Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/469 E. 2023/508 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/469 Esas
KARAR NO : 2023/508
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/04/2016
KARAR TARİHİ : 21/06/2023

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 27.05.2015 tarih ve saat 14:10 sıralarında … Caddesi üzerinden … istikameti otoyol köprü altında davalı …’ın idaresindeki … plakalı aracın içinde yolcu konumunda iken davalı sürücü …’nın idaresindeki … plakalı aracın aniden dönüş yapması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, kazada davalı … plakalı araç asli kusurlu … plakalı davacının da içinde olduğu araç tali kusurlu olduğu, meydana gelen kazada davacı sağ eli ve çenesinden ciddi şekilde yaralanıp malul kaldığı, kazada … plakalı araç davalı … sigorta şirketini tarafından sigortalandığı, … plakalı araçta … sigorta tarafından sigortalandığı, kazaya karışan araçlara kararın kesinleşinceye kadar ihtiyati tedbir konulması, 10.000.00 TL maddi tazminat davalılardan müşterek ve muteselsilen tahsili, davalılara …, … ve … ise tüm taleplerden sorumlu olarak 40.000.00TL manevi tazminatın müşterek ve müteselsilen tahsili yargılama gider ve vekalet ücreti kazanın oluş tarihi olan 27.05.2015 tarihinden itibaren sigorta şirketlerinden reeskont faizi ile birlikte diğer davalılardan yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı … Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; … ZMMS poliçesi ile sigortalı aracı olduğu, deliler tebliğ edilmediği kazanın meydana geldiği ve zarar görenin kazaya karıştığını ispat etmesi gerektiği, davadan önce şirketlerine başvurulmadığı, zaman aşımı defilerinin olduğu, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu, kusur durumunun tespiti için ATK Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınması gerektiği, davacının yolculuğu esnasında alkollü olup olmadığının araştırılması gerektiği, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … SİGORTA A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle, manevi tazminat talepleri genel şartlar A.3 maddesi e bendi gereği sorumluluğu ve teminat yükümlülüklerinin olmadığı, tüm deliller toplanıp kusur tespiti için doyanın ATK Trafik İhtisas Dairesine sevki gerektiği, maluliyet oranının belirlenmesi için ATK 3. İhtisas Dairesine sevki tazminat hesaplaması aktüer sıfatına sahip bilirkişi görevlendirilmesi, davalı şirket dava konusu vak’ayı dava dilekçesi tebliği ile birlikte öğrenmiş olup temerrüt tarihi olay tarihi değil de dava tarihi olduğu, faiz ticari değil de yasal faiz uygulanması, yargılama gider ve vekalet ücretini karşı tarafa yükletilmesini gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, kaza tutanağını kusur yönünden kabul etmediği, olayın oluş şekline itiraz ettiği, kendisinin yeşil ışık yanmakta iken geçiş yaptığı sırada diğer davalılar …’ın sevk ve idaresindeki aracın manevrası sonucu kazanın meydana geldiği, kusurun bulunmadığı, davacının zararının bulunmadığı, aracının ihtiyati mali mesuliyet poliçesinde bulunduğu, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin bu kapsamda karşılanması gerektiği, davacının başka kurumlardan ödeme alıp almadığı hususlarının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar … ve … davaya cevap vermemişler ve duruşmalara katılmamışlardır.
DAVA:
Dava, 27/05/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle cismani zarar iddiasına dayanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
DELİLLER:
-İzmir CBS’nin … soruşturma sayılı dosya sureti,
– Kaza tutanağı,
– Ankara Sincan İlçe Jandarma Komutanlığının 16/06/2016 tarihli yazısı ve eki,
-Bornova ilçe emniyet müdürlüğünün 22/05/2016 tarihli yazısı ve eki,
-… Sigorta A.Ş nin 01/06/2016, 05/10/2021,10/02/2022 tarihli yazısı ve eki,
-Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinin 07/06/2016 tarihli yazısı ve eki,
-Ankara İl Emniyet Müdürlüğünün 16/05/2016 tarihli yazısı ve eki ,
-İzmir SGK’nın 23/05/2016, 06/10/2021, 18/10/2021 tarihli yazısı ve eki,
-Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin 30/05/2016 tarihli yazısı ve eki,
-… Sigorta A.Ş nin 08/12/2021,24/11/2022 tarihli yazısı ve eki poliçe
-Ege ATK’nun 24/05/2017 tarihli maluliyet raporu,
-İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulunun 25/03/2019, 23/06/2021 tarihli raporu,
-İstanbul ATK 2. Üst Kurulunun 28/11/2019, 16/11/2021 tarihli raporu,
-Bayraklı ilçe emniyet müdürlüğünün 12/01/2022 tarihli yazısı ve eki,
-Mahkememizce 11/02/2022 tarihinde gerçekleştirilen keşif,
-Tanık …’in beyanı
-Trafik kusur bilirkişi …’in 20/02/2022 tarihli kusur raporu,
-ATK Trafik İhtisas Dairesinin 01/07/2022 tarihli kusur raporu,
-Aktüer bilirkişi … ile …’in 23/03/2023 tarihli raporu.
…/…
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacının, 27/05/2015 tarihinde yolcusu olduğu, davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ve bu çekiciye bağlı dorsenin çift taraflı, yaralamalı trafik kazasına karıştığı, kaza neticesinde kendisinin bedensel zarara uğradığı iddiası ile … plakalı aracın sürücüsü … ile bu aracın zmms sigortacısı olan … Sigorta, … plakalı aracın sürücüsü… , işleteni… ve zmms sigortacısı … Sigorta A.Ş’den iş bu dava ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, davalı … Sigorta’nın davacının dava öncesi başvuru yapmadığı, talebin zamanaşımına uğradığı, yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu, sorumluluklarının poliçe teminat limiti, gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğu, mahkemece kusur, maluliyet ve tazminat hesabı yönünden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, müterafik kusur ve hatır taşıması sebebiyle indirim yapılması gerektiğini savunduğu, davalı … Sigorta A.Ş’nin sorumluluklarının poliçe teminat limiti, gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğu, mahkemece kusur, maluliyet ve tazminat hesabı yönünden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, talep edilebilecek faiz türünün yasal faiz olduğunu savunduğu, davalı …’in kusursuz olduğu, kusurun diğer sürücüye ait olduğu, davacının maluliyetinin bulunmadığı, talep edilebilecek tazminat miktarının fahiş olduğunu savunduğu, diğer davalılar … ve …’nın davaya cevap vermediği ve davacı iddialarını inkar etmiş sayıldığı, taraflar arasında davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirip getirmediği, mahkememizin yetkili olup olmadığı, dava konusu tazminat taleplerinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, davacının davaya konu kazada yaralanıp yaralanmadığı, bedensel zararının bulunup bulunmadığı, maluliyeti var ise oran ve süresi ile bundan kaynaklı maddi ve manevi zararının ne olduğu ve davalıların sorumlu olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile davalı … ve … Sigorta A.Ş arasında doğrudan sözleşme ilişkisi bulunmadığı, uyuşmazlığın sorumluluk sigortalarından kaynaklandığı, mutlak ticari dava niteliğinde olduğu, diğer davalılar yönünden ise davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, davanın aynı hukuki ilişki ve nedenden kaynaklandığı, davalılardan biri hakkında verilecek hükmün diğerlerini etkileyecek nitelikte bulunduğu, söz konusu uyuşmazlığın birlikte çözümlenmesi ve karara bağlanmasının gerekli olduğu, tüm davalılar yönünden davanın birlikte yürütülmesi gerektiği anlaşılmakla mahkememizin görevli olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı … sigorta tarafından davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirmediği savunulmuş ise de, davaya konu kazanın 27/05/2015 tarihinde meydana geldiği, davanın 12/04/2016 tarihinde ikame edildiği, 2918 sayılı KTK’nun 97 maddesinde 6704 sayılı yasa ile yapılan dava öncesi başvuru şartının yürürlük tarihinin 26/04/2016 tarihi olduğu, davacı yönünden iş bu davada dava öncesi başvuru şartının bulunmadığı anlaşılmakla davalının bu yöndeki usule ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş tarafından mahkememizin yetkisine itiraz edilmiş ise de, davacının yerleşim yerinin İzmir ili Bornova ilçesi olduğu, davaya konu kazanın yine bu ilçede meydana geldiği, 6100 sayılı HMK’nun 7 ve 16 maddeleri uyarınca tüm davalılar yönünden ortak yetkili mahkemenin İzmir mahkemeleri olduğu anlaşılmakla davalının yetki itirazı mahkememizce yerinde görülmemiştir.
Davalı… Sigorta A.Ş vekili zamanaşımı definde bulunmuş ise de, davaya konu kazanın 27/05/2015 tarihinde meydana geldiği, davacının iş bu davayı 12/04/2016 tarihinde ikame ettiği, davacı ve davacı ile birlikte birden fazla kişinin söz konusu kazada yaralandığı, TCK’nun 66, 89, TBK’nun 72 ve KTK’nun 109. maddeleri uyarınca taksirle yaralama suçuna vücut veren olayda 8 yıllık ceza dava zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, kaza tarihi ile dava tarihi arasında bu sürenin dolmadığı anlaşılmakla davalı sigorta vekilinin zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir.
Davacının dava dilekçesinde 10.000,00 TL maddi tazminat talep ettiği, ancak maddi tazminat talebinin hangi zarar kalemlerine ilişkin olduğunu bildirmediği, bunun üzerine mahkememizce 11/11/2016 tarihli ara karar ile davacı vekiline talebini açıklamak, somutlaştırmak ve ayrıştırmak üzere süre verildiği, davacı vekilinin 25/11/2016 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde talep edilen 10.000,00 TL maddi tazminatın 9.800,00 TL’sinin sürekli iş göremizlik tazminatı, 100,00 TL’sinin bakıcı gideri, 50,00 TL’sinin geçici iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL’sinin SGK tarafından karşılanmayan tedavi sebebiyle ulaşım gideri isteğine ilişkin olduğunu beyan ettiği görülmüştür.
Dava konusu kazaya ilişkin adli soruşturma yürütüldüğü, İzmir CBS’nin … tarih ve … soruşturma …sayılı kararı ile kazada yaralanan … , … , … , … ve …’in şikayetinin bulunmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce davacının zararının bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla maluliyetinin belirlenmesi yoluna gidildiği, bu kapsamda ilk olarak Ege ATK’dan maluliyet raporu düzenlenmesinin istenildiği, Ege ATK’nın 24/05/2017 tarihli maluliyet raporunda, Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre davacının sürekli iş göremezlik oranının % 22.2, geçici iş göremezlik süresinin ise 6 ay olarak tespit edildiği, davacı, davalı … ve … Sigorta vekillerinin söz konusu rapora itiraz etmesi üzerine mahkememizce dosyanın İstanbul ATK’ya gönderilmesine karar verildiği, İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 25/03/2019 tarihli maluliyet raporunda, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre davacının sürekli iş göremezlik oranının % 28.2, geçici iş göremezlik süresinin ise 3 ay olarak tespit edildiği, davacı vekili, davalı … ve … Sigorta vekillerinin bu rapora da itirazda bulunduğu, mahkememizce taraf vekillerinin itirazları ile söz konusu raporlar arasında çelişki bulunması sebebiyle dosyanın İstanbul ATK 2. Üst Kuruluna gönderildiği, İstanbul ATK 2. Üst Kurulu tarafından düzenlenen 28/11/2019 tarihli maluliyet raporunda, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre davacının sürekli iş göremezlik oranının % 28.2, geçici iş göremezlik süresinin ise 3 ay olarak tespit edildiği, mahkememizce davacının kaza tarihi itibariyle maluliyetinin Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre belirlenmesi gerektiğinden bahisle 04/08/2020 tarihli yazı ile İstanbul ATK 2 Üst Kurulundan ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, İstanbul ATK 2. Üst Kurulunun 15/09/2020 tarihli yazısı ile dosyanın yeniden gündeme alınamayacağı, talep yönünden üst kurulun inceleme yapmasının olanaklı olmadığı gerekçesi ile dosyamızın işlemsiz olarak iade edildiği, mahkememizce bu kapsamda 05/12/2020 tarihli yazı ile gerekçeli ve detaylı şekilde İstanbul ATK 2. Üst Kurulundan ek rapor tanziminin talep edildiği, ancak bu yazıya da 09/03/2021 tarihli yazı ile olumsuz cevap verildiği ve dosyanın işlemsiz olarak mahkememize iade edildiği, bunun üzerine mahkememizce dosya kapsamında daha önce alınan İstanbul ATK 2 İhtisas Kurulunun 25/03/2019 tarihli raporunun da Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre düzenlenmediği, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre düzenlendiği, üst kurul tarafından dosyanın iadesi edilmesinin nedeninin bu olduğu ve davacının bakım ihtiyacının değerlendirilmediği dikkate alınarak öncelikle bu ihtisas kurulundan yeniden rapor tanzimi istemi yoluna gidildiği, dosyanın Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre rapor düzenlenmek üzere İstanbul ATK 2 İhtisas Kuruluna yeniden gönderildiği, İstanbul ATK 2 İhtisas Kurulunun 23/06/2021 tarihli maluliyet raporunda, Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak yapılan değerlendirmede davacının 27.05.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle %28.2 (yüzdeyirmisekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, aynı yönetmeliğin 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin geçici ve sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, bu rapora davacı vekili ile davalı … Sigorta’nın itiraz ettiği, mahkememizce Ege Üniversitesi ATK’ dan alınan 24/05/2017 tarihli maluliyet raporu ile yine mahkememizce ATK 2. İhtisas Kurulundan alınan 23/06/2021 tarih … karar sayılı raporlar arasında çelişki bulunduğu, bu nedenle Ege ATK raporu ile ATK 2. İhtisas Kurulu arasındaki çelişkinin kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan mevzuata göre çözümlenmesi gerektiğinden tarafların itirazlarının kabulü ile dosyanın ATK 2. Üst Kuruluna gönderilmesine karar verildiği ve çelişkinin giderilmesinin talep edildiği, İstanbul ATK 2. Üst Kurulunun 16/11/2021 tarihli raporunda, Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak yapılan değerlendirmede davacının 27.05.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle %28.2 (yüzdeyirmisekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, aynı yönetmeliğin 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin geçici ve sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce dava konusu kazada davacı, davalı sürücüler ve dava dışı üçüncü kişilerin kusur durumlarının belirlenmesine yönelik olarak mahallinde keşif yapılmasına karar verildiği, bu kapsamda 11/02/2022 tarihinde keşfin icra edildiği, dosyanın trafik kusur bilirkişisine tevdi edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 20/02/2022 tarihli raporda, davalı sürücü … ‘nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı çekici ve … plaka sayılı dorsesi ile birlikte … istikametine seyir halinde otoban köprü altı … Sokak kavşağına geldiğinde sağ şeritten sola doğrultu manevrası ile karşı yön şeride geçmek için manevra yaptığı esnada, sol şeritte gelen davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile duramayıp çarpmamak için sola doğru yönelip orta refüje çarpıp sağ yanına devrilmesi sonucu aracın içinde davacı ve dava dışı yolcuların yaralanmasından dolayı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, mahalde keşifte yapılan incelemelerde mahalin kaza anındaki mevcut konumunu koruduğu, mahalin otoban köprü altı üç şerit olup kenarında bir şeritte emniyet şeridi olduğu, yolun kenarlarında demir bariyerlerle korunaklı olduğu, kavşak ışık kontrollü olup ışıkların faal olduğu, yola otoban … sapağında katılımı olduğu, U dönüşü yapılmaz, otoban gelişine girilmez dönülmez levhaları mevcut olduğu, kavşakta düz şerit çizgiler ve karşı yönde mecburi yön ve refüj başı levhaları mevcut olduğu, yolda trafik yoğun ve görüşün açık olduğu, kavşağa otobandan giriş ve … Sokaktan giriş verildiği, davalı sürücü …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı çekici ve … plaka sayılı dorsesi ile birlikte gündüz vakti meskun mahal üç şeritli tek yön konumlu trafiğin hızlı ve seri işlediği yola gereken dikkat ve özen göstermediği, ışık kontrollü kavşağa sağ şeritte geldiğinde aracının teknik özelliklerini kale almadan trafik levhaları ile belirtili dönüşün ve girişin yasaklandığı yerde son derece tehlikeli biçimde sola doğrultu manevrasına yönelip karşı şeride ışıkların yeşil yandığı esnada geçmek istediği, bu davranışı nedeni ile yaratmış olduğu ortamda trafik akışı için tehlike ve engel teşkil edip arkası ve sol şeritte gelen diğer davalı sürücü idaresindeki servis otobüsünün güzargahını kapatarak sola yönelmesi ve şeridinde çıkıp orta refüje çarpmasına olanak sağlamasına sebebiyet verdiği olayda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 47/(c-d) ve 56(a) maddelerini ihlal ettiği ve %75 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …’in ise sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile gündüz vakti meskun mahal görüşün açık trafiği seri işlediği üç şeritli tek yön konumlu yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, aracının hızını yolun icap ve şartlarına uyarlamayıp görüş alanını etkin kontrolü altında bulundurmadığı, sol şeritte seyir halinde iken güzargahına manevra ile yönelen çekici aracını zamanında fark edemediği, kazadan kurtulma adına direksiyon tedbiri ile sola yönelip şeridinde çıktığı, sonrasında fren tedbiri ile şeridine yönelmek isterken kontrollünü kaybedip orta refüj başına çarparak yan yatıp devrilmesi olayında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 52(a-b) maddelerini ihlal ettiği ve %25 kusurlu olduğu, davacı yolcu …’nun kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, davalı … Sigorta ve davalı … vekilinin bu kusur raporuna itirazda bulunduğu, mahkememizce itiraz üzerine dosyanın İstanbul ATK ya gönderildiği, İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 05/07/2022 tarihli raporuna göre, olayın meskun mahaldeki köprü altı ışıklı kavşak mevkisinde meydana gelmesi, orta refüje çarpma öncesi kaplama üzerindeki fren izi ve otobüsün sağına devrilerek son konumunu alması hususları birlikte değerlendirildiğinde otobüs sürücüsünün kavşak mahalline zamanında uygun tedbir alabilecek şekilde müteyakkız yaklaşmadığı, çekici sürücüsünün ise sol gerisinden gelen otobüse rağmen sola manevra yaparak otobüs sürücüsünü seyir durumunun bozulmasına sebebiyet verdiği, mevcut verilere göre, davalı sürücü…’nin idaresindeki çekici ile seyri sırasında yola gereken dikkat ve özeni vermesi, sola manevra yapmadan önce sol gerisinden gelen araçları yeterince kontrol etmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kavşak mahallinde sol gerisinden gelen otobüse rağmen sola tedbirsizce manevra yaparak diğer davalı sürücünün seyir durumu bozduğu, meydana gelen olayda %85 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …’in ise idaresindeki otobüs ile seyri sırasında mevcut kavşak mahal şartlarını da dikkate alarak seyrini zamanında tedbir alabilecek şekilde yeterince müteyakkız sürdürmediği, kavşak noktasına geldiği sırada sağ ilerisinden sola manevra yapan araca karşı tedbirsiz seyri neticesi zamanında uygun tedbir alamadığı, meydana gelen kazada tali %15 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce davacının geçici ve sürekli iş göremezlik tazminat taleplerinin yanı sıra bakıcı gideri, SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri ve ferdi kaza poliçesi kapsamında sürekli sakatlık tazminat talebi olduğu dikkate alınarak dosyanın aktüer bilirkişi ile doktor bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 23/02/2023 tarihli raporda, davacının maluliyetinin 28.2 sürekli sakatlık, 3 ay geçici iş göremezlik olarak dikkate alındığı, geçici ve sürekli bakım ihtiyacı saptanmadığından bu konuda bir değerlendirme yapılmadığı, hesaplamada davacının gelirinin asgari ücret olarak dikkate alındığı, dosya kapsamındaki belgelere göre davalı sigorta şirketleri ve ihbar olunan SGK tarafından davacıya yapılan herhangi bir ödeme bulunmadığı, davalı …’ın %85, davalı …’in ise %15 kusurlu kabul edilerek hesaplama yapıldığı, kaza tarihi itibariyle zmms poliçe teminat limitinin 290.000,00 TL olduğu, … plakalı aracın ayrıca … Sigorta A.Ş nezdinde ihtiyari mali mesuliyet poliçesi bulunduğu, bu poliçede 70.000,00 TL ilave teminat sağlandığı, …. plakalı aracın ilave olarak … Sigorta A.Ş nezdinde 15.000,00 TL limitli ferdi kaza koltuk sigortasının bulunduğu, Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorundu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarına göre düzenlenen ve sakatlık teminatlarının belirlenmesine esas teşkil eden tablo dikkate alınarak davacının talep edebileceği sürekli sakatlık tazminatının belirlenmesi gerektiği, İstanbul ATK Üst Kurul maluliyet raporu ile davacı saptanan sakatlığa göre davacının tabloya göre %20 oranında sürekli sakatlığının oluştuğunun kabulü gerektiği buna göre 15.000,00 TL sürekli sakatlık teminatı üzerinden yapılan hesaplamada davacının talep edebileceği ferdi kaza sürekli sakatlık tazminatının 3.000,00 TL olduğu, davacının geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, bakıcı gideri ve SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri yönünden yapılan değerlendirmede ise, TRH 2010 Yaşam Tablosu Progresif Rant Yöntemi uygulanarak yapılan hesaplamada davacının sürekli iş göremezlik zararının 483.016,00 TL, geçici iş göremezlik zararının 2.944,99 TL, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderinin bulunmadığı, tedavi ile ilişkili muhtemel ulaşım giderinin 3.450,00 TL olduğu, bakım ihtiyacı bulunmadığından bakıcı zararının oluşmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde; Davacının, 27/05/2015 tarihinde yolcusu olduğu, davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ve bu çekiciye bağlı dorsenin çift taraflı, yaralamalı trafik kazasına karıştığı, mahkememizce alınan 20/02/2022 tarihli trafik bilirkişi kusur raporu ile İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 05/07/2022 tarihli kusur raporuna göre, davalı sürücü…nin sevk ve idaresindeki çekici ve dorse ile birlikte seyir halinde olduğu sırada yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, sola manevra yapmadan önce sol gerisinden gelen trafiği kontrol etmesi gerekirken bu hususa riayet etmediği, sol gerisinden gelmekte olan davalı … sevk ve idaresindeki otobüs bulunduğu halde tedbirsizce manevra yaparak davalı …’in seyir durumunu bozduğu, davalı … sevk ve idaresindeki otobüsün davalı …’ın sevk ve idaresindeki çekiciye çarpmamak için orta refüje çarparak devrildiği, meydana gelen kazada davalı …’ın asli kusurlu olduğu, davalı …’in ise kavşağa yaklaşırken seyrini zamanında tedbir alacak şekilde yeterince müteyakkız sürdürmediği, kazanın meydana gelmesinde tali kusurlu olduğu, her ne kadar her iki raporda yüzdesel kusur dağılımı bakımından farklılık bulunmakta ise de raporların asli, tali kusur dağılımı bakımından uyumlu olduğu, raporlar arasında çelişki bulunmadığı, kusur oran değerlendirilmesinin takdirinin mahkemeye ait olduğu, bu kapsamda mahkememizce yapılan değerlendirmede davalı sürücü …’ın aracının niteliği, yol ve trafik durumunu dikkate almaksızın diğer davalı …’in şeridini kapatması suretiyle sebebiyet verdiği kazada asli %85, diğer davalı …’in ise kontollü kavşağa yaklaşırken hızını yavaşlatması ve tedbirli olması gerekirken bu kurallara riayet etmediği, kazanın meydana gelmesinde tali %15 kusurlu kabul edilmesinin somut olayda hakkaniyete uygun görüldüğü, her ne kadar davalı … Sigorta tarafından mahkememizce alınan ATK kusur raporuna itiraz edilmiş ve yeniden kusur raporu alınması talep edilmiş ise de davalıların müşterek ve müteselsil sorumlu olduğu dava konusu olayda ATK kusur bilirkişi raporunda yapılan değerlendirmenin meydana gelen kazanın oluş biçimi, kaza tespit tutanağı ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, yeniden rapor alınmasının yargılamaya katkı sağlamayacağı dikkate alınarak mahkememizce davalı talebinin reddedildiği, maluliyet yönünden ise İstanbul ATK 2. Üst Kurulunun 16/11/2021 tarihli maluliyet raporuna göre davacının 27.05.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle %28.2 (yüzdeyirmisekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, aynı yönetmeliğin 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin geçici ve sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, davacı vekili ve davalı … Sigorta tarafından söz konusu rapora itiraz edilmiş ve yeniden rapor alınması talep edilmiş ise de, Yargıtay … ve ….(Kapatılan). Hukuk Dairelerinin 2021 yılı ve sonrasındaki yerleşik içtihatlarına göre maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihine göre 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonrada Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerektiği, buna göre kaza tarihi olan 27/05/2015 tarihi itibariyle yürürlükte olan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre davacının maluliyetinin tespit edilmesi gerektiği, maluliyet değerlendirilmesinin rapor tarihinde mevcut evrak doğrultusunda kişide mevcut olan arıza ve hastalığa göre yapıldığı, bir raporda mevcut olduğu tespit edilen hastalıkların bir başka raporda iyileşmiş veya vasfı değişmiş olduğundan her iki raporun farklı olabileceği, ayrıca bazı arızaların farklı maddelerde değerlendirilebildiği ve bunun hangi maddede değerlendirileceğine ait kesin yönergeler bulunmadığı, takdirinin hekimin tercihine bırakılmış olduğu, bu nedenle farklı oranlar çıkabildiği, bu durumların yönetmelikten kaynaklandığı, bu nedenle Ege ATK’nın 24/05/2017 tarihli raporu ile İstanbul ATK 2 İhtisas Kurulunun 23/06/2021 tarihli raporları arasında çelişkiden bahsedilemeyeceği, ilave olarak davacının İstanbul ATK’nun ön raporları doğrultusunda mahkememizce yargılama aşamasında hastaneye sevk edildiği ve son sağlık durumunun tespit edildiği, dava konusu kazaya ilişkin tüm tedavi kayıtlarının dosyaya kazandırıldığı, açıklanan nedenlerle İstanbul ATK 2. Üst Kurulunun 16/11/2021 tarihli maluliyet raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, buna göre somut olayda davacının 27.05.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle %28.2 (yüzdeyirmisekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği ve başka birisinin geçici ve sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı olarak kabul edilmesinin ve dikkate alınmasının gerçek zarar ve hakkaniyete uygun olduğu, mahkememizce alınan 23/02/2023 tarihli doktor ve aktüer bilirkişi raporunda TRH Yaşam Tablosu Progresif Rant Yöntemine göre davacının geliri asgari ücret olarak esas alınarak yapılan hesaplamada davacının geçici iş göremezlik zararının 2.944,99 TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 483.016,00 TL, ulaşım giderinin 3.450,00 TL olmak üzere toplam 489.410,99 TL TL olarak hesaplandığı, ayrıca davacının ferdi kaza koltuk sigortası kapsamında talep edebileceği sürekli sakatlık tazminatının da 3.000,00 TL olarak belirlendiği, davacı vekilinin 24/04/2023 tarihinde dava değerini arttırdığı, değer arttırım dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği, davalı … ve davalı … Sigorta tarafından değer arttırım dilekçesine karşı ıslah zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de, davaya konu kazanın 27/05/2015 tarihinde meydana geldiği, davacının iş bu davayı 12/04/2016 tarihinde ikame ettiği, davanın belirsiz alacak davası olduğu, davanın açılması ile birlikte zamanaşımının kesildiği, dava türüne göre davalı … Sigorta ve davalı … vekilinin değer arttırım dilekçesine karşı zamanaşımı defini ileri süremeyeceği, davalı … Sigorta geçici iş göremezlik zararı ile SGK tarafından karşılanmayan ulaşım giderinden sorumlu olmadığını savunmuş ise de yerleşik Yargıtay uygulamasına göre SGK tarafından karşılanmayan belgeli ve belgesiz tedavi giderleri ile ulaşım giderlerinin ve geçici iş göremezlik zararlarının zmms poliçe teminatı kapsamında olduğu, yine davalı … Sigorta tarafından müterafik kusur ve hatır taşıması savunması ileri sürülmüş ise de, soruşturma dosyası kapsamına göre davacının olay tarihinde vefat eden dava dışı …’ün cenazesine katılmak üzere vefat edenin aile yakınları tarafından kiralanan … plakalı araçta yolcu olarak bulunduğu, bu taşımanın ücret karşılığı yapıldığı, hatır taşımasının söz konusu olmadığı, yine davacının kaza anında emniyet kemerinin takılı olup olmadığının kaza tutanağı ve ceza soruşturması kapsamında belli olmadığı, davalı sigortanın bu yöndeki savunmasını ispat edemediği, bu sebeple davalının hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılması talebinin yerinde olmadığı, davalı sürücülerin haksız fiil faili olarak meydana gelen kazada müşterek ve müteselsil borçlu sıfatıyla davacının uğradığı tüm maddi zarardan sorumlu olduğu, davalı … Sigorta A.Ş’nin … plakalı aracın 06/04/2015-06/04/2016 tarihleri arasındaki dönemde zmms sigortacısı, davalı … Sigorta A.Ş’nin … plakalı aracın 30/01/2015-30/01/2016 tarihleri arasındaki dönemde zmms sigortacısı, yine davalı … Sigorta A.Ş’nin … plakalı aracın 28/12/2014-28/12/2015 tarihleri arasındaki dönemde 70.000,00 TL limitle imms sigortacısı, davalı … Sigorta A.Ş’nin 14/11/2014-14/11/2015 tarihleri arasındaki dönemde … plakalı aracın 15.000,00 TL limitle servis araçları koltuk kaza poliçesi sigortacısı, davalı …’nin ise … plakalı aracın işleteni olarak, diğer davalılar … ve … ile birlikte müşterek ve müteselsil olarak meydana gelen zararlardan sorumluluğu bulunduğu, davalı … , … ve …’nin TBK’nun 117. maddesi uyarınca trafik kaza tarihi olan 27/05/2015 tarihinde temerrüde düştüğü, diğer davalılar … Sigorta ve … Sigorta A.Ş nin ise dava tarihi olan 12/04/2016 tarihinde temerrüde düştüğü, davacının sıfatı, meydana gelen zararın niteliğine göre talep edilebilecek faiz türünün yasal faiz olduğu, mahkememizce alınan 05/07/2022 tarihli ATK kusur, 16/11/2021 tarihli ATK 2 Üst Kurulu maluliyet ile 23/02/2023 tarihli aktüer ve doktor bilirkişi raporlarının oluşa ve dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla davacının geçici iş göremezlik tazminatı, sürekli iş göremezlik tazminatı, SGK tarafından karşılanmayan tedavi ulaşım gideri ve ferdi kaza sürekli sakatlık tazminatı talebinin kabulüne, bakıcı gideri talebinin ise reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Manevi acıyı bir dereceye kadar yumuşatmak, bozulan manevi dengeyi onarıp düzeltmek, bir teselli, bir savunma ve ruhu tatmin etmek amacıyla insan yaşamının kutsallığı çevresinde olayın oluş şekline, tarafların kusur oranlarına, meydana gelen yaralamanın niteliğine (İstanbul ATK 2. Üst Kurulunun 16/11/2021 tarihli maluliyet raporuna göre davacının %28,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği) davacının yaşına, yaşanan olaydan doğrudan etkilenmesine, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına özellikle 26.6.1966 gün ve 1966/7-7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının içeriğine ve öngördüğü koşulların somut olayda gerçekleşme biçimine, oranına, niteliğine, günün ekonomik koşullarına, hak ve nesafet kurallarına göre meydana gelen kazada sürücü ve haksız fiil faili olarak % 85 kusurlu olan davalı … ile %15 kusurlu olan davalı …’in ve … plakalı aracın işleteni olan davalı …’ın davacının uğradığı manevi zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu ve kaza tarihi itibariyle temerrüde düştükleri ve manevi tazminatın sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vermemesi gerektiği değerlendirilmekle davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 25.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … , …ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
1-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 25.000,00 TL’nin trafik kaza tarihi olan 27/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … , … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Davacının maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 489.410,99 TL’nin davalılar …, … ve …’den trafik kaza tarihi olan 27/05/2015 tarihinden itibaren, davalılar … Sigorta ve … Anonim Türk Sigorta A.Ş yönünden ise dava tarihi olan 12/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili (davalı… Sigorta A.Ş kaza tarihi olan 2015 yılı zmms teminat limiti ve … poliçe nolu kasko poliçesindeki 70.000,00 TL bedelli imms teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile, davalı … Anonim Türk Sigorta A.Ş ise kaza tarihi olan 2015 yılı zmms teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile ) ile davacıya ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Davacının ferdi kaza sürekli sakatlık tazminat talebinin KABULÜ ile 3.000,00 TL’nin dava tarihi olan 12/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş’den tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Alınması gerekli 35.344,34 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 170,78 TL peşin harç ve 1.650,00 TL ıslah harcı toplamı 1.820,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 33.523,56 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş 18.983,75 TL’sinden ve davalı … Sigorta A.Ş ise 23.324,74 TL’sinden sınırlı sorumlu olmak kaydı ile ) tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 170,78 TL peşin harç, 1.650,00 TL ıslah harcı, 571,90 TL keşif harcı, 2.750,00 TL bilirkişi ücreti, 350,00 TL keşif araç ücreti, 3.835,00 TL ATK rapor ücreti, 2.086,15 TL müzekkere-tebligat-posta giderinden oluşan toplam 11.443,03‬ TL yargılama giderinin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi sebebiyle tarafların haklılık oranına göre (517.410,99/532.510,99=0,97) 11.118,54 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş 6.296,21 TL’sinden ve davalı … Sigorta A.Ş ise 7.735,96 TL’sinden sınırlı sorumlu olmak kaydı ile ) tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davalı … tarafından yapılan 1.100,00 TL ATK rapor ücreti ve tebligat masrafından oluşan yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranına göre 33,00 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı …’e ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden davacının hüküm altına alınan maddi tazminat talepleri yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 71.937,54 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile(davalı … Sigorta A.Ş kaza tarihi olan 2015 yılı zmms teminat limiti ve … poliçe nolu kasko poliçesindeki 70.000,00 TL bedelli imms teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile, davalı … Sigorta A.Ş ise kaza tarihi olan 2015 yılı zmms ve …. servis araçları koltuk kaza poliçesi teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile ) davacıya ÖDENMESİNE,
8-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden davacının hüküm altına alınan manevi tazminat talepleri yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … , … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
9-Davalılar … Sigorta A.Ş, … Sigorta A.Ş ve … kendileri dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca davacının reddedilen maddi tazminat talebi yönünden takdir edilen 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar … Sigorta A.Ş, … Sigorta A.Ş ve …’e ÖDENMESİNE,
10-Davalı … kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/1-4. maddesi uyarınca davacının reddedilen manevi tazminat talebi yönünden takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’e ÖDENMESİNE,
11-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı