Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/706 E. 2021/269 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/706 Esas
KARAR NO : 2021/269

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 15/06/2017
KARAR TARİHİ : 09/03/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, Mahkememize verdiği 19/07/2005 tarihli dilekçesinde; müvekkilinin, davalı banka nezdinde …. numaralı hesabın sahibi olduğunu, davalı banka çalışanlarından …’ nin bilgisayar sistemlerinde oynamalar yapmak ve hesap sahiplerini kandırarak boş fişler üzerine imzalarını almak suretiyle hak sahiplerini dolandırıp zimmetine yaklaşık 1 trilyon lira para geçirdiğini, bu şahıs hakkında İzmir …. Acm’ nin …. E. sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiğini, yargılama sırasında sanığın açıkça hesap sahiplerinin boş fişler üzerine imzalarını aldığını ve bu suretle hesaplardan para çektiğini ve zimmetine para geçirdiğini ikrar ettiğini, davalı bankanın olayın duyulması endişesi ile zarar gören hesap sahiplerine paralarını derhal ödeneceğini belirterek hukuki yollara başvurulmamasını tembih ettiğini, müvekkilinin çeşitli müracaatlarına rağmen paranın ödenmediğini, buna gerekçe olarak da hesaptaki paranın kendisince çekildiği ve bu hususta fişlerde imzasının bulunduğunun gösterildiğini, davalıya …. ….. Noterliği’ nin 13/10/2004 tarih …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarnameye verilen cevapta ” Yapılan incelemeler sonunda hesap hareketlerinizde söz konusu tediye işlemlerinden sadece 220.000.000-TL tutarındaki işlemde imzanızın bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu tutar tarafınıza ödenecektir ” şeklinde beyanda bulunulduğunu, bu tespitin neye göre yapıldığının belli olmadığını, müvekkilinin 24/09/2004 tarihinde hesabında bulunması gereken 21.500.000.000-TL’ nin ödenmediğini, ödemenin yapılması amacıyla İzmir … İcra müd. …. E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini belirtmiş, davalının itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, Mahkememize verdiği 18/10/2005 tarihli cevap dilekçesinde; dava dışı ….’ nin davacı yönünden her hangi bir itirafının bulunmadığını, davacı hesapları üzerinde her hangi bir usulsüzlüğün söz konusu olmadığını, davacının yapılan her işlemde kendi imzasının bulunduğunu, imzaların sahte olduğunun ihtilaf konusu olmadığını, ayrıca …..’ nin usulsüz gerçekleştirdiği 220,00-YTL’ lik işlem için davacıya ödeme yapılacağının bildirildiğini, davacının bu ödemeyi kabul etmediğini, ancak icra dosyasına bu tutarın yatırıldığını ve bunun davacı tarafından çekildiğini, davacının hesabında gerçekleştiği iddia edilen usulsüzlüğü kabul anlamına gelmemek kayıt ve şartı ile banka denetim mekanizmasına izafe edilebilecek kusur bulunmadığını, bankaca hesaplarında usulsüzlük bulunan tüm müşterilerin zararlarının bütünü ile karşılandığını belirtmiş, davanın reddine % 40 kötü niyet tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın kısmen kabulüne dair Mahkememizce verilen karar Yargıtay …. Hukuk Dairesi Başkanlığının …. Esas … Karar sayılı ilamı ile “Mahkemece, “…davalı tarafça yapılan icra takibi sırasında takibe kısmi olarak itirazda bulunulduğu ancak sehven itirazın tam itiraz olarak görülüp buna göre hesaplama yapılarak hüküm oluşturulduğu… şeklinde gerekçe oluşturulmuş ise de hüküm fıkrasında “ … davanın kısmen kabulü ile …” şeklinde karar verilmiş olup, hüküm ile gerekçe arasındaki bu çelişki nedeniyle HUMK’un 381. ve 388 (HMK’nın 294 ve 297) maddeleri uyarınca hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. ” gerekçesi ile bozularak gelmiş, usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
İzmir … İcra müd. …. E. sayılı dosyasının incelemesinde; alacaklının …, borçlunun ……, borç miktarının 21.500,00-YTL asıl alacak, 2.069,38-YTL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.569,38-YTL olduğu, ödeme emrinin borçluya 09/06/2005 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 10/06/2005 tarihli dilekçesi ile borcun 220,00-YTL’ lik kısmı dışında kalan bölümüne itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği belirlenmiştir.
İzmir … Ağır Ceza Mah. nin …. E. sayılı dosyasının incelemesinde; katılanın ….. A.Ş, müştekilerin …., …, …., …., …, …, ….., …, …., …, …., …, …, …., ….., …., …., …, ….., ….., …., ….., sanıkların …, …, …, …, …., suçun Bankacılık Kanunu’ nda Zimmet, suç tarihinin 20/07/2004 olduğu, mahkemece ilk olarak 12/10/2010 tarihinde karar verildiği, kararın Y…..C.D.’ nin … E. …. K. Sayılı ilamı ile sanıklar … ve … yönünden onanmasına, sanık ….. ve sanık …. yönünden hükmün bozulmasına karar verildiği, dosyanın yeniden esasa alındığı , mahkemece 18/11/2014 tarihinde ikinci kez karar verildiği , söz konusu kararında Y…..C.D.’ nin … E …. K. sayılı ilamı ile ikinci kez bozulduğu , dosyanın halen derdest olup duruşma gününün 19/01/2021 günü saat …’ a bırakıldığı belirlenmiştir.
Bozma ilamı öncesinde dosya ve davalı bankanın ticari defter, kayıt ve belgeleri üzerinde bankacı bilirkişi vasıtası ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan bilirkişi raporunda; davacının, davalı bankadan 21.500,00-TL alacağının bulunmadığı, davacının hesabından çekilen paralara ilişkin tediye fişlerindeki imzaların davacıya ait olduğu, davalı banka şubesince usulsüz işlemler yaparak zimmetine para geçirdiği İzmir …. Acm tarafından tespit olunan ….’ nin yargılaması sonucu düzenlenen gerekçeli kararda davacı …’ un hesaplarından para çekilerek zimmete geçirildiğine ilişkin bir tespitin yada kararın bulunmadığı, davacı …’ un hesabında …. ile Atm’ lerden işlem yaptığı, dava konusu 21.500,00-TL ile ilgili işlemlerin 23/05/2002 – 31/05/2002 tarihleri arasında gerçekleştiği, davacı …’ un … ile 31/05/2002 tarihinden öncesinde ve sonrasında da Atm’ lerden işlem yaptığı ve hesabının bakiyesini görebilecek, tespit edebilecek durumda olduğu halde yaklaşık 2 yıl 4 aydan sonra 11/10/2004 tarihte gönderdiği ihtarname ile 21.500,00-TL’ yi talep etmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, dava konusu miktarın hesapta fark edilemeyecek çok küçük bir miktarda olmadığı kanaatine varıldığı ancak mahkemece aksi kanaatte olunması halinde davacının davalı bankadan takip tarihi itibariyle 26.186,42-TL alacağının bulunduğu, takip talebinde toplam alacak olarak 23.569,38-TL’ nin belirtildiği, taleple bağlılık ilkesi gereği davalı bankanın sorumlu olduğu tutarın 23.569,38-TL olarak dikkate alınmasının uygun olacağı görüş ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Bozma ilamı öncesinde davacı vekili, 12/11/2013 tarihli celsede dosyada mevcut tediye fişleri altındaki imzanın müvekkili …’ a ait olduğunu beyan etmiş, bu beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Bozma ilamından sonra İzmir … İcra Müd’nün …. sayılı dosyası aslının celbi için icra müdürlüğüne ve dosyanın gitmiş olabileceği düşünülen İzmir … ACM’ne yazılar yazılmış ancak … İcra Müdürlüğü dosyası aslı tüm aramalara rağmen bulunamamıştır.
Toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı tarafça, davacının ….. Şubesi’ deki hesabından usulsüz işlemler sonucu para çekilerek davacının zarara uğratıldığından bahisle oluşan zararın giderilmesine yönelik olarak davalı hakkında icra takibi başlatıldığı, davalının takibe kısmı olarak itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı tarafça itirazın iptaline yönelik olarak eldeki davanın açıldığı, davacı …’ un davalı bankanın ….. Şubesi’ de hesabının bulunduğu, dava dışı davalı banka çalışanı …. tarafından çeşitli usulsüz işlemler yapılarak davalı bankanın muhtelif müşterilerinin hesaplarından zimmete para geçirildiği, davacı tarafça ….’ nin davacının banka hesabında bulunan 21.500,00-TL’ nin 23/05/2002 – 31/05/2002 tarihleri arasında yaptığı usulsüz işlemlerle davacı banka hesabından çekildiği iddiasının ileri sürüldüğü ve usülsüz işlemler yönünden İzmir ….. Acm’ nin … E. .(… eski esas ) sayılı dosyasının delil olarak bildirildiği, ancak İzmir … Acm. dosyasında dava dışı ….i’ nin davacı …’ un hesaplarından para çekerek zimmetine geçirdiğine ilişkin bir beyanının bulunmadığı ayrıca mahkeme ilk kararında da bu yönde bir değerlendirme yapılmadığı, söz konusu işlemler nedeni ile düzenlenen makbuzlarda davacının imzasının mevcut olduğu, davacı tarafça imzanın kendisine ait olduğunun kabul edildiği, her hangi bir imza inkarının söz konusu olmadığı, dava dışı …. tarafından yalnızca 220,00-TL’ lik işlem ile ilgili imzalı belge alınmadığı, bu miktar yönünden ….’ nin yapmış olduğu usulsüz işlem nedeniyle davacının zararına sebebiyet verdiği, ….’ nin davalı bankanın çalışanı olması sebebiyle davalı bankanın da B.K.’ nun 100. maddesi gereğince sorumlu olduğu, bu miktar yönünden davalı bankanın davacı tarafça gönderilen …. …. Noterliği’ nin 11/10/2004 tarih …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin tebliğ edildiği 14/10/2004 tarihinden ihtarnamede verilen 1 günlük sürenin bitim tarihi olan 16/10/2004 tarihi itibariyle işletilecek faizi ile birlikte sorumlu olmasının gerektiği, davalı tarafça yapılan icra takibi sırasında takibe söz konusu 220,00-TL lik kısım dışında kalan kısımlar yönünden itiraz edildiği , 220,00 TL lik kısım yönünden takibin kesinleştiği , davacının artan kısım yönünden alacaklı olduğu hususunu ispat edemediği , takibin itiraza konu kısım yönünden haksız olduğu ancak takibin kötü niyetli olduğunun davalı tarafça iddia ve ispat edilemediği incelenen tüm dosya kapsamı ile anlaşılmış, davanın ve yasal koşulları oluşmayan davalının kötü niyet tazminatı isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın REDDİNE ,
Yasal şartları oluşmayan davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE ,
2-Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan harç fazla olduğundan 113,15-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Hükümlerine göre hesap ve takdir edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına ,
Dair tebliğden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili Av. …. ile davalı vekili Av. ….. ‘ün yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/03/2021

Katip …
e -imza

Hakim …
e -imza