Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1337 E. 2021/751 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1337 Esas
KARAR NO : 2021/751 Karar

DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2014
KARAR TARİHİ : 28/09/2021021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 16/08/2010 tarihinde davalı …’ın kullandığı tescilsiz motosikletin sürücüsünün ağır kusurlu hareketi ile motosikletin devrilmesi sonucu ağır yaralandığını, Menderes Sulh Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile yaptırılan bilirkişi incelemesi raporunda davalının asli derecede kusurlu olduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla kaza nedeniyle davacının çalışmadığı günler için oluşan tam zarar yani yoksun kaldığı kazanç kaybı, kazaya bağlı olarak uğradığı zararlar, tedavi için yaptığı yol ve iaşe giderleri ile davacıdan kalıcı hasar bulunması halinde iş görmezlik tazminatının karşılığı olmak üzere 10.000,00 TL maddi tazminatın davalı … yönünden olay tarihinden itibaren davalı Güvence Hesabından ise sigorta fonu sınırı kapsamı ile sınırlı olmak kaydı ile dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle bütün davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesini, davacı için 30.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava tarihi itibarıyla, ibranamenin iptali talebinin zamanaşımına uğradığını, davacı taraflara yapılan 10.10.2011 ödeme tarihi ile Güvence Hesabı’na yöneltilen talebin dava tarihi itibarıyla, iki yıllık zamanaşımı süresi geçtiği için öncelikle davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, ödeme sebebiyle davanın konusuz kaldığını, davacı tarafın 16.08.2010 tarihinde meydana gelen kaza sonucunda, davacı tarafın maluliyet tazminatı talebiyle ilgili Güvence Hesabı’na davadan önce başvuru yaptıklarını, başvuru sonucunda hasar dosyası açıldığını, Güvence Hesabınca yaptırılan ekspertiz incelemesi sonucunda; davacı tarafın banka hesabına toplam: 7.357,00 TL.sinin havale yapılarak davacı taraflardan başkaca hiçbir hak ve alacakları kalmadığına dair ibraname alındığını, bu nedenlerle, konusuz kalan davanın reddi gerektiğini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafça 11/03/2021 tarihinde ıslah dilekçesi sunulmuş, ıslah dilekçesinde sözleşme gereği davalıya teslim edilen ve icra baskısı altında davacı tarafından üçüncü kişiye ödenmek zorunda kalınan 16/02/2018 tarih ve 120.000,00 TL lik bononun da ıslah yolu ile talep sonucuna eklenerek ıslah tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan istirdadına ve davalı aleyhine %20 inkar tazminatını hüküm altına alınmasının talep edildiği belirlenmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava tazminat davasıdır.
İstanbul Adli Tıp Kurulu … İhtisas Dairesi’nin 27/09/2019 Tarihli ve …-2019/79916 sayılı raporunda; … ve … oğlu, ….1958 doğumlu, …’in 16.08.2010 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak; Gr1 I (12a………30) A %34, Gr1 IV (4………..10) A %14, Balthazard formülüne göre: %43, E cetveline göre %48.2(yüzdekırksekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
19/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda; …’in, geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi zararının 5.531,87-TL olduğu, %20 oranında kusur indirimi sonrası bakiye geçici iş göremezlik zararının 4.425,50-TL olacağı, sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağının 190.612,93-TL olduğu, %20 oranında kusur indirimi sonrası 152.490,34-TL olup, davalı tarafından ödenen ve güncelleştirilen bedelin (13.365,83-TL) mahsubu sonrası bakiye sürekli maluliyet zararının 139.124,51-TL olacağı, ulaşım giderinden kaynaklı maddi tazminat alacağının 480,00-TL olduğu, %20 oranında kusur indirimi sonrası bakiye zararının 384,00-TL olacağı, tedavi amaçlı iaşe giderinden kaynaklı maddi tazminat alacağının 686,19-TL olduğu, %20 oranında kusur indirimi sonrası bakiye zararının 548,95 TL olacağı davacının toplam maddi tazminat alacağının 144.482,96-TL olacağı tespit edildiği anlaşılmıştır.
07.03.2021 Tarihli bilirkişi raporunda; …’in, geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi zararının 5.531,87 TL olduğu, %20 oranında kusur indirimi sonrası bakiye geçici iş göremezlik zararının 4.425,50 TL olacağı, sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağının 216.855,35 TL olduğu, %20 oranında kusur indirimi sonrası 173.484,28 TL olup, davalı tarafından ödenen ve güncelleştirilen bedelin (13.676,66 TL) mahsubu sonrası bakiye sürekli maluliyet zararının 159.807,62 TL olacağı, ulaşım giderinden kaynaklı maddi tazminat alacağının 480,00 TL olduğu, %20 oranında kusur indirimi sonrası bakiye zararının 384,00 TL olacağı, tedavi amaçlı iaşe giderinden kaynaklı maddi tazminat alacağının 686,19 TL olduğu, %20 oranında kusur indirimi sonrası bakiye zararının 548,95 TL olacağı, davacının toplam maddi tazminat alacağının 165.166,07 TL olacağı tespit edildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde;
Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına Thtar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız eylem, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için;
-Zarar verici bir fiil
-Bu fiilin hukuka aykırı olması
-Fiili İcra edenin kusurlu bulunması
-Fiil ve zarar arasında uygun illiyei bağının bulunması gerekir.
Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir,
Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir.
Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir.
– Zorlayıcı neden
-Zarar görenin ağır kusuru
-Üçüncü kişinin ağır kusuru
Somut olayda; davalının tescilsiz olan motosikletini yine kullanmak için gerekli olan ehliyet belgesi olmaksızın kullandığı ve bu kullanım sırasında davacıyı da motosikletin arkasına bindirmek suretiyle taşıdığı, davalının direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu davaya konu edilen kazanın meydana geldiği, bu kaza sonucunda davalının yaralandığı ve alınan maluliyet raporu doğrultusunda geçici ve sürekli maluliyetinin meydana geldiğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davalının davacıyı hatır taşıması yapmak amacıyla motosikletine bindirdiği, kazanın oluşumunda motosikletin tescilsiz ve kendisinin ehliyetsiz olması yol durumuna göre hızını ve gidiş durumunu ayarlamadığı anlaşılmakla tam kusurlu olduğu, davacının koruyucu kask takmaksızın motosiklettte seyahat etmesine izin verdiği, bundan dolayı kazanın ve davacıdaki maluliyetin meydana gelmesinde ağır kusurlu olduğu, davacının koruyucu başlık takmamak suretiyle kazanın oluşuna sebep olmasa dahi maluliyetin oluşuna miktarına, yani zararı miktarına dair uygun illiyet bağı çerçevesinde hafif kusuruyla sebep olduğu, hatır taşımalarında kural olarak indirim yapılması gerektiği ancak oluşa göre davalının kusurunun ağırlığı, kazanın oluşuna ağır kusuruyla sebep olması gibi hususlar değerlendirildiğinde indirim yapılmasına yer olmadığı, hal böyle olunca davalı …’ ün kusurlu ve hukuka aykırı hareketiyle kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği ve davacının maluliyetine uygun illiyet bağı ile sebep olduğu, kaza tutanağında davalının kullandığı aracın motosiklet olarak vasıflandırıldığı, güvence hesabınca hesap raporunda kullanılan hesaplama tekniğine itiraz edilmediği, alınan raporların bu yönüyle hüküm vermeye elverişli olduğu, meydana gelen haksız fiil neticesinde davacının manevi zararının da olduğu somut olayda davalının eylemleri için bir hukuka uygunluk nedeninin de bulunmadığı anlaşılmakla kusur durumları da dikkate alınmak suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜNE,
-141.489,41-TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, dava tarihinden itibaren hükmedilen tazminata yasal faiz işletilmesine,
-Maddi tazminatta indirim yapılmasına YER OLMADIĞINA,
-12.000,00-TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 16.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 1.933,03-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDEDİLMESİNE,
3-Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. Maddesi uyarınca 17.391,49- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.733,19-TL ıslah harcı, 1.050,00-TL bilirkişi ücreti, 562,00-TL Adli Tıp Rapor ücreti, 237,40-TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 3.819,99-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
Dair verilen karar gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yokluğunda davacı vekili Av. … ve İhbar olunan SGK vekili Av. …’nın yüzüne karşı açıkça usulen okundu.28/09/2021

Katip ….
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır