Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/501 E. 2022/785 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/501
KARAR NO : 2022/785

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 23/04/2018
KARAR TARİHİ : 04/10/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08.01.2018 tarihinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu … plakalı aracın içerisinde yolcu olarak bulunan davacı ……… in yaralanarak sakat kaldığını, bu kazanın oluşumunda … plakalı aracın sürücüsü ile … plakalı aracın sürücüsünün kusurlu olduğunu, kazayı yapan … plakalı aracın sürücüsü ve malikinin … olduğunu, kaza tarihini kapsayan zorunlu mali mesuliyet sigortasının … numaralı poliçe ile davalılardan…Sigorta tarafından yapıldığını, kazaya karışan … plakalı aracı sigortalayan…Sigorta’nın davacıya karşı tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, kaza tarihinde sakatlanma açısından poliçe teminatının 330.000,00.-TL ve ayrıca tedavi giderleri için de 330.000,00.-TL olduğunun, kazayı yapan diğer … plakalı aracın malikinin ruhsatta Borlu Belediye Başkanlığı olarak göründüğünü, fakat değişen Büyükşehir Belediye Yasası ile Borlu Belediyesi’ nin kapatılarak … Belediye Başkanlığı’na devredildiğini, şimdiki yeni malikin de … Belediye Başkanlığı olduğunun, davalı … Belediyesi’ nin … plakalı aracın maliki sıfatıyla davacının uğramış olduğu maddi ve manevi tazminat zararından sorumlu olduğunu beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Belediye Başkanlığı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle görev ve yetki yönünden itirazlarının olduğunu, davalı sigorta şirketi ve davalı … Belediyesi hakkında açılan davanın tefrikine karar verilmesi gerektiği, davalı Belediye açısından davada talebin, haksız fiilden kaynaklandığı için görevsizlik kararı verilmesi gerektiği, davacı tarafın 08.01.2018 tarihinde gerçekleşmiş trafik kazası nedeniyle işbu tazminat davasını açtığının, … Belediyesi’ nin mülkiyetinde olan … plakalı aracın sürücü ……….’ nın sevk ve idaresinde iken … plakalı araç ile çarpıştığını, kazanın meydana gelmesinde kusurun tamamen … plakalı aracın sürücüsü olan …’ya ait olduğunu, … Belediyesi’ ne ait kamyonun sürücüsü …’ nın yaklaşık 30km/sa hızla giderken ilçe çıkışında bulunan (………. A.Ş.’ nin karşısında) orta refüjden dönmek için sinyal verdiğini, aracın aynasından yol kontrolü yaparak Demirci istikametinden Salihli İstikametine giden şeride geçmeye başladığını, kaza sonucu aracın ön yolcu koltuğunda oturan …’ in yaralandığını, meydana gelen yaralanmadan, önünde seyretmekte olan kamyonu görmesine rağmen sağ şeritten seyrini sürdürmemesinin, sesle veya ışıkla uyarıda bulunmamasının, zamanında zararlı sonucu önleyebilecek etkili fren ve direksiyon önlemini almamasının, yola gerekli dikkati vermemesinin, hız limitinin üstünde seyretmesinin, takip mesafesini korumaması gibi sebeplerle … plakalı aracın sürücüsü …’ nın sorumlu olduğunu beyan ederek davalı belediye yönünden davanın reddini talep etmiştir.
Davalı…Sigorta Anonim Şirketi vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu olayın 08.01.2018 tarihinde … ili … İlçesi, … Mahallesinde meydana geldiğinin, dava dilekçesinin davalı…Sigorta A.Ş.’ ye tebliğ edilmediğini, dosyanın kendilerine cevap süresi geçtikten sonra ulaştığı, söz konusu kaza ile ilgili davadan önce davalı sigorta şirketine müracaat edildiğinin ve …… nolu hasar dosyasının açıldığının, davalı şirket nezdinde …… nolu Zorunlu Mali sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat verilen … plakalı aracın 08.01.2018 tarihinde meydana gelen kazası neticesinde davacının başvurusu ile açılmış olan hasar dosyasının incelemesinin sonuçlandırılamadığının ancak davacının sonucu beklemeden kötü niyetli olarak dava açtığını, bu poliçeden dolayı davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun, sigortalının kusuru oranında olmak üzere, maddi zararlarda araç başına maddi azami kaza tarihi itibariyle 330.000,00.-TL ile sınırlı olduğunu, teminat limitini bildirmenin davayı kabul anlamına gelmediği gibi zorunlu mali sorumluluk sigortasının da bir zarar sigortası olduğunun, bu sebeple teminat altına alınan rizikonun gerçekleşmesine rağmen, teminat limiti olan 330.000.-TL’ nin tamamen ödenmesinin söz konusu olmadığını, davacı tarafın davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün, kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğuna dair herhangi bir delil sunamadığını, bu nedenle dosyanın alanında uzman bir bilirkişiye tevdii edilerek kusur oranının hesaplanması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Dairesi’nin 14/08/2020 Tarihli ve ………… Sayılı Raporu,
-Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Daire Başkanlığı’nın 02/12/2020 Tarih ve …….. Sayılı Raporu,
-SMMM …..’nün 02/02/2022 Tarihli Bilirkişi Raporu,
-Aktüerya ……….’ın 30.06.2022 Tarihli Bilirkişi Raporu,
-Salihli 3.Asliye Ceza Mahkemesi’nin …….. Esas sayılı dosyası,
-… Sosyal Güvenlik Müdürlüğü’nün 01/11/2018 Tarihli yazısı,
-Salihli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …….. Soruşturma Sayılı dosyası.
DELLİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Dairesi’nin 14/08/2020 Tarihli ve ……….. Sayılı Raporunda; Davacının Tüm Vücut Engellilik Oranının %13(yüzdeonüç) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6(altı) aya kadar uzayabileceği, Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1(bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği tespit edilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Daire Başkanlığı’nın 02/12/2020 Tarih ve …… Sayılı Raporunda; Sürücü …’nın % 20 (Yüzdeyirmi) oranında kusurlu olduğu, Sürücü …’nın % 80 (Yüzdeseksen) oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
SMMM ……….’nün 02/02/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda; Davacı …’in, 9.000,00 TL geçici iş göremezlik, 26.298,44 TL sürekli iş göremezlik, 2.209,50 TL bakıcılık gideri talep edebileceği tespit edilmiştir.
Aktüerya ……….’ın 30.06.2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda;…’in altı aylık geçici iş göremezlik zararı hesap edildiği, altı aylık geçici iş göremezlik zararının asgari ücret geliri üzerinden müştereken ve müteselsilen 9.993,61 TL olduğu, davacının bakım giderinin müştereken ve müteselsilen 12.177,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
“Mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu:
Madde 91 – (Değişik: 17/10/1996 – 4149/33 md.)
İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu
Madde 85 – (Değişik birinci fıkra: 17/10/1996-4199/28 md.) Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
Yukarıdaki yasa maddeleri gereği yapılan inceleme neticesinde Davalı … Sigorta Şirketinin davacının içinde yolcu olarak bulunduğu aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu ve düzenlenen poliçede 2918 sayılı yasanın 85. Maddesinde yazılı zararların teminat altına alındığı anlaşılmıştır.
“Zorunlu mali sorumluluk sigortası dışında kalan hususlar:
Madde 92 – Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.

k) (Ek:9/6/2021-7327/19 md.) Gelir kaybı, kâr kaybı, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi dolaylı zararlar,
…”
2918 sayılı yasanın yukarıda anılı hükmü gereği davacının gelir kaybına ilişkin iddia ettiği zararının zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamı dışında olduğu anlaşılmıştır.
Tazminat ve giderlerin ödenmesi:
Madde 99 – Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
Somut olayda davacının dava açmadan önce sigorta şirketlerinden herhangi birisine başvurduğuna dair herhangi bir belge dosyaya sunulmamıştır. Bundan dolayı davalı sigorta şirketinin faiz sorumluluğunun dava tarihinden itibaren başlayacağı anlaşılmıştır.
TBK’nın 54. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ile tedavi giderleri de bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Bedensel zarara uğrayan kimse, çalışma gücünü sürekli veya geçici olarak yitirmesinden ve ileride edineceği kazançtan yoksun kalmasından doğan zarar ile bütün giderlerini isteyebilir. Çalışamamaktan kaynaklanan zarar ise geçici iş göremezlik nedeniyle olabileceği gibi; sürekli iş göremezlik biçiminde de olabilir. Geçici iş göremezlik zararı, zararı görenin yaptığı iş ve gelir durumu itibariyle iyileşme süresinde elde edemediği kazançtan ibarettir. Sürekli iş göremezlik zararı ise beden gücü kaybına uğrayan kişinin, zarar görmeden önce yapmakta olduğu iş için daha fazla bir güç (efor) harcaması nedeniyle doğan zarardır.
6098 sayılı yasanın 49. Maddesi gereği kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız fiil, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için; zarar verici bir fiil, bu fiilin hukuka aykırı olması, fiili icra edenin kusurlu bulunması, fiil ve zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir. Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir. Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir. Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir.
-Zorlayıcı neden
-Zarar görenin ağır kusuru
-Üçüncü kişinin ağır kusuru
6098 sayılı yasanın manevi tazminata ilişkin hükmü aşağıdaki gibidir.
“Manevi tazminat
MADDE 56- Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.”
Manevi tazminat tutarı belirlenirken, saldırı oluşturan fiil ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranı, sıfatları, işgal ettikleri makam ve diğer sosyal ekonomik durumlarını da dikkate alınmak zorundadır. Manevi tazminat miktarı felaketi ya da haksız fiili özlenir hale getirecek oranda veya mağdur için zenginleşme aracı olacak tutarda olmamalı, diğer bir deyişle karşı tarafın müzayaka haline düşmesine neden olmamalıdır. Fiil ile tazminat arasında makul ve önemli bir oran bulunmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Manevi tazminat, mağdurda veya zarara uğrayanda bir huzur hissi, bir tatmin duygusu doğurmalıdır. Hak ve nesafetle belirlenmelidir. Bu açıklamalar ışığında takdiren hükümde yazılı miktarda manevi tazminata hükmedilmiştir.
Bu açıklamalarla birlikte tüm dosya kapsamı incelendiğinde; kazaya karışan her iki aracında sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde Sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobil ile gündüz vakti, meskun mahalde, bölünmüş yolun sol şeridini takiben seyredip, geldiği olay mahallinde, mevcut tespitlerden anlaşılmakla, hızını ve sürüşünü meskun mahal şartlarına göre ayarlamayıp, ön ilerisinde, sağ şeritte seyretmekte iken “U” dönüşü yapmak için sola, önüne kontrolsüzce doğrultu değiştiren sürücü ………’nın kullandığı kamyonun sol arka köşe kesimine fren tatbik etmesine rağmen hızından dolayı duramayarak çarpması sonucu meydana gelen olayda, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareketi ile kusurlu olduğu (%20), Sürücü …, idaresindeki kamyon ile “U” dönüşü yapacağı refüj başının da bulunduğu olay mahalline gelmeden önce yolun soluna yanaşmaya özen göstermeyip, seyrettiği sağ şeritten sol gerisini kontrol etmeden, dikkatsizce sola yönelerek, o sırada sol şeridi takiben gelen ve önünü kapattığı sürücü …’nın kullandığı otomobil ile çarpışmaları sonucu meydana gelen olayda, dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı hareketi kusurlu olduğu(%80) , davacının kazanın oluşumunda atfı kabil bir kusurunun olmadığı, davacını cismani zararının belirlenmesi için öncelikle 14/08/2020 tarihli ATK raporu ile kaza tarihi itibarıyla yürürlükte olan yönetmelik hükümlerince maluliyet oranının belirlendiği, daha sonrasında ise 15/07/2022 tarihli aktüerya hesap raporu ile birlikte maluliyetin karşılığında talep edilen tazminatların parasal miktarının tespit edildiği, davalı sigorta şirketinin ve işleten belediyenin iç ilişkideki sorumluluk miktarlarının davacının istemini sınırlamaksızın maddi tazminat isteminden sorumlu oldukları, sürücü kusurları, davacı maluliyeti ve sosyal ekonomik durumu nazara alınarak davalı işleten belediyenin sorumlu olduğu manevi tazminat istemine ilişkin, ayrıca herhangi bir müterafik kusur indirimi yapılmaksızın maddi tazminat istemlerini ilişkin müteselsil müşterek sorumluluk hükümleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-)Davanın KISMEN KABULÜNE;
2-)229.290,69 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 9.672,16 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 2.029,50 TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplamda 240.992,35 maddi tazminatın davalılar … Sigorta A.Ş.’den ve … Belediye Başkanlığı’ndan müştereken ve müteselsilen dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
3-)35.000,00 TL manevi tazminatın davalı … Belediye Başkanlığı’ ndan kaza tarihi olan 08.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-)Alınması gereken 18.853.03 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ve yargılama sırasında yatırılan ıslah harcı tamamlanan toplam 1.028,35 TL’nin mahsubu ile bakiye 17.824,68 TL karar ve ilam harcının davalı tarafların sorumlu olduğu tazminat miktarının kendi içindeki oranları(maddi tazminat sorumluluğu/manevi tazminat sorumluluğu) dikkate alınarak hesap olunan 15.564,24 TL’sinin davalılar … Sigorta A.Ş.’den ve … Belediye Başkanlığı’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, bakiye 2.260,38 TL’sinin ise (manevi tazminat bedeli dikkate alınarak) davalılardan … Bedelediye Başkanlığın’dan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA
5-)Davacı tarafça yatırılan 208,35 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı, 820,00 TL ıslah harcı, 1.250,96 TL bilirkişi ücreti, 2.108,00 TL Adli Tıp Kurumu Rapor ücreti ve 947,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplamda 5.370,21 TL yargılama giderinden kabul ve ret oranları dikkate alınarak hesap olunan 4.924,16 TL’sinin davalılar müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, bakiyesinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-)Davacı lehine hüküm altına alınan maddi tazminat yönünden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan AAÜT gereği 36.738,93 TL vekalet ücretinin Davalı … Sigorta Şirketi, Davalı İzmirli … Oto Tur. Taş. Tic. Ltd Şirketi ve davalı …’ dan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-)Davacı lehine hüküm altına alınan manevi tazminat yönünden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan AAÜT gereği 9.200,00 TL vekalet ücretinin Davalı … Belediye Başkanlığı’dan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-)Davalı … Belediye Başkanlığı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat istemi yönünden 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Belediye Başkanlığı’na VERİLMESİNE,
9-)Karar kesinleştiğinde artan gider avansının talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı yasanın 343. ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize yahut mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı Belediye vekili ve Davacı … vekillerinin yüzlerine karşı Davalı Sigorta vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/10/2022
Katip…….
e-imzalıdır

Hakim ………
e-imzalıdır