Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1349 E. 2021/595 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1349 Esas
KARAR NO : 2021/595

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/11/2018
KARAR TARİHİ : 29/06/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28.05.2009 tarihinde … plakalı aracın tek taraflı olarak şarampole yuvarlanması sonucunda müvekkilinin araçta yolcu olarak bulunduğu ve yaralandığı, müvekkilinin oğlu …’un ise vefat ettiği, meydana gelen trafik kazasında otobüs şoförü …’nın asli ve tam kusurlu olduğu, müteveffanın ölmeden önce gelirinin asgari ücret olduğu, ayrıca annesi …’un her ne kadar mirasçı sıfatı taşımasa da Yargıtay yerleşik içtihatlarına göre destekten yoksun kalanlar arasında değerlendirilmesinin gerektiği, kaza tarihinde …’nın kullandığı … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğundan bahisle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL tazminatın davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan 20.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA DEĞERİNİN ARTTIRILMASINA İLİŞKİN DİLEKÇE : Davacı vekili sunmuş olduğu 04.12.2020 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde 1.000 TL olarak talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminatını arttırarak 47.317,35 TL’nin davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH : Davacı vekili sunmuş olduğu 19.04.2021 tarihli dilekçesi ile 47.317,35 TL olarak bedel arttırımı yapılan destekten yoksun kalma tazminatı taleplerini ıslah ederek 72.764,00 TL’nin davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafa, …’un vefat etmesi nedeniyle 77.236,00 TL ödeme yapıldığı, mevcutta ödenen tazminatı bir kez daha istenmesinin hukuka aykırı olduğu, müvekkili sigorta şirketinin ödeme yaparak sorumluluğunu yerine getirdiği, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla öncelikli olarak kusur oranının tespit edilmesinin gerektiğinden bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-Davalı sigorta şirketlerinden dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak hasar dosyalarının birer sureti getirtilerek dosyamız arasına eklenmiştir.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı tarafın maddi tazminat isteminin yerinde olup olamadığının tespiti açısından aktüer bilirkişi … ve makina mühendisi bilirkişi …’ten rapor alınmış olup düzenlenen 30.11.2020 tarihli raporda; Dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde dava dışı …’nın kusurlu olduğu, … plakalı araçta yolcu konumunda bulunan müteveffa ve diğer yolcuların kusurunun bulunmadığı, davacı için 47.317,35 TL destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, hesaplanan tazminatın davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen ZMMS poliçesi teminatı sınırları içerisinde kaldığı, sigortalı aracın otobüs vasfında olduğu, sigortacıya yapılan başvuru tarihine 8 iş günü ilavesiyle 20.07.2017 tarihinde temerrüde düştüğü sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
3-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aktüer bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, düzenlenen 07.04.2021 tarihli ek raporda; Davacı … için 2021 yılı asgari ücretleri ile destek süresi PMF Yaşam Tablosuna göre belirlendiğinde 51.403,57 TL olarak hesaplandığı, destek süresi TRH-2010 Yaşam Tablolarına göre belirlendiğinde 94.468,98 TL olarak hesaplandığı, hesaplanan tazminatın davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçe kapsamında bakiye teminat limiti olan 72.764,00 TL’yi aştığı, sigortacının 72.764,00 TL ile sınırlı olarak sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ/KABUL:
Dava; trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Kaza sırasında davacının desteği ve oğlu olan müteveffanın yolcu olarak bulunduğu ve dava dışı …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 28.05.2009 tarihinde geçirmiş olduğu tek taraflı trafik kazası neticesinde davacının oğlu …’un vefat ettiği, kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından 23.10.2008-23.10.2009 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sakatlanma ve ölüm halinde 125.000 TL limitle ZMMS poliçesi ile kaza tarihini de kapsar şekilde sigortalandığı, davalı sigorta şirketi tarafından davadan evvel dava dışı …’a 11.09.2009 tarihinde 77.236,00 TL’lik ödeme yapıldığı dosya kapsamı belgelerden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olup olmadığı, davacı tarafın destekten yoksun kalma tazminatından ibaret maddi tazminat istemine ilişkin talebinin yerinde olup olmadığı, davalının kendilerine yöneltilen tazminattan sorumlu olup olmadıkları noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, makine mühendisi ve aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 30.11.2020 tarihli raporda; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigortalı otobüs sürücüsünün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, otobüste yolcu olarak bulunan müteveffa …’un herhangi bir kusurunun bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış olmakla ceza dosyasından alınan kusur raporu ile aynı doğrultuda olduğu anlaşılan iş bu rapordaki kusur durumu aynen benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Yine alınan kök raporda sigortalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından kaza tarihini de kapsar şekilde ZMMS sigorta poliçesi ile sigorta kapsamına alındığı, Hazine Müsteşarlığı tarafından kaza tarihinde ölüm ve sakatlık halinde kişi başı teminat limitinin 150.000 TL olarak belirlendiği, dosya kapsamına göre ölen müteveffanın eş ve çocuklarına 11.09.2009 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından 77.236,00 TL tazminat ödendiği, bu nedenle bakiye teminat limitinin 72.764,00 TL olduğu, PMF yaşam tablosu ile Progresif Rant Yönetemi kullanılarak yapılan hesaplama neticesinde davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 47.317,35 TL olarak hesaplandığı, ayrıca davacı tarafça davalı sigorta şirketine 07.07.2017 tarihinde başvuru yapılmış olması nedeniyle bu tarihe Poliçe Genel Şartları B.4.maddesi gereğince 8 gün ilavesiyle davalı sigorta şirketinin 20.07.2017 tarihinde temerrüdünün gerçekleştiği sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında asgari ücret değişikliği nedeniyle ve veriler güncellenmek suretiyle daha önce rapor düzenleyen bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış olup, düzenlenen 07.04.2021 tarihli raporda; Davacı … için 2021 yılı asgari ücretleri ile destek süresi kök rapordaki gibi PMF Yaşam Tablosuna göre belirlendiğinde 51.403,57 TL olarak hesaplandığı, destek süresi TRH-2010 Yaşam Tablolarına göre belirlendiğinde 94.468,98 TL olarak hesaplandığı, bu olasılıkta hesaplanan tazminatın davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçe kapsamında bakiye teminat limiti olan 72.764,00 TL’yi aştığı, bu nedenle davalı sigorta şirketinin 72.764,00 TL ile sınırlı olarak sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden davacı vekili tarafından kök raporda yapılan hesaplama doğrultusunda dava değeri bedel arttırım suretiyle 47.317,35 TL olarak arttırılmış olup bu dilekçenin iş bu davanın HMK 107.maddesi gereğince belirsiz alacak davası olarak açılmış olması nedeniyle bedel arttırım talebi niteliğinde olduğu, davacının ayrıca davayı bir kez ıslah etme hakkınında bulunduğu, bu nedenle sunmuş olduğu 19.04.2021 tarihli dilekçe ile ek rapordaki hesaplanan tutar açısından davayı ıslah ettiği ve eksik harcı da dosyaya yatırdığı, bu nedenle dava değerinin ıslah edilen tutar üzerinden nazara alınmasına karar verme gereği doğmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında aktüer bilirkişiden alınan kök ve ek raporun birlikte değerlendirilmesi neticesinde İzmir BAM … Hukuk Dairesi’nin … Esas, … Karar ve 20.04.2021 tarihli kararı kapsamında aktüer bilirkişi tarafından kök raporda hesaplanan TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre belirlenen 94.468,98 TL’lik hesaplama dikkate alınmış olup , bilirkişi tarafından da belirtildiği üzere bu olasılıkta hesaplanan tazminatın davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçe kapsamında bakiye teminat limiti olan bakiye kalan poliçe teminat limiti olan (150.000 TL – 77.236 TL dava dışı …’a ödenen =) 72.764,00 TL’yi aştığı, bu nedenle davalı sigorta şirketinin bakiye poliçe limiti olan 72.764,00 TL ile sınırlı olarak sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmış olmakla aynen benimsenip hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu gereğince bu tutar üzerinden davanın kabulüne, 72.764,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 20.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verme gereği doğmuştur.
2918 Sayılı KTK’nun 99/1 maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta olup, bu süre içerisinde tazminatın ödenmemesi halinde sigorta şirketi yönünden temerrüt gerçekleşmektedir. Dava konusu somut olayda davacı tarafça davalı sigorta şirketine, 07.07.2017 tarihinde müracat edilmiş olup 8 iş gününün ilavesiyle davalı sigorta şirketinin 20.07.2017 tarihi itibari ile temerrüde düştüğü anlaşılmış olup bu nedenle davalı sigorta şirketi açısından temerrüt tarihi olarak kabul edilmiştir.
HÜKÜM /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE, 72.764,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 20.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 4.970,50 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan toplam 1.278,53 TL peşin harcın mahsubu ile 3.691,97 TL bakiye karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta yatırılan toplam 1.319,63 TL harç, tebligat ve posta gideri 193,50 TL, bilirkişi ücreti 1.200,00 TL olmak üzere toplam 2.713,13 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 10.259,32 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır