Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/610 E. 2022/19 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/610 Esas
KARAR NO : 2022/19 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/05/2017

BİRLEŞTİRİLEN DOSYA
İZMİR … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS, … KARAR SAYILI DOSYASI :

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/07/2017
KARAR TARİHİ : 11/01/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı kooperatifin nakliye hizmeti verdiğini, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra takip dosyasına konu edilen 04.12.2009 keşide tarihli 27.03.2010 ödeme tarihli 13.000,00 TL bononun müvekkil kooperatif tarafından davalı şirkete verilen nakliye hizmeti karşılığında davalı şirket tarafından ciro edilerek müvekkil kooperatife verildiğini, ancak bononun borçlu şirket tarafından ödenmediğini, ve bu amaçla Yatağan İcra Md.’nün … E sayılı icra takip dosyası ile icra takibine geçildiğini yetki itirazı nedeniyle dosyanın İzmir … İcra Müdürlüğüne gönderildiğini ve … E sayılı dosyasında işlem gördüğünü, takibe itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğunu, davalının 04.12.2009 keşide tarihli 27.03.2010 ödeme tarihli 13.000,00 TL meblağlı bono senedine ilişkin takibe konu edilen 13.000,00 TL borca haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Sadece ciranta hakkında kanuni takip başlatıldığını, kanuni takip tarihi itibariyle senede bağlı alacağın zamanaşımına uğradığını, bu konuda 6102 sayılı TTK 732.md,atıfta bulunduğunu, Yatağan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı kararında bahsi geçen bono ile ilgili talebin reddine karar verilmiş olduğunu ve kararın Yargıtay incelemesinin devam ettiğini akıbetinin beklenmesinin uygun olacağını, davacı/hamilin takip dayanağı gösterilen senette ‘ciranta’ durumundaki davalıya müracaat hakkı düştüğünü, TTK M.732/3 uyarınca 1 uzatılan zamanaşımı poliçeden doğan borcu düşmüş olan cirantaya karşı ileri sürülemeyeceği, davalı şirketin davacı tarafa borçlu olmadığını, davaya konu kanuni takipte borçlu gösterilen davalı şirket, takip alacaklısı’na borçlu olmadığını, borca ve takibe en geniş manada itiraz ettiğini, takip alacaklısı nakliye kooperatifinin epey zaman evvel davalıya nakliye işi yaptığını, yapacağı nakliye işi için aldığı bir kısım senet yahut çekin davalının o tarihlerde içinde bulunduğu ödeme zorluğu sebebiyle ödenmemesi yahut ödenemeyeceğinin belli olması üzerine vade tarihleri yenilenmek ve vade farkı tahakkuk ettirilmek suretiyle kendisine gönderilen senet ve çekleri aldıktan sonra iade etmesi gerektiği halde bunları kötü niyetle elinde tuttuğunu ve neredeyse on sene sonra kanuni takibe konu ettiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali davasıdır.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir …’ın 24/05/2021 Tarihli Raporunda; Davaya konu olan 23.11.2009 keşide tarihli … seri numaralı … İzmir Şubesine ait 35.000,00 TL tutarındaki çekin 28.10.2009 tarihinde çıkış kaydının bulunduğu, herhangi bir iade alınma kaydının bulunmadığı, 04.12.2009 tarihinde düzenlenen 27.03.2010 vadeli 13.000,00 TL tutarındaki senedin ise 04.12.2009 tarihinde çıkış kaydının bulunduğu, bu senede ilişkin herhangi bir iade kaydının bulunmadığı tespit edildiği, taraflar arasında daha önceden görülen Yatağan Asliye Hukuk Mahkemesi … E sayılı dosyasının … sayılı kararında; bu davaya konu olan senet ve çekin ticari defter kayıtlarındaki cari hesaba konu edilerek hesaplamanın yapıldığı, Yatağan Asliye Hukuk Mahkemesinin kararında hükme esas aldığı 14.08.2014 tarihli heyet Bilirkişi raporunda da incelendiği üzere “… kanaate varılırken bu çek ve senet ödemeler kısmındaki hesaba dahil edilmiş olup, davacının bu senet ve çekten kaynaklı talebinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır” tespitinin bulunduğu görüldüğü, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 35.000,00 TL tutarındaki çekten ve 13.000,00 TL tutarındaki senetten dolayı alacaklı olmadığı tespit edildiği belirtilmiştir.
İtirazın iptali davasının koşullarını; ilamsız bir icra takibine girişilmesi, bu takip nedeniyle çıkarılan ödeme emrine 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edilmiş olması, borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde mahkemeden itirazın iptalinin talep edilmesi şeklinde sıralamak mümkündür.
İtirazın iptali davası icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410 Esas, 2004/471 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
2004 Sayılı İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatına, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. İİK 67/2. madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilebilecek veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231).
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; asıl ve birleşen davalar yönünden davacı kooperatifin 35000 TL’lik çek ve 13000 TL’lik senet yönünden davalı hakkında icra takibi başlattığı, davalının borcu bulunmadığından cihetle takibe itiraz ettiği, davacının mahkememize itirazın iptali ve takibin devamı istemiyle dava açtığı, tarafların ticari defterleri üzerinde davacının alacaklı olup olmadığına ilişkin tespit yapılması amacıyla dosyanın bilirkişiye verildiği, öncelikle davacının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesinde bilirkişi heyet raporu alındığı, daha sonrasında davalının ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla ve ilk raporunda değerlendirilmesi suretiyle dosyanın bilirkişi verildiği, raporlar doğrultusunda taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu olan senet ve çeke dair hesabın, taraflar arasındaki hesap ilişkisine dahil edildiği, taraflar arasındaki cari hesapta alış ve iade kayıtlarının olduğunun ve davacının ilgili çek ve senetten dolayı alacak hakkının bulunmadığının tespit edildiği anlaşılmakla dosyaya uygun bilirkişi raporuna itiraz edilmek suretiyle davanın ve birleşen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
A)Mahkememizin 2017/610 Esas sayılı asıl dava dosyası yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin olarak 222,01 TL harçtan mahsubu fazla alınan 141,31 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı dava ve duruşmalarda kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 13. maddesi uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
5-6100 Sayılı HMK’nın 333. Maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
B-)Mahkememiz dosyası ile birleşen İzmir …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin olarak 222,01 TL harçtan mahsubu fazla alınan 141,31 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı dava ve duruşmalarda kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 13. maddesi uyarınca 5.250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
5-6100 Sayılı HMK’nın 333. Maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.11/01/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır