Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/137 E. 2023/148 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/751
KARAR NO : 2023/149

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2017
KARAR TARİHİ : 28/02/2023

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin Manisa ilinde faaliyet gösteren Sekiz Eylül hastanesinin işletmecisi olduğunu, davalının ise 05/01/2012 tarihli Nükleer tıp Tetkikleri Hizmet Alım Sözleşmesi başlıklı sözleşme ile davacı şirketin yönlendirdiği hastalara Sintigrafi ismi ile anılan tıbbı hizem sunan Özel Manisa Spect ismil şubenin işletmecisi olduğunu, taraflar arasındaki iş bu akit ile davacı şirketten hizmet almakta, aldığı hizmet karşılığında davalı şirket, davacı şirkete fatura tanzim etmekte, davacı şirkette almış olduğu bu hizmeti Sosyal Güvenlik Kurumuna fatura etmekte ve tahsil ettiği hizmet bedeli ile de davalı şirkete ödeme yapmakta olduğunu işleyişlerin bu şekilde gerçekleştiğini, anlaşmanın taraflar arasında yapıldığı tarihte davacı şirkettin ortakları, …,…….olduklarını , şirket o tarihlerde ekonomik zorluklar yaşamata ve hastaneyi işletebilmek için çaba sarfetmekte olduğunu, davalı şirketin o tarihteki sahibi …, davacı şirkete ortak alabileceğini beyan ettiğini bunun üzerine müvekkil şirketin diğer ortakları ile bir araya gelerek anlaşma yapıldığını , ortak olduktan sonra gerek şirkete kredi sağlamak gerekse sermaye koymak suretiyle şirketin ekonomik zorluklarını giderilmesine yardımcı olmak olduğunu, davalı şirketin sahibi … diğer hissedarların hisselerini satın alarak davacı şirkete ortak olduğunu, peyder pey olarak toplam 378.000 TL sermaye avansı adı altında davacı şirkete para transferi yaptığını, bir süre sonra davalı şirketin sahibi … , hisselerinin bir kısmını … ve … e kasım 2013 yılında 522.225 TL ye devrettiğini ancak halen davacı şirket ile ortaklığının devam ettiğini, … sahibi olduğu davalı şirket 1.298.000 TL civarında Vakıfbank İzmir Kahramanlar Şubesinden rotatif kredi çekerek, davacı şirkete borç verdiğini bu kredi borcu ortaklardan … teminat olarak kendi taınmazını ipotek olarak verdiğini, bu kredinin davalı şirket tarafından çekilerek davacı şirkete borç olarak verildiği tarihinin 02/05/2012 tarihi olduğunu bu kredinin dönem sonu faizleri, davlı şirket tarafından fatura edilmiş ve davacı şirket tarafından düzenli olarak ödendiğini, kredi bora ilişkin olarak bu güne kadar toplam 200.000 TL davalı şirkete ödeme yapıldığını, davalı şirketin alacağı hizmetlere mahsup edilmek şartı ile davacı işrket borçlandırılmış ve her ay 80.300 TL tutarında davalı lehine bonolar peşinen alınmıştır, 09/09/2014 keşide tarihli 119,120 TL meblağlı bir çek ve her biri 80.300 TL meblağlı toplam 33 adet bononun davalı uhdesinde bulunduğunu, bu güne kadar davacı şirket tarafından davalı şirkete 1.286.978,95 TL ödeme yapıldığını, oysa davalı şirketten bu güne kadar alınan hizmet toplamı bu bedelin çok çok altında olduğunu beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında imzalanan “Nükleer Tıp Tetkikleri Hizmet Alım Sözleşmesi” çerçevesinde ticari ilişkinin başlangıç tarihinden itibaren toplamda 4.214.624,62 TL davalı şirkete tıbbi görüntüleme hizmeti verildiği, Bu hizmetlerin 1.923.511,28 TL + KDV dahil olmak üzere toplamda 2.077.392,19 TL’ Faturalı ve geriye kalan 2.137.232,43 TL kısmı da 6736 sayılı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Kanunu ” çerçevesinde faturasız alacak olduğu, Bu ticari ilişki süresince davacı tarafından yapılan toplam ödeme miktarı 1.412.168,95 TL olduğu, davacı taraf, faturalı alacaklarından 665.223,24 TL kısmını, faturalandırılmayan 2.137.232,43 TL ve 2011 yılından devreden bakiye alacak 47.690,17 TL olmak üzere toplam 2.850.145,00 TL davalı şirketin bakiye borcu bulunmakta olduğu ihtar edidiği ve bu ihtar karşı tarafa 30.12.2016 tarihinde dava tarihinden önce tebliğ edildiği, rilen hizmetletin dökümleri hasta isimleri, verilen hizmetlerin nitelikleri, yapılacak tetkikleri belirten davacı tarafından düzenlenen istem kağıtları, hasta filmleri ve raporları her iki tarafın ticari defter ve kayıtlarında mevcut olduğu, bu hususun ihtarnamede açıkça dile getirildiği, Davacı taraf kendi defter ve kayıtları ile bunu tespit etmesi mümkünken tespit davası açmasında hukuki yarar olmadığı, davalı şirketin, “Nükleer Tıp Tetkikleri Hizmet Alım Sözleşmesi”‘ne istinaden davalı şirketin kredibilitesinin olmaması nedeniyle toplamda 1.415.000,00 TL kredi kullanmış ve davacı şirkete aktardığı, Davacı şirket, söz konusu kredinin sözleşme gereğince ana para ve faizlerinin ödemesi gerekirken başlangıçta bir kısım rotatif faizleri ödemiş daha sonra ödemeleri durdurması üzerine müvekkil şirket krediyi kendi adına kullanmış olması sebebiyle söz konusu krediye ilişkin ödemeleri kendi imkanları ile yapmak zorunda kaldığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1)Vakıfbank Genel Müdürlüğü’nün 15/05/2018 Tarihli yazısı ve ekleri,
2)İzmir …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyası,
3)İzmir Sosyal Güvenlik Kurumu Kemeraltı Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 14/06/2018 Tarihli yazısı ve ekleri,
4)Bilirkişi Heyet Kök ve Ek raporları,
5)Tüm dosya münderecatı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında yapılan sözleşmeye ilişkin alacak davasıdır.
Elekronik Mühendisi … ve SMMM …’un 13/12/2021 Tarihli Bilirkişi Heyet Raporunda;
Bankacı bilirkişi tarafından yapılan incelemede, davacının, davalıya krediden ötürü kalan borcunun 1.624.506,39 TL olduğu, elektronik mühendisi tarafından yapılan incelemede, 4.060.741,65 artı 324.859,33 %8 KDV olmak üzere toplamda 4.433.291,15 TL hizmet toplamı hesaplandığı, 280.634,25 TL davacının davalıya hizmet borcu alacağı tespit edildiği, SMMM bilirkişi tarafından yapılan incelemede, 1.905.140,64 TL davacının davalıya toplam borcu olacağı hesap edilmiş ise de; 1.905.140,64 TL hesap edilen davacının davalıya toplam borcundan, davalı defterlerinde kaydedilen, ancak davacı defterlerine kaydedilmeyen 2.890.100,00 TL tutarın da bakiyeden düşülmesi neticesinde 984.959,36 TL davalının davacıya borçlu olacağı hesap edilmiştir.
Elekronik Mühendisi … ve SMMM …’un 02/01/2023 Tarihli Bilirkişi Heyet Raporunda; Bankacı Bilirkişi tarafından yukarıda yapılan hesaplamalara göre 2.037.985,85TL – 335.700,00TL = 1.702.285,85 TL Davacının Davalıya kalan kredi Borcu olacağı hesap edildiği, yapılan kredi KDV sine yapılan açıklamalar neticesinde, ödememesi gerektiği halde KDV’li düzenlenen finansman faturalarındaki 20.700,00.-TL tutarındaki KDV’nin Davacı 8 Eylül tarafından ödendiğinden, kök raporda yapılan hesaplamada yanlışlık olmayıp, Rotatif kredi yansıtma faturalarının %18 KDV’sinden kaynaklanan 20.700 TL tutarın davacı kredi gideri geri ödemesine dahil edilmesinin hatalı olmadığının açık olduğu, davalı vekili KDV yönünden itirazının yerinde olmadığı görüş ve kanaati hasıl olup, 1.702.285,85.-TL Davacının Davalıya kalan kredi Borcu olacağı hesap edildiği, Davalı vekilinin kök rapora karşı “2.3-” beyan ve itirazı doğrultusunda tekrar hesaplama yapıldığında ise; 4.333.838,05.-TL davacının davalıya toplam borcu olacağı hesap edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacının taraflar arasındaki alacak miktarının tespit edilerek alacaktan kimin sorumlu olduğunun tespitini talep ettiği, müspet tespit isteminin alacaklı olduğunu iddia eden kişinin ancak ileri sürebileceği, borçlu sıfatını haiz olan kişinin ancak mahkemede menfi tespit talep edebileceği, aksi durumun hukuki yarardan yoksun olduğu, zaten davacı vekiline dava dilekçesinde talep sonucunu açıklaması için süre verildiği, davacı vekilince verilen dilekçede de talep sonucunun yeterli açıklıkta bulunmadığı, ancak dilekçelerin irdelenmesi neticesinde aradaki hizmet sözleşmesi, davalı tarafa verilen bonolar, davalı şirket tarafından kullandırılan rotatif krediden dolayı davacının aradaki bakiye borçtan kimin sorumlu olduğunu tespitini istediği yönünde mahkememize talepte bulunduğunun, ancak dava dilekçesindeki açıklamalar kısmında davacı şirketin borçlu olmadığına yönelik beyanlarda bulunduğu bu haliyle talebin menfi tespit istemi olarak değerlendirildiği, finans, mühendis ve mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan rapor neticesinde davacının davalıya 1.702.285,85 TL kredi borcunun, davacının davalıya aradaki hizmet ilişkisinden kaynaklı olarak 2.631.552,20 TL borcunun, finansman faturasındaki KDV den dolayı 20.700,00 TL borcunun kaldığının tespit edildiği, davacı şirket tarafından davalıya verilen bonolara dair davacının ödeme hususunu ispatlayamadığı gibi, davacı tarafça bonoların rızaen verildiği de beyanla sabit olduğu, davalı şirket yetkilisinin davacı şirkete olan borcunu ödememesi hususunun davalı şirketin yetkilisinin davada taraf olmaması ve uyuşmazlığın şirkete sermaye koyma borcuna yahut ortaklık ile ilgili bir husustan kaynaklanmadığı, dosya kapsamındaki belgeler ile birlikte davacının davalıya aradaki sözleşmeden, kıymetli evraktan ve rotatif krediden kaynaklı olarak borçlu olduğunun tespit edildiği, ilk raporda bir kısım işlem hatalarının bulunduğu, ayrıca davacı defterlerine kaydedilmediği gerekçesiyle aradaki bonolardan kaynaklı bedelin bakiye alacağa yansıtılmadığı, ancak deftere kaydedilmese dahi rızaen verilen bonolardan dolayı davacının sorumluluğunun devam ettiği, bu hususta bilirkişilerce yeniden uyuşmazlık konusu olan kredi, aradaki sözleşme ve bonolara dair hesaplama yapıldığı, yapılan hesaplama neticesinde davacının davalıya borçlu olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla davanın rotatif kredi, bonolar ve nüklee tıp hizmetine ilişkin davalıya borçlu olmadığının tespiti talepli olarak açtığı menfi tespit isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1)Davanın REDDİNE,
2)Alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcının davacı tarafça peşin yatırılan 853,88 TL peşin karar ve ilam harcından mahsubu ile bakiye 673,98 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya İADESİNE,
3)Mahkememiz dosyasında yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, Davalı tarafından yapılan 350,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4)Davalı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalıya VERİLMESİNE, (Manisa 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 11/05/2017 Tarih, …. Esas, ….. Karar sayılı kararı ile davalı taraf lehine hükmedilen 1.980,00 TL vekalet ücretinde tahsilde tekerrür kaydı olmamak şartıyla)
5)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı yasanın 343. ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize yahut mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı-davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır