Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/154 E. 2022/532 K. 20.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/154
KARAR NO : 2022/532

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2017
KARAR TARİHİ : 20/06/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili ile davalı arasında … LTD. ŞTİ. ile davalı … İnş. Ltd. Şti. arasında … ilişkin sözleşme akdedildiğini, müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen davalının hakediş bedelleri ile yemek bedellerini ödemediğini, bu nedenle ihtar çekildiğini, davalının karşı ihtar olarak sözleşmeyi fesh ettiğini bildirdiğini, müvekkilince haklı olarak sözleşmenin fesh edildiğini beyanla müvekkilinin ödenmeyen alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının alacağının belirsiz olarak açılamayacağını, taraflar arası akdedilen sözleşme uyarınca işe başlama tarihinin 11/07/2016 ve teslim tarihinin 30/01/2017 olup, tarafların toplam 24.000 direk ve levha montajı ve 1.000 tane direk demontajı işi konusunda mutabık kaldıklarını, bu kapsamda davacının belirtilen tarihte işe başlamadığını ve sözleşmede belirtilen teslim tarihinin çok yaklaşmasına rağmen fesih tarihi olan 12/12/2016 tarihine kadar yalnızca 1.500 direk ve levha montajı ile 4.000 adet sadece direk montajı işini tamamladığını, ayrıca demontaj işine hiç başlamadığını, işlerin tamamlanmaması sebebiyle sözleşmenin fesh edildiğini, müvekkilince işçilerin yemek ve konaklama masraflarının da ödendiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli isteğine ilişkin alacak davasıdır.
DELİLLER:
-İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığının … tarihli yazısı ve eki
sözleşme tasarısı, 1, 2 ve 3 nolu hakedişler,
-Bilirkişi … ve …’nun 24/10/2018 tarihli kök
raporu, 18/03/2019 tarihli 1. ek, 28/06/2019 tarihli 2. ek, 05/11/2019 tarihli 3. ek
raporu ve bilirkişi …’nun 02/03/2022 tarihli 4.ek raporu,
-Bilirkişi …’in 16/07/2020 tarihli raporu,
-Bilirkişi …’ün 19/08/2021 tarihli raporu,
-Aksaray Ticaret Sicil Müdürlüğünün … tarihli yazısı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Eser sözleşmeleri, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmelerdir.
Karşılıklı edimleri içeren eser sözleşmelerinde yüklenicinin görevi eseri sözleşmesine, amacına ve tekniğine uygun tamamlayarak teslim etmek; iş sahibinin görevi ise, sözleşmede kararlaştırılan yükümlülükler varsa bunların yerine getirilmesiyle eserin bedelini ödemekten ibarettir.
Kural olarak eser sözleşmesi ilişkisinin kurulması herhangi bir şekil şartına tabi olmayıp, tarafların “icap” ve “kabul” iradelerinin birleşmesiyle sözleşme ilişkisi kurulur. Şekil şartı, sözleşmenin geçerlilik şartı olmayıp, ispat şartıdır. (Yargıtay 15 Hukuk Dairesi’nin 25/09/2018 tarih, 2018/3698 Esas, 2018/3394 karar sayılı kararı) 4721 sayılı TMK’nın “İspat yükü” başlıklı 6. maddesi “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” hükmünü amirdir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacının, davalı ile aralarında … sözleşme bulunduğu, bu sözleşme kapsamında işe başladığı, … montajı yaptığı, davalı tarafından parça başına anlaşılan bedel ile söz konusu iş kapsamında çalıştırılan işçilerin yemek bedellerinin ödenmediği, kendisinin tüm yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirdiği, sözleşmenin kendisi tarafından belirtilen nedenlerle haklı sebeple feshedildiği, davalı tarafından kendisine 40.000,00 TL kısmi ödeme yapıldığı, taraflar arasındaki sözleşmeye göre kendisinin ilgili aya ilişkin işi yaptıktan sonra 10 günlük süre içerisinde ödeme yapılmaması halinde sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olduğu, taraflar arasındaki sözleşmeye göre parça başına 13,00 TL’ye anlaşıldığı, bu fiyatın toplam iş miktarına göre belirlendiği, ancak davalı sözleşmenin feshine sebebiyet verdiğine göre bu durumun dikkate alınarak yapılan iş miktarına göre parça bedelinin yeniden belirlenmesi gerektiği, davalı tarafından imalat bedelinin eksik ödendiği ve ayrıca 5 adet işçinin 105 günlük yemek bedelinin davalı tarafından ödenmediğini iddia ettiği, davalının ise davacının kararlaştırılan sözleşme süresine uymadığı, yaklaşık 5 aylık süreçte işin 1/5’ini yaptığı, sözleşme kapsamındaki işin öngörülen sürede tamamlanmayacağının anlaşılması nedeniyle sözleşmenin kendileri tarafından haklı nedenle feshedildiği, davacının yaptığını bildirdiği iş miktarına ilişkin herhangi bir belge sunmadığı ve muaceliyet ihbarında bulunmadığı, fesih tarihine kadar davacıya toplam 50.000,00 TL ödeme yapıldığı, davacının hiçbir bildirim veya ihbarda bulunmaksızın çalışma alanını terk ettiği, bu durumun kendilerinin zararına sebebiyet verdiği, davacı işçilerinin yemek ve konaklama bedellerinin karşılandığı ve davacıya 1500 direk ve levha montajı ile 4000 adet direk montaj bedeli ve işçilerin yemek bedelinin ödendiğini savunduğu, taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ihtilafsız olup uyuşmazlığın yapılan iş miktarının ne kadar olduğu, davacı çalışanlarının yemek bedelinin davalı tarafından ödenip ödenmediği, yemek bedelinin ne kadar olduğu, davalı tarafından dava öncesinde davacıya yapılan ödemenin miktarı ile davacının bakiye iş bedeli alacağının olup olmadığı konusunda olduğu anlaşılmıştır.
Her iki tarafı tacir olan ve tarafların ticari işletmesini ilgilendiren nispi ticari dava niteliğindeki uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce smmm ve makine mühendisi bilirkişilerden oluşan heyete dosyanın tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 24/10/2018 tarihli kök, 18/03/2019 tarihli 1. ek, 28/06/2019 tarihli 2. ek, 05/11/2019 tarihli 3. ek ve bilirkişi …’nun 02/03/2022 tarihli 4. ek raporuna göre, taraflar arasındaki sözleşmede birim başına kdv dahil 13,00 TL’ye anlaşıldığı, bu fiyatın direk ve levha montajının takım halinde kurulumu olarak belirlendiği, direk montajının daha fazla işçilik ve süre gerektirmesi nedeniyle kurulumun %70’ini oluşturduğu, buna göre her levha için kurulum bedelinin 3,90 TL, her direk için ise kurulum bedelinin 9,10 TL olmak üzere toplam 13,00 TL olacak şekilde hesaplama yapıldığı, davalının, davacının 1500 direk ve levha montajı ile 4000 adet direk montajı işi yaptığını kabul ettiği, buna göre yapılan hesaplamada davacının montaj bedeli olarak alacağının 55.900,00 TL olarak hesaplandığı, dava dışı İBB hakediş kayıtlarına göre ise taraflar arasındaki sözleşmenin fesih tarihi itibariyle iş bedelinin 79.219,40 TL olarak belirlendiği, davalının 2017 yılına ait defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, kendisi lehine delil vasfına sahip olmadığı, taraflar arasındaki ilişkiye ilişkin olarak davalının defterlerinde 30/10/2016 tarihli 6.490,00 TL tutarlı çek açıklamalı ödeme kaydı dışında başka herhangi bir kayda rastlanmadığı, davalı defterlerine göre davacının davalıya söz konusu çek nedeniyle 6.490,00 TL borçlu göründüğü, davalının davacıya yapmış olduğunu bildirdiği ödemelerin davalının defterinde yer almadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki sözleşmede davacı işçilerinin yemek bedelinin davalı tarafından karşılanacağı kararlaştırıldığı halde işçi ve öğün başına yemek bedelinin belirtilmediği dikkate alınarak mahkememizce davacının yemek bedeli talebine ilişkin hesaplama yapmak üzere dosyanın gıda mühendisi bilirkişi …’e tevdi edildiği, bilirkişinin 16/07/2020 tarihli raporuna göre, sözleşmenin yürürlükte olduğu 105 günlük sürede 91 çalışma gününün bulunduğu, bu süreçte davacı tarafından 5 işçinin çalıştırıldığı, söz konusu 5 işçinin günlük yemek bedelinin toplam 90,54 TL olduğu, buna göre davacının talep edebileceği yemek bedelinin çalışma süresine göre toplam 8.239,14 TL olarak hesaplandığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dava konusu uyuşmazlığa ilişkin hesaplama yapılmasının inşaat mühendisinin uzmanlık alanında olduğu değerlendirilerek dosyanın inşaat mühendisi bilirkişi …’e tevdi edildiği, anılan bilirkişiden alınan 19/08/2021 tarihli raporda ise, Karayolları Genel Müdürlüğünün 2016 birim fiyatlarına göre standart trafik levha direği ve işaret levhasının yerine konulması işlemlerinde levha direğinin yerine konulması işleminin işin %64, işaret levhasının yerine konulması işleminin ise toplam iş içerisinde %36’lık paya sahip olduğu, buna göre taraflarca birim fiyatı kdv dahil 13,00 TL olarak belirlendiğine göre levha direğinin yerine konulması işleminin 8,32 TL, işaret levhasının yerine konulması işleminin ise 4,68 TL bedelle yapıldığının kabulü gerektiği, bu kapsamda tarafların üzerinde uzlaştıkları rakamlar ile dava dışı İBB kayıtlarına göre seçenekli hesaplama yapıldığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davacı ile davalı arasında eser sözleşmesi olduğu, davacının, davalının sözleşmeden kaynaklanan hakediş ve yemek bedeli ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği iddiası ile iş bu dava ile eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeline ilişkin talepte bulunduğu, taraflar arasında … tarihli sözleşme bulunduğu, bu sözleşmeye göre …’nın “…”nin yüklenicisi olan davalı şirket ile davacı şirket arasında alt yüklenici(taşeron) sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmede davacının yüklenici, davalının ise iş sahibi olduğu, sözleşme konusunun 24000 adet trafik direği ve levha montajı ile 1000 adet omega direk ve levha demontaj işi olduğu, bu sözleşmede bir direk ve levha montaj birim fiyatının kdv dahil 13,00 TL olarak belirlendiği, davacı yüklenici çalışanlarının konaklama ve yemek bedellerinin davalı iş sahibi tarafından ödeneceği ve işe başlama tarihinin 11/07/2016, işin teslim tarihinin ise 30/01/2017 tarihi olarak taraflarca kararlaştırıldığı, davacının Aksaray … Noterliğinin 13/12/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile … direk montajı yaptığı, davalı tarafından kendisine 40.000,00 TL kısmi ödeme yapıldığı, bu ödemeye alınan kapora, yakıt bedeli ile 6.490,00 TL’lik çekin dahil olduğu, işçilerin yemek bedelleri ile bakiye iş bedelinin ödenmediği gerekçesi ile sözleşmeyi feshettiğini davalıya bildirdiği, davalının bu ihtarnameye Bornova … Noterliğinin 12/12/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile cevap verdiği, bu ihtarnamede davalının, davacının 5 aylık sürede sadece 1500 direk ve levha montajı ile 4000 direk montajı yaptığı, işi eksik yaptığı, diğer işlemleri yapmadığı gerekçesi ile sözleşmenin kendileri tarafından feshedildiği şeklinde cevap verdiği, taraflar arasındaki iş bu davaya konu uyuşmazlıkta davacı tarafından bakiye iş bedeli istendiğine göre fesih sebebi ile feshin kimin tarafından yapıldığı hususunun önem taşımadığı, davacı yüklenicinin bakiye iş bedeli alacağının bulunması halinde herhangi bir şart ve koşula bağlı olmaksızın(davalı tarafın ayıplı ifa savunması bulunmadığından) bunu davalıdan talep edebileceği, eser sözleşmelerinin iki tarafa borç yükleyen sözleşmeler olduğu, bu sözleşmelerde yüklenicinin asli edim yükümlüğünün eseri meydana getirmek ve meydana getirdiği eseri iş sahibine teslim etmek olduğu, bu nedenle davacının yaptığı ve teslim ettiği imalat miktarını ispatlamakla yükümlü olduğu, taraflarca sözleşmenin yürürlükte olduğu süreçte davacı tarafından yapılan imalatın miktarına ilişkin herhangi bir hakediş ve/veya iş sonlandırma tutanağı düzenlenmediği, davacı tarafından yapılan imalat miktarına ilişkin herhangi bir yazılı delil sunulmadığı, bu halde davalının cevap dilekçesi ile Bornova … Noterliğinin 12/12/2016 tarih ve … yevmiye nolu cevabı ihtarnamesinde belirttiği ve kabulünde olan 4000 adet salt direk montajı ile 1500 adet direk ve levha montajı işinin sözleşmenin feshi tarihine kadar davacı tarafından yapıldığının kabulü gerektiği, nitekim bu iş miktarının davacının dava dilekçesi ile davalıya göndermiş olduğu ihtarnamedeki rakamlarla da uyumlu olduğu, buna göre taraflar arasındaki iş bedeline ilişkin uyuşmazlığın bu miktar üzerinden çözüme bağlanması gerektiği, mahkememizce inşaat mühendisi bilirkişiden alınan 19/08/2021 tarihli rapora göre Karayolları Genel Müdürlüğünün 2016 birim fiyatlarına göre standart trafik levha direği ve işaret levhasının yerine konulması işlemlerinde levha direğinin yerine konulması işleminin işin %64, işaret levhasının yerine konulması işleminin ise toplam iş içerisinde %36’lık paya sahip olduğu, taraflarca sözleşmede birim fiyatı 13,00 TL olarak belirlendiğine göre levha direğinin yerine konulması işleminin birim başına 8,32 TL, işaret levhasının yerine konulması işleminin ise birim başına 4,68 TL bedelle yapıldığının kabulü gerektiği, her ne kadar davacı sözleşmedeki birim fiyat bedelinin sözleşmeye konu iş miktarının tamamına göre belirlendiğini iddia etmiş ve yapılan imalat miktarına göre birim fiyat bedelinin mahkemece yeniden serbest piyasa rayicine göre belirlenmesini talep etmişse de taraflar arasındaki uyuşmazlığın sözleşme feshedilmiş olsa dahi sözleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği, sözleşmenin taraflar yönünden bağlayıcı olduğu, davacı tarafından 4000 adet salt direk montajı için (4000 x8,32 TL) 33.280,00 TL ve 1500 direk ve levha montajı için (1.500 x13,00 TL) 19.500,00 TL olmak üzere toplam 52.780,00 TL bedelli iş yapıldığı, ayrıca taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre bu iş kapsamında çalıştırılacak davacı işçilerinin konaklama ve yemek bedellerinin davalı tarafından karşılanacağı kararlaştırıldığına göre davacı işçilerinin günlük 3 öğün yemek bedellerinin davalı tarafından ödenmesi gerektiği, davalının söz konusu işçilerin yemek bedelini ödediğini savunduğu, ancak bu konuda herhangi bir yazılı delil ibraz etmediği, davacı tarafından da söz konusu işçilerin çalışma süresince ödenen yemek bedelinin miktarına ilişkin herhangi bir yazılı delil sunulmadığına göre mahkememizce gıda mühendisi bilirkişiden alınan rapora göre sözleşmenin yürürlükte olduğu 91 iş günlük sürede söz konusu işçilerin günlük yemek bedellerinin 8.239,14 TL olduğunun kabulü gerektiği, böylece sözleşmenin yürürlükte olduğu dönemde davacının toplam 61.019,14 TL(52.780,00 TL+8.239,14 TL) davalıdan alacaklı olduğu, davalı tarafından dava öncesinde yapılan kısmi ödemenin 40.000,00 TL olduğunun davacı tarafından ileri sürüldüğü, davalının ise davadan önce davacıya 50.000,00 TL ödeme yaptığını savunduğu, mahkememizce davalı defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemede sadece davacının kabulünde olan 6.490,00 TL bedelli çek ödemesinin davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, bu nedenle davalı defterlerinin kendisi lehine delil vasfına sahip olmadığı, davacı tarafından 16/04/2018 tarihli beyan dilekçesi ile davalı tarafından yapılan 40.000,00 TL ödemenin üçüncü kişilerin hesabına gönderilmek suretiyle ödendiğinin bildirildiği ve davalı tarafça da açıkça buna karşı konulmadığından mahkememizce davacı defterlerinin incelenmesine lüzum görülmediği, ödemeye ilişkin ispat külfetinin davalıda olduğunun değerlendirildiği, davalının ödeme iddiasına ilişkin olarak yemin deliline dayandığı, davacı şirket yetkilisinin 20/06/2022 tarihli celsede yemin davetine icabet ettiği, yemini eda ettiği ve davalı tarafından yapılan ödemenin 40.000,00 TL olduğunu bildirdiği, bu halde davacının kabulünde olan 40.000,00 TL ödemenin mahkememizce belirlenen toplam iş bedeli ve yemek bedelinden mahsubu gerektiği, bakiye 10.000,00 TL’lik ödeme iddiası yönünden davalının ödeme olgusunu ispat edemediği, böylece davacının bakiye 21.019,14 TL alacağı bulunduğu, her ne kadar davacı tarafından dava öncesinde davalıya ihtarname keşide edilmiş ve 53.150,00 TL bakiye alacak talebinde bulunulmuş ise de söz konusu ihtarnamede davacı tarafından ödeme konusunda davalıya herhangi bir süre verilmediği, bu halde bu ihtarnamenin davalıyı temerrüde düşürdüğünden bahsedilemeyeceği, davacının davasını kısmi dava olarak ikame ettiği, 26/04/2022 tarihinde davasını ıslah ettiği, davanın türüne göre dava dilekçesindeki alacak ile ıslah dilekçesindeki alacak miktarlarına dava ve ıslah tarihinden itibaren ayrı ayrı faiz yürütülmesi gerektiği ve tarafların tacir olması nedeniyle davacının somut uyuşmazlıkta avans faizi talep edebileceği, mahkememizce alınan bilirkişi raporlarının yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında hükme esas alındığı, iddianın ileri sürülüş biçimi, savunmanın kapsamı ve mahkememizce yürütülen yargılamanın niteliğine göre başkaca araştırma yapılmasına lüzum bulunmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabul kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 21.019,14 TL’nin 1.000,00TL’sinin dava tarihi olan 09/02/2017, bakiye 20.019,14 TL’sinin ise ıslah tarihi olan 26/04/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 1.435,81 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL peşin harç ve 420,00 TL ıslah harcı toplamı 451,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 984,41 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 31,40 TL peşin harç, 420,00 TL ıslah harcı, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti ve 209,65 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 1.992,45 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi sebebiyle tarafların haklılık oranına göre (21.019,14/25.179,14=0,83) 1.653,73 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan 600,00 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi sebebiyle tarafların haklılık oranına göre (4.160,00/25.179,14=0,16) 96,00 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-2. fıkrası uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davalı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-2. fıkrası uyarınca 4.160,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
7-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır