Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/836 E. 2023/522 K. 23.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/836 Esas
KARAR NO : 2023/522
DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :19/07/2017
KARAR TARİHİ : 23/06/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01/03/2016 tarihinde sürücüsü firari olan kırmızı renkli … marka tescilsiz ve plakasız motosikleti ile … üzerinden … istikametine seyrederken bir anda sağa doğru manevra yaparak otobüs durağına doğru seyretmesi sonucu ve motosikletin kontrolünü kaybederek otobüs durağı içinde ve kaldırım üzerinde beklemekte olan yaya …’a çarpması neticesinde motosikleti bırakarak olay yerinden kaçması neticesinde yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen trafik kazasında yaya olan müvekkilinin ağır derecede yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 100 TL geçici iş göremezlik, 100 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmadığı, plakası tespit edilemeyen araçların ispatının somut delillere dayanması gerektiği, kusur ve maluliyet oranının tespitinin ATK tarafından yapılması gerektiği, …nın sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, 6098 Sayılı TBK’nın 71 ve 2918 Sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri kapsamında açılan motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan maddi tazminat (sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik) isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Davacıya ait tedavi evrakları,
-İzmir … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosya sureti,
-Ege Üniversitesi ATK’nın 12/03/2018 tarihli raporu,
-İzmir SGK’nun 30/04/2018 tarihli yazısı ve eki,
-Bilirkişi Şahin Çevik ve Dr. …’in 21/05/2018 tarihli raporu,
-İstanbul ATK’nun 28/12/2018 tarihli ön raporu ve 30/11/2020 tarihli raporu , 27/08/2021
tarihli raporu, 12/1/2022 tarihli raporu,
-…nın 14/10/2020 tarihli yazısı,
-İstanbul ATK … Üst Kurulunun 07/07/2022 tarihli raporu.
-Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesinin 21/11/2022 tarihli raporu,
-Bilirkişi …’ın 24/03/2023 tarihli bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacının, 01/03/2016 tarihinde kırmızı renkli … marka tescilsiz ve plakasız motosikletin kimliği belirsiz sürücü sevk ve idaresinde … üzerinden … istikametinde seyrederken kaldırım üzerinde beklemekte olan kendisine çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, sürücünün olay yerinden kaçtığı, kimliğinin tespit edilemediği, kaza sonrası tedavi gördüğü, geçici ve sürekli iş göremezliğin oluştuğu, tescilsiz ve plakasız motorsiklet ile faili belli olmadığından meydana gelen zarardan sorumluluğun davalı kuruma ait olduğu iddiası ile geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatını davalıdan talep ettiği, davalının ise davacının usulüne uygun başvuru yapmadığı, davacının plakası tespit edilemeyen aracın kazaya sebebiyet verdiğini somut delillerle ispat etmesi gerektiği, aksi durumda kurum sorumluluğundan bahsedilemeyeceği, mahkemece kusur, maluliyet ve tazminat hesabı yönünden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, sorumluluklarının zmms poliçe teminat limiti ve araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğunu, geçici iş göremezlik talebi yönünden sorumluluklarının bulunmadığını savunduğu, taraflar arasında davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirip getirmediği, davacının davaya konu kazada yaralanıp yaralanmadığı, geçici ve sürekli iş göremez hale gelip gelmediği, maluliyeti var ise oran ve süresi ile bundan kaynaklı maddi zararının ne olduğu ve davalının sorumlu olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında doğrudan sözleşme ilişkisi bulunmaması, sorumluluk sigortalarının TTK’da düzenlenmesi nedeniyle mutlak ticari dava niteliğindeki somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı kurum tarafından davacının başvuru şartını yerine getirmediği savunulmuş ise de, davacı ve davalı kurum tarafından dava dosyasına sunulan belgelere göre davacının dava öncesinde davalı kuruma müracaat ettiği, davalı kurum tarafından davacıya eksik belge bildiriminde bulunulduğu, mahkemeye erişim hakkının gereği olarak başvuru şeklinin belli bir usule bağlanmadığı somut uyuşmazlık bakımından davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirdiği mahkememizce kabul edilmiş ve davalının bu yöndeki usule ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
Davacının şikayeti üzerine adli soruşturma yürütüldüğü, soruşturma neticesinde … hakkında İzmir … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında taksirle yaralama suçundan dava açıldığı, 21/09/2017 tarih ve … , … karar sayılı ilam ile sanık … hakkında kamu davası açılmış ise de sanığın aşamalarda değişmeyen savunmalarında suçlamayı kabul etmediği, babası adına ruhsatlı motorsikletin 2013 yılında çalındığını savunduğu, trafik kazasının görgü tanığı ile kamera kaydının bulunmadığı, katılan …’ın sürücüyü teşhis edemediği, söz konusu motorsikletin kaybolmasına ilişkin olarak 2013 yılında şikayet üzerine yürütülen soruşturma da kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, sanık tanıklarının da aynı yönde beyanda bulundukları, kazaya sebebiyet veren motorsikletin şase numarasının kazınmış olduğu, motorsikletin sanık tarafından kullanılması sırasında motor şase numarasının kazınmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, şüpheden sanık yararlanır ilkesi uyarınca sanığın …’ın 01/03/2016 tarihli yaralanması nedeniyle cezalandırılması talep edilmiş ise de üzerine atılı suçu işlediği sabit olmadığı gerekçesi ile beraat kararı verildiği, kararın 01/11/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının zararının bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla maluliyetinin belirlenmesi yoluna gidildiği, bu kapsamda ilk olarak Ege ATK’dan maluliyet raporu düzenlenmesinin istenildiği, Ege ATK’nın 12/03/2018 tarihli maluliyet raporunda, Engellilik Ölçütü Sınıflandırılması ve Engellilere Verilecek Sağlık Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının sürekli iş göremezlik oranının %9.84, geçici iş göremezlik süresinin ise 4 ay olarak tespit edildiği, mahkememizce dosyanın trafik kusur bilirkişi ile ve aktüer bilirkişisine tevdi edildiği, bilirkişi heyetinin 21/05/2018 tarihli raporunda, trafik bilirkişinin tespitlerine göre, 01.03.2016 günü saat 20.15 sıralarında kimliği meçhul firari sürücü sevk ve idaresindeki çalıntı ve plakasız motosiklet ile… İstikametinden, … istikametine seyirle bahse konu kaza yeri olan … yönüne geldiğinde, önünden ve aynı istikamete seyreden araç trafiğini geçmek için seyir istikametine göre yolun, sağ tarafına motosikletinin doğrultusunu değiştirirken, motosikletinin hâkimiyetini kaybederek yolun sağ tarafında bulunan otobüs durağı için ayrılan cep içinde ve yolun en kenarında bulunan yaya davacı …’a çarpması neticesinde davacı yayanın yaralanmasıyla sonuçlanan trafik kazasının meydana geldiği, kazanın oluşunda bahse konu plakasız ve çalıntı olduğu anlaşılan motosiklet sürücüsü fail firar sürücünün kaza anında sevk ve idaresindeki motosiklet ile seyir halinde iken dikkatsiz ve tedbirsizce davrandığı, motosikletinin hızını motosikletinin teknik özelliklerine ve yol ile havanın şartlarına uydurmadığı, önündeki araç trafiğini geçmek için seyir istikametine göre yolun sağ tarafına motosikletinin doğrultusunu değiştirirken motosikletinin hâkimiyetini kaybetmesi neticesinde motosikleti ile yan yatarak ve yerde sürünerek, bu sırada yolun en sağ tarafında ve otobüs durağı cebi içinde bulunan davacı yaya …’a çarpması neticesinde davacı yayanın yaralanmasıyla sonuçlanan trafik kazasına sebebiyet verdiğinden %100 asli ve tam kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın ise kaza anında yaya kaldırımı üzerindeki yaya yoğunluğundan dolayı yolun en kenarında ve otobüs durağı cebi içerisinde bulunduğu ve kaza anında herhangi bir kural ihlalinde bulunmadığından kazanın oluşunda herhangi bir kusuru bulunmadığı, aktüer bilirkişinin tespitlerine göre; davacıya SGK tarafından yapılan herhangi bir ödeme bulunmadığı, davacının olay tarihinde 65 yaşında olduğu, gelirinin asgari ücret olarak kabul edildiği, kaza tarihi itibariyle zmms teminat limitinin 310.000,00 TL olduğu, PMF 1931 Yaşam Tablosu Progresif Rant Yöntemine göre yapılan hesaplamada davacının geçici iş göremezlikten kaynaklanan zararının 4.709,84 TL, sürekli maluliyetten kaynaklanan maddi zararının ise 19.463,46 TL olduğu, toplam zararının ise 24.173,30 TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davalının Ege ATK maluliyet raporuna ilişkin beyan ve itirazları üzerine mahkememizce 07/11/2018 tarihli ara karar ile dosyanın İstanbul ATK’ya gönderilmesine karar verildiği, İstanbul ATK … İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 30/11/2020 tarihli maluliyet raporunda davacı için muayene tarihi belirlendiği, davacının muayene tarihinde kurulda hazır olmadığı, en yakın hastaneye sevk edilmesi ve son sağlık durumunun tespit edilmesi halinde yeniden değerlendirilme yapılabileceği, mevcut verilere göre …’ın 01/03/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, taraf vekillerinin bu rapora itirazda bulunduğu, mahkememizce anılan raporda belirtilen eksikliklerin giderildiği, taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda dosyanın Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre yeniden değerlendirilmesi için İstanbul ATK’ya yeniden gönderildiği, İstanbul ATK … İhtisas Kurulunun 27/08/2021 tarihli raporunda, İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin düzenlediği 02/03/2016 tarihli rapor fotokopisinde sağ klavikuladaki kırığın, eski kırık olduğu belirtildiğinden ve kurumlarının 28 Aralık 2018 tarih ve … karar sayılı müzekkeresinde olay tarihli grafilerin temin edilmesi istenmekle beraber, dava dosyası içerisinde mevcut olmadığı cihetle Eğe Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalının düzenlediği 22/06/2021 tarihli raporda belirtilen, kişinin, sağ omuzunda tespit edilen eklem hareket kısıtlılığı arasında illiyet kurulamadığı, istenen grafilerin temin edilip gönderilmesi halinde yeniden değerlendirilebileceği, mevcut belgelere göre … oğlu 1951 doğumlu, …’ın 01/03/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle, Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında engellilik oranının % 0(yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, taraf vekillerince bu rapora da itiraz edildiği, mahkememizce anılı raporda istenilen grafilerin ilgili kurumlardan yeniden istenildiği, dosyanın bir kez daha İstanbul ATK … İhtisas Dairesine gönderildiği, İstanbul ATK … İhtisas Kurulunun 12/01/2022 tarihli raporunda Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında davacının engellilik oranının % 8(yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, davalı vekilinin 02/11/2022 tarihli İstanbul ATK maluliyet raporu ile Ege ATK’nın 12/03/2018 tarihli maluliyet raporu arasında çelişki bulunduğu gerekçesi ile itirazda bulunduğu ve yeniden rapor alınmasını talep ettiği, mahkememizce bu itirazın da yerinde görüldüğü ve dosyanın İstanbul ATK 2. Üst Kuruluna gönderildiği ve çelişkinin giderilmesinin talep edildiği, İstanbul ATK … Üst Kurulunun 07/07/2022 tarihli raporunda Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre davacının sürekli iş göremezlik oranının %8, geçici iş göremezlik süresinin ise 4 ay olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesinden dava konusu kazaya ilişkin kusur raporu tanziminin istenildiği, 01.03.2016 günü saat 20:15 sıralarında sürücüsü tespit edilemeyen sürücü sevk ve idaresindeki plakasız motosiklet ile bölünmüş … bulvarını takiben …. istikametinden … Bulvarı istikametine seyri sırasında … önlerine geldiğinde, önünde seyreden başka bir aracı sağ tarafından geçmek isterken sağa yaptığı manevra ile direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yolun sağ tarafında bulunan otobüs durağı için ayrılan cep içinde ve yolun en sağ kenarında bulunan yaya …’a çarpması sonucu yayanın yaralanmasıyla sonuçlanan davaya konu trafik kazası meydana geldiği, tespit edilemeyen sürücü sevk ve idaresindeki plakasız motosiklet ile … bulvarını takiben … istikametine seyri sırasında olay mahalli … önlerine geldiğinde, yola gereken dikkatini vermediği, hızını mahal şartlarına göre ayarlamadığı, önünde seyreden bir aracı hatalı biçimde sağ tarafından geçmek isterken sağa yaptığı manevra ile direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun sağ tarafında bulunan otobüs durağı için ayrılan cep içinde ve yolun en sağ kenarında bulunan yaya …’ın önlemsizce çarpmasıyla yayanın yaralanmasıyla sonuçlanan mevcut şartlarda meydana gelen olaya sebebiyet verdiği, sevk ve idare hatası gösterdiği olayda asli %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın oluş şartlarında meydana gelen olayın oluşu üzerine etken hatalı tutum ve davranışı görülmediğinden olayda kusursuz olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi edildiği, aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 29/03/2023 tarihli raporda, TRH 2010 Yaşam Tablosu Progresif Rant Yöntemi uygulanarak asgari ücret ve %8 sürekli iş göremezlik, 4 ay geçici iş göremezlik süresi üzerinden yapılan hesaplamada davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının 73.062,50 TL, geçici iş göremezlik zararının ise 4.749,08 TL olarak tespit edildiği yönünde görüş ve kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde; 01/03/2016 tarihinde kırmızı renkli … marka tescilsiz ve plakasız motosikletin kimliği belirsiz sürücü sevk ve idaresinde … Bulvarı üzerinden … Bulvarı istikametinde seyrederken otobüs cebi içerisinde kaldırım kenarında beklemekte olan davacıya çarpması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, sürücünün motorsikleti olay yerinde bırakarak olay yerinden kaçtığı, söz konusu olaya ilişkin olarak İzmir … Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/168 esas sayılı dosyasında taksirle yaralamaya neden olma suçundan … isimli şahıs hakkında kamu davası açıldığı, ancak yapılan kovuşturma neticesinde adı geçen kişinin söz konusu motorsikletin sahibi olduğu, motorsikletin bu kişinin kullanımında iken 2013 yılında kaybolduğu/hırsızlandığı, kaza tarihi itibariyle bu kişinin elinde olmadığı, motorsikletin motor şase numarasının silindiği, bunun motorsikletin sahibi tarafından yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu kişinin kazaya karıştığının sabit olmadığı gerekçesi ile beraat kararı verildiği, bu kararın kesinleştiği, mahkememizce İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının söz konusu olaya ilişkin yürütülen başka soruşturma olup olmadığı hususunun sorulduğu, İzmir CBS’nin 05/10/2020 tarihli cevabı yazısına göre söz konusu olaya ilişkin başka adli soruşturma ve kovuşturma yürütülmediği, kazaya sebebiyet veren motorsikletin plakasının bulunmadığı, tescilsiz olduğu ve kazaya sebebiyet veren fail sürücünün kimliğinin belirlenemediği, mahkememizce alınan 21/05/2018 ve 21/11/2022 tarihli kusur raporlarına göre kimliği belirlenemeyen tescilsiz motorsiklet sürücüsünün olay tarihinde cadde üzerinde seyir halinde bulunduğu sırada önündeki aracı geçmek isterken şerit değiştirme kuralına uymadığı, sağa manevra yaptığı ve bu sırada direksiyon hakimiyetini kaybettiği, yol üzerinde otobüs durağı için ayrılan cep içerisinde otobüs beklemekte olan davacıya çarptığı, kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğu, davacının ise kazanın önlenmesinde alabileceği herhangi bir tedbir bulunmadığı, kusursuz olduğu, anılan kusur bilirkişi raporlarında yapılan değerlendirmenin meydana gelen kazanın oluş biçimi, kaza tespit tutanağı ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, maluliyet yönünden ise İstanbul ATK … Üst Kurulunun 07/07/2022 tarihli maluliyet raporuna göre davacının sürekli iş göremezlik (tüm vücut engellilik) oranının % 8, geçici iş göremezlik süresinin ise 4 ay olduğu, davalı kurum tarafından söz konusu rapora itiraz edilmiş ve maluliyet değerlendirilmesinin Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu tarafından yapılması gerektiği savunulmuş ise de, Adli Tıp Kurumu Kanunu’nda yapılan son yasal düzenlemelere göre mahkemelerce alınan veya dosyalarda mevcut olan birden fazla raporun çelişmesi halinde bu çelişkiyi giderme görev ve yetkisinin Adli Tıp Kurumu … Üst Kuruluna ait olduğu, güncel durumda Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun raporlardaki çelişkiyi giderme görev ve yetkisinin bulunmadığı, ayrıca Yargıtay …ve … (Kapatılan). Hukuk Dairelerinin 2021 yılı ve sonrasındaki yerleşik içtihatlarına göre maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihine göre 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonrada Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerektiği, buna göre kaza tarihi olan 01/03/2016 tarihi itibariyle yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının maluliyetinin tespit edilmesi gerektiği, özürlülük/engellilik kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, bu nedenle söz konusu raporlar arasında çelişkiden bahsedilemeyeceği, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümlerinin değerlendirilmesinin rapor tarihinde mevcut evrak doğrultusunda kişide mevcut olan arıza ve hastalığa göre yapıldığı, bir raporda mevcut olduğu tespit edilen hastalıkların bir başka raporda iyileşmiş veya vasfı değişmiş olduğundan her iki raporun farklı olabileceği, ayrıca bazı arızaların farklı maddelerde değerlendirilebildiği ve bunun hangi maddede değerlendirileceğine ait kesin yönergeler bulunmadığı, takdirinin hekimin tercihine bırakılmış olduğu, bu nedenle farklı oranlar çıkabildiği, bu durumların yönetmelikten kaynaklandığı, bu nedenle Ege ATK’nın 12/03/2018 tarihli raporu ile İstanbul ATK 2 İhtisas Kurulunun 12/01/2022 tarihli raporları arasında çelişkiden bahsedilemeyeceği, ilave olarak davacının İstanbul ATK’nun ön raporları doğrultusunda mahkememizce yargılama aşamasında hastaneye sevk edildiği ve son sağlık durumunun tespit edildiği, dava konusu kazaya ilişkin tüm tedavi kayıtlarının dosyaya kazandırıldığı, açıklanan nedenlerle İstanbul ATK … Üst Kurulunun 07/07/2022 tarihli maluliyet raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, buna göre somut olayda davacının sürekli iş göremezlik (tüm vücut engellilik) oranının % 8, geçici iş göremezlik süresinin ise 4 ay olarak kabul edilmesinin ve dikkate alınmasının gerçek zarar ve hakkaniyete uygun olduğu, mahkememizce alınan 29/03/2023 tarihli aktüer bilirkişi raporunda TRH Yaşam Tablosu Progresif Rant Yöntemine göre davacının geliri asgari ücret olarak esas alınarak yapılan hesaplamada davacının geçici iş göremezlik zararının 4.749,08 TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 73.062,50 TL olmak üzere toplam 77.811,58 TL olarak hesaplandığı, davacı vekilinin 28/05/2018 tarihli değer arttırım ve 09/05/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile de dava değerini arttırdığı, değer arttırım ve ıslah dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, 5684 sayılı yasanın 14. Maddesi uyarınca tescilsiz, plakasız ve sürücüsü tespit edilemeyen motorsikletin sebebiyet verdiği davacının bedensel zararından davalı kurumun sorumlu olduğu, kimliği belirsiz sürücünün %100 kusurlu olmasına göre davacının tüm maddi zararını talep edebileceği, davalı kurum tarafından geçici iş göremezlik zararlarından sorumluluklarının bulunmadığı savunulmuş ise de yerleşik Yargıtay uygulamasına göre geçici iş göremezlik zararlarının zmms poliçe teminatı kapsamında olduğu, davalı kurum zmms teminat limiti ile meydana gelen zarardan sorumlu olduğuna göre davacının geçici iş göremezlik zararından da sorumlu olduğu, bu sebeple mahkememizce davalının savunmasının yerinde görülmediği, davacının 03/07/2017 tarihinde davalıya müracaat ettiği, davalının 8 iş günlük yasal sürenin sonu olan 14/07/2017 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, davacının sıfatı, meydana gelen zararın niteliğine göre talep edilebilecek faiz türünün yasal faiz olduğu, mahkememizce alınan 21/05/2018, 21/11/2022 tarihli kusur, 07/07/2022 tarihli maluliyet ile 29/03/2023 tarihli aktüer bilirkişi raporlarının oluşa ve dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ ile 77.811,58 TL’nin 14/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli 5.315,30 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 265,00 TL ıslah harcı toplamı 296,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.018,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 31,40 TL peşin harç, 265,00 TL ıslah harcı, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 6.246,70 TL ATK rapor ücretleri, 584,63 TL müzekkere-tebligat-posta giderinden oluşan toplam 8.959,13 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 11.449,85 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.23/06/2023

Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı