Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1083 E. 2021/997 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2018/1083 Esas
KARAR NO : 2021/997 Karar

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2018
KARAR TARİHİ : 16/11/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bağıtlanan sözleşmeye dayalı olarak taraflar arasında bir ticari ilişki bulunduğunu, bu sözleşmeye istinaden davalının müvekkili davacıya 210.000,00 TL bedelli bir senet verdiğini, bu senedin borçlusunun davalı …, eşi … ve oğlu … olduğunu, senet bedeli ödenmeyince müvekkilinin İzmir … icra Müdürlüğünün … sayılı dosyası tahtında borçlular aleyhine icra takibi başlattığını, ancak borçlulardan … ’ın kötü niyetli olarak imza itirazında bulunması üzerine, İzmir …. İcra Hukuk mahkemesinin … sayılı dosyasında dava açıldığını ve neticesinde müvekkili aleyhine % 20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedildiğini, kötü niyet tazminatı ve ferilerinin alacaklısı tarafça İzmir …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D:İş. Sayılı dosyasıyla ihtiyati haciz kararı aldırıldığını, müvekkilinin birçok taşınmazına, araçlarına ve bank hesaplarına bloke konulduğunu, alacaklı tarafça ihtiyati haciz kararının İzmir … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasıyla infaz edildiğini, bu icra dosyasının derdest olduğunu, Müvekkilinin İzmir … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasıyla başlatılan takipten dolayı davalı alacaklıya bir borcu bulunmadığını, İzmir …. İcra Hukuk mahkemesinin vermiş olduğu kötü niyet tazminatı kararının hatalı olduğunu, bilindiği üzere İcra Mahkemeleri sadece şekli anlamda inceleme yaparak karar verdiğinden bu kararların maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğini, İcra Mahkemesi kötü niyet tazminatı kararı verirken müvekkilinin alacaklı … ’ın imzasının sahte olduğunu bilebilecek konumda olduğunu iddia etse de bu iddianın dayanaksız olduğunu, Müvekkili haklı iken hakkında başlatılan icra takibi nedeniyle haksız konuma düştüğünü, işbu icra dosyasındaki 42.000,- TL borç için malvarlığına yaklaşık 4.000,00 TL ihtiyati haciz konulduğunu, Alacaklının bu yaptıklarının TMK ’nun 2 ve 3. Maddelerindeki iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu
beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafça dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, davacı tarafın İzmir ….İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasına ilişkin borçlu olup olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır.
İzmir ….İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasının incelenmesine; İzmir … İHM’nin … esas sayılı kararının icrası için yapılan icra takibi olduğu, talep toplamının 46,836,94 TL olduğu anlaşıldı.
… … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
İzmir ….Hukuk İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
25.10.2021 tarihli bilirkişi raporunda; İzmir İli … ilçesi … mevkiinde de “… Ltd. Şti. “ unvanı altında … bayisi olarak akaryakıt istasyonu işleten Davadışı … ’ın anne ve babası olan; … ve … ’ın 10.01.2017 tarihinde … aleyhine açtığı imzaya itiraz davasında; İzmir …. İcra Hukuk Mahkemesinin 16.11.2017 tarih … E:- … K. sayılı ilamıyla; Bonodaki İmzaya itirazın kabulü ve İzmir … icra Müdürlüğünün … sayılı icra takibinin durdurulmasına, davalı …’in senet lehtarı olması nedeniyle takip dayanağı belge altındaki imzanın davacılara ait olup olmadığını bilebilecek durumda olması sebebiyle senet bedelinin (210.000,- TL) % 20 si oranında (42.000,- TL) kötü niyet tazminatı ve % 10 para cezasının davalı … ’den tahsiline karar verildiği, Huzurdaki menfi tespit davasının konusu olan İzmir … İcra Müdürlüğünün … sayılı icra takibi, bahis konusu 42.000,- TL kötü niyet tazminatı ve ferilerinin davacı … ’den tahsili amacıyla ve işbu ilama dayalı olarak açıldığı, bizatihi davacı vekilinin 18.03.2019 havale tarihli dilekçesi ile Sayın Mahkemeye sunmuş olduğu, 18.10.2016 tarihli sözleşme, dava ve takip konusu 210.000,00 TL lık senet ve … … Asliye Ceza Mahkemesinin 11.01.2019 tarih … E.- … sayılı kararının içeriğinden, Davacı … ile mezkûr senette annesi davacı … ve babası davalı … adına imza atarak sahte belge düzenleme suçunu işleyen davadışı … arasında uzunca bir süredir ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacının bu şahsı tanıdığı, davacının mezkûr senetteki imzanın keşideci … ’a ait olup olmadığını bilebilecek pozisyonda olduğu, buna rağmen davacının anılan 210.000,- TL lık senedi icra takibine koyduğunun anlaşıldığı, Takibe dayanak İzmir …. İcra Hukuk Mahkemesinin … E. … K. sayılı ilamı ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi … HD. ‘nin11.07.2018 tarih … E.- … sayılı İstinaf kararındaki; takip dayanağı bonoda alacaklının lehtar, borçluların ise keşideci olduğu, Bu durumda alacaklı ile imzaya itirazı kabul edilen borçlular doğrudan ilişki içersinde olduğundan, alacaklının senetteki imzanın borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olduğu, Bonodaki imzanın borçlunun eli ürünü olduğunu kontrol etmeyen ya da imzasını huzurunda atılmasını sağlamayan alacaklı/davacı …’ın borçluya karşı başlattığı takipte, en azından ağır kusurlu olduğu kabul edileceğinden dava ve takip konusu 42.000,00 TL lık tazminat ile sorumlu tutulmasının da doğru olduğunu tespit etmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı ile davalı ve oğlunun uzun süredir devam eden ticari ilişkilerinin olduğu, ceza dosyasından anlaşıldığı haliyle taraflar arasında birden çok defa senet alıp vermek suretiyle hukuki işlemlerin tesis edildiği, daha önceden takibe koyulan 210.000,00 TL lik senedin keşidecisinin davalı ve lehtarının davacı olduğu, bu haliyle senet alacaklısının senet borçlusu ile doğrudan ilişki içerisinde olduğu, düzenleyen kısmında yer alan imzanın davalıya ait olup olmadığını bilebilecek konumda olduğu, yahut en azından düzenleyenin kendi huzurunda imza atmasını isteyebileceği, ancak bu hususlara dikkat etmeden senedi takibe koyan davacının ağır kusurlu olduğunun kabul edilmesi gerektiği(Y12HD 17/06/2019T 2018/8238;10354 – 07/03/2011T 2010/22989;2612), ayrıca senedi teslim aldığında davacı tarafça imzaya dair herhangi bir kontrol işleminin de yapılmadığı anlaşılmakla icra mahkemesince hükmedilen icra inkar tazminatında 2004 sayılı yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacının icra inkar tazminatından dolayı sorumlu olduğu anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 799,86 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 740,56-TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Mahkememizce bu yargılama nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. maddesi uyarınca 6.888,80-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair tebliğden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde istinaf yargı yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.16/11/2021

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır