Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/276 E. 2022/308 K. 30.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/276
KARAR NO : 2022/308

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/02/2018
KARAR TARİHİ : 30/03/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı … ye keşide ettiği ,davalı …’nin fesih sözleşmesi gereğince müvekkile iade etmeyi taahhüt ettiği fakat davalının elinden rızası dışında çıktığını ve çek iptal davası açtığını beyan ettiği … bankası … /İzmir şubesinin 28.02.2018 keşide tarihli ve 236.000 TL. Bedelli çeki için borçlu olmadığının tespiti ve ve istirdadı ile ihtiyatı tedbir talebinde bulunarak ,müvekkilinin davalı …’nin yapacağı satış ve organizasyon için ilki 30.03.2016 tarihinden sonuncusu 30.03.2018 tarihinde olmak üzere toplam 25 adet toplam 5.428.000, TL bedelli çek keşide ettiğini ayrıca reklam işleri için de ilki 25.05.2016 tarihinden olmak üzere toplam 4.012.000, TL bedelli 24 adet çeki avans mahiyetinde keşide edip teslim ettiğini bu dosya kapsamında şimdilik 28.02.2018 tarihli 236.000, bedelli … bankası … şubesi bakımından dava açıldığını, müvekkili ile … nin onlarca dava ve işleminden sonra mahsuplaşma yaptıklarını, büyük oranda çeklerinin iade alındığını ,davaya konu çekin bedelsiz olup iade edilmesi gerektiğini, tarafların mal ve hizmet alımından kullanılmadığı konusunda mutabık kaldıklarını ve davalının iade etmeyi taahhüt ettikleri her biri 236.000, TL bedelli 9 adet çekin bedelsiz kaldığını ikrar ettiğini , davalı tarafından Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi tarafında davaya konu çekle ilgili olarak ödenmeden men yasağı konulduğunu ve bu nedenle de bu çeki bankanın ödemediğini , ancak müvekkilin bu çek nedeniyle haksız iddia icra tehdidi altında olduğunu müvekkil ile diğer davalılar arasında da borç ilişkisi olmadığını ,çeki ele geçiren kişilerin göstermelik 3.kişi yaratmak için çeki silsile halinde ciro ettiklerini , tüm davalılar yönünden menfi tespit ve çekil elinde bulunduran hamil açısından da ayrıca çekin istirdadı kararı verilmesini talep ettiklerini, davalı … nin usulsüz ve sahte faturalar alarak müvekkile sahte fatura kestiğini ve bu faturaların hiç birinin kabul edilmediğini, davalı … ye ihtarname gönderildiğini, davalı İzmir … noterliğini 27.07.2016 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile yaptığı işleri net olarak yazmasına rağmen müvekkile 20.07.2016 tarihinde 8.732.000 TL bedelli E fatura gönderildiğini , bu faturanın sözleşmeye aykırı olması nedeniyle ihtarname ile geri gönderildiğini belirtmiştir.
CEVAP :
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; İlgilinin 18.03.2018 tarihi dilekçesinde, özetle davacının keşidecisi bulunduğu … Bank … Ticari /İzmir şubesinin … çek nolu 28.02.2018 keşide tarihli ve 236.000 TL miktarlı çekini süresinde ibraz ettiklerini ,Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin kararı uyarınca çek bedelinin ödenmediği ,bu suretle çekin karşılıksız kaldığı , davacı ile davalı taraf olan … reklam gıda inş san tic. Ltd. Şti., nin iyi niyetli 3. Şahıslarını mağdur etmeye çalıştığını, çekin meşru ve iyi niyetli hamili olduğunu, davanın ve tedbir taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Reklam Gıda İnş. San. Tic. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde; davacının davalı ile imzaladığı 08.03.2016 tarihli satış danışmanlık ve 12.04.2016 tarihli reklam ve medya danışmanlık sözleşmeleri ve 26.04.2016 tarihli ek sözleşmelere istinaden 5.428.000,00 ve 4.012.000,00 TL bedelli çek keşide ettiğini, onlarca dava ve işlemden sonra mahsuplaşma yapılarak çeklerin büyük kısmının alındığını, dava konusu çekin ise davalının elinden rızası dışında çıkmış olması nedeniyle iade alınamadığını, bu nedenle dava konusu 28.02.2018 keşide tarihli ve 236.000 TL lik bedelli çek açısından borçlu olmadığının tespitini talep ettiğini, müvekkili açısından haksız, mesnetsiz ve hukuki yarardan yoksun olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava ticari ilişkiden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
İzmir 8.İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/… soruşturma no’lu dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
Bakırköy 7.Ağır Ceza Mahkemesi’nin …/… D.İŞ sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
SMMM …’nun 10.02.2020 Tarihli Bilirkişi Raporunda; Davalı … Reklam Gıda İnş. San. Tic. Ltd. Şti.’nin ticari defterlerini ibraz etmediği ve yerini bildirmediğini, davacının ticari defterlerini e-defter şeklinde tuttuğunu, defter e-beratlarının GİB onayının alınmak suretiyle zamanında yüklediğini, davacının ticari defter kayıtlarına göre … Reklam Tic. Ltd.Şti. Dışındaki diğer davalılarla bir ticari ilişkinin bulunmadığını, 28.02.2018 keşide tarihli, … çek numaralı ve 236.000 TL bedelli çekin 28/02/2018 tarihinde … numaralı yevmiye kaydı ile vadesi geçmiş çekler hesabına aktarılarak bu hesapta takip edildiği, davacı tarafın davalılara borcunun olmadığı, 2016 ile 2019 dönemi ticari defterlerine göre ve 2019 tarihi itibariyle 2.066.849,12 TL lik alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
6100 sayılı yasanın 27. Maddesi
Hukuki dinlenilme hakkı
MADDE 27- (1) Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.
(2) Bu hak;
a) Yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını,
b) Açıklama ve ispat hakkını,
c) Mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.
6100 sayılı yasada adil yargılanma hakkını ve hukuki dinlenilme hakkının bir gereği olarak ispat hakkı sınırlarıyla birlikte düzenlenmiştir. İspatın konusu vakıalardır. Vakıalar dışındaki hususlar ispatın konusu olamaz. Delilin, o vakıa hakkında dinlenebilir delil olup olmadığına Hakim karar verir. İspatın konusunu oluşturan vakıalar, uyuşmazlığı çözümünde etkili olabilecek, tarafların üzerinde anlaşamadıkları, çekişmeli vakıalar olmalıdır. Herkesçe bilinen vakıalar ile ikrar edilmiş vakıalar çekişmeli sayılmaz. Çekişmeli sayılmadıkları için de ispata konu edilemezler. Her davada olduğu gibi, menfi tespit davalarında da ispat yükü büyük önem taşır. Kendisine ispat yükü düşen taraf bunu yerine getirmezse, açtığı ya da aleyhine açılan davayı kaybeder. 4721 sayılı yasanın 6. Maddesine göre; ”kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. Bu hüküm gereğince de menfi tespit davalarında da ispat yükünün taraf sıfatıyla bir ilgisi yoktur. Yani, ispat yükü davacıya düşebileceği gibi davalıya da düşebilir. Menfi tespit davalarında ispat yükü, davacının dava dilekçesinde iddia ettiği nedenlerin niteliğine göre değişebilir. Kambiyo senetleri hakkında açılan menfi tespit davalarında, senedin dayanağı olduğu ileri sürülen hukuki ilişki ile senet metnindeki borç karşılaştırılmak suretiyle, ispat yükünün kimin üzerine düştüğü belirlenir. Menfi tespit davasında, davacı/borçlunun borcun hiç doğmadığını, davalı alacaklı ile arasında hiçbir hukuki ilişkinin bulunmadığını iddia ederse, bu durumda ispat yükü davalı/alacaklıya düşer. Buna karşılık, davacı/borçlunun hukuki ilişkinin varlığını kabul etmekle beraber, bunun başka bir nedenle geçersiz olduğunu ya da sona erdiğini ileri sürmesi halinde ise ispat yükü davacı/borçludadır. Çünkü doğumunu kabul ettiği hukuki ilişkinin sona erdiği, bunu iddia eden davacı/borçlu tarafında 4721 sayılı yasanın 6. maddesi gereği ispat edilmelidir.
Kambiyo senetleri sebebe bağlı olmasa bile, sonuç itibarıyla kambiyo senedinin tarafları arasındaki bir hukuki ilişkinin sonucu olarak düzenlendiğinin kabulü gerekir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında, somut olayda davacının davalılardan … Reklam ile aralarındaki hukuki ilişkinin fesih sebebiyle sona erdiğini ve çekin kendisine iadesi konusunda anlaşıldığını ispat ettiği, ancak diğer davalılar olan davaya konu edilen çekin cirantalarına borçlu olmadığını ispat konusunda davacının yazılı delil ile bu davalıların kötü niyetli olduklarını, kötü niyetli senedi iktisap ettiklerini ispat etmesi gerektiği ancak bu hususun davacı tarafça ispat edilmediği anlaşılmakla, davanın bir kısım davalılar yönünden reddi, davalılardan … için kabulü ile davacının kötü niyet tazminatı isteminin ispatlanamaması sebebiyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE;
2-… Bankası … İzmir Şubesi 28.02.2018 keşide tarihli ve 236.000 TL bedelli çek nedeniyle davacı … Dış Tic. Metal Maden Enerji Sanayi Anonim Şirketi’nin davalılardan … Reklam Gıda ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne borçlu olmadığının TESPİTİNE,
3-Diğer davalılar …, …, …, … yönünden menfi tespit isteminin REDDİNE,
4-… Bankası … İzmir Şubesi 28.02.2018 keşide tarihli ve 236.000 TL bedelli çekin istirdadına yönelik talebin REDDİNE,
5-Alınması gerekli toplam 16.121,16-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4.030,29 TL nin mahsubu ile 12.090,87 TL harcın davalı … Reklam Gıda ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-Davacı tarafından yatırılan 4.066,19-TL toplam harç, 500,00-TL bilirkişi ücreti, 571,00 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 5.137,19-TL yargılama giderinin davalı … Reklam Gıda ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 24.970,00-TL vekalet ücretinin davalı … Reklam Gıda ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı … kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 24.970,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a VERİLMESİNE,
9-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.30/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır