her iki Şirketten 10.000-TL. olarak Toplam da 20.000-TL.gönderdiği belirtidiği, ve davalı şirketin 03/01/2018 Tarihinde bant malzemeleri ve imalat işine ilişkin 20.000-TL. Faturayı müvekkili Şirkete düzenlediği, Fatura bedelinin ödenmesine rağmen, karşılığında anlaşılan bant ve imalat işi bitirilmediği ve bantların müvekkili şirkete teslim edilmediği, ödenen bedelinin iadesine ilişkin icra takibi başlatıldığı, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı Şirket… Dış Ticaret Limited Şirketi ile karşı yan … Çevre İnşaat Malzemeleri Limited Şirketi adına … ve … aracılığı ile 12 Ekim 2017 tarihinde… Dış Ticaret Limited Şirketi iş yerinde sözlü olarak anlaşma yapıldığını, İşbu anlaşmaya göre, … Çevre İnşaat Malzemeleri Limited Şirketi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ömerli Çöp Toplama İstasyonu ‘nda kullanılmak üzere; iş makinesi tekerleklerine bağlanmak suretiyle, çöp istasyonunda toplanan çöpleri karıştırmak için iş makinesi tekerleğine 1 adet bant yapılmasını müvekkil şirketten talep edildiği, taraflar arasında sözleşme imzalandığı, davalı şirket … Dış Ticaret Limited Şirketinin paletlerin imalatı için gerekli metal malzemeleri satın aldığu, satın aldığı metal malzemeyi keserek davacı yanın istediği iş için şekillendirdiği, davacı yanın talep ettiği bant malzemelerinin imalatı tamamlanınca, müvekkil şirket davacı yan yetkilisi …‘yı aramış ve malzemelerin hazır olduğunu ve montajının gerçekleştirilebilmesi için bahse konu iş makinesinin iş yerine getirilmesi gerektiğini söylediği, karşı taraf şirketinin iş makinesini getirme edimini yerine getirmemesi dolayısıyla davalı şirkette söz konusu imalatı yapmasına rağmen montajı gerçekleştiremediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-Bilirkişi Raporları,
-İzmir 5.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mali Müşavir …….’nin 29.04.2019 Tarihli Bilirkişi Raporunda; Davalı Şirketin, Davacı Şirketle aralarında yapmış oldukları Sözlü Sözleşmeye dayalı Ticari Mal karşılığı ödenen 20.000,00-TL. Borçlu olduğu görülmüş, ve konuya dair incelemesi yapılan Davacı Şirket Defter kayıtları da bu durumu teyit edildiği tespit edilmiştir.
SMMM ……in 25/11/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda; Davalı tarafından davacıya 13.01.2018 tarihli ve ……. nolu ve 20.000,00 TL tutarlı fatura düzenlendiği, bu faturanın her iki tarafında ticari defterlerinde kayıt altına alındığı, davalının davacıya hitaben düzenlediği 20.000 TL tutarlı faturaya karşılık, davacının çekle ve nakit olarak 20.000 TL ödeme yaptığı tespit edilmiştir.
Makine Mühendisi…….’ın 27.08.2022 Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda; satın alınan malzemeler tutarı 10.813,82 TL olarak belirlenmiş olup her ne kadar hurda malzemelerin ağırlığı net olarak belirtilmemiş ise de, özellikleri dikkate alınarak hurda değerinin bu tutarın % 10’u olan 1.081,38 TL olduğu tespit edilmiştir.
2004 sayılı yasanın 67. Maddesinde itirazın iptali aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
İtirazın iptali
Madde 67 – (Değişik: 18/2/1965-538/37 md.)
(Değişik birinci fıkra: 17/7/2003-4949/15 md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(Değişik: 9/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
(Mülga dördüncü fıkra: 17/7/2003-4949/103 md.)
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
(Ek fıkra: 2/7/2012-6352/11 md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.
6100 sayılı yasanın 27. Maddesinde hukuki dinlenilme hakkı aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir.
Hukuki dinlenilme hakkı
MADDE 27- Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.
Bu hak;
a) Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını,
b) Açıklama ve ispat hakkını,
c) Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.
6100 sayılı yasanın ispat hakkı ve ispat yüküne ilişkin hükümleri aşağıdaki gibidir.
İspat hakkı
MADDE 189- Taraflar, kanunda belirtilen süre ve usule uygun olarak ispat hakkına sahiptir.
Hukuka aykırı olarak elde edilmiş olan deliller, mahkeme tarafından bir vakıanın ispatında dikkate alınamaz.
Kanunun belirli delillerle ispatını emrettiği hususlar, başka delillerle ispat olunamaz.
Bir vakıanın ispatı için gösterilen delilin caiz olup olmadığına mahkemece karar verilir.
İspat yükü
MADDE 190- İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.
Hukuki dinlenilme hakkı, çekişmeli veya çekişmesiz bütün yargılama işlemleri ve icra ve iflas takipleri, tahkim , geçici hukuki korumalar, alternatif uyuşmazlık çözüm yolları ve benzeri bütün iş ve işlemler bakımından geçerli bir ilkedir. 6100 sayılı yasada adil yargılanma hakkının ve hukuki dinlenilme hakkının bir gereği olarak ispat hakkı sınırlarıyla birlikte düzenlenmiştir. İspat hakkı, iddia ve savunmanın delillendirilmesini ve mahkemenin, yasal engel bulunmadıkça bu delilleri inceleyerek değerlendirmesi zorunluluğunu içerir. İspatın konusu vakıalardır. Vakıalar dışındaki hususlar ispatın konusu olamaz. Delilin, o vakıa hakkında dinlenebilir delil olup olmadığına Hakim karar verir. İspatın konusunu oluşturan vakıalar, uyuşmazlığı çözümünde etkili olabilecek, tarafların üzerinde anlaşamadıkları, çekişmeli vakıalar olmalıdır. Herkesçe bilinen vakıalar ile ikrar edilmiş vakıalar çekişmeli sayılmaz. Çekişmeli sayılmadıkları için de ispata konu edilemezler. Her davada olduğu gibi, itirazın iptali davalarında da ispat yükü büyük önem taşır. Kendisine ispat yükü düşen taraf bunu yerine getirmezse, açtığı ya da aleyhine açılan davayı kaybeder. 4721 sayılı yasanın 6. Maddesine göre; ”kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. İtirazın iptali davalarında, davacının davalı ile aralarında mevcut olduğunu iddia ettiği hukuki ilişkiyi ve buna dayanarak borcun varlığını ispat etmesi bu yönde delil göstererek ispat hakkını kullanması gerekir. Bu davalarda davalı ise borcunun olmadığını yahut ödediğini, borcu bulunmakla birlikte maddi hukuka ilişkin ya da usul hukukuna ilişkin sebeplerden dolayı borcu ödeme zorunluluğunun bulunmadığını, kendisinin, davacının iddia ettiği ilgili hukuki ilişkinin tarafı olmadığı gibi hususları ispat etmek bu yönde savunmalarını delillendirmek zorundadır.
2004 sayılı yasanın 67. Maddesi gereğince itirazın mahkemede iptali için alacaklının adi(ilamsız genel) haciz yoluyla takibe veya kambiyo senetlerine dayanan haciz yoluyla takibe ya da taşınır yahut taşınmaz rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takibe girişmiş olması gerekir.
İtirazın iptali davası ancak para alacağına ilişkin ilamsız takiplerde açılabilir.
İtirazın iptali davası, borçlunun itiraz etmiş olduğu takip konusu alacağın tahsiline yönelik bir eda davasıdır. Mahkemenin dava sonucunda vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil eder. Bundan dolayı davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken bildirmediği, itiraz sebeplerini de itirazın iptali davasında ileri sürebilir.
İtirazın iptali davasının açılacağı; itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren 1 yıllık süre, dava şartlarından ve hak düşürücü süre niteliğinde olup, resen dikkate alınması ve 2004 sayılı yasanın 19. Maddesi hükmüne göre hesaplanması gerekir.
İtirazın iptali davasında davalı borçlu dava dilekçesini tebellüğ ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde vereceği cevap dilekçesinde evvelce ödeme emrine itiraz ederken ileri sürdüğü itiraz sebepleri ile bağlı değildir. Davalı, ödeme emrine itiraz ederken mevcut olduğu halde ileri sürmediği itiraz sebeplerini de ilk defa itirazın iptali davasında verdiği cevap dilekçesinde ileri sürebilir.
İtirazın iptali davasında, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, davacı alacaklı, davalı borçlu tarafından itiraz edilen takip konusu alacağının varlığını ve miktarını genel hükümlere göre ispatla yükümlüdür. İtirazın iptali davasında; takip talebinde gösterilen borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıl olup, takip dayanağı belgelerden başka belgelere dayanılamaz. Diğer bir deyişle takip dayanağı yapılabilecek güçte olup da takipte dayanılamayan belge, itirazın iptali davasında ispat vasıtası olarak kullanılamaz.
Takibe etkili olan itirazın iptali davasında ispat davasında ispat edilecek olanın takibe ve borçlunun itirazına konu olan alacak olduğu, bu alacağın sebebinin değiştirilme olanağının itirazın iptali davası için bulunmadığında kuşku bulunmamaktadır.
İtirazın iptali davasında yapılan yargılama sonunda: takip tarihindeki duruma göre karar verilir.
İtirazın iptali davasında alacak, icra takip tarihi itibarıyla belirlenir. Ancak dava tarihine kadar bir ödeme yapılmış ise, yapılan ödeme düşüldükten sonra kalan alacak yönünden itirazın iptali davası açılmalıdır. Dava tarihinden sonra yapılan ödemeler ise icra müdürlüğünce dikkate alınır.
İtirazın iptali sonunda, dava konusu alacağın varlığı ve miktarı sabit olursa mahkeme davayı kabul ve itirazı iptal eder. Ayrıca mahkeme, davacının dava dilekçesinde tazminat da talep etmiş olması halinde, davalı borçluyu hüküm altına alınan alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere bir tazminata mahkum eder. İcra inkar tazminatı, anapara üzerinden hesaplanır. Davalı borçlunun, ödeme emrinin tebliği üzerine evvelce itiraz ettiği alacağı, ilk duruşmada kabul etmiş olması, icra inkar tazminatına mahkumiyetten kurtulmasını gerektirmez.
Dava sonunda hükmedilen alacağın %20’si oranındaki tazminata karar verilebilmesi için davacı alacaklının zararının varlığı ve miktarını ispat etmesi gerekmez. Kanun koyucu, davalı borçlunun itirazının iptali halinde, itiraz sebebiyle davacı alacaklının zarara uğramış olduğunu kabul ederek, davacının dava dilekçesinde sadece talep etmiş olmasını davalı borçlunun hükmedilen meblağın en az %20’ si oranında bir tazminata mahkum edilebilmesi için yeterli görmüştür.
Davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun usulüne uygun bir şekilde borca itiraz etmek suretiyle takibin durmuş olması yeterli olup, borcu itiraz sebebi önemli değildir. Yine davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için 2004 sayılı yasanın 67. Maddesi gereği süresinde itirazın iptali davası açılmış olması, davacı alacaklının dava dilekçesinde talep sonucunda icra inkar tazminatını istemiş olması, davanın alacaklı lehine kabulüne karar verilmiş olması, davalı borçlunun takip tarihi itibarıyla itirazında haksız olması gerekir. İtirazın iptal edilmiş olması, itirazın haksız olduğunu göstermez. İtiraz iptal edilmiş olmasına rağmen davalı borçlu haklı ise tazminata mahkum edilmez. Hem itiraz iptal edilmiş ve hem de itirazın haksız olduğu sonucuna varılmışsa, diğer yukarıda anılı şartlarında varlığı halinde icra inkar tazminatına hükmedilir. İtirazın haksız sayılabilmesi için, takip konusu alacağın doğduğu anda varlığı ve miktarı itibarıyla taraflar arasında likit olması gerekir. Takip konusu alacağın varlığı, miktarının belirlenmesi hakim kararını gerektirmemeli muhtacı muhakeme olmamalıdır. Takip konusu alacak yapılacak basit bir hesaplama ile belirli bir hale gelebilecek ise bu alacak da likit sayılır. Dava açıldıktan sonra takibe konu edilen borcun ödenmiş olması hali, borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine engel değildir. Son olarak davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun kötü niyetli olması gerekmez.
İtirazın iptali davasının reddi halinde ise, davalı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, davalının cevap dilekçesinin talep sonucunda icra inkar tazminatı talep etmeli, davacının takibinde haksız ve kötü niyetli olduğunun sabit olması gerekir. Davacının haksız ve kötü niyetli olmasından kasıt ise bir alacağı olmadığını bildiği halde, icra takibine girişmiş olmasıdır.
Tüm dosya kapsamı yukarıdaki açıklamalar ışığında birlikte değerlendirildiğinde, davacının palet yapımı için davalı ile eser sözleşmesi niteliğinde ticari ilişki içinde bulunduğu, davacının gönderdiği çizimler üzerine davalının paletleri meydana getireceğinin her iki tarafın kabulünde olduğu, davacının meydana getirilecek paletlere ilişkin olarak 20.000,00 TL ödeme yaptığı, talimat ile dinlenen tanık beyanlarından tanık …’ un davacı forklift ve traktör getirmediği için paletlerin yapılamadığını, bundan dolayı davacının malzemelerini istediğin beyan ettiği, diğer tanığın ise montaj için forklift veya traktörün getirilemediğini bundan dolayı davacının malzemelerini istediği, malzemelerin teslimine ilişkin dosyada tanık beyanı yahut teslim tesellümü ispata yarar bir belgenin bulunmadığı, gönderilen çizimler ile davacı tarafça istenen paletlerin çiziminin yapılacağının her iki tarafında kabulünde olması karşısında forklift yahut traktörün montaj için davacı tarafça getirilmesi gerektiğinin yani taraflarca meydana getirilecek paletleri teslim alma borcunun davacıda olduğunun kararlaştırıldığı, sözleşmeye uygun eser meydana getirildikten sonra teslim borcunun doğacağı, eserin taraflar arasındaki sözleşmeye uygun surette meydana getirildiğine dair davalı tarafça ispata yarar bir delil sunulmadığı gibi görgüye dayalı tanık beyanından da davalının eseri meydana getirme borcunu ifa etmediği, bundan dolayı davacı tarafın davalıya sözleşme gereği verdiklerini geri isteme hakkının mevcut olduğu, davacı tarafça talep edilen alacağın likit olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne ve icra inkar tazminatına ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)İzmir 5.İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİ İLE TAKİBİN DEVAMINA,
3-)4.000 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-)Alınması gerekli olan 1.366,20 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 341,55 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 1.024,65 TL nin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-)Davacı tarafından yatırılan 341,55 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı, bilirkişi ücreti ve posta-tebligat gideri olmak üzerek toplamda 4.211,45-TL olmak üzere toplamda 4.588,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-)Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi maddesine göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-)Karar kesinleştiğinde yatırılan gider avansından artan kısmın talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır