Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/595 E. 2022/682 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/595
KARAR NO : 2022/682

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/05/2017
KARAR TARİHİ : 13/09/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının 21.08.2016 tarihinde meydana gelen kazada yaralandığını, kaza neticesinde iş göremezliğe maruz kaldığını, … plaka sayılı aracın ZMMS sigortacısı davalı şirketin azami 310.000 TL poliçe limiti olduğunu, davalı sigorta şirketince bir kısım ödeme yapıldığını ancak yapılan ödemenin yetersiz olduğunu, davacının hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanmasına neden olan söz konusu kaza dolayısıyla meydana gelen maddi zararının davalı tarafından eksik yatırılması sebebi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile yasal faiziyle birlikte 1.000 TL lik tazminat talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Teminat miktarının kişiye ödenecek miktarı değil, davalı sigorta şirketinin şahıs başına azami teminat miktarını teşkil ettiğini, davacı vekilinin talebinin yerinde olmadığını, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranına ve davacının maluliyet oranına göre maddi tazminat hesabının yapıldığını, sonuç olarak maluliyet tazminatının 32.154,75 TL olarak hesaplandığını, işbu tazminatın davacıya 09.05.2017 tarihinde ödendiğini, usul ve yasaya uygun olarak yapılan bu hesaplama ve ödeme sonrasında davalı sigorta şirketinin davacıya karşı başkaca bir sorumluluğu kalmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı vekili 23/08/2022 tarihli dilekçesi ile; Dava konusu kazaya ilişkin mahkemece aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı vekili adına asıl alacak ve fer’ileriyle birlikte 353.857,75 TL ödeme yaptıklarını, yapılan ödeme neticesinde davalı şirketin başkaca bir sorumluluğunun kalmadığını, icra dosyasına ilişkin takip yapılmayacağını, davaya ilişkin olarak masraf ve vekalet ücreti taleplerini bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili, mahkememizce kabul edilen 31/08/2022 tarihli dilekçesiyle, maddi tazminata ilişkin ana para, işlemiş ve işleyecek faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin tüm taleplerinden ve davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Çekişmeli yargıda kural olarak, “Tasarruf İlkesi” geçerlidir ve taraflar dava konusu üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Bu suretle davaya son verilebilmesinin bir yöntemi de davadan feragattir ve anılan kurum 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307 ila 312. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. HMK’nın “Feragat ve Kabulün Şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Feragat etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır(11.04.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.05.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı Kararı). Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ile dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Davanın 21/08/2016 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasına ilişkin olduğu, dava konusu üzerinde tarafların serbestçe tasarruf edebileceği, davalı vekilinin 23/08/2022 tarihli dilekçeyle mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı tarafa ödeme yaptıklarını, davalı şirketin yapılan bu ödeme neticesinde davacı tarafa başkaca bir sorumluluklarının kalmadığını, masraf ve vekalet ücreti talebinde bulunmayacaklarını, davacı vekilinin mahkememizce onaylanan 31/08/2022 tarihli dilekçesiyle feragat beyanında bulunduğu, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinde bulunmadıklarını beyan ettiği, davacı vekilinin dava dosyasına sunmuş olduğu vekaletnamesi incelendiğinde, davadan feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu, davadan feragat beyanın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla feragat nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın feragate binaen REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının davacı tarafça yatırılan 31,40 TL’den mahsubu ile 49,30 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde BIRAKILMASINA,
4-Vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Adli Tıp Kurumunun … ve … tarihli rapor ücretleri olan 1.692,64 TL’nin suçüstü ödeneğinden KARŞILANMASINA, Adli Tıp Kurumu hesabına ödeme yapılmak üzere İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı İdari İşler Müdürlüğüne müzekkere YAZILMASINA,
6-Mahkememizce suçüstünden karşılanan 1.692,64TL ATK rapor ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDEDİLMESİNE,
7-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi.13/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır