Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1433 E. 2021/1144 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1433
KARAR NO : 2021/1144

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/12/2017
KARAR TARİHİ : 15/12/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22.02.2017 tarihinde davalılardan … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile … yolu üzerinde … istikametinden yaya olarak yolun sağından yürümekte olan davacıya çarpmış ve yaralanmasına neden olduğunu, kaza nedeniyle davacının sol ayağında çatlak oluştuğunu, davacının tedavisinin Kemalpaşa Devlet Hastanesinde yapıldığını, kaza nedeniyle Kemalpaşa CBS’de inceleme başlatıldığını, yaşanan olay nedeniyle davacının maddi ve manevi zararları doğduğunu, ağır yaralanan davacının uzun süre yürüyemediğini, kaza öncesinde asgari ücretle çalışmakta iken kaza nedeniyle çalışamadığını beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın işbu dava ile geçici iş göremezlik talep ettiğini, davacının işbu talebinin trafik sigortası genel şartları gereğince teminat dışı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla geçici iş göremezlik taleplerinin tedavi giderleri kapsamında olup 6111 sayılı yasa uyarınca davalı şirketin tedavi giderleri nedeniyle herhangi bir sorumluluğu olmadığını, tedavi giderleri sorumluluğunun SGK’da olduğunu, davalı şirketin davacıya karşı temerrüdü söz konusu olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Aleyhine açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davaya konu kaza tarafınca kabul etmediğini, olay tarihinde …’den …’e geldiğini, … arasında aracının sağ aynasını sert bir şekilde kapanıp kırıldığını, baktığında bir şey görmediğini, yoluna devam ederken bir aracın kendisine selektör yaptığını, kendisine birine çarptığını ve dönmesi gerektiğini söylediği, tüm aramalara rağmen kazalı birine rastlamadığını, başka bir araçtaki kişilerin sen bu adama çarptın diyerek bu 4 kişiyi ve yanlarında bulunan diğer kişiyi aracına alarak Kemalpaşa Devlet Hastanesine gittiğini, adını orada öğrendiği … isimli kişinin hafif bir zedelemesi olduğunu ve kendisinin alkollü olduğunu, tazminat almak için bu olayın tertiplendiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Dairesi Kurulu’nun 10/06/2019 Tarihli ve …-…-…/… sayılı raporunda; Her ne kadar olay tarihli 22/02/2017 ise de, 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle, Mevcut belgelere göre; … oğlu, …/…/… doğumlu …’ın 22/02/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:Gr1 XII(18Ba……..….5)A %9, E cetveline göre %8.2 (sekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 22/02/2017 tarihinden itibaren 4(dört) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Daire Başkanlığı’nın 11/09/2019 Tarihli ve …-…-…/…/… Sayılı Raporunda; Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyoneti ile hızını far ışığı altındaki görüş alanına göre ayarlamadığı,yola gereken dikkatini vermediği,yolun sağında arkadaşının yanında,araca sırtı dönük şekilde yürüyen davacı yayaya çarptığı kazada tali kusurlu olduğunu, davacı yaya … gece vakti,meskun mahal dışındaki il yolunda gidişe göre yolun solundan,karşı istikametten seyreden araçları görebilecek şekilde yürümesi hususuna riayet etmeyip yolun sağından,araçlara sırtı dönük şekilde yürüdüğü esnada geriden seyreden kamyonetin aynasının çarpması ile meydana gelen kazada mahal şartları ve kazanın meydana geliş şekli dikkate alındığında kendi yaralanmasında asli kusurlu olduğunu, sonuç olarak davalı sürücü …’ın %25(yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın %75(yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi

…’in 06.03.2020 Tarihli Bilirkişi Raporunda; Dosyada mevcut bilgiler ile, 22.02.2017 tarihinde sürücüsü Mehmet Sıraç Tan olan … plakalı aracın yaya davacı …’a çarpması sonusu yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, Dosyada mevcut Adli Tıp Kurumu Ankara Adli Tıp grup Başkanlığı Ankara Trafik İhtisas Daire Başkanlığı …2019/14253/6346 sayılı ve 11.09.2019 tarihli Kusur Raporunda, 22.02.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasının oluşumunda, … plakalı araç sürücüsü …’ın % 25 kusurlu olduğu ve davacı yaya …’ın ise % 75 kusurlu olduğu tespit edildiği, kazada yaralanan …’ın ADALET BAKANLIĞI ATK …. 2019/34489 sayılı Adli Tıp Mütalaası RAPORUNDA, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri hakkındaki Yönetmelik gereği E cetveline göre sürekli sakatlık oranı %8,2 olduğu ve iyileşme süresinin 22.02.2017 tarihinden itibaren (4) aya olarak uzayabileceğinin belirlendiği, kazada sürücüsü % 25 kusurlu bulunan … plakalı aracın kaza tarihini de kapsayan 21.12.2016-2017 tarihleri arasında 4101604840111 sayılı poliçe ile … SİGORTA ŞİRKETİ tarafından Trafik (ZMM) sigortası teminat örüntüsüne alındığı, kaza tarihi 22.02.2017 itibariyle Hazine Müsteşarlığınca KİŞİ BAŞI sakatlanma teminatının 330.000 TL sı olduğu, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’ nda teminat türleri arasında sürekli sakatlık teminatının olduğu, İzmir ve İstanbul BAM kararları gereği geçici iş göremezlik zararının da teminat kapsamında olduğun işaret edildiği, yaralanan davacı …’ın sigorta şirketinin sorumluluğu bakımından; 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve ekindeki açıklamalar çerçevesinde “ Devre Başı Ödemeli Belirli Süreli Rant formülü” ve 1,8 iskonto oranı (teknik faiz) üzerinden düzenlenen TRH-2010 tablosundaki katsayılar kullanılarak hesaplama yapılarak 16.944,36 TL olduğu, davacı yanca dava dilekçesinde sigorta şirketi bakımından da zarar kaza tarihinden talep edilmiş ise de Sigorta şirketi bakımından KTK m. 99 gereği ve KZMSS B.2 “Tazminat ve giderlerin ödenmesi“ hükümleri gereği, sigortacı, kazaya ilişkin tespit tutanağının yada bilirkişi raporunun sigortacıya ulaştığı tarihten itibaren 8 iş günü içinde hak sahiplerine ödeme mükellefiyeti içinde olduğu, ancak dosyada davacı yanın sigorta şirketine müracaatı görülmediği, bu nedenle sigorta şirketi bakımından temerrüt dava tarihinde olabileceği tespit edildiği, işleten ve sürücü bakımından zarar görenin zararını giderme sorumluluğu bakımından zarar hesaplamasında BK ve Yargıtay’ın ilkeleri dikkate alınması söz konusu olabileceğinden PMF 1931 yaşam tablosu ve gelirin % 10 artışı ile % 10’ ıskontoya tabi tutulması yöntemi ile hesaplama yapılarak 20.424,68 TL olduğu tespit edilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Dairesi Kurulu’nun 02/02/2021 Tarihli ve 40968900-101.01.02-2021/3117 sayılı raporunda; Ahmet oğlu, 15/04/1983 doğumlu …’in 22/02/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği,Kas İskelet Sistemi Tablo 3.33c……. %7, Tablo 3.33d…….%5, Baltazard formülüne göre :%11.65, Tablo 3.2… %6 olduğuna göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %6 (yüzdealtı) olduğu, iyileşme süresinin 22/02/2017 tarihinden itibaren 4(dört) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Bilirkişi …’in 27.07.2021 Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda; …’ın; Geçici iş göremez kaldığı dönemde 1.415,70 TL, kalıcı iş göremezlik kaldığı dönemdeki zararının 19.643,71 TL toplamda 21.059,41 TL olarak hesaplandığı, BK m.49 ve KTK m.85 gereği sürücü ve işletenin zarardan sorumluluğunun kaza tarihinden itibaren başlayacağı, sigorta şirketi bakımından 15.11.2017 tarihinde 8 iş günü eklenmekle bulunan tarihin 28.11.2017 tarihi olduğu tespit edilmiştir.
Sorumluluk hukukunun amacı, zarar görenin uğramış olduğu gerçek zararı gidermek, kaybolan bir değerin yerine, nitelik veya nicelikçe benzer bir değer koymaktır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
TBK’nın 54. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ile tedavi giderleri de bu zarar türleri arasında yer almaktadır.
Bedensel zarara uğrayan kimse, çalışma gücünü sürekli veya geçici olarak yitirmesinden ve ileride edineceği kazançtan yoksun kalmasından doğan zarar ile bütün giderlerini isteyebilir. Çalışamamaktan kaynaklanan zarar ise geçici iş göremezlik nedeniyle olabileceği gibi; sürekli iş göremezlik biçiminde de olabilir. Geçici iş göremezlik zararı, zararı görenin yaptığı iş ve gelir durumu itibariyle iyileşme süresinde elde edemediği kazançtan ibarettir. Sürekli iş göremezlik zararı ise beden gücü kaybına uğrayan kişinin, zarar görmeden önce yapmakta olduğu iş için daha fazla bir güç (efor) harcaması nedeniyle doğan zarardır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde;
Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına Thtar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız eylem, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için;
– Zarar verici bir fiil
– Bu fiilin hukuka aykırı olması
– Fiili İcra edenin kusurlu bulunması
– Fiil ve zarar arasında uygun illiyei bağının bulunması gerekir.
Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir,
Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir.
Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir.
– Zorlayıcı neden
– Zarar görenin ağır kusuru
– Üçüncü kişinin ağır kusuru
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyoneti ile hızını far ışığı altındaki görüş alanına göre ayarlamadığı,yola gereken dikkatini vermediği,yolun sağında arkadaşının yanında,araca sırtı dönük şekilde yürüyen davacı yayaya çarptığı kazada 2918 sayılı yasayı ihlal ettiği, yaya … gece vakti,meskun mahal dışındaki il yolunda gidişe göre yolun solundan,karşı istikametten seyreden araçları görebilecek şekilde yürümesi hususuna riayet etmeyip yolun sağından,araçlara sırtı dönük şekilde yürüdüğü esnada geriden seyreden kamyonetin aynasının çarpması ile meydana gelen kazada mahal şartları ve kazanın meydana geliş şekli dikkate alındığında kendi yaralanmasında 2918 sayılı yasayı ihlal ettiği ve kusur yoğunluğunun davalı sigorta şirketinin sigortalısı aracın sürücüsünden daha ağır olduğu, tarafların kazanın oluşumuna kendi 2918 sayılı yasaya aykırı fiilleriyle sebep oldukları, davacının bedenin meydana gelen zarar ile kazaya sebep olan fiiller arasında uygun illiyet bağının bulunduğu, davacının iş göremezlik oranının saptanması amacıyla kaza tarihi yönetmelik hükümleri uyarınca Adli Tıp Kurumundan rapor alındığı, daha sonrasında zararın parasal karşılığının hesaplandığı anlaşılmakla davacının kusur durumu daha değerlendirilmek manevi tazminatın zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağı hususu da gözetilmek suretiyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-1.415,70 TL geçici iş göremezlik, 19.008,98 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, hükmedilen tazminatlara 28.11.2017 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,
2-7.000 TL manevi tazminatın davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE, hükmedilen tazminata 22.02.2017 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,
3-Alınması gerekli toplam 1.873,38-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 51,24-TL nin mahsubu ile 1.822,14-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 51,24-TL peşin harç, 54,40 TL ıslah harcı, 1.100,00 TL bilirkişi ücreti, 1.696,50 TL Adli Tıp Kurumu Rapor Ücreti ve 424,69-TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 3.358,23-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre (27.424,68/30.424,68=0,90) 3.022,407 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Maddi Tazminat Yönünden;
-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Manevi Tazminat Yönünden;
-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi madde 13/2 ye göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalı Mehmet Siraç’tan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren istinaf yargı yolu açık olmak üzere iki haftalık kesin süre içerisinde verilen karar davalı tarafın yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2021

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır